Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/906 E. 2020/35 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/906 Esas
KARAR NO : 2020/35
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 18/08/2017
KARAR TARİHİ: 16/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde, özetle, ———- İcra Müdürlüğü’nün ——- esas sayılı icra dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalıların haksız olarak itiraz ettiklerini, itirazlar süresi içerisinde değilse öncelikle süre yönünden itirazların reddini talep ettiklerini, davalıların esasa yönelik itirazlarının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkile ait ——- plaka nolu araç ile davalı——— sürücüsü ve davalı —— işletmesinin ruhsat sahibi olduğu ——- plaka nolu araç arasında meydana gelen trafik kazası sonucunda——— plaka nolu araçta oluşan değer kaybı ve kazanç kaybının talep edildiğini, kazanın meydana gelmesinde kusurlu olan tarafın ——-plaka nolu araç sürücüsü olduğunu, sürücünün tam kusurlu olduğunu, ——- plaka nolu aracın hasarının trafik sigortası poliçesinden karşılandığını, kaza sonucunda —— plaka nolu araçta değer kaybı oluştuğunu, kazanç kaybı süresi içerisinde tramer işlemleri, ekspertiz işlemleri, parça temini ve tamir süresi yer aldığını, bu nedenle, müvekkili şirketin — günlük —- kazanç kaybına uğradığını, ekte sunulan kira sözleşmesine göre aracın günlük kira bedelinin ——TL olduğunu, ———- günlük kira bedelinin ———TL olduğunu, bütün bu nedenlerle, itirazların süresinde yapılmamış ise itirazların süre yönünden iptalini, yetki itirazının iptalini, takibin devamını, davalıların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiş, ——— tarihli ıslah dilekçesinde, değer kaybının —– TL olarak harca esas değerin de ———TL olarak Islah taleplerinin kabulü ile davanın alacak davasına dönüşmesini ve harç hesaplamalarının yapılmasını talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı ——- vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, davacı tarafından müvekkiline karşı açılan davada davaya karşı cevap verebilmeleri için ayrıntılı bir inceleme yapılması, olaya ait görüntülerin temin edilerek incelenmesi, kaza tespit tutanağı ve diğer delillerin değerlendirilmesi gerektiğini, bu nedenle, —– ay ek süre verilmesini talep ettiği, Ek süre sonucunda davalı vekilinin cevap dilekçesinin dosyada mevcut olmadığı görülmüştür.
Davalı ————- vekilinin cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafından müvekkili idare aleyhine trafik kazası nedeniyle itirazın iptali davası açıldığını, ancak gerek dava dilekçesinin gerekse kaza evraklarının incelenmesi sonucu taraflarına yöneltilen davanın hukuki mesnetten yoksun olduğunu ve bu nedenle reddi gerektiğini, davacı tarafın dilekçesinde olayın oluş biçimini anlatmadığını, sadece idare otobüsünü kullanan şoförün tam kusurlu olduğunu iddia ettiğini, bu iddianın gerçeği yansıtmadığını, sürücünün kusuru olmadığını, davacı yanın aracındaki değer kaybı ve kira ödemesi talep ettiğini, bu taleplerin hukuki dayanağı olmadığını, bütün bu nedenlerle, açılan davanın reddini, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasını talep ettiği,
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazası nedeniyle oluşan kazanç kaybı ve değer kaybı istemine ilişkin olarak açılan İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkiline ait ——— plaka sayılı aracın — tarihinde ——– plaka sayılı araç ile karıştığı trafik kazası neticesinde müvekkilinin aracında oluşan hasar nedeniyle değer kaybı ve kazanç kaybı meydana geldiğini ileri sürerek dava açmıştır.
HMK.nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır.
HMK.nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. 26.06.2012 tarihli 6335 sayılı Yasanın 2.maddesiyle değiştirilen TTK.5.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Ticari davalar TTK.4.maddesinde sayılmıştır. Buna göre her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde davanın konusuna bakılmaksızın dava nispi ticari dava olarak mahkememizin görevi alanında olacaktır. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde ise mutlak ticari dava söz konusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır. Somut olayda davacı ve davalılardan ———tacirdir. Uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmakta olup, dava her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmadığından 6102 sayılı TTK.nun 4 ve 5.maddelerinde öngörülen ticari davalardan olmadığı açıktır.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ———-.Hukuk Dairesinin ———- esas ——–karar sayılı olup, benzer nitelikte bir uyuşmazlıkta da Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret mahkemesi arasında ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi neticesinde yargı yeri belirlemesi yönünden verilen kararda bu uyuşmazlıklara bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiştir. Bu itibarla davaya bakmaya mahkememizin görevli olmadığı, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği anlaşıldığından, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, dosyanın karar kesinleştiğinde süresinde talep halinde görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İstanbul BAM ———Hukuk Dairesinin ——– esas ——— karar sayılı kararı uyarınca mahkememizin görevsizliği nedeniyle DAVANIN DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2-Dosyanın karar kesinleştiğinde süresinde talep halinde Nöbetçi İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Karar kesinleştiğinde süresinde talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak AÇILMAMIŞ SAYILACAĞI kararı verileceğinin ihtarına,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalılardan —– davalı ——– vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/01/2020