Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/206 E. 2019/976 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/206 Esas
KARAR NO : 2019/976

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2018
KARAR TARİHİ : 08/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı borçlu arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı davalı borçlunun müvekkiline karşı borcunun bulunduğunu, müvekkili şirket ve davalı şirket arasındaki ticari ilişkiye dayalı cari hesap ekstresinin dikkate alınmasının gerektiğini, davalı şirket tarafından ödenmeyen miktarlara karşılık İstanbul Anadolu ——.İcra Müdürlüğünün——-esas sayılı dosyası üzerinden takip yapıldığını, davalı tarafın icra dosyasına yetki itirazında bulunduğunu, takip dosyasının yetkisizlikle İstanbul Anadolu İcra dairelerine geldiğini, İstanbul Anadolu—–.İcra Müdürlüğünün —— esasına kaydedilerek davalı borçluya yeniden tebligat yapıldığını, davalının borca itiraz ettiğini, davalının itirazı sonucunda takibin durduğunu, fazlaya dair tüm haklarının saklı kalmak üzere haksız itirazın iptalini, takibin devamını, kötü niyetli davalının % 20 inkar tazminatına mahkumiyetini, yargılama masraf ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın karayolu ile ihraç edilen araçlara şoför temin ettiğini, davacının da —– ile bu araçlara sigorta yaptırdığını, müvekkili şirketin —– plakalı araca ilişkin —- tarihinde —– kazaya ilişkin—- ———plakalı araca ilişkin —– tarihinde —— yapılan kazaya ilişkin, —– plakalı araca ilişkin—- tarihinde —- yapılan kazaya ilişkin,—— plakalı araca ilişkin —– tarihinde—– yapılan kazaya ilişkin, —– plakalı araca ilişkin — tarihinde —————- yapılan kazaya ilişkin hasar ödemelerinin bir kısmının hiç ödenmediğini, bir kısmının da eksik ödendiğini, müvekkili şirketin bu ödemelerin yapılması için davalı ile —- yolu ile görüştüğünü, ödemelerin yapılmadığını, müvekkili şirketin borçlu olmadığını, ödenmeyen hasar bedelleri sebebi ile alacaklı olduğunu, davanın reddini, % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu ——.İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine ——tutarında cari hesap ekstresinden kaynaklanan sair alacak, —- tutarında cari hesap ekstresinden kaynaklanan sair alacak açıklamasıyla her iki asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Davalı vekilinin 5 adet araca ilişkin poliçe bilgilerini bildirmesi üzerine, —– ilgili poliçelerin ve poliçelere ilişkin hasar dosyaları celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce taraf defterlerinin incelenmesi amacıyla mali müşavir ve sigorta bilirkişisinden bilirkişi raporu alınmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; davacı şirket kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibari ile TL hesabında 28.979,83 TL, Euro hesabında ise 456,93 EURO tutarında alacaklı olduğu, davalının sigorta poliçelerinden doğan prim borucunu davacı acentesine ödemekle yükümlü olduğu belirtilmiştir.
Sigortacı, (somut olay bakımından davalı, 6762 sayılı E. TTK. Md. 1282 hükmü keza hasar ödemelerinin ve rücu talebinin dayandığı mü sorumluluk sigorta sözleşmesine ilişkin poliçenin tanzim edildiği tarihte yürürlükte olan ve aynı paraleldeki 6102 sayılı TTK. Md. 1409 ve Md. 1421 hükmü uyarınca da) “geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra” kural olarak, sigorta sözleşmesinin yürürlükte olduğu süre zarfında oluşan rizikolardan sorumludur ve en kısa tarifi ile hasar; Sigorta Poliçesi Genel Şartlarında ve/veya özel şartlarda yer alan rizikonun gerçekleşmesi (ve bu sebeple sigortalının menfaatinin zarara uğraması) halinde, sigortacının tazminat ödeme yükümlülüğünün doğması durumudur. Bu yüzden de sigortacı (mal veya zarar sigortalarında “kusur ve kasıt kavramları” birbirlerinden ayrıldığında) sigorta ettirenin/ sigortalının kasdi bir eyleminden kaynaklanmadığı sürece, sigorta güvencesi sağladığı rizikoya bağlı zarar/hasar için 6762 sayılı E.TTK. Md. 1283 uyarınca, keza 6102 Sayılı TTK Md. 1427, Md. 1459, Md. 1463 ve Md. 1464 hükmü uyarınca da tazminat ödemekle yükümlüdür.
Sigortacıya tazminat ödeme yükümlülüğü getiren sigorta sözleşmelerinde ise, sigortacının bir prim karşılığında, kişinin para ile ölçülebilir bir menfaatini zarara uğratan tehlikenin, rizikonun, meydana gelmesi halinde bunu tazmin etmeyi yada bir veya birkaç kişinin hayat üreleri sebebiyle ya da hayatlarında gerçekleşen bazı olaylar dolayısıyla bir para ödemeyi veya diğer edinimlerde bulunmayı yükümlendiği sözleşme türüdür. (6102 sayılı TTK. Md. 1401/1)
Acentenin Tanımı; Türk Ticaret Kanunun da Acentenin tanımının MADDE 102- “Ticari mümessil ticari vekil, satış memuru veya isletmenin çalışanı gibi işletmeye bağlı bir hukuki konuma sahip olmaksızın, bir sözleşmeye dayanarak belirli bir yer veya bölge içinde sürekli olarak ticari bir isletmeyi ilgilendiren sözleşmelerde aracılık etmeyi veya bunları o tacir adına yapmayı meslek edinen kimseye acente denir. ” Denilmiştir.
SİGORTA ACENTELERİ YÖNETMELİĞİ
Yayınlanan Resmi Gazete: 28980, Yayınlanan Tarih; 22.4.2014
BİRİNCİ BÖLÜM;Amaç ve kapsam
MADDE 1 -(1) Bu Yönetmeliğin amacı, sigorta acenteliği faaliyetlerinin sigortacılık sektörüne olan güveni artırıcı biçimde sürdürülmesini ve sözleşme taraflarının hak ve menfaatlerinin korunmasını teminen acentelik sisteminin kurumsallaşmasının sağlanması, acentelik faaliyetlerinin çerçevesi ile bu faaliyetlere ilişkin temel ilkelerin belirlenmesidir.
(2) Bu Yönetmelik, sigorta acenteliği yapacak gerçek ve tüzel kişilerin niteliklerine, kuruluş ve teşkilatlarına, yetki ve sorumlulukları ile faaliyetlerine ilişkin esas ve usulleri kapsar.
Sigorta Acenteleri Yönetmeliğinin 17 maddesinde;
Sigorta poliçelerinin düzenlenmesi ve primlerin tahsili
MADDE 17 – (1) Sigorta sözleşmesi akdetme ve/veya prim tahsil etme yetkisi sigorta şirketlerine aittir. Bu yetki, acentelik vekâletnamesinde belirtilmek kaydıyla, sigorta acentelerine devredilebilir. Sigorta şirketlerince sözleşme yapma ve/veya prim tahsil etme konularında yetkilendirilmemiş acenteler poliçe düzenleyemez ve/veya prim tahsilâtı yapamaz.
(2)Acentelerce düzenlenen poliçeler kapsamında sigortalı tarafından acentelere yapılan ödeme sigorta şirketine yapılmış sayılır. Acenteler tarafından düzenlenen poliçeler kapsamındaki tazminat ödemelerinin sigorta şirketlerince doğrudan hak sahibine yapılması esastır. Sigorta şirketlerince tazminat ödemesi kapsamında acenteye ödeme yapılması durumunda, yapılan ödeme hak sahibi tarafından tahsil edilmedikçe ödenmiş sayılmaz.
(3)Sigorta şirketleri sigorta poliçelerine aracılık eden acentenin unvanı, Levha kayıt numarası veya 13 üncü maddedeki kurum ve kuruluşlar için kayıt numarasının poliçelerde yer alması için gerekli düzenlemeleri yapar. Sigorta şirketleri ve acenteler, teknik personel olmayan kişilerin tahsis edilen kullanıcı adı ve şifreleri kullanmamaları için gerekli tedbirleri alır. Şeklinde düzenlenmiştir.
Öncelikle; davacı … acentesi ile dava dışı sigorta şirketi merkezi arasında yapılan acentelik sözleşmelerinde ve uygulamada; davacının, kendisine verilen yetki ve talimatlar doğrultusunda şirket adına sigorta aracılık hizmet yaptığı, davacının bu faaliyetlerini yürütürken acentesi olduğu şirketi ilgilendiren her konuda şirketin çıkarlarını korumak ve kollamak şirketin zarara uğramasını önlemek veya zararlarının azaltılmasını sağlayacak önlemleri almakla yükümlü olduğu, yine acentelik sözleşmesi uyarınca sigorta primlerinin peşin olarak tahsil edeceği, Acente gerek kendi düzenlediği gerekse de şirket tarafından düzenlenen poliçeler üzerinde yazılı primi, Sigortacılık Kanun esasları çerçevesinde tahsil edeceği, taksitli prim tahsili ancak ilgili mevzuattaki sınırları aşmamak üzere şirket tarafından ön görülen koşullara yapabileceği, tahsile dilen primler acente yönünden emanet hükmünde olup, acente bir hafta süresince tahsil ettiği primlerin komisyonları düşüldükten sonra kalan kısmını, en geç ertesi haftanın son iş günü mesai bitim saatine kadar şirkete intikal ettirmekle yükümlü olacağı, acentenin hasar ödemesi yapma yetkisinin olmadığı, herhangi bir risk gerçekleşmesi durumunda; sigorta şirketi merkezi tarafından görevlendirilecek bağımsız eksperler (Sigortacılık Kanunu Madde 22 de belirtilen) tarafından düzenlenecek olan raporlar dahilinde ve şirket merkezlerinde bulunan hasar ve hukuk servislerinin incelemesi dahilinde sigortalıların tazminatlarının ödeneceği hususunun belirtildiği, sigortalı davalının kendisi adına (menfaatine) tanzim edilmiş olan sigorta poliçeleri/sözleşmeler üzerinde belirtilmiş olan brüt prim tutarlarını; her bir sözleşmede belirtilen süreler içinde ödemekle mükellef olduğu, yetkili acente sıfatına haiz acente (Davacı) gerek kendisinin, gerekse şirket merkezi tarafından tanzim ettiği poliçelerin primlerini (tahsilat yetkili olması halinde) sigortalılarından tahsil etmek ve sigorta şirketine sözleşmeleri dahilinde ödemekle yükümlü olduğu, dava dışı sigorta şirketi merkezi/leri ise (mal veya zarar sigortalarında “kusur ve kasıt kavramları” birbirlerinden ayrıldığında) sigorta ettirenin/ sigortalının kasdi bir eyleminden kaynaklanmadığı sürece, sigorta güvencesi sağladığı rizikoya bağlı zarar/hasar için 6762 sayılı E.TTK. Md. 1283 uyarınca, keza 6102 Sayılı TTK Md. 1427, Md. 1459, Md. 1463 ve Md. 1464 hükmü uyarınca da tazminat ödemekle yükümlü olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, taraflar arasında süregelen bir ilişkinin mevcut olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki irdelendiğinde davalının, davacının sigorta acentesi olduğu, davacının kendilerine sigorta prim borcu olduğunu iddia ettiği, davalı şirket ticari defter kayıtlarına göre davalının davacıya takip tarihi itibariyle borç-alacak ilişkinin bulunmadığı, davacı ile davalı arasındaki mail yazışmalarında davalı tarafın hasar tespiti için gerekli evraklarının bir kısmının bulunmadığını beyan ettiği, davacı tarafın bu evrakların eksikliği nedeniyle ödemeyi yapmadığını bildirdiği, davalının iddia ettiği mevcut hasarlara istinaden sigorta şirketinin edinimini / yükümlülüklerini yerine getirmediği savunması ile davacı acenteye olan borcunu ödememesi ve/veya borcunun olduğunu ikrar etse de hasar tutarı alacakları olması nedeni ile davaya konu poliçe primlerini ödememesi ve/veya hasarlardan mahsup edilmesini talep etmesinin mümkün olamayacağı, davalının iddia ettiği hasarların ödenmemesinin ayrı bir yargılama konusu olduğu, davacı acentenin hasar ödeme gibi bir yükümlülüğünün bulunmadığı, incelenen davacı şirket kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibari ile TL hesabında 28.979,83 TL. Euro hesabında ise 456,93 EUR tutarında alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının icra takibine yönelik itirazlarının reddine karar vermek gerekmiş, taraflar arasındaki alacak yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminat talebinin, davacı takip başlatmakta haksız olmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Euroya yönelik talep dava tarihi olan 09/02/2018 tarihi itibariyle TCMB’nin Euro efektif satış kuru üzerinden hesaplanmak suretiyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taktir edilmiştir. (dava tarihindeki ——————– TL)
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın Kabulüne,
1-Davalının İstanbul Anadolu —–İcra Müdürlüğünün —–esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin —————–asıl alacak üzerinden devamına,—– asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,—– asıl alacağın takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4a maddesi uyarınca faiz işletilmesine,
2-Davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine,
3-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
4-Karar harcı 2.126,01 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 520,89 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.605,12 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 520,89 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 556,79 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 201,90 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti (2 farklı bilirkişi) olmak üzere toplam 1.401,90 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–. deki esaslara göre belirlenen 3.734,75 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.