Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/950 E. 2019/780 K. 11.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/950 Esas
KARAR NO : 2019/780

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2017
KARAR TARİHİ : 11/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu ———–Şirketi’ne gönderilen ödeme emrine borçlu şirket haksız ve mesnetsiz itirazlarda bulunmuş olduğunu, davalı borçlu taraflarına gönderilen ödeme emrinin borçlu kısmında yer alan ticaret unvanının kendi unvanları olmadığından bahisle husumet itirazında bulunmuş, Ancak ödeme emrinde yer alan borçlunun unvanında ki eksiklik açıkça anlaşılabilecek maddi bir hata olduğunu, davalının husumet itirazı kötü niyetli ve hukuka aykırı olup reddialları teslim almış, tarafına tebliğ edilen faturalara yasal süresinde itiraz etmemiş olduğu nu, teslim aldığı mallara ilişkin satış bedellerini ödememiş olduğunu, taraflar arasında mevcut olan ticari ilişki gereği davalı borçlu müvekkilden, 18.02.2017 tarihli 913,97,-TL bedelli, 27.02.2017 tarihli 884,83.-TL. bedelli 18.04.2017 tarihli —-. bedelli fatura içeriğinde belirtilen ürünleri ve faturaları teslim almış olduğunu, alacaklı müvekkil huzurda görülen davaya konu malların bedellerini içeren faturaları sevk irsaliyeleri ile birlikte davalı borçluya teslim etmiş, davalı borçlu faturalara, yasal süre içerisinde fatura muhteviyatına itiraz etmediğinden fatura bedellerini kabul etmiş olduğunu, 18.04.2017 tarihli faturaya konu sevk irsaliyesi —— imzası ile teslim alınmış 27.02.2017 tarihli faturaya konu ürünler, fatura ile birlikte —— tarafından delillerde ekli tesellüm fişleri ile teslim edilmiş olduğunu, 18.02.2017 tarihli faturaya konu ürünler, fatura ile birlikte —– tarafından delillerde ekli tesellüm fişleri ile teslim edilmiş olduğunu, davalı borçlu tebliğ aldığı faturalara süresinde itiraz etmemiş olduğunu, davalının haksız ve mesnetsiz faiz itirazlarının reddi gerekmekte olduğunu, faturalar davalı tarafa tebliğ edilmiş, davalı süresinde itiraz etmediğinden faturanın münderecatını kabul etmiş ve borç muaccel hale gelmiş olduğunu” beyan ederek Davalı-borçlunun hakkında, haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş olduğu belirlenmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun olarak davalı tarafa tebliğ edilmiş olduğu, davalı tarafın herhangi bir cevap dilekçesi sunmamış olduğu belirlenmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacı ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanarak bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
İstanbul Anadolu ——.İcra Müdürlüğünün 2017/15619 esas sayılı dosyanın incelenmesinde;davacı /alacaklı tarafından davalı/borçluya karşı 5.439,75 TLcari hesap alacağı dayanak gösterilerek 5.439,75 TL asıl alacak 91,54 işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.531,29 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili taraflar arasındaki tşicari ilişkiye istinaden davalının davacıdan cari hesap dökümünde beklirtilen malları teslim aldığını,tarafına tebliğ edilen faturalara yasal süresinde itiraz etmediğini,teslim aldığı mallara ilişkin satış bedelini de ödemediğini belirterek icra takibinde bulunulduğunu yapılan itiraz üzerine duran takibin devamı için itirazın kaldırılmasını ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari deftere dayanıldığından tarafların ticari defterleri inceme yapmak üzere mahkememizce resen seçilen mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle;Davalının inceleme günü defter ve belge ibraz etmediğini ,Davacı tarafın 2017 yılı ticari defterlerinin birbirini doğruladığı, kanunlara uygun şekilde tutulduğu, davacı tarafın ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliğinde bulunduğu, davacı tarafın dosya içeriğine sunmuş olduğu cari hesap ekstresinin incelenmesinde davacı tarafça tanzim edilen 18.02.2017 tarihli ——nolu 913,97 TL lik ,27.02.2017 tarih — nolu 884,83 TL ve 18.04.2017 tarih — nolu 3.640,95TL lik toplam 5.439,75 TLlik faturasına karşılık davalı tarafın herhangi bir ödemesinin yapılmadığı,davacı yasal defter kayıtlarına göre davalı tarafın 20.06.2017 takip tarihi itibariyle 5.439,75 TL borçlu olduğu belirlenmiştir.18.02.2017 tarihli—– nolu —lik ,27.02.2017 tarih —- nolu 884,83 TL bedelli faturaların —- ile teslim edildiği ,— tarih —-nolu 3.640,95TL lik faturanın ise —-isimli kişiye teslim edildiğinin tespit edildiği bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; Davacı vekili dilekçesinde 18.02.2017 tarihli —- nolu 913,97 TL lik ,27.02.2017 tarih — nolu 884,83 TL ve 18.04.2017 tarih —- nolu 3.640,95TL lik toplam 5.439,75 TLlik fatura içeriklerinde belirtilen ürünleri ve faturaları davalı tarafın teslim almasına rağmen ödeme yapmadığını belirtmiştir.Bilirkişi tarafından sunulan raporda davacının takip tarihi itibariyle 5.439,75 TL borçlu olduğu,davaya konu üç faturalardan iki tanesinin kargo aracılığıyla bir tanesininde —— isimli kişiye teslim edildiğini tespit etmiştir. Davalı şirkete isticvap davetiyesi çıkarılmış,şirket yetkilisine duruşma gün ve saati bildirildiği halde duruşmaya katılmamıştır.İsticvap davetiyesinde dava konusu faturalara istinaden düzenlenen sevk irsaliyelerine konu malların teslimi hususunda beyanda bulunmak üzere çağrılmış olup gelmediği takdirde veya gelip te sorulara cevap vermediği takdirde malların tesliminin davalı şirkete yapılmış sayılacağının kabul edileceği ihtar olunmuştur.Davalı ödeme emrine itirazda alacklının icra takibine konu ettiği cari hesap ekstresinde gösterilen miktar kadar alacağı bulunmadığı itirazında bulunmuş olup açılan itirazın iptali davasında da cevap dilekçesi vermemiştir.Bilirkişi raporunda davacınin ticari defterlerinde yapılan tespite değer verilerek taraflar arasındaki ticari ilişki sonucunda dava konusu ticari malların isticvap davetiyesine rağmen davalı taraf duruşmaya katılmadığı için teslim hususu ispatlanmış olup davalı ödeme emrine itirazda borcun takibe konulan miktar kadar olmadığını iddia etse de ödemeye dair herhangi bir belge sunulmadığı gibi borç miktarının iddia ettiği kadar olduğu yönünde başka bir delil de göstermemiştir.Davalı takip tarihi itibariyle mütemerrit olduğu nazara alındığında takip tarihi öncesinde işlemiş faiz tahakkuku mümkün olmadığından istenemeceğine karar verilmiştir.Bu sebeplerle denetime tabi olan bilirkişi raporu esas alınmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu—–İcra Müdürlüğünün 2017/15619 sayılı takip dosyasına itirazının toplam 5.439,75 TL üzerinden iptali ile takibin bu tutar üzerinden devamına, fazla talebin reddine,
2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 371,59 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 94,47 TL harcın mahsubu ile bakiye 277,12 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 94,47 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL ilk masraf, 145,50 tebligat gideri ile müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 779,90 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 743,10 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—— deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —-. deki esaslara göre belirlenen 10,98 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.