Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/532 E. 2019/662 K. 19.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/573 Esas
KARAR NO : 2019/747

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/06/2017
KARAR TARİHİ : 09/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — tarihi saat 14 civarında, ——————Sokağında —ait sürücüsü — olan — plakalı araç park halinde iken. davalı … Şirketi “ne ait, diğer davalı … taralından kullanılan —- plakalı araç çarpmış olması nedeniyle hasara uğradığını, —- plakalı aracın kasko sigortacısı, davacı ….– – A.Ş. olduğunu, araçın— poliçe numarası ile davacı … kasko teminatı altında olduğunu, ————– plakalı aracın hasarı için KDV dahil 13.635,86 Tl. hasar bedeli ödediğini, —– davalı …ne rücu mektubu göndermiş olduğunu ve ödemiş olduğu hasar bedelini talep ettiğini, ancak şu ana kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, karşı tarafın % 100 kusurlu olduğu gerekçesi ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 13.636 TL ve hasar bedelinin ödeme tarihi 19.01.2017’den itibaren işlemiş ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı …’nin cevap dilekçesinde özetle; aracının iş makinası olduğunu, kaza mahallinde hafriyat çalışması yaptığını, davacı sigortalı aracında hafriyatın taşınması işinde çalıştığını, davacı sigortacı şirketin sigortalısı araç sürücüsünün iş sahalarında iş makinelerine yaklaşma mesafelerine riayet etmeksizin aracı ile iş makinasma yaklaştığını, İş makinesinin inşaat sahasından aldığı toprağı yanaşan araca yüklemek istediğini, iş makinasına oldukça yakın yanaşan davacı şirket sigortalısı aracı iş makinesini operatörünün görmesinin çalışılan saha açısından mümkün olmadığını, bu nedenle kusurun bilirkişi tarafından belirlenmesini, kaza neticesinde oluşan hasar için yapılacak olan harcamaların fahiş olduğunu, sac eğilmesi meydana geldiğini, denetime elverişsiz olarak düzenlenen fatura içeriği ile talep edildiğini, hasar gören aracın ——— model araç olduğunu, bu yaştaki aracın kupa kısmının yenisinin bu parayı tutmayacağını talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacı sigortacıya———– ile sigortalı araç için ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Mahkememizce tarafların kusur durumu ve zararın belirlenmesi açısından makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır.
Makine mühendisi bilirkişi raporunda özetle; kazanın oluşumunda ———– plakalı —operatörü …’nin Kazıcı yükleyiciyle çalışmaya başlanmadan önce çalışma sahasını iyice kontrol etmesi, çalışmasının güvenli olduğunu bildiği takdirde devam etmesi gerekirken güvensiz ve tehlikeli bir çalışma yaptığı, — operatörü …’nin KTK vc KTY’nde belirtilen kuralları ihlal ettiği, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranmış olup park etmiş olan— plakalı araca manevra yaparken çarpması nedeniyle %100 kusurlu olduğu, ————- plakalı araç sürücüsü — kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun olmadığı, dava konusu — plakalı aracın hasar bedelinin KDV dahil 13.685,86 TL olduğu, değişen parçalar ve işçiliklerin söz konusu kaza ile uyumlu olduğu, değişen parçaların sovtaj değerinin olmadığı, aracın kaza tarihinde 7 yaşında olup yıllık %1,5 kıymet kazanma tenzilatı toplamda % 10.5 kıymet kazanma tenzilatı uygulanması gerektiği ve sonuç olarak davacının talep edeceği hasar bedelinin 12.709,65 TL olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili rapora yönelik itiraz dilekçesinde ; aracın 7 yaşında olması nedeniyle kıymet kazanma tenzilatı yapılması kabul etmediklerini, poliçede böyle bir klozun mevcut olmadığını, dava değeri üzerinden davanın kabulüne karar verilmesine talep ettiklerini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı vekili; davacı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı aracın, davalı … Şirketinin maliki ve diğer davalı …’nin sürücüsü olduğu aracın kusurlu olarak çarpması sonucu hasarlandığını, sigortalı araç hasarı için 13.636,00 TL’nin 19/01/2017 tarihinde sigortalısına ödendiğini, fazlaya ilişkin her türlü hakkının saklı kalması kaydıyla söz konusu bedelin tahsili ile davacı şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalı …’nin ise davacı şirket sigortalısı araç sürücüsünün iş sahalarında iş makinelerine yaklaşma mesafelerine riayet etmeksizin aracı ile iş makinesine yanaştığını, iş makinesine oldukça yakın yanaşan davacı şirket sigortalısı aracını iş makinesi operatörünü görmesinin çalışılan saha açısından mümkün olmadığını, talep edilen bedelin fahiş olduğunu ileri sürdüğü, mahkememizce alınan kusur raporunun olayın oluş şekline uygun ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, davalı sürücünün % 100 kusurlu olması nedeniyle davacıya kasko sigortası ile sigortalı araç hasarı için ödenen bedelden davalıların araç maliki ve sürücüsü olarak sorumlu oldukları, bilirkişi raporunda hasar miktarının kazanın oluş şekli, kaza tutanağı ve ekspertiz raporu değerlendirildiğinde değişen parçalar ve işçiliklerin söz konusu kazaya uyumlu olduğu, değişen parça bedelleri ve işçilik ücretlerinin kadri maruf olduğu, ancak aracın kaza tarihinde 7 yaşında olması nedeniyle % 10,5 oranında kıymet kazanma tenzilatı yapılması gerektiğini belirterek bu indirimi yaptığı, davacı tarafın ise indirimin yapılmasının yanlış olduğunu belirttikleri anlaşılmıştır.
Türk hukukunda zarar kavramı hususunda fark teorisi benimsenmiştir. Bu teori gereğince zarar, mal varlığının zarar verici olaydan sonraki durumu ile zarar verici olay meydana gelmese idi, bulunacağı durum arasındaki farkı ifade eder. Somut olayda kaskolu araç davacı tarafça tamir ettirilmiştir. Bilirkişi raporunda onarılarak tekrar kullanılmalarının mümkün olduğu denmesine göre dava dışı kaskolu sürücü hasarlanan parçaların tamir edilmiş hali ile onarımına kabule zorlanamaz. Hasarlı bütün parçaların orijinal parçalarla değişimi gerektiği ve aracı kaza tarihindeki durumuna getirmek esas olup hasarın buna göre değerlendirilmesi gerekir. Ayrıca hasar gören araç —– araç olup kaza tarihi itibariyle henüz 7 yıllık bir araç olması nedeniyle bu araç üzerinde kıymet kazanması hesaplanarak hasar miktarından düşülmesi gerekmesi nedeniyle bilirkişi tarafından yapılan hesabın mahkememizce uygun görülerek bu hususta davacı vekilinin itirazlarının reddine karar verilerek bilirkişi raporu hükmü esas alınarak davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Emsal; Yargıtay —–. Hukuk Dairesinin 2015/17481 Esas 2016/3833 Karar sayılı kararı)
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-12.709,65 TL’nin ödeme tarihi olan 19/01/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Karar harcı 868,20 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 232,87 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 635,33 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 232,87 TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 264,27 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 254,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 450,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 704,50 TL yargılama giderinin kabul-red oranları gözetilerek 656,64 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan ve—————— Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden ve kabul edilen miktarı geçmemek üzere 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran davacı tarafa talep halinde iadesine,
Dair davacı vekili ve davalılar vekillerinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.