Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/691 E. 2021/630 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/691 Esas
KARAR NO : 2021/630

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 04/06/2018
KARAR TARİHİ : 14/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı yan arasında —-imzalandığını, sözleşme gereğince seçilen—üzerinden müvekkil lehine yüzde 30 indirim yapıldığını, müvekkiline belirtilen tutarlar dışında herhangi bir ücretlendirmenin yapılmayacağı ve indirimli fiyatlar üzerinden —- ödemesi yapacakları söylendiğini, fakat müvekkili—— içerisinde—- kullanım gerçekleştirmesine rağmen yüklü faturalar ödemek zorunda bırakıldığını, bu sebeplerle müvekkili firma tarafından sözleşmenin feshedildiğini, bunun üzerine davalı tarafından müvekkili şirkete çeşitli giderler altında —- bedelli fatura gönderildiğini, devamında müvekkili —-atılarak anılan fatura bedeli için yasal takip süreci başlatılacağına —- gönderilerek —-üzerinden haksız ve usulsüz şekilde tahsilat yapılmaya çalışıldığını, bu sebeplerden dolayı müvekkili firmanın cezai şart ödeme yükümlülüğü bulunmadığından dolayı borçlu olmadığının tespit edilmesini, kötü niyetle hareket ederek müvekkili zarara uğratan davalının —- olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile müvekkili arasında dilekçe ekinde bildirilen ———imzalandığını, davacının —- ödenmediğini, taraflar arasında imzalanan sözleşme ve taahhütnamelere uygun olarak fatura düzenlendiğini ve fatura bedelinin davacı tarafından ödenmediği için davacı hakkında icra takibi başlatıldığını, davacının ticari işletmesi nedeniyle kullanmış olduğu—— taahhütnamelerde —- düzenlenen hükümlerin uygulanmasının mümkün olmadığını, bu nedenle davacının dava dilekçesinde hukuki dayanak olarak belirttiği ——-alınmaması gerektiğini, bu sebeple davanın reddedilmesini, icra dosyasının —– davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacının davalıya takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve takibin iptali talebine ilişkindir.
—— üzerinden celp edilmiş, yapılan incelemesinde; davalı alacaklı —-davacı——- alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık % 48.00 oranında faiz ile tahsilinin talep edildiği, ödeme emrinin davacıya tarihinde tebliğ edildiği, alacaklının icra takibine konu ettiği borca ilişkin müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkili şirketin takip alacaklısına karşı herhangi bir borcu mevcut olmadığını belirterek; müvekkili şirketin aleyhine yapılan icra takibin durdurulmasını talep ettiği görülmüştür.
Mahkememizce davacı iddiası, davalı savunması ve toplanan deliller bakımından davalı alacağının var olup olmadığı ile var ise miktarının tespiti açısından elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi—– alınan bilirkişi raporunda özetle: —- tarihi itibariyle davacının davalı şirkete olan borç bakiyesi—– olarak belirtildiğinden 30.11.2018 tarihi itibariyle davacının davalı şirkete herhangi bir borcunun olmadığı, davacı tarafından menfi tespit istenilen—— son ödeme tarihli olduğu,—–sayılı takip dosyasında talep edilen —- son ödeme tarihli faturalardan —- tarihine kadar geçen süre için uygulanan —- tarihi öncesine ait olması bakımından davacının davalıya açıklaması yapılan—-. sayılı dosyasıyla talep edilen 13.486,29 TL tutarındaki takip konusu—- tutarlı faturadan dolayı borcunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Bilirkişiler —–:İncelenen davacı şirket ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıya takip tarihi itibariyle borçlu olmadığı, 403,34 TL alacaklı gözüktüğü—- bu kalan bakiyeyi —- — davalı ile davacı arasında –Tarihi itibariyle mutabakat mektubu gönderilmiş olup borç ve alacak bakiyesi vermediği ve tarafların bu konuda mutabık oldukları, davanın —- oluşturduğu, davalı tarafından davacı firmaya — olarak —- düzenlendiğinden davacı tarafa tebliğ edildiği anlaşılmakta olup davacı —- tarafından —– kesildiği belirtilmiştir.
Bilirkişiler —- alınan ek raporda; kök raporda bir değişiklik olmadığı belirtilmiştir.
—- tarafından hazırlanan rapor;— yapılan— seçilen tarifeler üzerinden %30 indirim yapılacağı kararlaştırılmış olmasına rağmen davalı şirketin sözleşmedeki indirimi uygulamamasından dolayı davacı—-bitmeden sözleşmeyi— feshetmiştir. Taraflar arasındaki mutabakat icra takibi ve fatura tarihlerinden sonraki — davacı şirketin, Davacı —–sözleşmeye uygun şekilde feshettiğinden davalı —-sözleşmeye aykırı olarak tahakkuk ettirdiği 17.055,13 TL cayma bedelinden borçlu olmadığı kanaatine varılmıştır.” şeklindedir.
Tüm dosya kapsamından; davanın takibe konu borç nedeniyle davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti talebine ve icra takibinin iptali talebine ilişkin olduğu, takibe konu faturaların ödeme emrinde liste halinde gösterildiği,—- davacının kullanımında — tarihli faturalar olduğunun görüldüğü, davalı tarafından ibraz— faturanın sözleşmeye ve ticari teamüle aykırı olduğunu beyan ederek menfi tespit talebinde bulunduğu, davalı tarafın ise davacıya —sözleşmeye uygun olarak düzenlendiğini ve talebin yerinde ve — uygun olduğunu beyanla davanın reddini talep ettiği, taraflar 11/05/2017 tarihinde yaptıkları abonelik sözleşmesi ile, davacının—– üzerinden— lehine %30 indirim yapılarak — tutarında bir antlaşma yapıldığı, bu tutarın dışında herhangi bir ücret talebi olmayacağı konusunda mutabık kalındığı, sözleşmenin ilgili maddeleriyle sözleşme süresinin 1 yıl olacağı, bu süreden önce —- edilmesi halinde cayma bedeli şartı getirildiği, dava dosyası içerisinde bulunan davalı tarafından davacı adına ———- faturayı oluşturan bedellerin cayma bedeline ait olduğu, davacı — taraflı olarak feshettiği, her ne kadar davacı taraf eylemini 6502 sayılı—– yürürlüğe giren 22. Maddesi “Sözleşmenin Feshi” başlıklı olup,—- süresi bir yıl ve daha — belirli süreli —– herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin istediği zaman feshetme hakkına sahiptir” şeklindeki madde uyarınca yapıldığı beyan edilmişse de davacının şirket olup bu —–tanınmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin bu yöndeki beyanına itibar edilmediği, davacı tarafından mahkemeye ibraz edilen ——- başlıklı ——– davacı—-yetkilisine başlığı altında; —- cari hesap bakiyeniz aşağıda belirtilmiştir. Mutabakat ——- yazılı olduğu, —- bu duruma göre mutabakat formu — itibariyle davacının davalı şirkete olan borç — olarak belirtildiğinden 30.11.2018 tarihi itibariyle davacının davalı şirkete herhangi bir borcunun olmadığı, davacı tarafından menfi tespit istenilen — cayma bedeli faturasının—- olduğu,— sayılı takip dosyasında talep edilen—- ödeme tarihli faturalardan— tarihine kadar geçen süre için uygulanan—- tarihi öncesine ait olduğu, yani mutabakat mektubunun daha sonraki bir tarihe ait olduğu, davalı —– mutabakat mektubunu davacıya kendi gönderdiği, her iki tarafın tacir olup tacirlerin basiretli davranma yükümlülükleri kapsamında taraflar arasındaki mutabakat tarihi icra takip ve fatura tarihlerinden sonraki tarihi taşıdığından davacı şirketin davalıya—-dosyasıyla talep edilen 13.486,29 TL tutarındaki takip konusu— tutarlı faturadan dolayı borcunun bulunmadığı kanaatine varılmış ve bu kapsamda icra takibinin de iptaline karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafın kötü niyet tazminat talep ettiği, davalı taraf takip başlatmakta haksız olsa da kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden davacı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine, davalı tarafın şartları oluşmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davacının —dosyasına konu takibe konu alacak nedeniyle davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, İcra Takibinin İptaline,
2-Davacı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
4-Karar harcı 1.165,04 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL peşin harç 194,41 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 230,31 TL harçtan mahsubu ile — harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç ve 194,41 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 266,21 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 176,00 TL tebligat ve müzekkere gideri,1.750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.926,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 600,00 TL bilirkişi masrafının üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli — esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.