Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/505 E. 2022/718 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/505 Esas
KARAR NO : 2022/718

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2018
KARAR TARİHİ : 13/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili firmanın 21.11.2017 ve 30.11.2017 tarihinde —-nolu faturalar ile —- şirketinden 64.847,25 Euro ve 19.652,75 Euro değerinde— hammadde olan emtiayı satın aldığını, sözleşme ile taşıma sırasında herhangi bir hasar meydana gelmesi halinde sigortanın tazminat talebine ilişkin yazılı beyanı, poliçe aslı ve kopyası, mal faturası veya kopyası—belgesi aslı veya nakliyeci veya acentesi tarafından tasdikli beyannamesi, rücu mektubu, imza sirküleri, hasarlı emtia resimleri, sigortalının banka bilgileri, hasar tutanağı (Gümrük yetkilileri ve ya kamyon şoförünün imzası ile) gümrük rezerve zaptı aslı belgelerinin sigorta şirketine verilmesi gerektiğini, hasarın tespit edilmesi sonrasında taşıyıcı firmaya hasara ilişkin hasar tutanağının gönderilmesi ve meydana gelen zararın— sigortasından karşılanması sonrası kendilerine gönderilmesinin talep edildiğini ancak taşıyıcı firmanın herhangi bir cevap vermediğini ve hasar tutanağını da göndermediğini, dava konusu emtianın taşınması sırasında meydana gelen 965,74 Euro zararın, hasara ilişkin sigorta bedelinin davalıya bildirildiği 18/12/2017 tarihinden itibaren Kamu Bankalarının döviz cinsine göre bir yıllık mevduata uyguladıkları en yüksek faiz oranı esas alınmak kaydıyla, faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafı tahmiline karar verilmesin talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Davanın, davacının davalı ile yaptığı 24/11/2017 tarihli nakliyat sigortası sözleşmesi kapsamında —-emtianın taşınması esnasında meydana gelen hasara ilişkin sigorta bedelinin tazmini istemine ilişkin olduğu anlaşıldı.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.18/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle: davacının davalıdan derdest davaya konu ettiği nakliyat poliçesi teminatından talep edebileceği tazminat alacağının bulunmadığı sonuç ve kanaatine vardıklarını bildirmişlerdir.02/04/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle: 18/01/2021 tarihli kök raporda açıklanan “davacının davalıdan somut olay için—– sigortası teminatından talep edebileceği tazminat alacağının bulunmadığı” yönündeki görüşlerinin aynen muhafaza ettiklerini bildirmişlerdir.
08/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle: dava konusu iki farklı taşıma olduğu, birinci taşımanın karayolu, ikinci taşımanın ise karma— taşıması olduğu, taşıma süreçleri ve evraklarındaki kayıtlar irdelendiğinde, zararın 2. Taşıma süreci içerisinde geldiği açık kayıt ve rapor kapsamındaki tespitler ile sabit olduğundan poliçe kapsamındaki nakliye süreci ile eşleştiğinin tespit edildiği, dolayısıyla davacı yanın uğradığı 293,8 kg. (954,85 Euro) zararı—- numaralı Poliçe kapsamında davalı taraftan talep edebileceği sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Dosyada alınan 18/01/2021 ve 08/03/2022 tarihli bilirkişi raporlarının birbiriyle çeliştiği görülmekle —– oluşan bilirkişi heyeti oluşturulmuştur.25/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle: ilk bilirkişi heyetinden alınan 18/01/2021 ve 02/04/2021 tarihli raporların isabetli olduğu, ikinci bilirkişi heyetinden alınan 08/03/2022 tarihli raporun çelişkili olduğu, buna uygun olarak davacının zarar ispatı yapamadığından tazminat alacağının bulunmadığı, sonuç ve kanaatine vardıkları bildirilmiştir.
Dosyada bulunan delillerden, —- iki parti—-hammadde olan emtianın — ile —– taşındığı, her iki taşınmanın sigortalandığı, ilk taşımanın— içinde —edildiği, —–işlemlerin tamamlandığı, emtianın yurtdışından ithalatı sırasında eksik mal olduğuna ilişkin resmi bir tutanağın düzenlenmemiş olduğu, her iki sevkiyata ait karışık istiflenen ürünlerin kilo bazında gruplara ayrılarak sayımı sonucu eksik üründen bahsedilmediği, ancak taşımaya ilişkin düzenlenen teslim tesellüm tutanağında sadece 13 kap ambalaj hasar kaydının olduğu anlaşılmaktadır. Davacı taraf 30.11.2017 tarihli—- sorumluluğu altında taşınan 19.652,75 Euro bedelli emtianın 13 kabının hasarlı veya eksik olarak teslimine ilişkin belge ibraz edememiştir. Davacı taraf 21.11.2017 tarihli 64.847,25 Euro bedelli emtianın 1419 kaba istiflenmiş brüt 20.628 kg. aynı türdeki ham madde içinden 13 kabı konteynırdan ‘ambalajının hasarlı olduğuna dair’ şeklinde teslim tesellüm tutanağı düzenlendiği anlaşılmaktadır. Tutanakta yalnızca teslim alanın imza ve kaşesi bulunmaktadır. —– nakliyesine ilişkin, nakliyat muhataraların karşı sigortalanan malın hasar gördüğüne dair denetime elverişli belge bulunmamaktadır. Taşıma sigortalarında zarar ispatı sigortalıdadır. İki parti malın paletlerinden ayrılıp istiflendikten sonra sigortacıya zarar ihbarı yapılmıştır. Ancak yukarıda bahsedildiği üzere, hasarın bulunup bulunmadığı, bulunması halinde —– taşımasında mı—— taşımasında mı veya gümrük sonrasında yapılan iç taşımada mı gerçekleştiği dosya kapsamından anlaşılamadığından ve davacı tarafından ispatlanamadığından davalının söz konusu zarardan sorumlu olmadığı kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 82,44 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,74 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden dava değerini geçmemek üzere—-vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda verilen karar miktar itibariyle kesin olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.