Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1197 E. 2021/252 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1197 Esas
KARAR NO : 2021/252

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2018
KARAR TARİHİ : 06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı alacaklı tarafça hakkımda —– Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını,— oluştuğunu, senet altındaki ———ait olmadığından borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptalini, davanın kabulünü, borçlu olmadığının tespitini, icra takibinin iptalini ve tüm hacizleri fekkini, haksız ve kötü niyetli takibin davalıların takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesi talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili yasal süresinden sonra sunduğu——– Davacı ile diğer davalı arasında ———- bedelli senet imzalamak —teslim ettiğini, sözleşmede yazılı şartlar uyarınca taksit bedellerini ——– kısmının da mevcut olduğunu, ancak müvekkile ciro yoluyla gelen ——senet ile aynı olmadığını, konu hakkında —–şikayette bulunulduğunu, huzurdaki davada —- olduğu da dikkate alınmasını işbu davanın müvekkil yönünden reddini, yargılama sonucunda davacının huzurdaki davayı kötüniyetli olarak ikame ettiğinin anlaşılması halinde alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacının ——- sayılı takip dosyasının dayanağı olan senet sebebi ile borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptali talebini içerir menfi tespit davasıdır.
—— esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelendiğinde; Dosyamız davalılarından ———toplam alacağın tahsili için —- haciz yolu ile takipte bulunduğu anlaşılmıştır.
Davaya —– bedelli, senedin sol kenarında ——-şirketin—- ciro edildiği anlaşılmıştır.
——— soruşturma nolu dosyası getirtilmiş incelenmesinde; Müştekinin dosyamız davacısı ———- tarihinde alınan ifadesinde —– karşılığında satın aldığını,———borçları –beyan etmiş olup,—– tarihinde ———-suçundan, soyut iddia dışında atılı suçu işlediği hususunda, haklarında kamu davası açmaya yeter ve inandırıcı delil elde edilemediği sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği anlaşılmıştır.
Takibe konu yapılan senedin— —- davacıya ilişkin olarak atılan imzanın davanının elinin ürünü olup olmadığının incelenerek rapor hazırlaması için dosyanın tevdi edildiği ———– bedelli, ön yüzünde borçluya atfen atılmış iki adet imzayı, arka yüzünde ———-atfen ——– imzalar İle davacı—— belgelerinde mevcut imzaları arasında, imzaların başlangıcında yapılan ——- şeklindeki ——— bağlantısı, daha sonra yapılan ———– açılanması,—- —-gibi imza incelemesinde kullanılan ——bakımından çok önemli uygunluk ve benzerlikler saptanmıştır.İnceleme konusu senette borçlu——belgelerinde mevcut imzaları arasında, imza incelemesinde —– bakımından çok önemli uygunluk ve benzerlikler saptandığından, inceleme konusu senette borçlu —— kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
—- tarihinde yürürlüğe giren 4822 sayılı yasa ile değişik 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4/5 maddesi, “Tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece— yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebilir. Bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetler tüketici yönünden geçersizdir.” düzenlemesini getirmiştir.
Dava konusu senet , ——- olarak 6502 sayılı yasanın yürürlük tarihinden sonra düzenlenmişlerdir. Yasanın bu— hükmüne göre dava konusu senetin —–yazılı olarak düzenlenmesi gerekirken ————-olarak düzenlendiğinden geçersizdir. Bilindiği gibi emre yazılı senetler TTK 559, 560, 743 maddelerinde yazılı esaslar dahilinde devredilebilir. Buna karşılık —- yazılı senetlerin devrinde zilyedliğin devri yanında alacağın temliki sonuçları doğuracak şekilde devredilmesi gerekir. ——- yazılı senette hak sahibi olmayan bir kimseden iyiniyetle devir alındığı gerekçesiyle iktisap mümkün değildir. Senet hamili TTK 599. maddesi gereği kendisinin iyi niyetli hamil olduğu savunmasında bulunamaz. Somut olayda ciro edilen senetin —— olarak düzenlemesi yasal ——— olarak düzenlenmesi nedeniyle geçersizdir. Geçersiz olan bu senetlere ciro yoluyla hamil olan iyiniyetli olup borçlunun zararına hareket etme kastı bulunmadığı savunmasında da bulunulamayacağından dava konusu senetteki imza davacıya ait olsa da düzenlenen senedin —- yazılı olarak düzenlenmeyip emre düzenlendiğinden geçersiz olan senet dolayısıyla hak talep edilemeyeceğinden davacının menfi tespit talebi kabul edilerek davacının —– Esas sayılı icra takibi ve takip konusu bono nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine ve davalı takip yapmakta haksız olsa da kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden kötü niyet tazminatı talebi reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davacının—– Esas sayılı icra takibi ve takip konusu bono nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine ,
2- Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 1.609,76 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 402,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.207,31 TL harcın davalılardan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 402,45 TL harcın davalılardan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 35,90TL ilk masraf, 219,80 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 955,70 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde ——–vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı——— yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı ———- vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.