Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/283 E. 2018/384 K. 02.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/283
KARAR NO : 2018/384

DAVA : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 02/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile dava dışı …. arasında 14/07/1994 tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşmenin 4.sayfasında emlak vergilerinin mal sahipleri tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, daha sonra müvekkili ile …..arasında 05/05/1995 tarihli sözleşme imzalandığını, iskan alımı için belediyeye başvurulduğunu, maliklerin emlak vergisi borcundan dolayı borcu yoktur kağıdı alınamadığını, bunun üzerine emlak vergisi borçlarının müvekkili tarafından ödendiğini, davalının ödemesi gereken tutarın müvekkili tarafından ödendiğini, ödenen tutarın davalıdan tahsili amacıyla İstanbul Anadolu….. İcra Müdürlüğü’nün 2016/23446 esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmaya görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, alacağı sözleşmenin tarafı olan dava dışı ….’dan talep etmesi gerektiğini, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığını, müvekkili ile dava dışı …. arasında imzalanan sözleşme içeriğinde sözleşmenin devrine dair bir madde veya sözleşme olmadığını, davacının müvekkilinden yazılı muvafakatname ve onay almadan müvekkiline ait olan taşınmazı işgal ettiğini, davacının kendi rızası ile dava dışı ….. edimlerini üstlenerek iskan bedelini yatırdığını, İstanbul Anadolu ….. Asliye Hukuk Mahkemesi ve İstanbul Anadolu …Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde açılmış davaların olduğunu, bu davaların sonucunun beklenmesi gerektiğini, müvekkilinin icra inkar tazminatından sorumlu tutulamayacağını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Davacı, mahkememizde açtığı davada, dava dışı ….. ile aralarında 05/05/1995 tarihli taşınmaz mal satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin konusunun yine dava dışı ….. ile davalı arasında imzalanan 14/07/1994 tarihli taşınmaz mal satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayandığını, bu sözleşmede emlak vergilerinin mal sahipleri tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının mal sahibi olarak ödemesi gereken emlak vergisini ödememesi nedeniyle iskan ruhsatının alınamadığını, bu yüzden davalının ödemesi gereken emlak vergisi borçlarını ödemek zorunda kaldıklarını, ödenen tutarın iadesi için davalı hakkında başlattıkları takibe davalının itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptaliyle takibin devamını talep etmiştir.
HMK.nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. Dilekçelerin teatisi aşamasında da mahkemenin bu incelemeyi yapabileceği açıktır. Mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmıştır.
HMK.nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. 26.06.2012 tarihli 6335 sayılı Yasanın 2.maddesiyle değiştirilen TTK.5.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Ticari davalar TTK.4.maddesinde sayılmıştır. Buna göre her iki tarafın tacir olması halinde davanın konusuna bakılmaksızın dava nispi ticari dava olarak mahkememizin görevi alanında olacaktır. Olayımızda davalı tacir olmadığından nispi ticari dava söz konusu değildir.
Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava söz konusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır. TTK.4.maddesinde ya da başka bir yasada açılan davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair bir hüküm yoktur. Davalının dava konusu taşınmazın maliki olması nedeniyle davacı kooperatif ile arasında üyelik ve ortaklık ilişkisinin olmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın 1163 sayılı Kanundan kaynaklanmadığı, uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmadığı, TTK’de düzenlenen bir hususa da ilişkin olmadığı anlaşıldığından uyuşmazlığa bakmakla görevli mahkemenin Ticaret Mahkemelerinin olmadığı kabul edilerek mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, karar kesinleştiğinde süresinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-c Maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2- Karar kesinleştiğinde süresinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama harç ve giderlerinin görevli mahkemede dikkate alınmasına,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde karar verildi.