Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/168 E. 2018/250 K. 21.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/168 Esas – 2018/250

KARAR
ESAS NO : 2018/168
KARAR NO : 2018/250

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 21/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilleri ………ile …….. çocukları ………06/06/2017 günü kendi sevk ve idaresindeki …….. plaka sayılı motorsiklet ile arka yolcu kısmında ……… şahıs ile birlikte ……….. Üzerinde seyir halinde iken …………. plaka sayılı otomobilin sol ön kısmına çarpması sonucu meydana gelen kazada hayatını kaybettiğini, trafik kaza tespit tutanağında davalı sürücünün trafik kurallarını ihlal ettiğinin belirtildiğini, meydana gelen kaza sonucu müvekkillerinin oğullarını kaybetmeleri ile desteğinden yoksun kaldıklarını, kazaya karışan davalı aracın ………. tarafından sigortalanmış olduğunu, anılan şirkete başvuru yaptıklarını ve fakat müvekkillerine herhangi bir ödeme yapılmadığını iddia ederek müvekkillerinin uğradığı zararın tam ve kesin olarak tespitini, tespit sonucu çıkacak miktar üzerinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkillerinden ………… için 500,00 TL………..için 500,00 TL.olmak üzere toplam 1.000,00 TL.maddi tazminatın 06/06/2017 tarihiden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen ……… plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 0….. tarihli ……… no.lu Karayolu Zorunlu Mali Mesuliyet Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi hükmü gereğince davacıların yabancı uyruklu olmaları hususu dikkate alınarak HMK 84 maddesi gereği mütekabiliyet esasları doğrultusunda teminatın yatırılmasının sağlanmasına aksi durumda davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, öncelikle kazada araçların kusur durumunun tespiti gerektiğini, sigortalı araca atfedilen kusuru kabul etmediklerini, müteveffanın müterafik kusurunun dikkate alınması gerektiğini, hesaplanacak tazminattan uygun oranda indirim yapılmasını, müteveffanın motorsiklet kullanıcılarının giymesi zorunlu olan kask, eldiven ve dizlik gibi koruyucu ekipman da olmaksızın motorsiklet kullanarak zararın oluşumu ve artmasında ağır kusurlu olduğunu, davacının kaza esnasında kask ve diğer koruyucu ekipmanları kullanmamış olmasının bu yönüyle özellikle dikkate alınarak tazminatın uygun oranda indirilmesi gerektiğini, müteveffanın sürücü belgesi bulunmadığını ve yolcu taşıma aracı olmayan motosiklette yolcu taşıdığını, meydana gelen kazada kusur durumlarının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesini, destekten yoksun kalma tazminatı, mirastan ayrı ve bağımsız bir hak olduğundan; destek iddialarının kanıtlanması gerektiğini, davacının ve müteveffanın sosyal ve ekonomik durumlarının ve hangi Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına tespit edilmesi gerektiğini, kusur durumu ve destek iddiaları kanıtlandığı takdirde, dosyanın hesaplama amacıyla, aktüeryal rapor hazırlanabilmesi için aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişiye verilmesini gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile; haksız fiilden doğan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşamasının tamamlanmasından sonra, ön inceleme duruşmasından önce davacılar vekili mahkememize sunduğu 19/03/2018 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirmiş, davacı vekilinin vekaletnamesinde yapılan incelemede davadan feragate yetkisi olduğu anlaşılmıştır.
Davadan feragat davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğundan davanın bu nedenle reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 22. maddesi uyarınca alınması gereken 11,96 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,94 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde karar verildi. .