Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/514 E. 2023/346 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/514 Esas
KARAR NO : 2023/346

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 26/04/2018
KARAR TARİHİ : 09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin, davalı bankanın —— Şubesiyle akdedilen kredi sözleşmeleri kapsamında 2 ayrı hesabı bulunduğunu, müvekkilinin hesap hareketleri incelendiğinde, 2009 yılından itibaren yapılan bazı işlemler nedeniyle kesintiler ve masraf adı altında kanuna aykırı olarak fazla masraf alındığının çok sonra farkına varıldığını, özellikle istihbarat ücreti, operasyon masrafı ve komisyon tahsilatlarının haksız olarak yapıldığını, müvekkilinin—-inşaatı için 10.520,00 TL tutarında teminat mektubu aldığını, anılan teminat mektubu 02.05.2011 tarihinde bankaya teslim edilmiş olmasına rağmen banka kayıtlarından 08.10.2015 tarihinde çıkışının yapıldığını, bu süreç içinde rutin 3’er aylık devre komisyonlarının tahsil edilmesine devam edildiğini, müvekkiline 16.04.2012 tarihinde 220.000,00 TL kredi kullandırıldığını, ancak bu kredinin 150.000,00 TL’lık kısmı ile vadeli hesap açıldığını, müvekkilinin 30.09.2013 tarihinde hesaba 13.500,00 TL yatırdığını, bu para atıl olarak hesapta tutulup kredi hesabına yatırılmadığı için müvekkilinin zarara uğratıldığını, davalı bankanın haksız olarak almış olduğu çeşitli ücret, komisyon ve masrafların şimdilik 10.000,00 TL’lık kısmı işlem tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesini, yargılama ücretini ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili banka ile davacı arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, davacıya kredi kullandırıldığını ve bilgisi dahilinde bir takım masrafların alındığını, bankaların sunduğu ürün ve hizmet karşılığında ücret ve komisyon tahsil edebilmekte olduğunu, taraflar sözleşme içeriğini TBK’nun 26 m. özgürce belirleyebileceklerini, TTK 20 m. verilen hizmet karşılığında uygun bir ücretin istenilebileceğini, bakanlar kurulunun——sayılı kararına atfen masrafların sınırları ve niteliklerini serbestçe belirleyebileceklerini, TTK’nun 22 m. uyarınca tacirlerin fahiş olduğu iddiası ile ücret ve ceza indirilmesini talep edemeyeceklerini, davacının iade talebi TMK 2 ve HMK 29 m. iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil ettiğini, Genel kredi sözleşmesinin 7.9 m. göre her türlü masraf ve komisyonun tahsil edilebileceği belirtilerek yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi ile davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davalı bankanın 2009 yılından itibaren davacının adına olan iki hesabından bankacılık işlemlerinden dolayı kesinti yaptığı, istihbarat ücreti, operasyon masrafı ve komisyon tahsili adı altında muhtelif zamanlarda yaptığı kesintilerin alındığı tarih itibariyle işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsiline ilişkin alacak istemine ilişkindir. Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.Tüm dosya kapsamının ve banka kayıtları üzerinde banka şubesinde mahkememizce resen seçilen bankacı bilirkişi tarafından inceleme yapılmak suretiyle bankacı bilirkişiden rapor aldırılmış, itirazlar üzerine yeni bir bankacı bilirkişiden rapor aldırılmış, raporlar arasındaki çelişki bulunduğu görülmekle çelişkinin giderilmek ve banka kayıtları ve defterleri bizzat banka şubesinde incelenmek süretiyle üçlü bankacı bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen raporlart ve itiraz üzerine aldırılan ek raporlar mahkememizce incelenip değerlendirilerek dosya kapsamına alınmıştır.Toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacı ile davalı banka arasında Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı, krediye istinaden davalı banka tarafından davacıya Borçlu Cari Hesap Kredisi ve teminat mektubu kredisi kullandırıldığı, davacıya ait mevduat hesabından operasyon masrafı, istihbarat ücreti ve kredi komisyonu açıklamaları ile ücret tahsil edildiği, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 7.2 maddesi, —– tarafından yayımlanan —–Sayılı “Mevduat ve Kredi Faiz Orarıları ve Katılma Hesapları Kâr ve Zarara Katılma Oranları İle Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ”ınin 4. maddesi ve emsal banka uygulamaları birlikte dikkate alındığında, Borçlu Cari Hesap Kredisinden 3 aylık dönem sonlarında faiz ile birlikte komisyon tahsil edilmesinin ve verilen hizmetin karşılığında operasyon masrafı ile istihbarat ücreti talep edilmesinin sözleşmeye ve yasal mevzuata uygun olduğu, ancak davacıya kullandırılan ticari kredi nedeniyle davalı banka tarafından tahsil edilen bir kısım operasyon masrafı ve istihbarat ücretleri ile BSMV tutarı olan toplam 13.896,90 TL’nin aynı gün veya birkaç gün arayla somut bir gerekçesi olmadan mükerrer olarak fazladan tahsil edildiği, yine çıkışının sehven yapılmadığı davalı bankanın kabulünde olan ve 02.05.2011 tarihinden itibaren hükümsüz kalan 10.522,00 TL’lık teminat mektubu için, belirtilen tarihten sonra davalı bankaca toplam 1.781.80 TL kornisyon ve BSMV tutarının fazladan tahsil edildiği, davalı vekilinin bilirkişi raporundan sonra ıslah hakkını kullandığı, ıslah ile zamanaşımı ve takas-mahsup defini ileri sürdüğü, zamanaşımı definin incelenmesinden alacağın fazladan tahsil edilen bir kısım operasyon masrafı, istihbarat ücreti ve teminat mektubu komisyonu olan toplam 5.677,00 TL’lik kısmının zamanaşımına uğradığı, bilirkişi raporunda belirtilen davalı bankanın davacının hesabındaki bakiyeyi nemalandırarak 1.053,49 TL nema sağladığının tespiti karşısında 1.053,49 TL’ye ilişkin takas mahsup talebinin uygulanması gerektiği, böylece davacının toplam 8.946,51 TL banka alacağının tespit edildiği anlaşılmakla davanın artırılan haliyle kısmen kabulüne, yine alacak banka alacağı olup likit olduğundan hükmedilen tutarlar yönünden takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın artırılan haliyle KISMEN KABULÜNE,
1-8.946,51 TL’nin işlem tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine,
2-Karar harcı 611,14 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 170,78 TL ve ıslah harcı olan 97,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 343,36 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvuru, 170,78 TL peşin nispi harç ve 97,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 303,68‬ TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 202,10 TL tebligat ve müzekkere gideri, 3.850,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 4.052,10 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 2.312,32 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 8.946,51 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 6.731,29 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar miktar itibariyle kesin olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.