Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/948 E. 2019/172 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/948 Esas
KARAR NO: 2019/172
DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/09/2017
KARAR TARİHİ: 12/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … davalılardan ————– adresindeki işyerini —— TL bedelle devralmak hususunda anlaştıklarını, bu anlaşmaya göre müvekkili tarafından davalıya —– tarihinde devir bedelinin 1/5’i oranında ödeme yapılacağını, kalanın ise —– tarihinde devir sırasında ödeneceğini, müvekkili tarafından —- tarihinde davalının bildirdiği diğer davalı …’a ait ————iban nolu hesaba aynı gün — TL miktarlı iki adet adet efte ile toplam –TL miktarı ödediğini, müvekkilinin üzerine düşen edimi yerine getirdiğini,—– tarihinde davalılar tarafından sözleşmeye konu iş yeri devredilmediğini, müvekkilinin ödemiş olduğu peşinat da iade edilmediğini, davalılar aleyhine İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün ——– esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalı borçluların vekilleri aracılığı ile takibe ve borca itiraz ettiklerini, takibin durduğunu, borçluların icra takibini durdurmak amacıyla kötüniyetli olarak borca itiraz ettiklerini, itirazın iptalini, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu uyuşmazlık taraflar arasındaki hukuki ihtilaf, Borçlar Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmekte olduğunu, müvekkileri aleyhine açılan iş bu davanın Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini iş bölümü itirazında bulunduklarını, iş bölümü itirazının ilk itirazlardan olduğunu, 6100 Sayılı HMK’nın 138. maddesi gereğince öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verilmesi gerektiğini, işbölümü itirarzlarının kabulü ile dosyanın İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, dava Borçlar Kanunu’nun ilgili madde hükümlerine dayalı itirazın iptali istemine ilişkin olduğunu, İcra İflas Kanunu’nun 67/1. maddesine aykırı olarak 1 yıllık dava açma süresi geçtikten sonra açıldığını, davanın bu yönden reddine karar verilmesini, dava dilekçesinde talep edilen alacakların zamanaşımı nedeniyle reddini gerektiğini, açılan davaya karşı zamanaşımı itirazında bulunduklarını, dava konusu sözleşmenin tarafları davacı taraf ile müvekkili ———– olduğunu, diğer müvekkili … açısından husumet itirazında bulunduklarını, müvekkillerinden ——- (devir eden) ile davacı … (devir alan) arasında, 15.01.2017 tarihinde —–L devir bedelli işletme devir sözleşmesi imzalandığını, davacı taraf sözleşmeden doğan edim ve yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacı devir tarihi olarak kararlaştırılan 01/05/2017 tarihinde devir bedelini davalıya ödemediğini, devir işlemlerini yerine getirmek üzere hazır bulunmadığını, ifadan kaçındığını, davacı taraf kendi kusuru ile ifadan kaçındığını, devir bedelini kararlaştırılan tarihte davalıya ödemediğini, işletmeyi devir almaktan haksız ve nedensiz şekilde vazgeçmiş olduğunu, bu nedenlerle açılan dava haksız ve kötüniyetli olduğunu, davacı tarafın açılan davada kötüniyetli olduğunu, davacının işletmeyi devir almaktan kendi kusuru ile kaçınması nedeniyle müvekkilini maddi ve manevi zarara uğrattığını, davacı taraf 01.05.2017 tarihinde devir bedelini müvekkiline ödemediğini, sözleşme ile kendisine yüklenen edim ve yükümlülükleri yerine getirmemiş, devirden kendi kusuru ile vazgeçtiğini, ödenen bedeli hukuken talep etme hakkı bulunmadığını,söz konusu bedelin kapora değil cayma akçesi olarak verildiğini, sözleşmedeki kaporaya yönelik ibarenin de esasen cayma akçesi niteliğinde olduğunu, haksız ve mesnetsiz davanın reddini, kötüniyetli olan davacı şirketin % 20’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Davalılar vekilinin görev itirazında bulunduğu, işletme devrinin TTK’da düzenlenmesi nedeniyle işletme devrinden kaynaklanan davalarda Ticaret Mahkemeleri görevli olduğundan davalılar vekilinin görev itirazının reddine karar verildiği, davalılar vekilinin … yönünden davanın husumet nedeniyle reddini talep ettiği, husumet itirazının esasla birlikte değerlendirilmesine karar verildiği, yine davacının zamanaşımı ve hak düşücürü süre itirazında bulunduğu, davanın 1 yıllık hak düşücürü süre içinde açıldığı, yine zamanaşımı süresi dolmadığından bu itirazların da reddine karar vermek gerekmiştir. Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Vergi dairelerinden gelen müzekkere cevapları, ——Ticaret Sicil Müdürlüğünden, ——– Odasından gelen müzekkere cevapları ve İstanbul Anadolu 6.İcra Dairesinin ——esas sayılı icra dosya aslının dosyamız arasına alınmıştır.
İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğünün ——sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine takip talebine —- sözleşmesinden kaynaklanan kaparo bedeli” açıklamasıyla—- TL asıl alacak,—- TL işlemiş faiz olmak üzere toplam —–TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalıların süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdikleri, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın, işletme devir bedeline yönelik verildiği iddia olunan kaporanın iadesi için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davalılar vekilinin söz konusu bedelin kapora değil cayma akçesi niteliğinde olup, sözleşme uyarınca davacıya verilemeyeceğini savunduğu, davacı devralan ile devreden davalı … ——– arasında yapılan—— Sözleşmesine göre; —————– adresindeki işyerinin —–TL bedelle davacıya devredilmesi, davacı tarafından davalıya banka havalesi ile —– tarihinde devir bedelinin 1/5’i oranında ödeme yapılacağı, kalan bedelin ise —– tarihinde devir sırasında ödeneceği, ödemenin yapıldığı gün itibariyle devir teslim yapılacağının kararlaştırıldığı, sözleşmenin diğer hususlar başlıklı 2 nolu bendinde, “ödemelerin zamanında yapılmaması durumunda verilen kapora kalmak suretiyle” şeklinde madde olduğu, davacı tarafından —- tarihinde davalı …’a ait ——— iban nolu hesabına aynı gün —- TL miktarlı iki adet adet —–ile toplam —- TL ödediği, —- açıklamalarında “ön ödeme devir için” şeklinde açıklama bulunduğu, davacı tarafın —– tarihinde davalılar tarafından sözleşmeye konu iş yerinin devredilmediğini bu nedenle ödenen bedelin iadesini talep ettiği, her ne kadar davalı tarafın davacı tarafın sözleşmeden doğan edim ve yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacının devir tarihi olarak kararlaştırılan ———- tarihinde devir bedelini davalıya ödemediğini, devir işlemlerini yerine getirmek üzere hazır bulunmadığını, davacının kendi kusuru ile ifadan kaçındığını, işletmeyi devir almaktan haksız ve nedensiz şekilde vazgeçmiş olduğunu, sözleşmede kapora ifadesi kullanılmasına rağmen cayma akçesi olduğunu ileri sürmüş olsa da davacı tarafından ödenen — TL bedelin sözleşme kapsamında kapora niteliğinde olduğu, sözleşmede de bu şekilde yer aldığı, BK’nun 156. maddesindeki “..açıkca cayma tazminatı olduğu şart edilmedikçe kapora, pey akçesi gibi verilen paralar cayma tazminatı olamayacağından akdi bozmakta haklı olsun olmasın onu veren taraf istirdata yetkilidir” hükmü uyarınca davaya konu olayda davacı tarafından davalı …’ın hesabına gönderilen bedelin açıkça cayma bedeli olarak nitelendirilmediği, sözleşmede cayma akçesi olduğuna ilişkin bir ibare bulunmadığı, aksine kapora olarak yazıldığı, söz konusu kaporanın ön ödeme olduğu ve satış vuku bulmadığına göre iadesinin gerektiği, söz konusu sözleşmenin tarafları——-ve davacı olsa da davacı tarafından paranın davalı …’ın hesabına gönderildiği, davalı … —— ödemeye itirazı olmadığı, yalnızca niteliğine yönelik itirazda bulunduğu, dolayısıyla davalı …’ın hesabına gelen bu paradan sorumlu olmakla …’ın husumete yönelik itirazının reddine karar vermek gerekmiş ve davalıların İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ——-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, takipten önce davacı tarafından davalılara gönderilen bir ihtarname olmadığından işlemiş faize ilişkin talebin reddine, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının inkar tazminat talebinin, davalıların da kötüniyet tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ——
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalıların İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla —— TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, işlemiş faize ilişkin talebin reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının inkar tazminat talebinin reddine,
3-Davalıların kötüniyet tazminat talebinin reddine,
4-Karar harcı 683,10 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 178,23 TL harçtan mahsubu ile bakiye 504,87 TL harcın davalılardan alınarak hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 178,23 TL peşin/nisbi harç, 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 209,63 TL harcın davalılardan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 163,50 TL yargılama giderinin kabul-red oranları gözetilerek 155,66 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine
7-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan dan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 436,44 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
9-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalılar vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/02/2019