Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1026 E. 2021/519 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1026 Esas
KARAR NO : 2021/519

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/09/2018
KARAR TARİHİ : 01/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- satışa sunmaları kapsamında ———–Hakkında Kanun ve ilgili sair mevzuat hükümleri gereğince ödeme kuruluşu konumunda faaliyetlerini devam ettiren müvekkil—— ——–yer aldığını, müvekkilin——- gerçekleştireceği satışlarda ödeme işleminin gerçekleştirilmesini sağladığını, müvekkili ile davalı arasında sözleşme akdedildiğini, davalı şirket tarafından ——- ———- sağlanması ————, davalı şirket adına gerçekleştirilen ——-kapsamında tahsil edilen bedellerin davalı şirkete gönderildiğini, taraflar arasında devam eden ticari ilişki kapsamında davalı şirketin müvekkile borçlu olduğunun tespit edildiğini, tespit olunan bedelin ödenmesi talebinin davalı şirkete bildirildiğini, davalı şirket tarafından gönderilen — bakiye alacak tutarının kabul edildiğinin, en kısa zamanda ödemenin gerçekleştirileceğinin beyan edildiğini, davalı şirket tarafından herhangi bir ödeme gerçekleştirilmediğini, tüketicilerin davalı şirket tarafından sunulan hizmete ilişkin —— edildiğini ancak herhangi bir hizmet alınmadığını beyanla ilgili bankalara harcama itirazı başvurusunda bulunulduğunu, müvekkil şirket aracılığı ile tahsil edilen ve akabinde davalı şirkete gönderilen — bankalar tarafından —— hesabından tahsil edilerek tüketicilere iade edildiğini ileri sürerek davanın kabulü ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL alacak bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili beyan (cevap) dilekçesinde özetle; — dava dilekçesi ekinde bulunduğu iddia edilen delillerin taraflarına tebliğ edilmediğini, müvekkil ——– işletmek için—- kiraladığını,—- alanında kullanılan ——— olduğunu, davacı —–üzerinden tüketicilerin ödemelerinin alındığını, davacı firmanın müvekkili şirketten ilgili işle alakalı olarak herhangi bir alacağı bulunmadığını, davacı şirketin üzerine düşen —————-yerine getirmediğini,müvekkili şirket ile davacı şirket arasındaki ticari ilişkinin reddedilmediğini, müvekkili şirketin tüm borçlarını ifa ettiğini, davaya konu —— ettiklerini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davalı şirket ile müşterileri arasında ——- davacının, davalı şirketin ———- müşterilerine sunulan hizmetlerden tahsil edilen bedelleri davalı şirkete verdiği, fakat müşterilere davalı şirketçe hizmet verilmemesi sebebiyle bankalar tarafından davacı hesabından tahsil edilen bedellerin davalı şirketten tahsili amacıyla açılan alacak davasıdır.
Tüm dosya kapsamı incelenerek bilirkişi raporu hazırlanmak üzere mahkememizce resen seçilen mali müşavir— uzmanından oluşan bilirkişilerce hazırlanan 17.12.2019 tarihli bilirkişi raporunda ”…Davacı şirket tarafından ibraz edilmekle incelenen ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerini TTK hükümleri uyarınca süreleri içerisinde yaptırılmış olduğu, ticari defterlerin birbirlerini teyit ettiği tespit edilmiştir….Davalı şirket tarafından davacı — kullanılarak yapılmış satışların ve bu satışlar karşılığı olarak davalı şirkete yapılan ödemelerin, davacı—- bedellerinin, davacı şirketin davalı şirkete göndermiş olduğu bedellerinden nihai tüketiciye iade edilen bedellerin borç alacak işlemlerine kayıt edildiği, bu işlemler neticesinde, davacı şirketin dava tarihi olan —- tarihi itibariyle davalı şirketten aşağıda dökümü bulunan iadelerden dolayı — bulunduğu görünmektedir.” yönünde görüş belirtilmiştir.
Davalı tarafın tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca ,davalı tarafın 2017-2018 yıllarına ilişkin ticari defterleri ve dayanak kayıtlarının(——— —.)ve tüm dosya kapsamının incelenmesi suretiyle, tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller ve dosyadaki raporunda değerlendirilmesi suretiyle tüm iddia ve itirazları karşılar şekilde rapor düzenlenmesi için bilirkişi heyetince hazırlanan 08.12.2029 tarihli ek raporda”…Davalı şirket tarafından sunulmakla incelenen ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK hükümleri uyarınca süreleri içerisinde yaptırılmış olduğu, 2018 yılı yevmiye defteri kapanış tasdikinin ise sunulmadığı tespit edilmiştir.
Davalı şirket ticari defter kayıtlarına göre, davalı şirketin dava tarihi olan————- durumda bulunduğu, davalı şirketten davacıya — açıklaması ile borç kaydı yapılan işlemlerin karşı — dökümleri ibraz edilmediğinden bu hesapla davalı şirketin davacı şirkete borçlu olup olmadığı, her iki hesabın birlikte değerlendirilmesi ile davalı şirketin davacı şirketten alacaklı veya borçlu olup olmadığının belirlenme mümkün olabileceği hususu Sayın Mahkemenin takdirinde olacağı,….Davalı şirket —–davacı tarafından —– teminat mektuplarının paraya çevrildiğini beyan etliği, davacı şirket ticari defterlerinin dayanağı dökümler incelendiğinde.—- alacağına kayıt edildiğinin belirlendiği,17/12/2019tarihli kök raporumuzdaki görüşlerimizin korunduğu” yönünde görüş belirtmişlerdir.
—– — nezdinde verilmiş teminat mektubunun davacı——-çevrilip çevrilmediğine ——verilen cevabi yazıda teminat mektubunun ——tarihinde paraya çevrildiği bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre;Dava alacak davasıdır.
Mahkememizce gerekçeli ve —–görülen bilirkişi raporunda davalı şirketin —– defterinin kapanış onayı sunulmadığının tespit edildiği ve davalı şirketin ——-alacaklı durumda bulunduğu, davalı şirketten davacıya ————– borç kaydı yapılan işlemlerin karşı hesaba ait —– —- ibraz edilmediğinden bu hesapla davalı şirketin davacı şirkete borçlu olup olmadığı, her iki hesabın birlikte değerlendirilmesi ile davalı şirketin davacı şirketten alacaklı veya borçlu olup olmadığının belirlenmesinin mümkün olamayacağı belirtildiğinden davalı defterlerine mahkememizce itibar edilmemiştir. Bilirkişi raporunda davacı şirket tarafından ibraz edilmekle incelenen ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerini TTK hükümleri uyarınca süreleri içerisinde yaptırılmış olduğu, ticari defterlerin birbirlerini teyit ettiği tespit edilmiş olup davalı şirket tarafından davacı —- kullanılarak yapılmış satışların ———–davacı şirketin davalı şirkete göndermiş olduğu bedellerinden ———– edilen bedellerin borç alacak işlemlerine —- bu işlemler neticesinde, davacı şirketin dava tarihi olan ———– davalı şirketten bilirkişi raporunda dökümü bulunan iadelerden—– alacaklı durumda bulunduğu tespit edilmiş olup toplanan deliller uyarınca alınan bilirkişi raporu mahkememizce gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olduğundan tespit edilen miktar kadar davacının alacaklı olduğu mahkememizce kabul edilse de, ——————- yazılan müzekkereye —— davalı şirket lehine düzenlenen ———– tarihinde davacı şirket tarafından paraya çevrildiği bildirilmekle, davacının mahkememizce kabul edilen alacağının üzerinde tutarın teminat mektubunun paraya çevrilmesiyle tahsil edildiği anlaşılmakla davacının davalıdan alacağı kalmadığı görülmekle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
1-Karar harcı 59,30 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,40 TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli———– göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.