Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1231 E. 2020/300 K. 02.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1231 Esas
KARAR NO: 2020/300
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2018
KARAR TARİHİ : 02/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın — İcra Müdürlüğünün —— takip dosyası ile aleyhine yürütülen ——— miktarındaki ilamsız icra takibine alacağa konu faturanın kendilerine tebliğ edilemediği gerekçesiyle itiraz etmişler ise de icra takibine konu faturanın kendisini şirket yetkilisi olarak tanıtan ve aynı zamanda şirket yetkilisi —– kardeşi olan ——— imza karşılığı elden teslim edildiğini, faturanın incelenmesinde bu hususun ortaya çıkacağını, müvekkilinin ———— yılları hesap hareketleri incelendiğinde birçok kez davalı şirket tarafından bu hesaba para aktarıldığının görüleceğini, bunun da taraflar arasındaki ticari ilişkinin ispatına karine olduğunu, davalı şirkete kesilen son fatura tarihinden sonra da davalının müvekkiline borç ödemesi yaptığını, davalı tarafın bu faturalardan ve borçtan haberinin olmadığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu durumda takibe itiraz edilmesinin hakkın kötüye kullanılması olduğunu, davalı tarafın faiz oranına itirazının da yersiz olduğunu, taraflar tacir olduğundan avans faizi talep edildiğini, açıklanan nedenlerle vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının %40 tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işbu davaya konu faturalar davacının esnaf işletmesi niteliğine haiz olması sebebi ile 6102 sayılı TTK kapsamında borç ilişkisini gösterir nitelikte bir karine teşkil etmediğini, davacı —- müvekkili şirket arasında ——- olarak bilinen müvekkiline ait ———– makinelerinin bakım ve onarımı konusunda sözlü anlaşma olduğunu, yapılan anlaşma uyarınca davacının makinelerin bakım ve onarımını yerine getirmediğini, bakım ve onarımlar yapılmamış olmasına rağmen davacının geçerliliği olmayan faturalar düzenleyerek alacak talebinde bulunmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, davacı şirketle sözlü anlaşma yapılmasına rağmen yazılı bir şekilde anlaşma yapılamadığını, davacının bundan kaçındığını, davacının yapmadığı bakım ve onarım işlerine ilişkin faturalar kestiğini, müvekkilinin yaptığı araştırmada davacının —————yetkili servisi olmadığını öğrendiğini, müvekkili şirketin makinelerin bakım ve onarımı için farklı yerlerden servis hizmeti alarak makineleri çalıştırdığını, açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
———— İcra Müdürlüğünün —- sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine bakiye fatura alacağına dayalı ——– asıl alacak, — işlemiş faiz olmak üzere toplam —— alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından ticari defterler üzerinde inceleme yaptırılmak üzere rapor alınmıştır.
Serbest Muhasebeci Mali müşavir —- tarafından hazırlanan raporda özetle; davacı tarafın——— defterlerinin incelendiği, defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve birbirini teyit ettiği, davalının ise —- yılı defterlerinin incelendiği,—- defterlerinin incelemeye sunulmadığı, incelenen ——-defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve birbirini teyit ettiği, dava konusu faturaların her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının kendi defterlerine göre davalıdan —–alacaklı olduğu, davalının ise kendi defterlerine göre davacıya ————- borçlu olduğunun tespit edildiği, davacı taraf icra takibinde, davalı tarafa düzenlenen ——- tarihli — faturada, bu fatura dahil bakiye borcun —– olarak bildirildiğini, davalıdan bu faturadan sonra — tarihinde ————-tarihinde —— tarihinde —olmak üzere — tahsil edildiğini, bu tahsilattan sonra bakiye alacağın ——- olduğunu belirterek bu tutar üzerinden takibe geçtiği, davacı taraf ———— no.lu faturadan sonra davalı taraftan —- ödeme aldığını beyan etmesine rağmen, ticari defter kayıtlarında —— tarihinde davalı alacağına ——— kaydettiği, dolayısıyla davacının beyanı ile defler kayıtlarının örtüşmediği, diğer yandan davalı tarafın usulüne uygun tutulduğu anlaşılan ticari defter kayıtlarından davacı borcuna —– tarihinde ———- ödeme kaydettiği, bu ödemenin de davacı defter kayıtlarında yer almadığı, davacının —- kayıtlarının beyanı ile örtülmediğinden —— tarihi itibariyle davalının defter kayıtlarında yer alan —– borç kaydına itibar edilmesi gerektiği, dosya içeriğinde davalı tarafın, icra takibinden önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin bir noter İhtarı ve/veya benzeri bir temerrüt ihtarının bulunmadığı, dolayısıyla davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan ——- alacağının bulunduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili rapora beyan dilekçesinde; raporun asıl alacağa yönelik tespitler yönünden iddialarını destekler nitelikte olduğunu, bu hususta bir itirazlarının olmadığını, bilirkişinin işlemiş faize yönelik tespitlerine ise TTK’nın 1530. Maddesi uyarınca itiraz ettiklerini belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre; davanın, cari hesap alacağına dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, cari hesabı oluşturan faturaların bakım onarım hizmet bedeline ilişkin olduğu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, davalı taraf fatura konusu işin yerine getirilmediğini savunduğu, faturaların her iki tarafın incelenen defterlerinde kayıtlı oldukları, davacı taraf icra takibinde, davalı tarafa düzenlenen ——– tarihli -faturada, bu fatura dahil bakiye borcun ——- olarak bildirildiğini, davalıdan bu faturadan sonra ———– tahsil edildiğini, bu tahsilattan sonra bakiye alacağın ———– olduğunu belirterek bu tutar üzerinden takibe geçtiği, davacı taraf ——— faturadan sonra davalı taraftan — ödeme aldığını beyan etmesine rağmen, ticari defter kayıtlarında —- tarihinde davalı alacağına ———- kaydettiği, dolayısıyla davacının beyanı ile defter kayıtlarının örtüşmediği, diğer yandan davalı tarafın usulüne uygun tutulduğu anlaşılan ticari defter kayıtlarından davacı borcuna —– tarihinde ———— ödeme kaydettiği, bu ödemenin de davacı defter kayıtlarında yer almadığı, davacının ———- kayıtlarının beyanı ile örtüşmediğinin tespit edildiği, TTK. 84. Maddesine göre Kanuna uygun olarak veya olmayarak tutulmuş olan ticarî defterlerin münderecat sahibi ve halefleri hakkında delil sayılacağı, bu bakımdan tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması, davalının ticari defterlerinde tanzim edilen faturanın kaydedilip kaydedilmediği araştırılmalı, şayet bu fatura itiraz edilmeden davalı tarafından ticari defterlerine kaydedilmişse ticari defterlerin sahibi aleyhinde delil teşkil edeceği düşünülerek iş bedelinin faturada yazılı tutar olduğu benimsenip davanın buna uygun olarak sonuçlandırılması gerektiği ——— yönündeki yerleşik yargıtay içtihadı da dikkate alınarak —– tarihi itibariyle davalının defter kayıtlarında yer alan — borç kaydına itibar edilmesi gerektiği, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan ———- alacaklı olduğu, dolayısıyla davacının tüm faturalara hizmeti davalıya teslim ettiğini ispat etmiş olduğu, zira deftere kaydedilen fatura konusu işin yerine getirildiğine karine olduğu, davalı tarafın borcu ödediğine dair herhangi bir ödeme makbuzu, dekont vs ibraz etmediği, kaldı ki böyle bir iddiasının da mevcut olmadığı, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatında haklı olduğu, takipten önce temerrüt oluşmadığından davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davalının ——– İcra Müdürlüğünün — dosyasına yaptığı itirazının kısmen iptaline, takibin ——— asıl alacak üzerinden devamına, taraflar arasında akdi faiz yönünden herhangi bir sözleşme bulunmadığından 3095 sayılı Yasa hükümleri uyarınca 2/2 maddesine göre asıl alacağa takip tarihinden itibaren ———–oranında ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine, işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının —— İcra Müdürlüğünün —- Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının Kısmen iptaline, takibin —— asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranında ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan ——– alacağın %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 2.903,36 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 578,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.325,19 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 578,17 TL peşin harç ve 35,90 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 614,07 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 97,85 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 797,85 TL yargılama giderinin kabul red oranı gözetilerek 708,37 TL ‘nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 6.325,34 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/07/2020