Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1486 E. 2022/28 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1486 Esas
KARAR NO : 2022/28

DAVA : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 10/12/2018
KARAR TARİHİ : 13/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında;——– — Sözleşmesinin” akdedilmiş olduğunu, müvekkili şirket tarafından sözleşme uyarınca üzerine düşen tüm edimlerin eksiksiz olarak yerine getirilmiş, ödemelerin yapılmış olduğunu müvekkilinin anılan taşınmazı,——- davalılar tarafından hazırlanan görseli görerek almaya karar vermiş olduğunu, bu görsellerde, müvekkilinin satın aldığı taşınmazın önünde—- yapılmış bir —- görülmemekte olduğunu ya da oldukça——- görülmekte olduğunu, ancak daha sonra müvekkiline gösterilen görselin aksine, müvekkilinin satın aldığı taşınmazın önünde —- müvekkilinin —- tamamen kapatılmış olduğunu, müvekkilinin— yüksek olan bu taşınmazı daha yüksek bedel ödeyerek satın almış olduğunu, ancak davalılarca sözleşmeye ve satım alım — aykırı olarak yapılan yapılarla anılan taşınmazın —— değer kaybetmesine yol açmış olduğunu belirterek, öncelikle, davaya konu taşınmazın sözleşme şartlarına uygun —–, bu talepleri uygun görülmediği takdirde, davaya konu taşınmazın bugünkü değerinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, bu talepleri de uygun görülmediği takdirde, taşınmazda oluşan değer kaybının ve geç teslimden kaynaklanan kira kaybının, temerrüt faizinden itibaren işleyecek yargılama masrafları, vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini saygılarıyla arz ve talep etmektedir.
SAVUNMA:
Davalı —— tarihli cevap dilekçesinde özetle; davayı açabilmek için—- dava konusu şey üzerinde hak sahibi olan kişiye —, o halde dava konusu —-davanın öncelikle —–yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, zira davacının taşınmazdaki tüm hak ve borçlarını, dava dışı —-devretmiş olduğunu, davacının taşınmazda herhangi bir hak ve alacağının kalmamış olduğunu, alıcıyla imzalanan sözleşmeden diğer davalı /— sorumlu olup, bu nedenle de müvekkili şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, davacı alıcının henüz sözleşmenin —— kaynaklanan tüm zararlar da dahil olmak üzere her türlü tazminat taleplerinden yüklenicinin sorumlu olduğunu bilmekte ve bu durumu kabul etmekte olduğunu, hal böyle iken, davacının huzurdaki dava ile müvekkili şirkete husumet yöneltmesinin, en başta taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümlerine aykırı olup, bu nedenle davanın müvekkili şirket yönünden öncelikle pasif husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini belirterek, davanın husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle reddine karar verilmesini saygılarıyla arz ve talep etmektedir.
Davalılar —- dilekçesinde özetle; dava konusu—- taşınmaz sahibi olan davacı şirketin, —-akdetmiş olup, müvekkillerinin—davacıya satın almış olduğu taşınmazı teslim etmiş olduklarını, davacı şirketin, taşınmazın geç teslim edilmiş olduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını, meydana gelmiş ——– durmuş olup, bu durumun önceden öngörülemez olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin —- imzalanmış olup, —– kaldırılmış olduğunu, bu süre zarfında müvekkili şirketin herhangi bir teslim mükellefiyeti olmadığının — arasında akdedilen sözleşmede; satın alınan —- tesliminden dolayı kira kaybı ödeneceğine dair herhangi bir hüküm ve cezai şart bulunmadığını, taraflarca akdedilen satış vaadi sözleşmesinde; sözleşme konusu taşınmazın konumu ile ilgili herhangi bir taahhüt bulunmadığını, davacının mevcut durumuyla taşınmazı kabul edip teslim almış olduğunu, — davacı tarafa —-vaadinde bulunulmamış olduğunu, ayrıca müvekkilleri tarafından davacı—- amaçlı olduğunu,———- bildirilmiş olduğunu, bu durumun sözleşmenin 19. Maddesi ile de tespit edilmiş olduğunu, ilaveten davacının bahsettiği—– ileriye —- oldukça açık olduğunu, “Söz konusu—— olduğunu belirterek haksız davanın reddine dava masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini saygılarıyla arz ve talep etmektedir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacının, davalılarca yapılan —-esasına dayalı —- uyarınca —-edilmediği ve —-kapatıldığı ileri sürülerek,—- açılan dava olup uyuşmazlık davacının—– husumetinin bulunup bulunmadığı, —- edilmediği, kira kaybının olup olmadığı, davacıya sözleşmede—- bulunup bulunmadığı ve—- kapatılmadığı ve konutun değer kaybına uğrayıp uğramadığı hususularında toplanmıştır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır
Dosyadaki tüm iddia ve itirazlarının değerlendirileceği şekilde dosyanın 2 inşaat mühendisi ve 2 hesap uzmanından oluşan bilirkişi heyetine —- tarihli raporda özetle; Davacınırı bu davada taraf sıfatının—- davada taraf sıfatının — bulunduğu; bir an için davacının bu davada taraf sıfatının bulunduğu farz edildiği takdirde; davacının davalılardan,——–tutarının tahsilini talebe hak kazanacağı; bütün davalıların davacının bu alacağından müteselsilen sorumlu alacakları (TTK. md.7); bu indirim tutarının, sözleşmenin —-tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili gerekeceği; bir an içinde davacının bu davada taraf sıfatının bulunduğu farz edildiği takdirde; davacının gecikme yüzünden uğramış olduğu —- talep edebileceği, davalı—— edemeyeceği—- alacağının tahakkuk ettiği ayı takip eden ayın —- itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili gerekeceği belirtilmiştir.
Taraf vekillerine rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi suretiyle ek rapor hazırlanması için dosyanın bilirkişi heyetine —— Sözleşmenin —- sonucunu doğurduğundan sözleşme ilişkisinde doğan somut olayda gecikmeden doğan tazminat alacağının da devrin kapsamında olduğu, inceleme günü dava konusu dairede yapmış olunan incelemede; —- bakıldığında, bulunduğu kat itibariyle dairenin hemen ——– üzerinde kaldığından, —–göründüğü ancak oldukça geniş bir —- alanına —–görülebildiğinin görüldüğü, —tamamen kapatılmamış olması, —yapının—-sebebiyle, —- %15 değer düşüklüğünün takdir edildiğini,söz konusu takdir hakkının, taşınmazın kullanımına ilişkin niteliklerinde bir eksiklik bulunmaması, buna karşın alıcının,—– kaynaklanan değer farkının takdirine yönelik olup, raporda da belirtildiği üzere,—- olduğunu— bulunan taşınmazların bulunmayanlara göre değerinde ortaya çıkan genel farklılığın dikkate alınarak değerlendirme yapıldığını, taşınmazların — çok daha yüksek kaldığı,——- olan kira bedeli,—- rayiçlere göre düşük kalan — hesaplandığında—– yılındaki —-alındığında,—— olduğu, davalı tarafça ilanlarda gösterilen görseller ile teslim edilen— önemli nitelikte fark olduğu, bu haliyle davalı tarafın —— görsellerde yer vermediği, bunu —- gerçekleştirdiği, bu hususun — nitelendirildiği ve ağır kusur olarak kabul edildiği, kök raporda da belirtildiği gibi, ayıptan ——kaldı ki böyle bir aykırılığın zaten tespit edilmediğini, ayıptan —- davalılar tarafından davacıya satılmış olan — görecek şekilde ——— üzerinden ve yanından —– gördüğü, bu nedenle de satım konusu — olarak teslim edildiği ve ayıplı olarak teslim edilmesinde davalıların ağır kusurlu——-olduğunun düşünüldüğü belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamına göre;Dava,davacının, davalılarca yapılan gelir paylaşımı esasına dayalı —- uyarınca yapılan—- satın alınan —- zamanında teslim edilmediği ve —-kapatıldığı ileri sürülerek, —- değer kaybına uğradığı iddiasıyla açılan davadır.
Sözleşmenin devri başlıklı TBK m.205’te “Sözleşmenin devri, sözleşmeyi devralan ile devreden ve sözleşmede kalan taraf arasında yapılan ve devredenin bu sözleşmeden doğan taraf olma sıfatı ile birlikte bütün hak — anlaşmadır.” düzenlenmiş olup somut olayda davacı, davalılar ile — tarihli taşınmaz satım vaadi sözleşmesini akdettikten sonra,— düzenleme şeklinde sözleşme ile, sözleşmeden kaynaklanan borçlarını ve haklarını dava dışı olan– devretmiş olup davacı, bu sözleşmeyle, taşınmaz satım vaadi sözleşmesi’ni devrettiğinden, TBK madde 205 gereği sözleşmenin devri durumu gerçekleşmiş olup dolayısıyla da sözleşmeden kaynaklanan bütün hak ve borçları devretmiş ve sözleşmenin tarafı olmaktan çıkmıştır. Sözleşmenin devri, feri nitelikteki hakların da devri sonucunu doğurduğundan sözleşme ilişkisinde doğan somut olayda gecikmeden doğan tazminat alacağı da devrin kapsamında olduğu mahkememizce kabul edildiğinden davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın aktif husumet yokluğundan REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 85,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,69 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı ….– davalı— kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan — vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı şirketlerce yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa resen iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin, Daval—- vekilin,Daval—-yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.