Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/680 E. 2020/556 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/680 Esas
KARAR NO : 2020/556
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/06/2018
KARAR TARİHİ : 20/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—-tarihinde ———- meydana gelen ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasında, davalı —— maliki olduğu ve davalı —- sevk ve idaresindeki—— plakalı aracın davacıların murisi —- maliki olduğu ve olay günü sevk ve idaresinde bulunan —- plakalı ———- arkadan çarptığını, kaza neticesinde —– yaşamını yitirdiğini, —- plakalı araç sürücüsü ————- nedeniyle kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu bulunduğunu, trafik kazasının eğimsiz ve kuru zeminli yolda, gündüz saatlerinde, yani görüş mesafesinin açık ve yeterli olduğu ortamda meydana geldiğini, çarpma esnasında hiç fren izi olmadığını, motorsiklete çarpan —— plakalı aracın kavşağa giriş yapan ve artık kavşakta dönüş için bekleyen araçlara ait olan kısımdaki motorsikleti gördüğü halde çarpmamak için hızını azaltmadığını, davalı ———, dikkatsiz bir şekilde kendi aracının sol şeritten seyrettiğini zannettiğinden mesafeyi ayarlayamayıp ve kendi aracını orta çizgi ile sol şeridin bitiş çizgisi arasında tutamayıp motorsiklete sol arkadan çarptığını, kusuruyla kazaya sebebiyet verdiğini, davacılar——- maddi zararının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere—- maddi tazminatın, davalılar ——- yönünden olay tarihinden, davalı —— şirketi yönünden temerrüt tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini, davacı ——– manevi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ————— tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayın müteveffa —- kusuru ile meydana geldiğini, davacının gerçeğe aykırı bir biçimde sürücü — kontrolündeki araçla müteveffa———-sevk ve idaresinde olan ——– arkadan çarptığını iddia ettiğini, davacının beyanının doğru olmadığını, gerçekten kaza tutanağından ve olay yerinde yapılan incelemelerden de anlaşıldığı üzere, arkadan çarpma diye bir durumun söz konusu olmadığını, kazanın yandan çarpma şeklinde gerçekleştiğini, müteveffanın kontrolündeki trafiğin akışını kontrol etmeden aniden karşıya geçemeye çalıştığını, bu şekilde aniden çarpışma olayının gerçekleştiğini, keza kaza tutanağında da müteveffa —– asli kusurlu olduğunu ifade ettiğini, müteveffanın koruyucu ekipman kullanmadığını, bu durumun cismani zararın artmasına neden olduğunu, kazada ——- atfedilecek herhangi bir kusur olmadığını, hukuka aykırı eylemle zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmasının yeterli olmadığını, illiyet bağının eylemin etkileri sona erene kadar da devam etmesi gerektiğini, ortaya çıkan yeni bir durumun, zararın artmasına yahut değişmesine neden oluyorsa, illiyet bağının kesildiğini, dava konusu olayın müteveffanın asli kusuru ile meydana geldiğini, dolayısıyla zarara müvekkilinin kusurunun değil, müteveffanın asli kusurunun neden olduğunu, zarar görenin ağır kusurlu olduğu dosya içeriği ile sabit olduğundan KTK 86/1.maddesi uyarınca müvekkilinin sorumlu tutulması gerektiğini, davacı tarafından talep edilen tazminatın da fahiş olduğunu, tazminatın zenginleşme aracı olmaması gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini beyan etmiştir.
Davalı ———- cevap dilekçesinde özetle; KTK 97 uyarınca sigorta şirketine kanunda belirtilen evraklar ile müracaat edilmediğini, kusur durumunun tespiti gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatı talebi hakkında kanuna ve ——– uygun değerlendirme yapılması gerektiğini, müterafik kusur durumunun göz önünde bulundurulması gerektiğini, faizin hatalı talep edildiğini, müvekkil sigorta şirketinin temerrüde düşmediğini, davacının yargılama giderleri ve vekalet ücreti taleplerinin reddi gerektiğini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; HMK’nın 107 maddesi uyarınca trafik kazası nedeniyle açılan destek tazminatı ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin —– günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, davacılar vekili dava açıldıktan sonra davalı—– maddi tazminata yönelik taleplerine ilişkin ödeme aldıklarını beyan ederek sigorta şirketi ile sulh olduklarını maddi tazminat taleplerinden feragat ettiklerini, davaya manevi tazminat yönünden devam ettiklerini beyan etmişler, tarafların manevi tazminat talebi yönünden sulh olma imkanı bulunmadığnıdan uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanarak, bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Davacılar ve şahıs davalının ekonomik ve sosyal durumlarının tespitine ilişkin araştırma yapılarak yazılar dosya içine alınmış, davalı——– nezdinde olay nedeniyle düzenlenen hasar dosyası getirtilmiştir.
——-esas sayılı dosyası getirtilerek incelenmiş, bu dosyada alınan kusur raporunda araç sürücüsü davalı —– tali kusurlu ve davacıların murisinin asli kusurlu kabul edildiği, bu dosyada yargılamanın devam ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce de kusur yönünden bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi davacıların murisi —— %75 oranında kusurlu, davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde %25 oranında kusurlu olduğunu belirtmiş, mahkememizce manevi tazminata bu kusur oranlarına göre hükmedilmiştir.
Bilirkişinin — tarihli kusur raporunun incelenmesinde özetle;—– plakalı — sürücüsü ———- orta adadan sola dönüş yapmak amacıyla kavşağa yaklaşmadan önce en sol şeride geçmesi, sola doğru şerit değiştirmeden önce sinyal vermesi, solundaki aynayla her hangi bir aracın gelip gelmediğini kontrol etmesi, hatta sol aynasının görüş mesafesinde olmayan başkaca bir araç olabileceğini de değerlendirip başını çevirip bakması, var ise yaklaşan araçlara ilk geçiş hakkını verip, güvenli durum oluştuğunda sol şeride geçip karayolunu kullananlar için tehlike ve engel oluşturmadan dönüş manevrası yapması gerekirken, bu hususlara riayet etmeyerek dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde soldan gelen araç trafiğini kontrol etmeden refüj orta ada çevresine yakın noktada orta şeritten en sol şeride manevra yaparak kazaya sebep verdiğinden %75 (Yetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, ayrıca kask takmamasından dolayı %20 oranında müterafik kusurlu olduğu, ———— plakalı araç sürücüsü—— kavşağa yaklaştığı sırada trafik işaret levhalarını da dikkate alarak hızını azaltması, yola gereken dikkati verip —— hal ve tutumunu dikkate alıp yoldaki mevcudiyetini belirtecek tarzda ikazda bulunması gerekirken, kavşağa hızını hava, yol ve görüş şartlarına uydurmadan yaklaşıp, o sırada çarpmamak için etkili direksiyon ve fren tedbirine başvurmayarak trafik kazasına sebep verdiğinden %25 (yirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili ön inceleme duruşmasında davalı —— ile maddi tazminat talepleri yönünden sulh olunduğundan maddi tazminat taleplerinden feragat ettiklerini, maddi tazminat talebine ilişkin davalılardan vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, davaya sürücü ve işleten yönünden manevi tazminat talebine ilişkin devam ettiklerini beyan etmiş, sulh protokolünü dosyaya şunmuştur. Davacılar vekilinin vekaletnamelerinde davadan feragat yetisinin olduğu görülmüştür.
Davacıların diğer davalılara yönelik bir diğer talebi ise manevi tazminattır. Manevi tazminat zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminatada benzer özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna dair zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ———– tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar gösterilmiştir. Manevi tazminat bir zenginleşme aracı olmamakla birlikte bu konudaki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı bu sebeple tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile birlikte olayın oluş şekli göz önünde tutularak hak ve nesafet kuralları içinde sonuca varılmıştır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında —- tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacı —— diğer davacılar ise babasını kaybetmiştir. Davacıların murisi ölümüne yol açan kazada %75 oranında kusurlu, ayrıca kask takmamış olmasından dolayı %20 müterafik kusurlu, davalı sürücü ise %25 oranında kusurlu durumdadır. Olayın oluş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü birlikte değerlendirilerek davacı eş için—— davacı çocukların her biri için ——–manevi tazminat takdir edilmiş, maddi tazminat talebinin ise feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar ——- maddi tazminat davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacı ——–, davacılar —- manevi tazminatın davalılar ———– kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Karar harcı 853,88 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 171,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 682,76 TL harcın davalılar ———müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvuru, 171,12 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 207,02 TL’nin davalılar ——— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 1.064,35 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 266,09 TL’sinin —— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Maddi tazminat yönünden davacı vekilinin ve davalı —- vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davalı ——–talebi olsa da maddi tazminat talebinden ödeme alınması dolayısıyla feragat edildiğinden bu davalı yönünden de vekalet ücreti hükmedilmesine karar verilmesine yer olmadığına,
7-Manevi tazminat yönünden davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılar——- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine
8-Manevi tazminat yönünden davalılar ——- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin ve davalı ——– vekilinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/10/2020