Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1057 E. 2020/43 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1057 Esas
KARAR NO : 2020/43

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2018
KARAR TARİHİ : 16/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine İstanbul Anadolu ——-.İcra ——– Sayılı Dosyasıyla yapılan icra takibine davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalı şirketin, Kartal —-.Noterliği —–‘ lu araç satış sözleşmesi gereğince nitelikleri ve bedeli yazılı aracı hali hazır durumu ile görüp, beğenerek —- Tarihinde aldığını beyan ettiğini, araç satış bedelinin —–tutarını ödemediğini, daha sonra müvekkilin bilgisi ve rızası dışında araç üzerinde bakım ve onarım yaptırarak faturasını müvekkile gönderdiğini, müvekkilin —- tarihinde gönderilen faturayı 16.08.2018 tarihinde teslim aldığını, müvekkilin — plakalı aracın satışından kalan alacağı için böyle bir taahhüdü olmadığı halde ve bilgisi haricinde olan —– nolu faturayı Kartal —.Noterliği, —————– İhtarname ekinde iade ettiğini, davalının itirazında hiçbir açıklama getirmeyerek borca itiraz ettiğini, araç satış sözleşmesinden kalan borcunun tamamını ifa ettiğine dair ödeme belgesi sunmadığını, davalı müvekkile araç satış sözleşmesinden kaynaklı olarak ödemediği tutardan dolayı borçlu olduğunu iddia ederek, davalı borçlu şirketin vaki itirazının iptali ile takibin işleyecek yasal faiziyle birlikte devamına, davalı aleyhine en az % 20 icra tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA:
Dava dilekçesi davalı tarafa usulüne uygun tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalı taraf cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; …nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, davacının şahıs olması nedeniyle görev açısından tacir incelemesi yapılmış, tacir olduğu anlaşılmakla yargılamaya devam edilmiştir. Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün— sayılı takip getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine — alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Davacı taraf araç satış bedelinden bakiye bedeli davalıdan talep etmiştir.
Mahkememizce mali müşavir bilirkişiden defterler üzerinde inceleme yapmak üzere rapor alınmıştır.
Mali müşavir —- tarafından düzenlenen raporda özetle; davacı tarafın defterlerini ibraz etmediği, davalı şirketin — yılı defterlerinin usulüne uygun olduğu,Davalı yanın maliki olduğu— Plaka —- tarih, ——- Yevmiye Numaralı Araç Satış Sözleşmesiyle —- Bedelle Davalı Şirkete Satışını gerçekleştirdiği, Anılan Araç Satış Sözleşmesinde tarafların karşılıklı olarak Araç Alım/Satım Bedelinin Banka Havalesiyle Aldığını/ödediğini Noter huzurunda beyan ettikleri, Ancak Davalı Şirketin Bilirkişi İncelemesine sunulan ve yukarıda detayları belirtilen Ticari Defter ve Kayıtları üzerinde yapılan tespitlerde—– içinde gerçekleştiği, Davalı Şirketin Davacı yandan Araç Satış Sözleşmesi ile satın aldığı Araç bedeli ————————– Tarihinde Ticari Defterlerine Davacı Alacağı olarak kaydetmiş bulunduğu, Davalı yanın Araç Alım Bedeli olarak Davacı yan adına kaydettiği —- Borcuna karşılık olarak;— Tarihinde ——- olmak üzere Toplamda —- gerçekleştirdiği, Bu ödemelerin dışında Dosyada Mübrez Fatura ve Makbuz Örneklerinden de tespit edildiği üzere, Davaya konu Aracın Dava Dışı —- Tarihinde düzenlenen ve bedeli aynı tarihli —- Nolu Makbuzla ödenen ————Nolu Faturalar Muhteviyatı KDV dâhil — — Tamir/Bakım Bedelini Davacı yan adına düzenlediği —- Tarihli, —-Nolu Yansıtma Faturasıyla KDV dâhil —– olarak aynı Tutarla Davacı yana yansıtarak Ticari Defterlerinde yer alan Araç Alım/Satım Bakiye Borcundan mahsup etmek suretiyle kayıt ettiği ve sonucunda Davacıya; ——- Ödeme – —- Yansıtma Faturası=) —— Borçlu Durumda bulunduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesinde; davalı taraftan —— alacaklarının olduğunun belirlendiğini, davalının müvekkilinin aracını görüp beğenmesi, tarafların aracın hali hazırdaki durumu üzerinden anlaşarak aracın satışını gerçekleştirmesi ve satış sözleşmesiyle haricen başka bir anlaşmayla da aracın satış işlemlerinin faturasının müvekkiline yükletileceğine ilişkin bir anlaşma olmaması nedeniyle davalı faturasından sorumlu olmadıklarını beyan etmiştir.
Sözleşmeye konu aracın ayıplı olup olmadığı hususunda araç üzerinde inceleme yapılarak makine mühendislerinden oluşan heyetten rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda; araçtaki tespiti yapılamamış ve tanısı koyulamamış hava yastığı sistemi arızası ile sağ teker askı sistemi elemanları değişiminin önemli arıza niteliğinde olduğu, ayıp olarak değerlendirilebileceği, söz konusu ayıpların üretim kaynaklı olduğu, araç satıcısı davacı tarafın ayıbı gizlemesinin mümkün olmadığı, satın alım öncesi yapılan ekspertizde ayıbın varlığının tespit edilmiş olması nedeniyle açık ayıp niteliğinde olduğu, davalı tarafın ekspertiz raporu ile satın alım öncesi durumdan haberdar olduğu, bu sebeple garanti kapsamında giderilmesi gerekirken ücreti karşılığı yapılmış ayıbı gidermeye yönelik işlemlerin maliyetinin sorumluluğun hangi tarafta ait olduğu hususundaki hukuki değerlendirmenin Mahkemeye ait olacağı, söz konusu onarımların ayıp olarak benimsenmesi durumunda, değerlendirilebilecek tutarın KDV Dahil 5.751,29 TL olacağı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacının —————— plaka sayılı aracın davacı tarafından ——- tarihinde, Kartal ——. Noterliği’nin ———– yevmiye no’lu satış sözleşmesi ile —— karşılığında davalıya satıldığı, her ne kadar araç satış sözleşmesinde tarafların karşılıklı olarak araç alım/satım bedelinin banka havalesiyle aldığını/ödediğini noter huzurunda beyan etmişseler de davalı tarafın defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde aracın bedelinin peşin olarak ödenmediği, cari hesap ilişkisinde gerçekleştiği, davacı tarafın davalıdan araç satış bedelinden bakiye ——- alacağının bulunduğu, ancak davalı tarafın davacıya KDV dahil ——-yansıtma faturası düzenlediğinden davalının davacıya ———-borcunun bulunduğunun belirtildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın esasen davalı tarafından düzenlenen yansıtma faturasında davacının sorumlu olup olmadığı hususunda toplandığı zira davalı tarafın bu yansıtma faturası dışında davacıya — — borçlu olduğunun sabit olduğu, davalının yansıtma faturası bedelinin mahsubundan sonra ——takip başlatıldıktan sonra 16/08/2018 tarihinde davacı tarafa ödediği, mahkememizce makine mühendislerinden oluşan heyetten oluşan raporun gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, her ne kadar araçtaki ayıp açık ayıp olarak belirlenmişse de raporda açıklandığı şekilde davalı tarafın bu açık ayıbı bilmemesinin mümkün olmadığı, davalı şirketin ayıbı bilmesine rağmen aracı satın aldığı, bu nedenle araç satın alındıktan sonra aracın tamiri nedeniyle ödenen faturanın yansıtma faturasıyla davacıya yansıtılamayacağı anlaşılmakla davacının araç satış bedelinden kalan 10.900,14 TL kadar alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalının icra dairesine yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin —-asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa talep gibi takip tarihinden itibaren yıllık % 9 oranında ve değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine, bakiye talebin icra takibinden sonra davadan önce davalı tarafça ödenmesine rağmen davaya konu edilmesi nedeniyle davacının bu bedeli talep etmekte hukuki yararı olmadığının anlaşıldığı, talep fatura bedelinden kaynaklanmış olsa da ayıp hususunun değerlendirilmesi yargılamayı gerektiğinden davacının inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu ——- .İcra Müdürlüğünün ——— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin —————- asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9 oranında ve değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine,bakiye talebin hukuki yarar yokluğundan reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektiğinden inkar tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gerekli——- harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan —– peşin harçtan mahsubu ile bakiye —- harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan ——- peşin harç, —– başvurma harcı olmak üzere toplam —-harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan —- tebligat ve müzekkere gideri, —–(4 farklı bilirkişi masrafı) olmak üzere toplam —- yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek ——- davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——. deki esaslara göre belirlenen ——— vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ————. deki esaslara göre belirlenen —- vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı