Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/494 E. 2022/383 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/494 Esas
KARAR NO: 2022/383
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ: 24/04/2017
KARAR TARİHİ: 17/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: —-plakalı —- istikametine gitmek isterken orta refüjü geçip dönüşünü tamamlamadan aracının ön kısmının —sevk ve idaresindeki — plakalı —- sol tarafına çarptığını, bu kaza neticesinde — ve —- yaralandığını, söz konusu kazaya karışan ve kusurlu olan araç davalı şirketçe — sigortalı olduğunu, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davacı —— maddi tazminatın kaza tarihi olan —– tarihinden itibaren işleyecek ticari faizleriyle birlikte davalıdan alınarak
davacılara verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: — plakalı aracın müvekkili şirket tarafından tanzim edilen, —- poliçe nolu —–sigortalı olduğunu, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, müvekkili şirket tarafından —– ödeme yapılarak sorumluluklarının yerine getirildiğini ve davacı yan
tarafından da bu ödemeyi takiben ibranamenin imza altına alındığını, HMK 6. madde gereği yetkili mahkemenin davalı tarafın davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri olduğunu, bu nedenle davanın yetki yönünden reddi ile dosyanın yetkili —- Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini; davaya konu talebin zamanaşımına uğradığı, ödemede bulunarak sorumluluğunu yerine getirip davacı yan tarafından ibra olunan müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını ve ibra olunduğunu, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığı ve meydana geldiği iddia edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle davanın reddine, davacı yanın müterafik kusurunun nazara alınmasına, her halde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Mahkememizce davaya konu araçların trafik kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacıların kaza nedeniyle gördüğü tedavi evrakları, kazaya ilişkin ceza dosyası celbedilmiş; ——-müzekkere yazılarak davacılara ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş; kolluk vasıtasıyla davacıların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış; —— maluliyet raporu alınmış, akabinde dosya makine mühendisi ve aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek kusur raporu ve hesap raporu alınmıştır.
—- tarafından düzenlenen —- düzenlenen maluliyet raporunda özetle:—– kapsamında davacılardan —– fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, davacılardan—– kaza dolayısıyla %14.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Bilirkişiler —- alınan raporda özetle:—- sularında, sürücü —- sevk ve yönetimindeki —-plaka nolu——–boşluğundan karşı şeride geçip —- istikametine dönmek isterken dönüşünü tam tamamlamadan aracının sağ ön kısmı ile, sağdan —- isitkametine seyreden ve kavşağa girip doğrudan geçen sürücü ——nolu aracın sol ön kısmına çarpıp aracı yolun sağındaki topraklı alana —- numaralı ikametgahın girişinde bulunan beton kısmına çarparak durması şeklinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği; olayın cereyan tarzına ve tespitlere göre, davalı sigorta şirketine trafik sigortalı —- plaka nolu —– sürücüsü —- meskun mahaldeki tek yönlü caddede, caddedeki araç trafiğini dikkate almadan doğrudan inşaat alanından caddeye girdiği, kavşakta orta refüj boşluğundan karşı yönden gelen araca ilk geçiş hakkını vermeden karşı yola girip sola dönüş yaparken, sağdan kavşağa girip doğrudan geçen araca çarpıp sağa fırlatarak, kazaya neden olduğu sabit olup, bu duruma göre, kavşaklara yaklaşma kuralını, kavşaklarda geçiş önceliği kuralını ve sola dönüş kuralını ihlal etmesi dalgın, dikkatsiz ve tedbirsiz davranması nedeniyle olayda %100 oranında, birinci derecede ve tam kusurlu olduğu, kazaya karışan ve davacı tarafa ait — plaka nolu — sürücüsü——, meskun mahaldeki tek yönlü caddede, caddeyi ve caddedeki araç trafiğini dikkate alıp kendi yol ve şeridinde seyrettiği, kontrolsüz kavşağa girip doğrudan geçtiği sırada, kavşağa soldan hatalı giren sürücünün aracı ile çarpması olayında alabileceği bir tedbir olmadığından kusursuz olduğu, — raporu ile —– fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, davacılardan —— kaza dolayısıyla %14.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, —- raporu ile yapılan tespitler dikkate alınarak bakiye yaşam sürelerinin tespitinde —- göre hesaplama yapıldığı, dava dışı —– tarafından davacılara yapılan herhangi bir ödeme bulunmadığı, davalı sigorta şirketinin davacı —– ödeme yaptığı, davacı — ise herhangi bir ödeme yapılmadığı görüldüğünden davacı ——hesaplanan zararlarından yapılan ödeme kaynaklı herhangi bir indirimin söz konusu olmadığı, davacı —- geçici iş göremezlik zararının —-, sürekli iş göremezlik zararının— olduğu, davacı—-geçici iş göremezlik zararının —- olduğu, davalı sigorta şirketinin —– maddi tazminat ödemesi yaptığından davalı sigorta şirketinden talep edebileceği maddi zararının bulunmadığı, kaza tarihi itibariyle —– limit dâhilinde olan toplam zararının —- olduğu, davalı sigorta şirketinin davacı — kullandığı — plaka nolu aracın —-düzenlediğinden zararının tazminini talep edemeyeceği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; — günü davalı sigorta şirketine sigortalı —plakalı araç sürücüsü —- kavşakta geçiş önceliğine uymaması ve aracı ile sağdan caddeden kavşağa girip doğrudan geçen davacı —- yönetimindeki —- plakalı aracına çarpması sonucu davacıların yaralandığı, davaların geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin olduğu,
—- kararından sonraki —— kararında da belirttiği üzere maluliyetin tespitinde kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre belirlenmesi gerektiği, kaza tarihi olan 30/09/2011 tarihinde 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği geçerli olduğundan bu yönetmelik hükümlerine göre maluliyet raporunun alındığı, davacı —- sürekli iş göremezlik oranının %14.3, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğu,——-fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, geçici iş göremezlik süresinin – ay olduğu,
alınan kusur raporunun gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, —- plakalı aracın sürücüsü davacı —– kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğu, davalının sigortalısı—plakalı araç sürücüsü —— % 100 oranında kusurlu olduğu,
Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı TBK’nin 52’nci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hâkim tazminat miktarını hafifletebilir.
Müterafik kusur indiriminde her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde 6098 sayılı TBK’nin 52’nci maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse—–kazanan kararlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Her ne kadar davacı —- kaza esnasında emniyet kemerinin takılı olmadığından müterafik kusur indirimi yapılması talep edilmiş ise de kazanın meydana gelişi dikkate alındığında davacı ——kusurunun olmadığı, iddia edilen durumun kaza ile illiyet bağı olmaması, kaza tespit tutanağında emniyet kemerinin takılı olup olmadığının tespit edilememiş olması ve davalının bu iddiasının ispatına yönelik herhangi bir delil sunamamış olması ve bu davacının talep edebileceği bir zararının olmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılmadığı, yine hatır taşıması indirimi yapılması talebinin ise davacı yolcunun ancak davalı tarafa sigortalı araçta hatır için taşınması durumunda değerlendirilebileceği, oysa davacının zarar gören karşı araçta yolcu konumunda olduğu bu nedenle davalının hatır taşıması indirimi talebinin yerinde görülmediği—–
——– bazı maddelerinde değişiklik yapan, —- yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili — tarafından —tarihinde — yayınlanarak yürürlüğe giren —- tarihinden sonra düzenlenen Poliçeleri kapsayacağından, Rapor/Hesap tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından olan —- dikkate alınarak; yaşam tablosu olarak —- hesaplama yapılması gerektiği,
Her ne kadar davalı taraf geçici iş göremezlik zararının teminat dışı olduğunu ileri sürmüşse de—- sayılı kararında da; —–olduğu tedavi giderleri açıkça sayılmış olup bu giderler kapsamında geçici iş göremezlik tazminatının bulunmadığı açıktır. —- açıklanan sağlık giderleri teminatının ——sorumluluğunda olduğu düzenlenmesi ile aynı yönde değişiklik —- iptal kararı gereğince yeni —— şirketinin sorumluluğunu daraltan nitelikte olduğundan uygulanamayacaktır. Bu nedenle davalı vekilinin geçici iş göremezlik zararının poliçe teminatı kapsamında olmadığına ilişkin istinaf talebi yerinde görülmemiştir.” belirtildiği üzere geçici iş göremezlik zararının teminat kapsamında olduğu,
Hesap bilirkişisi tarafından da bu ilkeler gözetilerek hesaplama yapıldığı, davacı tarafın başlangıçta davacı —–geçici iş göremezlik, davacı —- geçici iş göremezlik olmak üzere toplam — üzerinden dava açtığı, sonuç olarak davacı — geçici iş göremezlik zararının — sürekli iş göremezlik zararının — olduğu, davacı —-geçici iş göremezlik zararının — olduğu, sürekli iş göremezlik zararının olmadığı, —– plakalı aracın sürücüsü olduğu, aracın ise davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığından davacıların zararını talep edemeyecekleri değerlendirilmiş ise de bilirkişinin davalı tarafa sigortalı aracı karıştırdığı, davacıların kazaya sebep olan ve davalı tarafa sigortalı — plakalı araç sürücüsü —- kusurundan dolayı talepte bulundukları, izah edilen bu hatalı değerlendirme dolayısıyla bilirkişi raporunun bu tespitine itibar edilmediği, davalı sigorta şirketinin davacı —– maddi tazminat ödemesi yaptığından bu davacının talep edebileceği maddi zararının bulunmadığı, kaza tarihi itibariyle —- olduğu, davacılar vekili—— tarihli talep artırım dilekçesinde; davacı —- geçici iş göremezlik tazminatı, —sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplamda — üzerinden açtığı davanın müddeabih değerini geçici iş göremezlik tazminatı için —- artırarak müddebabih değerinin geçici iş göremezlik tazminatı açısından—- sürekli iş göremezlik tazminatı için— arttırarak sürekli iş göremezlik tazminatı açısından—- çıkardığını, güncel asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmak üzere ek rapor alınması üzerine davacı vekili ıslah dilekçesi sunarak geçici iş göremezlik tazminatı talebini —- sürekli iş göremezlik tazminatı talebini —- olarak artırdığını belirterek eksik harcı tamamladığı, her ne kadar davalı vekili ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı defini ileri sürmüş olsa da davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, söz konusu dilekçesinin talep artırım dilekçesi niteliğinde olduğu, kaldı ki kazanın —-yılında meydana gelmesi ve davanın —- tarihinde açılmış olması nedeniyle zamanaşımı süresi dolmadığından davalı vekilinin zamanaşımına yönelik defiin reddine karar verildiği, davalı taraf davacıların ibraname imzaladığını ileri sürmüş ise de iddiasını ispat edemediği, davacı —- talep edebileceği bir zararı olmadığından — olan geçici iş göremezlik talebinin reddine, davacı vekilinin davacı —- yönünden talebinin artırılan ve ıslah edilen haliyle kabulüne, artılan kısım yönünden kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte talep edildiği, geçici iş göremezlik talebinin artırılan haliyle kabulünün gerektiği, davacıların davadan önce sigorta şirketine başvuru yaptığı, sigorta şirketinin —-ödeme yaptığı, davalının diğer davacı yönünden de bu tarihte temerrüte düştüğü, dolayısyla — sürekli iş göremezlik tazminatı, — geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam — maddi tazminatın — tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle, ıslah ile artırılan — sürekli iş göremezlik tazminatı, — geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam — tazminatın ıslah tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı —- verilmesine, kazaya sebebiyet veren aracın ticari araç olması nedeniyle avans faiz işletmek gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın artırılan ve ıslah edilen haliyle kısmen KABULÜNE,
1—– sürekli iş göremezlik tazminatı, — geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam — maddi tazminatın — tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle, ıslah ile artırılan — sürekli iş göremezlik tazminatı, —- geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam — tazminatın ıslah tarihi olan— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı —– verilmesine,
2—— yönünden maddi tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 12.590,28 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 273,40 TL peşin ve tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 12.316,88 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvurma harcı ve 31,40 TL peşin harç 242,00 TL tamamlama harcı, 31,40 TL İstinaf harcı olmak üzere toplam 336,20 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 443,40 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.193,40 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 2.181,56 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı —— üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 21.351,77 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı —- alınarak davalıya verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2022