Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/746 E. 2019/265 K. 14.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/952 Esas
KARAR NO : 2018/949
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/04/2015
KARAR TARİHİ: 25/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında —— tarihli —Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre —– ilçesinde her bir 148 m² olan toplam 29 adet villanın karkas montajını, çatı sistemini, dış cephesini, bina içi yalıtımını, elektrik, sıhhı ve ısıtma tesisatlarının kurulumu ve montajını yapacağını, sözleşmenin 4.maddesi uyarınca kullanılacak olan bütün malzeme işveren davalı tarafından zamanında ve eksiksiz olarak sevk edildeceğini, davalı şirket malzemeleri zamanında ve eksiksiz olarak teslim etmediğini, müvekkilinin —— 2 hafta beklemesine ve dolayısıyla işgücü kaybına neden olduğunu, bazen de kullanılması gerekenden farklı malzeme gönderdiğini, böylelikle farklı malzemeyi yapacağı işe uyarlamaya çalışan müvekkilinin ekibi daha çok emek ve zaman harcamak zorunda bırakıldığını, iş süresinin uzadığını, sözleşme hükümlerine uymayan ve edimlerini zamanında ifa etmeyen davalı şirket olmasına rağmen müvekkilinin basiretli bir tacir gibi davrandığını, işi bitirebilmek için elinden geleni yaptığını, müvekkiline davalı şirket tarafından verilen ——- Şubesine ait, -keşide tarihli,- USD bedelli çek ile yine aynı bankaya ait – keşide tarihli,- USD bedelli çeklerin karşılıksız çıktığını, bu çekleri ciro edip borcuna karşılık kullanan müvekkilinin çeklerin karşılıksız çıkması sonucunda zor durumda kaldığını, ticari hayatının tehlikeye düştüğünü, müvekkili davacı tarafından davalı şirket adına faturalandırılan alacaklar ödenmeyince bu alacakların tahsili için İstanbul Anadolu 20.İcra Müdürlüğü’nün ——- esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe de borçlu şirket tarafından haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini, davalı borçlu tarafından icra dosyasına yapılan itirazın kaldırılmasını talep ettiklerini, likit ve hesaplanabilir bir alacak olduğu halde davalı tarafından haksız olarak itiraz edilerek alacağının tahsilini zorlaştırına davalıdan bu itirazın yaptırımı olarak % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı talep ettiklerini, davalının borca itirazının iptali ile takibin devamını, davalının haksız itirazı nedeniyle % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Dava dilekçesi davalıya Tebligat Kanunu 35.maddesine göre tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Davacı şahıs olduğundan davalının tacir araştırması yapılmış, Vergi Dairesinden gelen yazı cevabında bilanço esasına göre defter tuttuğundan yargılamaya devam edilmiştir. Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu 20.İcra Müdürlüğünün —— sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine 5 adet faturaya dayalı asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 64.433,76 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce taraf defterlerinin incelenmesi amacıyla bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerin incelenmesi sonucunda; taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği davacı tarafından yapılan iş ve işlemler için davalı şirket namına toplam 237.257,88.-TL tutarında fatura düzenlendiği, söz konusu fatura tutarlarından 63.878,88 TL tutarında ödemenin alınamadığı, takibe konu ödeme emrinde yer alan asıl alacak tutarı ile hesaplanan 63.878,88.-TL’lik bakiyenin örtüştüğü, davalının defterlerini ibraz etmediği, davacının bakiye 63.878,88.-TL alacağı olduğu belirtilmiştir.
İstanbul Anadolu 20.İcra Müdürlüğü’nün ——-E. sayılı dosyası, fatura suretleri, karşılıksız çıkan çek suretleri, Taşeron Sözleşmesi ve tüm dosya kapsamından; davacı tarafından davalıya hitaben taşeron sözleşmesi kapsamında davalıya 5 adet
1 sıra nolu — tarihli- seri nolu fatura ile –TL
2 sıra nolu – tarihli – seri nolu fatura ile -.-TL
3 sıra nolu – tarihli – seri nolu fatura ile -.-TL
4 sıra nolu -tarihli – seri nolu fatura ile –TL
5 sıra nolu — tarihli- seri nolu fatura ile -.-TL bedelli fatura düzenlendiği, davacı tarafından fatura bedellerinden bakiye alacak için takip başlatıldığı, davalının cevap dilekçesi sunmadığı, bu nedenle davayı inkar edilmiş sayıldığı, ancak icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde taraflar arasındaki —-3 tarihli “Taşeron Sözleşmesi”ni kabul ettiği, takibe konu faturaların sözleşmenin 7. Maddesine aykırılıklar gerekse de faturalarda yer alan hizmet tutarları ve hakediş tutarlarındaki uygunsuzluklar nedeniyle – Noterliğinin ——yevmiye nolu ihtarnamesiyle iade edildiğini, faturaların zamanında düzenlenmediğini, hiçbir temeli olmayan “tamir ve tadilat bedeli” ile “fark ücreti” ile “tamir ve tadilat fark ücreti” adı altında eklemeler yapıldığını ileri sürdüğü, taraflar arasındaki sözleşmenin konusunun ——-ı ilçesindeki her biri 148 m2 den oluşan 29 adet müstakil villanın inşasına ilişkin olduğu, faturalar incelendiğinde ise ——- şantiyesinde yapılan tamir ve tadilat ücreti, tamir ve tadilat fark ücreti, ekstra yapılan işlerin bedeli vs şeklinde düzenlendiği, davacı vekiline bu konuda beyanda bulunması ve faturaların hakediş bedellerine ilişkin olması nedeniyle hakedişe ve faturalara konu hizmete ilişkin tüm belgeleri ve davalının faturalara yönelik ödemeleri gösterir dekont, makbuz vb sunması için süre verildiği, davacı vekili – tarihli beyan dilekçesinde; davalı tarafından – seri nolu fatura dışında diğer fatura bedellerine yönelik asıl alacak kısımlarının ödendiği, – seri nolu fatura bedeli ve – nolu faturaların KDV tutarlarının ödenmediğini ve bu bedellerin icra takibine konu edildiğini, dava dilekçesinde her ne kadar—— ilçesindeki – villanın yapımı ile ilgili olduğu belirtilmişse de müvekkilinin alacağının faturalarda belirtilen projelerden kalan ödemelere ilişkin olduğunu, taraflar arasındaki yazılı sözleşme dışında , bu sözleşme şartlarının aynen diğer projelerde de uygulanması konusunda tarafların sözlü olarak anlaştıklarını beyan ettiği, ancak davacı vekiline verilen süreye rağmen davacı vekilinin hakedişlere veya faturalara konu hizmetin yerine getirilmesine yönelik herhangi bir belge sunmadığı, davalı tarafın defterlerini ibraz etmediği, böylece yalnızca davacı tarafın defterlerinin incelenerek rapor düzenlendiği, her ne kadar davacı defterlerinde faturalar kayıtlı olsa da bu hususun alacağı tek başına ispatlamaya yeterli olmadığı, davacının davalıya söz konusu işleri yaptığına ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediği, davacı tarafın defterlerinde kayıtlı olan 2 adet çekin karşılıksız çıktığı, buna ilişkin yazı cevabının dosyamız arasında olduğu, ancak çeklerin bu ilişki kapsamında davacıya verildiğinin de ispata muhtaç olduğu, davacı taraf davalının 4 adet faturaya yönelik KDV tutarları hariç ödeme yaptığını beyan etse de davalı tarafın defterleri incelenmediğinden ve davacı ödemeye yönelik belgeleri sunmadığı, söz konusu ödemelerin bu faturalara yönelik olduğunun da belirsiz olduğu, davacının davasını ispatlayamadığı, dava dilekçesinde yemin deliline dayanılmakla; davacı vekilinden davalı tarafa yemin teklif etmek isteyip istemediğinin sorulduğu, davacı vekili son celse imzalı beyanında davalı tarafa yemin teklif etmek istemediklerini, alacağının sabit olduğunu, davalı tarafın soyut itirazda bulunduğunu, ödemeyi ispat etmesi gerektiğini, ödemenin ispat edilemediğini beyan ettiği, ancak açıklanan nedenlerle davanın ispat edilememesi nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜ K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 35,90 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 778,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 742,30 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/12/2018