Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1190 E. 2020/74 K. 23.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1190 Esas
KARAR NO : 2020/74

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2018
KARAR TARİHİ : 23/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket aleyhine İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün — Sayılı dosyasıyla 16.08.2018 tarihinde — tutarındaki faturalar alacağı için icra takibi yapıldığını, davalı şirketin haksız ve kötü niyetli bir şekilde takibe itirazda bulunduğunu ve takibin durduğunu, taraflar arasında karşılıklı olarak mal alım/satımı yapıldığını ve bu satışlar sonucunda ekte sunulan faturaların ticari defterlere işlendiğini, bir takım ödemelerin yapıldığını, davalı şirketin kendisine teslim edilen irsaliye ve e-faturalara itirazda bulunarak iade etmediğini ve bu haliyle fatura içeriklerini kabul ettiğini, borçlunun faize ilişkin itirazlarının da yerinde olmadığını, takip öncesi faiz işletilmediği gibi takip sonrası için ticari iş gereği faiz istendiğini, takibe konu alacağın bilinebilir ve likit olduğunu iddia ederek, davalı borçlu şirketin vaki itirazının iptali ve takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûmiyetine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı taraf özetle; dosya kapsamı incelendiğinde, davalı Şirketçe HMK’nın 116. Maddesi uyarınca ilk itirazların ileri sürülmediği ve de duruşmalara katılınmadığı, davanın dayandığı takip dosyasına vekilleri vasıtasıyla sundukları itiraz dilekçelerinde, takip alacaklısına herhangi bir borçları bulunmadığı ve borcu kabul etmemekle birlikte takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığı şeklinde itirazda bulunulduğu tespit edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; …nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün —–sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağına dayalı ——-asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından ticari defterler üzerinde inceleme yaptırılmak üzere rapor alınmıştır.
Serbest Muhasebeci Mali müşavir ———tarafından hazırlanan raporda özetle; davacı tarafın 2017-2018 yılı defterlerinin incelendiği, davacının defterlerinin usule uygun olduğu, davalının defterlerini incelemeye sunmadığı, taraflar arasında —– yıllarında gerçekleştiği görülen ve karşılıklı mal alım/satımına dayalı bir ticari ilişki bulunduğu, tarafların bu ticari ilişki sürecinde birbirlerine yapmış oldukları satışlar nedeniyle karşılıklı olarak satış faturaları düzenleyerek keşide ettikleri, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmamasına rağmen, birbirlerinden alacaklarını karşılıklı olaraktan istemekten vazgeçerek, bunları kalem kalem borç ve alacak şekline çevirerek hesabın kesilmesinden çıkacak bakiyeyi isteyebilecekleri açık cari hesap şeklinde çalıştıkları, davacı şirketin ticari defterlerinde davalı şirket adına düzenlenen faturaların davalı şirketin borcuna, davalı şirket tarafından adına düzenlenen faturaların ise davalı şirketin alacağına kayıtlarının yapılmış bulunduğu, davacı şirket ticari defter kayıtlarından tespit edildiği üzere, taraflar arasında ki alım/satım faturaları dışında davalı şirketçe davacı şirkete muhtelif tarih ve tutarlarda banka ödemeleri gerçekleştirildiği, davalı şirketçe yapılan bu ödemelerin davacı şirketçe davalı şirketin fatura borçlarından mahsup edilmek üzere ticari defterlere davalı şirket alacağı olarak kaydedildikleri, davalının dosyaya celbedilen BA/BS formları ile davacı defter kayıtları bir arada değerlendirildiğinde, tarafların 2017 yılı alış ve satış faturalarını karşılıklı olarak yasal nitelikli bir itiraza konu etmeksizin ve benimseyerek ticari defterlerine kaydettikleri, davacı şirketçe davalı şirket adına 2018 yılı içinde BA/BS formu beyanına tabi olarak düzenlenen ——- beyan farkı bulunduğu, davacı şirket ticari defter kayıtlarında yer alan ve davalı şirketçe davacı şirket adına —— formu beyanına tabi olarak düzenlenen KDV hariç toplam —— adet faturanın ise, davalı şirketin —— formu beyanında 4 adet fatura, 41.094,00 TL olarak beyan edildiği ve davalı şirketin düzenlediği faturalar yönüyle taraflar arasında bir çelişki bulunmadığı, salt fatura düzenlenmesi, adına fatura düzenlenen kişiyi, fatura düzenleyene karşı borçlu duruma düşürmeyeceği, adına fatura düzenlenen kişinin borçlu sayılabilmesi için, — göre hazırlanmış faturayı, T.T.K. 21/2 Maddesi uyarınca usulüne uygun biçimde tebellüğ ettiği halde 8 gün içinde münderecatı hakkında itiraz etmemiş olması ve fatura konusu mal ve hizmetin adına fatura düzenlenen kişi veya kuruma tesliminin belgelenmesi gerektiği, davacı şirketin davalı şirketten takip/dava konusu yaptığı 18.020,69 TL’ lık alacağının 8.467,49 TL’ lık kısmını kanıtlayamadığı, davacı şirketin davalı şirketten talep edebileceği asıl alacağının; (18.020,69 TL – 8.467,49 Ti=) 9.553.20 TL olabileceği, 8.467,49 TL’ lık alacak talebinin ise ispat edilemediği belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre; davanın, cari hesap alacağına dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, cari hesabı oluşturan faturaların alım satım bedeline ilişkin olduğu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, her ne kadar davacı şirket faturaların tebliğine ilişkin belgeleri ve sevk irsaliyelerini dosyaya sunmamış olsa da KDV hariç 7.176,00 TL karşılığı 2 adet fatura haricindeki diğer faturaların her iki tarafın incelenen defterlerinde kayıtlı oldukları, dolayısıyla davacının 2 adet fatura dışındaki faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmiş olduğu, zira deftere kaydedilen fatura konusu işin yerine getirildiğine karine olduğu, davalı tarafın borcu ödediğine dair herhangi bir ödeme makbuzu, dekont vs ibraz etmediği, kaldı ki böyle bir iddiasının da mevcut olmadığı, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatında haklı olduğu, davalının İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün ———–. Sayılı dosyasına yaptığı itirazının ispat edilen ——– yönünden iptaline, takibin 9.553.20 TL asıl alacak üzerinden devamına, davalının asıl alacağa takip tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak % 10,50 oranında ve değişen oranlarda faiz işletilmesine, işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğünün —— Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının KISMEN iptaline, takibin—– asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %10,5 oranında ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan —– alacağın %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 652,58 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 217,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 434,93 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvuru, 217,65 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 253,55 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 98,45 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 698,45 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 370,27 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——–deki esaslara göre belirlenen —— vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.