Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/503 E. 2020/480 K. 01.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/503 Esas
KARAR NO : 2020/480

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/04/2018
KARAR TARİHİ : 01/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı alacaklı … tarafından —- — tarihinde Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasından müvekkili şirket ve dava dışı diğer borçlular aleyhine olacak şekilde icra takibine konu edildiğini, müvekkili şirket İstanbul Anadolu —–Esas sayılı dosyası ile aleyhine başlatılan icra takibinden alacaklı tarafından İstanbul Anadolu —-. İcra Ceza Mahkemesi’nin —-Esas sayılı dosyası ile şirket yetkilisi … hakkında karşılıksız çek düzenleme şikayetinde bulunulması sonucunda haberdar olmuş olduğunu, bu kapsamda icra dosyasını incelediğinde çekte yer alan imza ve yazıların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığının anlaşıldığını, müvekkilinin hiçbir şekilde alışveriş içerisinde bulunmadığı bir firmaya çek keşide etmediğini, bir dönem iş görüşmesi yapmak amacıyla sık sık gitmiş olduğu —- ile görüşmüş bu şahıslar tarafından kendisine çekin ziya ———tarafından alınıp doldurulmuş olabileceğinin söylendiğini, müvekkili şirketin icra takibine konu edilen çekte yer alan hiçbir firma ve şahıs ile ticari bir ilişkisi söz konusu olmamış olup, bu şahıslara hiçbir şekilde borcu bulunmadığını, takibe konu çekin müvekkilinin rızası ve bilgisi dışında doldurularak yetkisiz bir şahıs tarafından müvekkilinin imzasını taklit edilmek suretiyle imzalanmış olduğu yapılacak olan bilirkişi incelemesi ile açıklığa kavuşacak olduğunu, İstanbul —- cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuş olduğunu, müvekkilinin borcunun olmadığının tespiti ve haciz baskısına maruz bırakılması sebebiyle takibin dava süresince tedbiren durdurulmasını, müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesini sunmamış olduğu anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, davacının İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün —Esas sayılı takip dosyasına dayanak yapılan, keşidecisi davacı,—- bedelli çek ve takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, İİK’nun 72 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- esas sayılı takip dosyasının celb olunarak yapılan incelemesinde; Davalı tarafından dosyamız davacısı ve dava dışı —- davaya konu 1 adet çek nedeniyle kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla 118.590,00 TL asıl alacak, 11.859,00 TL çek tazminatı, 355,77 TL komisyon, 95,03 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 130.899,80 TL için icra takibi yapıldığı, takibin kesinleştiği görülmüştür.
Çek keşide tarihinde davacı şirketin yetkilisinin … olduğu görülmüştür.
Davacı şirket yetkilisi …’nin imza incelemesine esas alınacak ıslak imzalarının bulunduğu mukayese imza örnekleri temin edilerek çekteki imzanın davacı şirket yetkilisi …’ye ait olup olmadığı yönünde mahkememizce— aracılığıyla inceleme yapılarak rapor alınmıştır.
— tarafından düzenlenen 13/05/2020 tarihli raporda; İnceleme konusu çekte borçlu şirkete atfen atılmış imzalar ile davacı şirket yetkilisi …’ye ait karşılaştırma imzaları arasında, imza incelemesinde kullanılan grafolojik ve —— tanı unsurları bakımından karşılaştırma yapıldığından söz konusu imzanın davacı şirket yetkilisi …’ye eli ürünü olmadığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; Dava takibe konu 1 adet çekteki imzanın davacıya ait olmadığından bahisle takibe konu senet ve takip nedeniyle menfi tespit talebine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkili şirket ile lehtar arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, takip konusu çekteki imzanın şirket yetkilisi …’ye ait olmadığını, çekin müvekkili tarafından dava dışı lehtara verilmediğini, imzanın sahte olması sebebiyle müvekkilinin takibe konu senet nedeni ile borçlu olmadığının tespitine ve takip dosyasının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce alınan — raporunda çekteki davacıya atfen atılan imzanın davacının eli ürünü olmadığının belirtildiği, her ne kadar davalı vekili — raporuna karşı itiraz dilekçesinde bilirkişi incelemesinin konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir labaratuvar ortamında,—-ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak —— yöntemlerle yapılması gerektiğini ileri sürmüşse de incelenen — raporunda; bu şekilde inceleme yapıldığının belirtilmesi nedeniyle davalı vekilinin yeniden rapor alınması talebinin reddine karar verildiği, —raporunun hükme esas alındığı, çekteki imzanın çek düzenleyen şahsa ait olması hususu mutlak defilerden olup herkese karşı ileri sürülebileceği, çekteki imzanın çek düzenleme tarihinde davacı şirket yetkilisi olan …’ye ait olmaması nedeniyle davanın kabulüne karar vermek gerektiği, davacının takip ve takibe konu çek nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun olmadığı, her ne kadar davacı kötüniyet tazminatı talep etmişse de, davacı tarafın keşideci olarak gözüküp lehtar ve ilk cirantanın dava —daha sonra ise davalıya geçtiği, dolayısıyla davalının davacıya atfen atılan imzanın davacının eli ürünü olup olmadığını bilemeyeceği anlaşılmakla davacının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilerek (Emsal: Yargıtay ——–. sayılı kararı) aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Her ne kadar dava açılırken davaya esas değer 162.157,74 TL olarak gösterilmişse de takip çıkışı 130.899,80 TL olduğundan yargılama giderleri ve vekalet ücreti takip çıkışına göre hesaplanmıştır.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davacının İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğünün — esas sayılı dosyasına konu çek ve takip nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 8.941,76 TL’den davacı tarafça yatırılan 2.770,00 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6.171,76 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvurma, 2.770,00 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.805,90 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan 286,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.192,00 TL — değerli çek gönderim bedeli, — rapor faturası olmak üzere toplam 2.788,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli — esaslara göre belirlenen 16.385,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep etmesi halinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.