Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/914 E. 2020/154 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/914 Esas
KARAR NO : 2020/154

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 21/08/2017
KARAR TARİHİ : 20/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 2015 yılından beri ticari ilişkinin mevcut olduğunu, devam eden ticari ilişkinin davalının ödemeleri aksatması nedeniyle sekteye uğramış olduğunu, davalı görüşmelerde borcun ödenmesinin defalarca talep edilmesine rağmen ödenmemiş olduğunu, bunun üzerine icra takibi başlatıldığını, davalının takibi durdurmak alacağın ödenmesini sürüncemede bırakmak amacıyla icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu “beyan ederek, davalının itirazının iptali ile % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı, usulüne uygun davetiyet tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Davaya konu İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine takip talebine “80.108,48TL cari hesap” açıklamasıyla 80.108,48TL TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Her iki tarafın uyuşmazlık konusu yıllara ait tüm (taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinin başladığı tarihi de kapsayan tüm) yasal ticari defterleri ve dayanak belgeleri (fatura, sevk irsaliyesi, ödeme belgesi vs.) üzerinde inceleme yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller ve dosya kapsamına göre tüm iddia ve itirazları karşılar şekilde rapor düzenlenmesi için dosyanın mahkememizce resen seçilecek bir mali müşavir bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafça ibraz edilen yasal defterlerin (HMK md. 222) uyarınca davacı lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacı yasal defter kayıtlarına göre 12.07.2017 takip tarihi itibari ile davacı asıl alacağının 80.108,48 TL’ si olduğu, davalı tarafın inceleme gününde defter ve belgeleri ibraz etmemesine ilişkin nihai karar takdiri ve değerlendirilmesi Sayın Mahkemeye ait olduğu ancak davacının usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterleri lehine kati delil teşkil edebileceği, davalı tarafça davacı tarafa çek, nakit ve banka havalesi yolu ile ödemelerin yapıldığı dikkate alındığında taraflar arasında ki ticari ilişkinin ispat edilmiş olduğu, davacının dosya kapsamında sunmuş olduğu irsaliyeli faturalar ve fatura dayanağı sevk irsaliyelerinde teslim alan bölümlerinde imzaların olduğu, bu itibarla davalının takibe konu fatura içeriklerinden haberdar olduğunun kabulünün gerektiği, davalının aldığı mal ve/veya bir kısmını iade ettiği ve/veya kalan kısmını ödediğine dair ispat edici mahiyette vesaik sunmadığı ayrıca davalının inceleme gününde herhangi bir defter ve belge ibraz etmediği gibi herhangi bir mazeret sunmadığı dikkate alındığında 12.07.2017 takip tarihi itibari ile davalı taraftan 80.108,48 TL’ si asıl alacaklı olduğunun ispatlandığı, davalı tarafın TBK. m 117 uyarınca rapor içeriğinde ayrıntısı verildiği üzere 12.07.2017 takip tarihi itibari ile mütemerrit olduğu nazara alındığında takip tarihi öncesinde işlemiş faiz tahakkukunun mümkün olmadığı, 12.07.2017 tarihli 80.108,48 TL’ lik takip miktarı ile karşılaştırıldığında herhangi bir fazlalığın olmadığı, bu itibarla takibin——-üzerinden devamı ile davalının mütemerrit olduğu nazara alınmak suretiyle 12.07.2017 takip tarihinden itibaren davacı asıl alacağı —- 3095 Sy.K.nun 4489 Sy.K.nun ile değişik 2.Maddesi gereğince T.C Merkez Bankası tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları (01.01.2017 sonrası %9,75) üzerinden basit usulde(3095 Sy.K.m3)temerrüt faizi tahakkukunun uygun olacağı, davacı tarafça talep edilen %20 oranında icra inkar ve kötüniyet tazminatının mahkemenin takdirinde bulunduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişiden, teslim hususunun her bir sevk irsaliyesi ve fatura için ayrı ayrı değerlendirmesi, teslim olan kısımda isim ve imza bulunup bulunmama durumuna göre ayrı ayrı değerlendirilme yapması için ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi ek raporda özetle;Davacının dosyaya sunduğu irsaliye ve irsaliyeli faturaların tümünde imzaların mevcut olduğu,faturaların isim ve imza olan ile sadece imza olanların ayrılması durumunda ;
————–….82.601,45TL
——–…3.365,66tl
——-……2.836,90TL
——-………..243,34TL
———…3.447,35TL
+———————————————–
Toplam:92.494,70TL
şeklinde olduğu,Davacının sunmuş olduğu faturaların davaya dayanak olan 80.108,48TLlik faturalardan fazla olduğu,08.06.2016 tarihli son faturada davalının 94.622,50TLlik borçlu olduğunun faturanın sol alt tarafında yazılı olduğ,söz konusu fatura sonrasında davalının takip tarihine kadar 13.800,00TL lik ödeme yaptığı,kalan 80.108,48TLlik bakiye alacağa ilişkin herhangibir ödemesinin bulunmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamına göre;Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacı ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.Dava itirazın iptali davası olup ispat yükü davacı üzerindedir.
Davalı taraf inceleme gününde defter ve belgelerini ibraz etmese de,davalı tarafça davacı tarafa çek, nakit ve banka havalesi yolu ile ödemelerin yapıldığı dikkate alındığında taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı mahkememizce kabul edilmiştir. Bilirkişi ek raporunda davacı tarafça sunulan fatura toplamı 92.494,70 TL olarak tespit edilmiş olup davacı tarafça takibe konulan alacak miktarı ise 80.108,48TLdir.Davacı vekilinin dosyaya sunduğu sevk irsaliyelerinde ve irsaliyeli faturalarda teslim alan kısımda imza bulunduğundan tüm fatura ve sevk irsaliyeleri isticvap davetiyesine eklenerek davalı şirkete HMK’nın 171. Maddesi uyarınca tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından 56 adet sunulan sevk irsaliyelerinin teslim alan kısmında isim ve imza bulunduğundan söz konusu irsaliyeler üzerindeki isim ve imzanın davalı şirketin yetkilisi veya temsile yetkili kişiye ait olup olmadığı hususunda beyanda bulunmak üzere davalı şirket yetkilisi davet edilmiş olup geçerli bir özrü olmaksızın gelinmediği takdirde veya gelipte sorulara cevap verilmediği takdirde imzayı kabul etmiş sayılacağı hususu ihtar edilmesine rağmen davalı taraf gelmemiştir.Bu sebeple ilgili sevk irsaliyelerindeki malların davalı şirkete teslim edildiği hususu kabul edilmiştir. Bilirkişi ek raporunda davacı tarafça sunulan fatura toplamı 92.494,70 TL olarak tespit edilmiş olup 08.06.2016 tarihli son fatura sonrasında davalının takip tarihine kadar 13.800,00TL ödemede bulunmuş olduğundan geriye kalan (92.494,70TL-13.800,00TL)78.694,70TL davacının alacağı olarak kabul edilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu –. İcra müdürlüğünün — Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 78.694,70 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranında ve değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan 78.694,70 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 5.375,63 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 967,52 TL harcın mahsubu ile 4.408,11 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 967,52 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk dava masrafı, 184,60 TL tebligat ve müzekkere gideri ve 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 920,60 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre(%98 kabul) 904,35 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, 16,25 TL’sinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan ———–vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.