Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1132 E. 2019/1076 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/152 Esas
KARAR NO : 2019/1083
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/02/2017
KARAR TARİHİ: 05/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket borçluya —- TL değerinde mal sattığını, bunun karşığı alacağını tahsil edemediğini, borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün —-esas sayılı dosyası ile icra takibine başladıklarını, borçlu takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, borçlunun takip tarihinden itibaren —-TL üzerinden işleyecek faizi ile itirazın iptalini, %20’den aşağı olamamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, davalı şirketin cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldı.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu 6 İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağının tahsili amacıyla —TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce tarafların tacir olması nedeniyle ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi —-tarafından hazırlanan raporda özetle; davacı şirketin — yılı ticari defterlerinin usulüne uygun olduğu, davalı şirkete tebliğe rağmen defterlerini sunmadığı, davacı şirketin ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalı şirketten — TL alacaklı olduğu, davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen dava konusu — tarih—–TL tutarlı faturanın KDV hariç — TL tutarının ise KDV hariç— TL sınırını geçmediği, bu nedenle de doğal olarak davalı şirketin bağlı bulunduğu Vergi Dairesinin yazısı ekindeki Ba-Bs formlarında tespit edilemeyeceği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporunda – yılı defterleri açısından inceleme yapıldı ve – tarihi itibariyle davacının defterlerinde açılış kaydının -TL borç kaydı olarak belirtildiği, -yılına ait defterlerin sunulmasına rağmen incelenmediği anlaşıldığından — yılı defterlerinin incelenmesi ve her bir fatura ve sevk irsaliyesi yönünden değerlendirme yapılması amacıyla bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi ek raporunda özetle; davacının —- defterlerinin incelendiği, davacının – yılında davalıya-adet fatura düzenlediği, – tarihi itibariyle davacının davalıdan fatura toplamları olan – TL alacağının olduğu, davacının – tarihinde davalıya hitaben düzenlediği – TL bedelli faturasının kayıtlı olduğu, -yılı defterlerine göre davalının bir adet -TL bedelli çek ödemesinin olduğu, davacı adına – TL bedelli fatura düzenlediği, sonuç olarak davacının davalıdan — TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından davanın cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davalı tarafın muhtıraya rağmen defterlerini ibraz etmediği, davacı tarafın defterlerine göre davacı tarafından – yılında düzenlenen toplam 4 fatura alacağından bakiye davalıda – TL- alacaklı olduğu, davalı tarafın celp edilen vergi kayıtlarında faturaların – TL’nin altında olması nedeniyle BA formu için bildirilmediğinin görüldüğü, davacı tarafından – yılında davalı adına düzenlenen – -nolu faturalara yönelik sevk irsaliyelerinin teslim alan kısımlarında — nolu faturanın teslim alan kısmında —- isim ve imzası bulunduğundan bu faturalara yönelik sevk irsaliyeleri yönünden davalı şirkete isticvap davetiyesi çıkarıldığı, davalı şirket vekili isticvap davetiyesine icabet ettiği, duruşmada fabrikayı- sene önce personeli ile birlikte satın aldıklarını,—- fabrika çalışanları olduğunu ancak sevk irsaliyelerinde bu şahısların imzası olsa da bu malların stokta görünmediğini, stokları saydıklarında davacı tarafından teslim edildiği iddia edilen ürünlerin kaydına rastlanılmadığını beyan ettiği, dolayısıyla her ne kadar davalı şirket vekili —- yılında davacı tarafında düzenlenen bu—faturaya yönelik malların stoklarında görülmediğini iddia etmiş olsa da söz konusu irsaliyelerde davalı şirket çalışanlarının imzaları bulunup davacı taraf bu malları teslim ettiğini ispat etmiş olduğundan davalı şirket yetkilisinin bu savunmasına itibar edilmediği ve —– nolu faturalara konu malların davalı tarafa teslim edildiğinin anlaşıldığı, — yılında davacı tarafından düzenlenen faturaya konu sevk irsaliyesinde davalı şirket adına imza bulunmadığı, ancak bu faturaya yönelik malların dava dışı —- tarafından sevkinin sağlandığı görülmekle dava dışı bu şirkete söz konusu faturaya istinaden taşıma belgelerinin gönderilmesi için müzekkere yazıldığı, dava dışı———müzekkere cevabında dava dışı bu şirketin davacı adına—açıklaması ile ve sevk adresinin – – arası olan ve – tarihli KDV dahil toplam —-TL bedelli faturayı sunduğu, bu faturaya yönelik davacı tarafından taşıtılan malların teslim edildiğine ilişkin sevk irsaliyesinin bulunduğu dolayısıyla davacı tarafından – yılında düzenlenen- TL bedelli faturaya yönelik malları da dava dışı —-ünvanlı nakliye firmasıyla davalıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, davalı ödemesinin ve davalı tarafından düzenlenen faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, belirtilenler dışında davalı tarafından yapılan bir ödemeye ilişkin dekont vb. Sunulmadığı gibi buna ilişkin savunmanın da bulunmadığı, davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalıdan—- TL alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin – TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, alacak likit olduğundan hüküm altına alınan —- TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün — esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin —– TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan — TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 241,61 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 60,41 TL harcın mahsubu ile bakiye 181,20 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 60,41 TL peşin harç olmak üzere toplam 91,81 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 165,65 TL tebligat ve müzekkere gideri, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 665,65 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/11/2019