Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/338 E. 2020/754 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/338 Esas
KARAR NO : 2020/754
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :13/03/2018
KARAR TARİHİ : 22/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ——satın almak amacıyla davalılardan ——– anlaşmaya vardığını, bu kapsamda araç bedeli olarak —– vade tarihli ve—- vade tarihli ve—– bedelli ve —- vade tarihli ve —— bedelli — adet bono düzenlenerek davalı şirkete teslim edilmiş olduğunu, müvekkili———-kefil sıfatıyla bonoları imzalamış bulunduğunu, bonolardan —– vade tarihli olanın doğrudan davalı —-, diğer iki bononun ise —— düzenlendiklerini ve her 3 bonoya da “bedeli malen alinmiştir.” kaydı düşülerek bonoların mal karşılığı olduğunun açıkça belirtilmiş olduğunu, anlaşma gereğince müvekkili —— tarihinde — tarihli bonoya mahsuben davalı —– ödendiğini, ancak yapılan görüşmelere rağmen davalı şirketin müvekkiline aracı bir türlü teslim etmemesi nedeniyle kalan —- ödenmemiş olduğunu, —- müzekkere yazılması halinde bonoların düzenlendiği —– tarihinden sonra davalı şirket tarafından müvekkili —–hiçbir araç tescili yapılmadığının görüleceğini, davalı şirketin araç teslimine ilişkin yükümlülüğünü yerine getirmediği halde araç bedeline karşılık kendisine —- verilen bonoları diğer davalı—– ciro ettiğini ve davalı —- her iki müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, Davalı ——— bonoyu kendisine ciro eden diğer davalıları icra takibinde borçlu göstermeyip, sadece müvekkillerini borçlu olarak göstermesinin davalıların danışıklı şekilde hareket ettiğini açıkça göstermekte olduğunu, müvekkili——- tarafından davalılar hakkında ——————suçu nedeniyle suç duyurusunda bulunduğunu, her ne kadar Savcılık tarafından olayın hukuki ihtilaf olduğu gerekçesiyle takipsizlik kararı verilmiş ise de, senet alacaklılarının vermiş oldukları ifadelerinde bono üzerindeki——-kaydının aksi beyanda bulunarak senedin dayanağı borcun farklı bir ilişkiye dayandığını, davalılardan——– bonodaki malen kaydının aksine borç para verdiğini iddia ettiklerini, diğer davalı —— ——- tarihli ifadesinde, ——- olan alacağına karşı bonoları aldığını iddia ettiğini, TTK. 825 gereğince müvekkillerinin senet metninden anlaşılan defileri alacaklı kim ise, ona karşı ileri sürme imkânı bulunduğundan davalı ——– karşı da senedin bedelsiz kaldığı hususunu ileri sürebileceğini iddia ederek, müvekkillerinin takip konusu — adet bono dolayısıyla davalı —- —– herhangi bir borcu olmadığının tespitine, takip konusu bonolardan —- tarihli bonoya mahsuben yapılan —- ödemenin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalı — alınarak müvekkili —– ödenmesine, müvekkillerinin ——–nedeniyle davalı ——- karşı bir borçları olmadığının tespitine, takibin haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle takip tutarının en az %20′ si oranında icra tazminatının davalı ———- alınarak müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı —- cevap dilekçesinde özetle; müvekkili davalının————— dosyasında da ifade etmiş olduğu üzere, davacıları tanımamakla, davacılarla herhangi bir ticari ilişki içerisinde bulunmamakta olup, işbu davaya konu kambiyo senetlerini diğer davalı ————kişiden kendi aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla ciro aldığını ve söz konusu senetlerin tahsili amacıyla müvekkili tarafından icra takibine konu edildiğini, müvekkili davalı ile diğer davalılar arasında herhangi bir ortaklık, akrabalık vb. bir durum mevcut olmadığı gibi müvekkilinin davacıları da tanımadığından davacılar ile diğer davalılar arasındaki hukuki ihtilafları bilebilecek herhangi bir durumun söz konusu olmadığını, kambiyo senetlerinde yer alan ciro silsilesinin yasaya uygun olması sebebiyle müvekkili davalının iyi niyetli meşru hamil olduğunu, kambiyo hukuku yönünden şahsi nitelikte bir definin sadece ilişkinin tarafları arasında ileri sürülebilmesinin mümkün olduğunu, ancak yasada belirtilen istisnai durumun varlığının ispatı halinde ciro yoluyla iktisap eden kişiye karşı keşidecinin şahsi defilerini ileri sürebileceğini, bununla birlikte kambiyo senetlerindeki bedel kaydı bonoyu düzenleyen ile bono lehtarı arasındaki şahsi hukuku ilişkinin tespiti yönünden önemli olup, kambiyo senedinin lehtar tarafından ciro edilmesi halinde senette yer alan bedel kaydının iyi niyetli meşru hamilinin hukuki durumunu etkilemesinin mümkün olmadığını, huzurdaki olay bakımından, davacı yanca dosyaya sunulan delil listesinde “Müvekkilini senedi iktisap ederken borçlunun zararına bilerek hareket etiğine dair” herhangi bir delil ileri sürülmemiş olması ve bu aşamadan sonra da yeni delil ikame edilmesine taraflarınca muvafakat verilmeyeceğinden davacı yanca iyi niyetli hamil tarafından ispatlanamayan davanın reddinin gerektiğini savunarak, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- dilekçesinde özetle; ——— senesinden bu yana tanıdığını, kendisinin —işlerini takip eden —– çevresindeki birkaç başka kişiye ——— isteği doğrultusunda banka yoluyla farklı miktarlarda para gönderdiğini, ———-kendisine farklı kişilerin isimlerine kayıtlı otomobilleri gönderip satışlarını kendi şirketi adına tescil ettirerek yani satışını vererek borcunu ödediğini, kendi gönderdiği paraların karşılığında araç göndermeyi sonlandırınca parasını iade etmelerini istediğini, toplam —–karşılığı ——- adet senet imzalandığını ve zamanı gelip geçmesine rağmen ödemediklerini, kendisinin zaten davacılara araç satmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; istirdat davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
——– dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davalı —– tarafından davacılar aleyhine — adet bonodan doğan alacağın tahsili amacıyla — asıl alacak, —- komisyon ve —-olmak üzere toplam ——– alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık —— faiziyle birlikte tahsili için kambiyo senetlerine özgü takip yoluyla icra takibi başlatıldığı tespit edilmiştir.
Davacı —–satın almak amacıyla davalı — anlaşmaya vardığını, bu kapsamda araç bedeli olarak ——— tarihinde — vade tarihli ve ————Vade Tarihli ve ——– Vade Tarihli ve ——adet bono düzenlenerek davalı şirkete verdiğini, davacı ———sıfatıyla bonoları imzaladığını, bono bedeli olarak —-vade tarihli bonoya mahsuben —– tarihinde davalı şirket yetkilisi davalı ———–ödeme yaptığını, davalıların aracı teslim etmemesi üzerine bono bedellerini ödemediğini, bonoların üzerinde malen kaydının bulunduğunu, ve bonolardan dolayı davalılara borçlu olmadıklarını savundukları, davalı —– ise taraflar arasında araç satışına ilişkin bir anlaşma olmadığını, davacının, satmak üzere kendisine araç gönderdiğini davacı ——— de onu temsilen işlem yaptığını, kendisinin de gönderilen araçlara karşılık davalı ——— hesabına zaman zaman havale yaptığını, davacının araç göndermeyi kesmesi üzerine davacılara fazladan yaptığı ödemeleri talep ettiğini belirterek yaptığı havalelere ilişkin dekontları ve davacı ——- araç satış yetkisi içeren vekaletnamesini dosyaya sunduğu, davalı ———-kendisinin taraflar arasındaki ilişkiyi bilmediğini, bonoları alacağına karşılık diğer davalıdan aldığını, taraflar arasındaki şahsi def’ilerin kendisine karşı ileri sürülemeyeceğini savunduğu anlaşılmıştır.
Dava her ne kadar menfi tespit olarak açılmış ise de yargılama sırasında alacağın davacı borçlu ——– tarafından icra dosyasına ödenmesi ve alacaklı tarafından tahsil edilmiş olması dolayısıyla istirdat davasına dönüşmüştür.
Mahkememizce davalı —– para gönderip göndermediğinin tespiti için — yazılan müzekkereye verilen cevapta davalı ——- hesabından davacı —-hesabına toplamda —– para gönderildiği yine bonoların tanzim tarihinden sonra davalı şirket tarafından davacı ———-araç devrinin olmadığı tespit edilmiştir.
Davaya konu bonolar————— kaydı ile düzenlenmiş olup, malen kaydı bononun teslim edilmiş bir mal karşılığında düzenlenmiş olduğunu ifade etmektedir. Bir diğer deyişle; keşideci malı teslim aldım ve malın karşılığı olan bedel ödeme borcumu da bu bonoyla ifa etmekteyim demektedir. BK’nun 182/2.maddesinde, aksine adet veya mukavele mevcut olmadıkça satıcı ile alıcının borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlü oldukları öngörülmüştür. Olayımızda, bonoların açıklanan niteliği ve bonolar yönünden mevcut karine karşısında, dava konusu kambiyo senetlerinin avans olarak verildiği ve malın teslim alınmadığı iddiasının davacı alıcı tarafından usulen kanıtlanması gerekir. Somut olayda davacıya, araç devri yapılmadığı tespit edilmiş olsa bile taraflar arasında davacı ——– iddia ettiği şekilde bir araç satım sözleşmesi bulunduğunu ve davalı tarafın bu sözleşmeye aykırı şekilde edimini ifa etmediğini ispat yükünün davacılar üzerinde olduğu ancak davacıların bu iddiasını ispatlamaya yönelik herhangi bir bilgi ve belge sunmadığı, davacıların borçlu olmadığını ispatlayamadığı anlaşılmış olup davacıların yemin deliline de dayanmamış olması sebebiyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
1-Karar harcı 54,40 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.387,57 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.333,17 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 11.362,61 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran iadesine,
Dair davacılar vekili ve davalı——— yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/12/2020