Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/212 E. 2018/871 K. 27.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/212
KARAR NO : 2018/871
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2018
KARAR TARİHİ : 27/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 04/04/2014 tarihinde taksitli ticari kredi sözleşmesi imzalandığını, davalıya kullandırılan kredi borcunun kredi geri ödeme planına uygun olarak taksitlerinin ödenmediğini, davalının kuaför olup, kendi nam ve hesabına işletme işlettiğini, tacir olduğunu, davalının asıl borç dışında kalan diğer tutarlara itirazının haksız olduğunu, hesabın hukuka uygun olarak kat edildiğini ve davalının temerrüde düştüğünü, hakkında başlatılan takibe davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini belirterek davalının itirazının iptaliyle takibin devamına ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır. Davacı, davalı ile aralarında imzalanan taksitli, ticari kredi sözleşmesi uyarınca davalıya kullandırılan kredinin geri ödemesinin yapılmadığını belirterek davalı hakkında başlattığı takibe davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve davalının inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini taleple dava açmış, davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin 10/07/2018 günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanarak bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca varılmıştır.
İstanbul Anadolu 18.İcra Müdürlüğünün——— sayılı takip dosyasında davacının davalı hakkında ilamsız icra takibi başlattığı ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe kısmi olarak itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir. Davalı takibe kısmen itiraz ederem 29.502,86 TL.asıl alacak borcunu kabul ettiğini, takip alacaklısından aldığı aracı rent a car’a kiraya verdiğini, aracının ——— satıldığını, davanın devam ettiğini, bu dava sonuçlanınca borcu ödeyeceğini, işlemiş faizi kabul etmediğini bildirmiştir.
Dayanak kredi sözleşmesi, ödeme planı, davacının ticari defter ve dayanak kayıtları, dosyaya sunulan tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacının takipte talep edebileceği bir tutar olup olmadığının tespiti bakımından bilirkişiden rapor alınmıştır. Raporda davalının itiraz etmediği asıl alacak tutarı yönünden talep edebileceği işlemiş faiz tutarı 15.243,14 TL.ve dolayısıyla BSMV tutarı da 762,16 TL.olarak hesaplanmış, takipte diğer masraflar adı altında talep edilen 655,80 TL.tutarı ispatlayıcı herhangi bir delil-makbuz sunulmadığı, bu nedenle değerlendirme dışı tutulduğu belirtilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, taraflar arasında varlığı kabul edilen sözleşme hükümleri uyarınca davalının davacı ile arasındaki taksitli ticari kredi sözleşmesi uyarınca kredi kullandığı ve bu nedenle davalının takipte talep edilen 29.502,86 TL.tutarında asıl alacak borcunun olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Davalı da bu tutara itiraz etmemiştir. Takipte diğer masraflar adı altında bir miktar paranın tahsili istenmiş ise de takip talebinde bu paranın dayanağı olarak herhangi bir belge eklenmemiş, bu hususu tespit eden bilirkişi raporuna karşı davacı vekili rapora itirazları olmadığını bildirmiştir. Uyuşmazlık takipte talep edilen işlemiş faiz ve dolayısıyla BSMV.ye ilişkindir. Dayanak sözleşmenin muacceliyeti düzenleyen hükmü “kredi kullananın geri ödeme planında belirtilen herhangi bir taksidi kısmen dahi ödemede temerrüde düşmesi ve/veya sözleşmede yer alan hükümlerden herhangi birine riayet etmemesi halinde herhangi bir bildirime gerek olmaksızın tam alacak muaccel olur”şeklindedir. Davalıya imza karşılığı taksit ödeme günlerinin belirtildiği ödeme planı teslim edilmiş olup davalı taksit günlerini bilmektedir, yapılan inceleme ile davalının 04/09/2015 , 04/10/2015, 04/11/2015 ve 04/12/2015 tarihli 4 adet taksidi ödemediği, vadesi gelmeyen 28 adet taksidin bulunduğu, 04/09/2015 öncesi bakiye ile birlikte takipte talep edilen asıl borç miktarına ulaşıldığı görülmüştür.
Sözleşme hükmü ve TBK 117 maddesi uyarınca borcun ifa edileceği gün belli olduğundan, bu günün geçmesi ile ihtara gerek olmadan davalı yönünden temerrüdün oluştuğu kabul edilmiş, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamanın sözleşme hükümlerine uygun, denetlenebilir nitelikte olduğu anlaşılmıştır. Nitekim davacı vekili de rapora itirazları olmadığını ifade etmiştir. Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne, davalının İstanbul Anadolu 18. İcra Müdürlüğü ——- sayılı takip dosyasında yaptığı kısmi itirazının 15.243,14 TL işlemiş faiz ve 762,16 TL BSMV olmak üzere toplam 16.005,30 TL üzerinden iptaline, takibin itiraz edilmeden kesinleşen asıl alacak tutarı ile birlikte bu tutarlar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 30 oranında temerrüt faizi yürütülmesine, fazla talebin reddine karar verilmiş, davalının itirazında haksız ve alacağın likit oluşu göz önünde bulundurularak davalı aleyhine hükmedilen tutarın % 20 ‘si oranında inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE, davalının İstanbul Anadolu 18. İcra Müdürlüğü ——— sayılı takip dosyasında yaptığı kısmi itirazının 15.243,14 TL işlemiş faiz ve 762,16 TL BSMV olmak üzere toplam 16.005,30 TL üzerinden iptaline, takibin itiraz edilmeden kesinleşen asıl alacak tutarı ile birlikte bu tutarlar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 30 oranında temerrüt faizi yürütülmesine,
Fazla talebin reddine,
Hükmedilen tutarın % 20 ‘si oranında inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
2-Karar harcı 1.093,32 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 62,73 TL ile icra dosyasına yatırılan 234,55 TL. harcın mahsubu ile bakiye 796,04 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 62,73 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 41,10 TL ilk masraf, 98,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 739,10 TL yargılama giderinin davadaki haklılık oranı gözönünde bulundurularak(%92) 679,97 TL.nın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/11/2018