Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/491 E. 2022/179 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/491 Esas
KARAR NO: 2022/179
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/04/2018
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile davalı arasında imzalanan — davalıya — kullandırıldığını, davalının kullanılan hatlara ilişkin gönderilen ——bedelli faturayı ödememesi üzerine alacağın tahsili için haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, ancak davalının takibe yasal süresinde itiraz ederek takibi durdurduğunu, tarafların aralarında imzaladıkları sözleşme ile ödeme şekli ve faiz oran ve miktarını belirlediklerini, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve hukuksuz itirazın iptalini, takibin devamını, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili ile davacı arasında —— akdedildiğini, bununla müvekkili tarafından —- hattı kıllanılmaya başlandığını, söz konusu hatlar kullanılmaya başlandıktan sonra hatların tam çekmediği ve sıklıkla kapanmalar ortaya çıktığını, bu durumun davacı firma ile görüşüldüğünü, şikayetin bildirildiğini, bunun üzerine davacı tarafından hatların çekeceğini söyledikleri bir cihaz kurulduğunu, cihaz kurulduktan sonra hatların yine sağlıklı—–kullanılamadığını, davacı tarafın abonelik sözleşmesi gereği iletişimin sağlanması için —- oluşturamadığını, yükümlülüklerini yerine getiremediğini, bunun üzerine müvekkili şirketin davacı ile imzaladığı taahhütnameyi haklı sebeplerle iptal etmek istediğini, davacının müvekkiline cayma bedeli ödemesi gerektiğini söylediğini, sözleşmeden haklı sebeple dönülmüş ya da feshedilmişse —— göre artık ifaya eklenen cezai şart ya da cayma bedelinin talep edilemeyeceğini, uğramış oldukları zararlar nedeniyle dava hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Davalı taraf görev itirazında bulunarak Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğunu ileri sürmüşse de söz konusu davanın abonelik sözleşmesinden kaynaklanıp her iki tarafında tacir olduğu, dolayısıyla mahkememizin görevli olduğu anlaşılarak görev itirazının reddine karar verilmiştir. Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—-getirtilmiş, yapılan incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine faturalardan kaynaklı ——alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişiler —— alınan raporda özetle: Davalının davacının sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerine uygun davranmadığı iddiasının ispata muhtaç olduğu, davalı tarafın sözleşmenin feshi konusunda ileri sürdüğü hususların ispatlanamaması sebebiyle, sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak fesholduğunun kabulü gerektiği, bu durumda davacı tarafından sözleşme kapsamında yapılan ödemelerin ve indirim tutarlarının tazmininin talep edilebileceği, davalının, davacı tarafın düzenlediği — tarihli —- tutarlı faturaya —– günlük süre içerisinde itiraz etmeyerek kabul ettiği belirtilmiştir.
Davalı vekili rapora yönelik itiraz dilekçesinde; taraflarınca davacı şirkete defalarca hatlarla ilgili olarak şikayetlerde bulunduğunu, bunun akabinde davacı şirketin teknik servisi gelerek incelemeler yaptığını ve şebekelerin çekmesi için cihazlar kurduğunu, bu kayıtların hepsinin davacı şirkette bulunduğunu, davacı şirketin kestiği faturaları zamanında iade faturası kesildiğini, bu iade faturalara davacı şirket hiçbir itirazda bulunmadığını, bu durumun davacı şirketin iade faturaları kabul ettiği anlamına geldiğini, edimini yerine getirdiğini ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, davacı tarafın —- tarihli faturasına karşılık müvekkili tarafın iade faturasının tarihini —– olduğunu, bu yasal süre içerisinde düzenlenen faturanın dilekçe ekinde sunulduğunu, söz konusu hatlar kullanıma başladıktan hemen sonra hatların tam çekmediğine ve müvekkili şirketin ciddi sıkıntılar yaşadığını, davacı firma ile görüşüldüğünü ve şikâyetin bildirildiğini, bunun üzerine işletmeci firmadan gelen kişilerin hatların çekmesini sağlayacağını söyledikleri bir cihaz kurduklarını, cihaz kurulduktan sonrada hatlardaki şikayetlerin devam ettiğini, bu nedenle sözleşmeyi haklı olarak feshettiklerini beyan etmiştir.
Cevap dilekçesinin ekinde sunulan faturaların değerlendirilmesi karşılıklı olarak tarafların sürekli birbirlerine aynı faturaları gönderdikleri ve iade ettiklerinin dikkate almmast, ayrıca davalı vekilinin rapora karşı itiraz dilekçesi, —– tarihli yazı cevabı gözetilerek bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler —– alınan ek raporda özetle: davalı tarafın süresi içerisinde iade faturasını düzenleyerek davalı tarafa ilettiği, davacının bu faturaya itiraz etmediği, — tarihli yazı cevabı incelendiğinde ilgili bölgede sürekli bir kesintinin bulunmadığı, bu durumda davalının ileri sürdüğü hizmetteki kusurlara ilişkin hususların ispatlanamadığı, bu sebeple sözleşmenin feshinin haklı bir nedene dayandığının ispatlanamadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce davalı şirket sözleşmeyi feshedip cayma bedeli ödemek zorunda ise davacı tarafından düzenlenen faturanın taraflar arasındaki taahhütnamenin —–cayma bedeline göre düzenlenip düzenlenmediği, faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olup olmadığı hususunun değerlendirilmesi amacıyla taraf defterlerinin incelenmesi amacıyla mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi — tarafından hazırlanan raporda özetle: her iki tarafın —- yıllarına ilişkin ticari defterlerin incelendiği, Gerek davacının cayma bedeli içerikli faturası, gerekse davalının Gider İadesi içerikli faturasının —- olarak düzenlendiği, davacının takip ve dava konusu e-faturası cayma bedeli faturası davalı defterlerinde kayıtlı değilse davalının —— faturasını düzenlemesi mümkün olmadığı, buna göre davacının cayma faturasının davalı defterlerinde kayıtlı olduğunun söylenebileceği, davacının takip ve dava konusu faturanın ticari defterlerine kayıtlı olduğunu gösteren bir kayıt sunduğu ancak müvekkili şirketin davalı ile ilgili ayrı bir cari hesap tutmadığını bildirdiği, davalı vekilinin de müvekkili şirketin davacı faturalarını Giderleştirdiğini, bir cari hesap tutulmadığını beyan ettiği, —— bedelinin işbu taahhütname de yer alan hükümlere aykırılığın gerçekleştiği tarihe kadar sağlanan tüm faydaların toplamı ile taahhüt süresi sonuna kadar taahhütname kapsamında tahsil edileceği belirtilen fakat henüz tahakkuk etmemiş aylık ücretlerin toplamının kıyas edilerek bunlar arasında düşük olanın İşletmeci tarafından son faturama yansıtılacağının belirtildiği, ancak dosya içeriğinde kıyas edilecek en düşük ücretlere ilişkin bir bilgi bulunmadığı, bu nedenle davacının cayma bedeli faturasının taahhütnamenin —– göre düzenlenip düzenlenmediğinin anlaşılamadığı, davacı işletmeci fatura içeriğinin nasıl hesaplandığına dair bir bilgi vermediği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın taraflar arasındaki —- — dayalı sözleşmeye dayalı ———–faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davalı tarafın ise taraflar arasındaki sözleşme kapsamında hatlar kullanılmaya başlandıktan sonra hatların tam çekmediği ve sıklıkla kapanmalar ortaya çıktığı, bu durumun davacı firma ile görüşülmesi sonucu davacı tarafından hatların çekeceğini söyledikleri bir cihaz kurulduğu ancak yine hatların yine sağlıklı kullanılamadığı, davacı tarafın abonelik sözleşmesi gereği iletişimin sağlanması için altyapıyı oluşturamadığı, sözleşmeden haklı sebeple dönülmüş ya da feshedilmişse —– eklenen cezai şart ya da cayma bedelinin talep edilemeyeceğinin ileri sürüldüğü, taraflar arasında imzalanan —- tarihli sözleşme bulunduğu, davalının — ödeme ve kullanım taahhüdü karşılığında —- ödeme yapacağı ve hatların tam amma — indirim uygulayacağı, davalının — fatura ödemeyi taahhüt ettiği, davalı tarafın — aylık taahhüt süresi sona ermeden sözleşmeyi sonlandırarak başka bir telefon şirketi ile çalışmaya başladığı, davalı taraf sözleşmeyi sona erdirme sebebi olarak davacının taahhüt ettiği teknik hizmeti vermediğini, sözleşme kapsamında verilmesi gereken kalitede iletişimin sağlamadığını ileri sürmüş olsa da dosya kapsamında davalının bu iddiasını ispatlar nitelikte bir bilgi veya belge bulunmadığı, dolayısıyla davacının sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerine uygun davranmadığı iddiasının ispata muhtaç olduğu, davalı tarafın sözleşmenin feshi konusunda ileri sürdüğü hususların ispatlanamaması sebebiyle, sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak fesholduğunun kabulünün gerektiği, bu kapsamda alınan bilirkişi heyetince hazırlanan rapor gerekçeli ve denetlenebilir olduğundan hükme esas alındığı, bu durumda davacı tarafından sözleşme kapsamında yapılan ödemelerin ve indirim tutarlarının davalıdan talep edilebileceği, bu kapsamda davacı tarafın davalı adına dava konusu —– tutarlı faturayı düzenlediği, her ne kadar mali müşavir bilirkişi raporunda dosyada en düşük ücretlere ilişkin bir bilgi bulunmadığı, bu nedenle davacının cayma bedeli faturasının taahhütnamenin —- maddesine göre düzenlenip düzenlenmediği hususunun anlaşılamadığı belirtilmişse de davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinin — – bendinde yaptığı hesaplamada —– tutarlarına yönelik açıklama yaptığı, bu hususlar gözetilerek davacının düzenlediği fatura bedelinin miktarının doğru olduğu, davacının söz konusu fatura alacağını davalıdan talep edebileceği, asıl alacak miktarının kabulünün gerektiği, iş bu takip konusu faturanın son ödeme tarihinin — olup, davalı şirketin bu tarihte temrrüde düştüğü, takip tarihinin — olduğu, davacı şirketin temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında aylık —-oranında işlemiş faiz talep edebileceği, bu hesabın mahkememizce resen yapıldığı — işlemiş faiz miktarının —– olduğu, bu nedenle bakiye faiz talebinin reddine karar vermek gerektiği, her ne kadar söz konusu alacak fatura alacağından kaynaklanmış olsa da fatura cezai şart bedeline ilişkin olup yargılamayı gerektirdiği, ayrıca fatura içeriğinin doğru olup olmadığı yine yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının —- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 29.981,73 TL asıl alacak, 825,50 TL işlemiş faiz olmak üzere 30.807,23 TL alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,80 oranında faiz işletilmesine,
2-Davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 2.104,44 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 541,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.563,04 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ve 541,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 577,30 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 212,20 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.612,20 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranlarının gözetilerek 2.538,43 TL davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 895,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2022