Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/13 E. 2020/187 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/13 Esas
KARAR NO : 2020/187

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2018
KARAR TARİHİ : 03/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında imzalanan 01/10/2016 başlangıç tarihli ——-uyarınca ticari ilişki bulunduğunu, davalının ürün satın aldığını, karşılığında düzenlenen faturaların davalı tarafça ödenmediğini, cari hesapta oluşan borç bakiyesi için davalı hakkında İstanbul Anadolu ——–. İcra Müdürlüğü’nün ——-sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının itirazının haksız olduğunu belirterek davalının itirazının iptaliyle takibin devamına ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafa borcu bulunmadığını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını,yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile İİK 67. maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır. Davacı açık hesaptan kaynaklanan alacağı nedeniyle davalı hakkında başlattığı ilamsız icra takibine davalının haksız yere itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamı, davalının inkar tazminatına mahkum edilmesi talepleriyle dava açmıştır. Davalı ise borcu bulunmadığını ileri sürmektedir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla yürütülen ön inceleme safhasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı takip dosyası getirtilmiş, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının takibe süresinde itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır. Davalı İstanbul Anadolu İcra Dairesinin yetkisine itirazla yetkili icra dairelerinin İstanbul İcra Daireleri olduğunu bildirmiş, ayrıca süresinde ibraz ettiği cevap dilekçesi ile mahkememizin yetkisine de itiraz ederek yetkili mahkemenin İstanbul ATM’ olduğunu bildirmiştir. Davacı vekili dayanak sözleşmede yetkili icra müdürlüğü ve mahkemenin İstanbul Anadolu Adliyesi İcra Müdürlüğü ve Mahkemeleri olarak kararlaştırıldığını, davalının yetki itirazının yerinde olmadığını belirtilmiştir. Dayanak sözleşmenin 13.maddesi yetki konusunu düzenlemiş olup İstanbul (Çağlayan) Mahkemeleri, İstanbul Anadolu Mahkemeleri, …——– yetkili kılındığı görülmüştür. Taraflar bu şekilde birden fazla mahkemenin yetkisini kabul etmiş olup davacı bunların arasından İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü ve Mahkemelerini tercih etmiştir. Dayanak sözleşme davalıya isticvap davetiyesi ekinde gönderilmiş, davalı isticvaben çağrıldığı duruşmaya katılmamıştır. Böylelikle davalının da kabulüne olan sözleşme uyarınca İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü ve Mahkemelerinin yetkili olduğunun kabulü ile davalının aksi yöndeki iddiaları reddedilip yargılamaya devam olunmuştur.
Taraflar arasında 01/10/2016 başlangıç tarihli —— imzalanmış olup sözleşme nedeniyle doğan ticari ilişkide davalının mal satın alıp bedelini ödemediği davacı tarafça iddia edilmektedir. Açık hesabı oluşturan fatura ve irsaliyeler davacı tarafça ibraz edilmiş iki tarafın ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Davalı taraf muhtıra tebliğine rağmen ticari defter ve dayanaklarını ibrazdan kaçınmıştır. Alınan bilirkişi ek raporu ile davacının cari hesap ekstresinde kayıtlı olan takip konusu alacağın oluşumuna esas faturaların sevk irsaliyelerinin davalı tarafça imzalı olduğu, ürünlerin imza karşılığı tesliminin yapıldığı, davacının kendi ticari defter ve dayanak kayıtlarında takip tarihi itibariyle davalıdan 176.596,18 TL alacaklı göründüğü belirlenmiştir. Söz konusu faturalar ve sevk irsaliyeleri davalıya isticvap davetiyesi ile birlikte gönderilmiş, davalı duruşmaya gelmemiştir. Bu durumda fatura içeriklerinin teslimi de uyuşmazlık konusu olmaktan çıkmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporlarıyla davacı ve davalı arasında sözleşmeye dayalı ticari ilişki olduğu, davacının davalıya malı satıp teslim ettiği, alacağın tahsili için davalı hakkında başlattığı takibe davalının borcu bulunmadığını belirterek itirazı üzerine takibin durduğu davacının açtığı bu dava ile davalının itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ettiği, davacının kendi ticari defter kayıtlarında takip tarihi itibariyle davalıdan takip konusu tutar kadar alacaklı göründüğü, ürünleri teslim aldığı anlaşılan davalının ürün bedellerini ödediğine ilişkin olarak ispat yükü kendisinde olmasına rağmen hiç bir delil sunmadığı, ticari defterlerini ibrazdan da kaçındığı, davacının alacak iddiasını ispat etmiş durumda olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalının İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğü —–sayılı takip doysasında itirazının iptaliyle takibin aynen devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %9,75’i geçmemek üzere avans faizi yürütülmesine ve davalı itirazında haksız alacak da likid olduğundan inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜNE, davalının İstanbul Anadolu—–.İcra Müdürlüğü —- sayılı takip doysasında itirazının iptaliyle takibin aynen devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %9,75’i geçmemek üzere avans faizi yürütülmesine,
Hükmedilen tutarın %20’si oranında 35.319,23 TL.inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
2-Karar harcı 12.063,28 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.015,83 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.047,45 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 3.015,83 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 41,10 TL ilk masraf, 233,20 TL tebligat gideri, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.774,30 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli——esaslara göre belirlenen—- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.