Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/541 E. 2020/513 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/873 Esas
KARAR NO : 2020/511
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/07/2018
KARAR TARİHİ : 13/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takip konusu yapılan alacaklarından dolayı fatura tanzim edilmiş olup, davalı şirkete teslim edildiğini ve faturaya itiraz vuku bulmadığını, davalı şirket adına ————– İhtarnamesinin keşide edilerek fatura tutarlarının ödenmesinin ihtar olunduğunu ve ihtarnamenin davalı şirket daimi çalışanına —– tarihinde tebliğ edildiğini, ihtarnameye de herhangi bir itirazın vuku bulmadığını, müvekkili şirket tarafından ———— sayılı dosyasından icra takip başlatıldığını, ancak davalının —– yıllık zamanaşımı olduğu itirazında bulunduğunu, davalı vekilinin zamanaşımı itirazının yerinde olmayıp, akde dayalı fatura alacağından dolayı başlatılan takipte alacaklarının —- yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, davacı ile davalı şirket arasında ticari ilişki mevcut olup, düzenlenen faturaların ticari defterlere kaydedildiğini ve vergi dairesine verilmesi gereken beyannamelerinde verilmiş olduğunu, davanın kabulünü, davalı borçlu şirketin haksız itirazının iptalini, takibin —— asıl alacak yönünden devamını, %20′ den az olmamak üzere icra inkâr tazminatı mahkûmiyetine hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretlerinin davalı şirket üzerine bırakılmasını talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki ve zamanaşımı itirazları olduğunu, esasa ilişkin olarak ise, davacı şirket tarafından dava konusu yapılan faturalardan dolayı müvekkil şirketin davacı şirkete hiçbir borcu bulunmadığını, zira takip konusu yapılan faturalarda yazılı malların müvekkil şirkete teslim edilmemiş olduğunu, davacı tarafından bunun ispatı gerektiğini, faturanın tek başına ispat aracı olamayacağı gibi faturalarda yazılı malzemelerin ne zaman kimin tarafından ve kime teslim edildiğinin irsaliyelerle ispatının gerektiğini, yine kesilen faturaların ilgili vergi dairelerine verilmesi ve usulüne uygun açılış ve kapanışı yapılmış ticari defterlere işlenmesi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, %20′ den az olmamak üzere inkar tazminatı mahkumiyetini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; …nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
—— sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine — adet faturaya dayalı — asıl alacak, — işlemiş faiz olmak üzere toplam —— alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe, borca, zamanaşımına ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Mahkememizce taraf ticari defterlerinin incelenmesi ve davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarının belirlenmesi açısından mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Mali müşavir —— tarafından hazırlanan raporda özetle; davacı şirket tarafından ibraz edilen —— yılı ticari defterlerinin noter açılış tasdiklerinin yevmiye defteri noter kapanış tasdiklerinin usul ve yasaya uygun olarak yasal sürelerinde yaptırıldığı, envanter defter kapanış tasdikinin ise yaptırılmamış olduğu, faturaların davacı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalıdan —- asıl alacağı bulunduğu, davalı şirketin defterlerini ibraz etmediği, davalı şirket vekilinin ———-9 tarihinde uyap üzerinden dosyaya sunduğu “bilirkişi incelemesine esas olmak üzere dava konusu faturalara ilişkin belgelerin sunulması ve beyanlarımız” konulu dilekçesinde; dava konusu faturalara ilişkin olarak—- yılında müvekkil şirkete —- gönderilen yazıda; vergi dairesinin bilgisayar tetkikinde ——– dönemine ait davacıya ait faturaların sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlendiğinin tespit edildiğinin belirtildiğini, müvekkil şirket yetkilisinin yaptığı incelemede o zamanki muhasebecisi tarafından bu faturanın gerçek mal alışı olmamasına rağmen faturanın defterlere işlendiğini tespit ettiğini ve Muhasebecinin işine son vererek vergi dairesine düzeltme beyannamesi için dilekçe verdiğini ve de dava konusu—- adet faturanın ——-söz konusu kayıtlar çıkartılarak cezasının da vergi dairesine ödendiğini, bu karşılıksız kayıtları işleyen muhasebecinin ortadan kaybolması nedeniyle ve de defterleri de şirkete iade etmediği için ticari defterleri incelemeye sunamadıklarını, ancak vergi dairesine sunulmuş dilekçe ve evrakların bilirkişi incelemesine esas alınmasını talep ettiği, davacının sahte faturalara dayanarak alacak talep edemeyeceği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın —– adet fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, her ne kadar davacı taraf takip talebinde işlemiş faiz talebinde bulunmuş olsa da iş bu davada işlemiş faiz talepleri olmadığını beyan etmekle davanın yalnızca asıl üzerinden yürütüldüğü, davacı şirketçe davalı şirket adına; — tarihli, —- Nolu, ——– içerikli —— bedelli, —- tarihli, — Nolu,———- içerikli —– Dâhil —— olmak üzere toplam tutarı ——— adet fatura düzenlendiği, davacının bu faturaları ticari defterlerinde davalı adına borç kaydetmiş bulunduğu, davacı şirketin ticari defterlerinde bu faturalara ilişkin olarak davalı şirketten yapılmış herhangi bir tahsilat kaydına rastlanılmadığı, faturalar incelendiğinde, faturalar içeriği malların davalı şirkete teslimini kanıtlamaya elverişli dayanak sevk irsaliyelerinin dosyaya sunulmadıkları, davalının mükellefi olduğu Vergi dairesinden dosyaya celp edilen davacı şirkete ait faturaların düzenlendiği dönem olan davalı şirket — ayına ait —– davalı şirketçe davacı şirketten —- karşılığı —— şeklinde beyanda bulunulduğu, dosyada mübrez —- tarafından davalı şirkete gönderilen ——- Sayılı yazıda; ——- döneminde sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediği tespit edilen aşağıda dönemi, vergi numaraları ve unvanları belirtilen mükelleflerden Mal/Hizmet alışlarınız olduğu görülmüştür. Söz konusu mükelleften yaptığınız Mal/Hizmet alışlarından dolayı —— göre hakkınızda İşlem yapılacağı” bildirilmiş olup, İlgili yazının altında sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleyen mükellefin ———–olduğu ve ilgili dönemin —– dönemi olduğunun belirtildiği, davalı şirketin dosyaya sunduğu belgeler içinde yer alan; — eylül dönemi düzeltme katma değer vergisi beyannamesi’ nin—– tarihinde düzenlenerek tahakkuk ettirildiği, Beyannamenin verilme nedeninin düzeltme olduğu ve Düzeltme nedeni olarak ise; ——-Sayılı yazıya istinaden —- Dönemi Tespit edilmiş olan —- bulunduğu, —– —– söz konusu kayıtların çıkarıldığı” şeklinde belirtildiği, —– verilmesi sonucunda davalı şirkete ——– ettirildiği görülmüştür.
—— karşı —– sayılı dosyalarıyla ——— sayılı dosyalarında açılan davalarda vergi dairesinin tarhiyatlarının iptaline karar verildiği ve verilen bu kararların ———- inceleyerek kararları onadığı ve kararların kesinleştiği görülmüştür.
Her ne kadar davalı vekili davacı tarafından düzenlenen faturaların sahte fatura olup davacı şirketin sahte fatura düzenlemek amacıyla kurulduğunu ileri sürmüş olsa da dava konusu iki adet faturanın başlangıçta davalı defterlerine kaydedildiği, davalı şirketin BA formu ile dava konusu iki adet faturayı vergi dairesine bildirdiği, dolayısıyla faturaları defterlerine kaydetmekle ve vergi dairesine bildirim yapmak suretiyle faturalara konu malları teslim almış sayıldığı, bu aşamadan sonra faturaların sahte olduğu iddiasıyla sorumluluktan kurtulamayacağı, zira faturalar karşılığı mal teslim almayan davalının faturaları deftere kaydetmesinin herhangi bir mantığı olmayıp davacının fatura bedelleri kadar alacaklı olduğu anlaşılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak fatura alacağı olup likit olsa da vergi dairesince söz konusu faturaların sahte olduğu tespit edildiğinden alacak ihtilaflı olduğundan davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının —— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin —— asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık —— oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Davacı tarafın işlemiş faize yönelik bir talebi olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine,
4-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
5-Karar harcı 5.642,41 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 719,10 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 4.923,31 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
6-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 719,10 TL peşin nispi harç olmak üzere 755,00 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 109,15 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 709,15 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 11.538,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/10/2020