Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/853 E. 2018/564 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/853 Esas
KARAR NO : 2018/564

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından İstanbul Anadolu …..İcra Müdürlüğünün 2017/10372 esas sayılı dosyasıyla ödenmeyen kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için davalı … aleyhine 20.04.2017 tarihinde icra takibinin başlatıldığını, kurumca 29.12.2016 tarihinde yapılan kontrolde sözleşme yapmadan ……… seri numaralı elektrik sayacından enerji kullanıldığından dolayı kaçak elektrik tutanağının düzenlendiğini, yapılan hesaplamaların yürürlükte olan ……….Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine uygun olduğunu, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, asıl alacağa %16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişen oranlar üzerinden gecikme zammı ve gecikme zammı KDV’si ile birlikte takibin devamına, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendisine bildirilen elektrik kullanıma ilişkin bedelleri ödediğini, davacı kurumun davalının elektrik sayacını okumadığını, kaçak elektrik tutanağının tanzim edildiğini, müvekkilinin kaçak elektrik kullanımına neden olacak ve davacı kurumun izni olmadan kesilen elektriği açma gibi eylemlerde bulunmadığını, 6.533,14 TL icra takibini kabul etmediğini, davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, kaçak tahakkuka dayalı icra takibine ilişkin itirazın iptaline yöneliktir.
Davacı kurum elemanları tarafından ………. tarihli tutanak ile davalının …………. 1 İstanbul adresindeki iş yerinde abonelik sözleşmesi abone olmadan tahsilat borcundan elektriği kesik olan kayıtlı sayaçtan elektrik kullandığından bahisle tutanak tutulduğu anlaşılmıştır
Uyuşmazlığın çözümünün, özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden elektrik mühendisinden bilirkişi raporu alınmıştır.
Bilirkişi ………. raporunda özetle; davalının, abone olmadan tahsilat borcundan elektriği kesik olan kayıtlı sayaçtan elektrik kullandığı 29.12.2016 tarih ve ……….sayılı kaçak tutanağıyla tespit edildiği,………. Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 26.c.Maddesine göre; Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, mücbir sebep halleri dışında; yükümlülüklerini yerine getirmeden dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin izni dışında açması, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiği, kullanımın kaçak elektrik tüketimi olduğu,…… Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 28. (4). Maddesindeki hükme göre elektrik enerjisinin kesildiği tarihteki endeks değeri ile kaçak tespitinin yapıldığı tarihteki endeks değeri arasındaki fark dikkate alınarak hesaplanması gerektiği, davacı şirketin endeks değerlerini ibraz etmediği için kaçak tüketim miktarı aynı yönetmeliğin 28.b. maddesindeki; “Tespit edilen kurulu gücün kullanma faktörü 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve bu değer 3 kW’m altında olmamak üzere ortalama günlük çalışma saatlerine göre” hesaplandığı, ortalama günlük çalışma saatinin 8 saat olduğu, kaçak elektrik tüketim miktarının hesaplanmasında ve faturalamada esas alınacak süre: ………. Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 29.(1 ).a. Maddesinde;” doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla kaçak elektrik eneıjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespitinin yapıldığı tarih arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez. Doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu süre 90 gün olarak alınır” hükmüne göre 90 gün olarak alındığı, tutanak tanıklarınca kurulu gücün 10 kW olarak tespit edildiği, böylece davalının hesaplanan elektrik borcu 2.649,92 TL olarak hesaplandığı, faturanın son ödeme tarihi 14.02.2017 ve icra takip tarihi 20.04.2017 olduğundan, 2,649,92 TL/1,18= 2.245,69 TL’nin gecikme zammı 69,17 TL, gecikme zammı KDV’si 69,17 TL x 0,18=12,45 TL olduğu, davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan toplam alacağının 2.731,54 TL olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili rapora itiraz dilekçesinde; rapora tüketim miktarının 90 gün olarak hesaplandığını, bunu kabul etmediklerini, kaçak tüketime esas gün sayısına, çalışma sürelerine ve hesaplamada değerlendirmeye alınan kurulu güce ilişkin somut açıklama yapılmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekili rapora yönelik itiraz dilekçesinde; davalının kaçak elektrik tüketim eylemi olmadığını, müvekkilinin tüketimin doğru tespit edilmesini engelleyici bir icraatı olmadığı gibi dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin izni olmaksızın kesilen elektriği açma gibi bir durumun da söz konusu olmadığını, hesaplanan borcu kabul etmediklerini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın kaçak tahakkuka dayalı icra takibine ilişkin itirazın iptaline ilişkin olduğu, davalı, kesik olan elektrik enerjisini, abone olmadan dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin izni dışında açıp kullandığından Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 26.c. Maddesine göre kaçak elektrik enerjisi tükettiği, kaçak elektrik tüketim bedelinin bilirkişi tarafından hesaplandığı, her ne kadar davacı taraf bu hesaplamaya yönelik itirazda bulunmuş olsa da; itiraz dilekçesinde de belirttiği gibi Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin Kaçak elektrik tüketim miktarının hesaplanmasında ve faturalamada esas alınacak süre başlıklı 29/1-a maddesine göre; ” Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen tüketiciye yapılacak faturalandırmada, aşağıda yer alan süreler esas alınır. 26 ncı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi çerçevesindeki tespitlerde; kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olarak yapılacak hesaplamada esas alınacak süre; doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla kaçak elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespitinin yapıldığı tarih arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez. Doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu süre 90 gün olarak alınır.” hükmünün uygulanması gerektiği, dosyada kaçak elektrik kullanımının başladığı ve bittiği tarihlere ilişkin doğru bulgu ve belge bulunmadığı, yalnızca kaçak elektrik kullanımına ilişkin tespit tutanağının mevcut olduğu, bilirkişinin de bu nedenle bu madde doğrultusunda 90 günü esas aldığı ve hesaplamanın Yargıtay ……… Hukuk Dairesi’nin 10/12/2015 tarih 2015/12019 Esas 2015/20002 Karar sayılı kararında da belirtildiği şekilde …….Hizmetleri Yönetmeliği’ne ve Kaçak ve U…….. Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar hakkında 622 sayılı EPDK kararı ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre uygun olduğu, dolayısıyla davacı vekilinin hesaplamanın soyut olduğuna ilişkin itirazlarına itibar edilmediği, gerekçeli, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul Anadolu ……… İcra Dairesinin 2017/10372 esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, Takibin 2.649,92 TL asıl alacak, 69,17 TL Gecikme zammı, 12,45 TL Gecikme zammı KDV’si olmak üzere toplam 2.731,54 TL olarak devamına, Bakiye talebinin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,80 oranında ve 6183 sayılı Kanun gereği değişen oranlarda faiz (gecikme zammı) ve iş bu gecikme faizi tutarına % 18 oranında KDV işletilmesine, alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatının reddine, yine davacı takip başlatmakta haksız ve kötüniyetli olmadığından davalının kötü niyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu ………. İcra Dairesinin 2017/10372 esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının KISMEN İPTALİNE, Takibin 2.649,92 TL asıl alacak, 69,17 TL Gecikme zammı, 12,45 TL Gecikme zammı KDV’si olmak üzere toplam 2.731,54 TL olarak DEVAMINA, Bakiye talebinin REDDİNE, Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,80 oranında ve 6183 sayılı Kanun gereği değişen oranlarda faiz (gecikme zammı) ve iş bu gecikme faizi tutarına % 18 oranında KDV işletilmesine,
2-Alacağın likit olmadığından inkar tazminat talebinin reddine,
3-Davalının kötüniyet tazminat talebinin reddine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 186,59 TL harçtan peşin alınan 78,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 107,65 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 78,94 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 110,34 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 102,10 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 602,10 TL yargılama giderinin kabul red oranları gözetilerek 251,74 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden takdiren 2.180,00 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Reddedilen miktar yönünden 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
10-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. .