Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/8 E. 2022/801 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/8
KARAR NO: 2022/801
DAVA: Banka Teminat Mektubu Bedellerinin İstirdadı-Alacak
KARŞI DAVA : Haksız Fesih Nedeniyle Cezai Şart-Kar Kaybı-Ecrimisil-İnkişaf Bedeli
DAVA TARİHİ: 03/01/2017
KARŞI DAVA TARİHİ : 17/02/2017
KARAR TARİHİ: 09/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan —— davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında — imzalanan ——sözleşmesi ile ——ilişkilerinin başladığını, müvekkiline —- fazla alımlarda ——uygulanmasının kararlaştırıldığını, bunun uygulanmadığını, bu nedenle müvekkili şirketin —arasında zarara uğradığını, en son davalı ile müvekkili arasında imzalanan ——-sözleşmesinin —– devam ettiğini, müvekkili tarafından yükümlülüklerin eksiksiz olarak yerine getirildiğini, son zamanlarda davalının müvekkilini zarara uğratacak şekilde hareket ettiğini, alacaklarının müvekkiline ödenmediğini, banka ——- sebepsiz yere nakde çevrildiğini, bunun müvekkilinin——- nezdinde zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, davalının müvekkiline —- itibaren ürün vermediğini, müvekkili şirketin ——-firmasının bu nedenle kapalı durumda olduğunu, bu durumun müvekkilinin—– sebebiyet verdiğini, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete —bedelli ———- verildiğini, —- ihtarnamesiyle ——– tazmini nedeniyle müvekkilinin alacaklı olduğu tutarın iadesini veya karşılığında ürün ikmali yapılmasının talep edildiğini, davalı şirket ile muhtelif tarihli görüşme taleplerine cevap verilmediğini ve müvekkilinin —- sayılı ihtarı ile —— bittiğini belirterek müvekkili şirket tarafından davalı şirket lehine—-tarafından düzenlenerek verilen —-bedelli ———ile—–bedelli ——–iadesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla —— yılları arasında yıllık kota üzerinden yapılması gereken——– eksik yapılmış olması sebebiyle şimdilik — ve yine davalı tarafça —tarafından düzenlenen —-bedelli ——- nakde çevrilmesi sebebiyle cari hesap ilişkisinde müvekkilinin alacağı olarak görünen —- Olmak üzere toplam şimdilik —– de müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı/karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin —– yükümlülüklerine aykırı davranmadığını, davacının haksız feshinden önce yürürlükte olan sözleşmenin —– sözleşme olmadığını, davacının—- sonra bu yönde bir talepte bulunmasının kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirket ile davacı arasındaki ——-ilişkisinin —- kurulduğunu ve feshe kadar devam ettiğini, bu tarihler arasında müvekkili şirket ve davacının — sözleşme ve taahhütname, —- tarihli —- tarihli ———- akdettiklerini, bu süreç boyunca müvekkili şirketin imza altına aldığı hükümlerin gereğini yerine getirdiğini, davacıya gerekli ürün ikmalini sağlayarak her sözleşme/protokol ile kararlaştırılan —–ne kadar ise onu uyguladığını, müvekkili şirket ile davacı arasındaki ——–ilişkisinin süresi ve sık aralıklarla imzalanan yeni sözleşmeler de gözetildiğinde aksinin düşünülemeyeceğini, ——-ilişkisini süresinden önce feshedenin ve müvekkili şirketin zarara uğramasına ve yapmış olduğu yatırımın karşılığını alamamasına sebebiyet verenin davacı taraf olduğunu, —-tarihli ————bedeli ödemesi yapacağının kararlaştırıldığını, müvekkili şirket tarafından bu tutarın, davacının protokol süresi boyunca —– olduğu düşünülerek ve buna güvenilerek verildiğini, davacının faaliyette kalacağını düşünen müvekkilinin erken fesih sebebiyle vermiş olduğu hibe bakımından zarara uğradığını, davacının tüm talepleri mesnetsiz olduğu gibi, iddialarının da gerçeği yansıtmadığını, davacının müvekkil şirketten herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını, müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu, davacının, —- arasında yıllık —–üzerinden yapılması gereken —-eksik yapılmış olmasından dolayı yaklaşık —- ———- birinin nakde çevrilmiş olmasından dolayı —- alacaklı olduğunu iddia ettiğini ancak bu alacak taleplerinin hiçbirinin gerçek durumu yansıtmadığını, fesih sebebiyle alakalı olarak mahkemeyi yanıltmaya çalıştıklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı/karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; davacı karşı davalının, taraflar arasında imzalanmış olan sözleşme ve protokollerde öngörülen süreden önce haksız olarak ——-ilişkisini feshettiğini, cezai şart ödemekle yükümlü olduğunu,—- tarihli —- maddesi uyarınca —-müvekkili arasındaki ——ilişkisinin—- devam edeceğinin kararlaştırıldığını, ilgili protokolün —–şekilde bu protokolü ve/veya iş bu protokole bağlı olarak akdedilecek olan ———istasyonu ——-sözleşmesini fesih etmek isterse —— cezai şart ödemeyi gayri kabili rücu kabul beyan ve taahhüt eder.” dendiğini, bu madde uyarınca davacı karşı davalının müvekkili şirkete borcu bulunduğunu, iddiaları asılsız olduğu gibi, davacı/karşı davalının kendi edimlerini ifa etmediğini, yıllık satış taahhüdünü yerine getiremeyen tarafın da davacı/karşı davalı olduğunu, davacı/karşı davalının basiretli bir tacir olarak hiçbir hile, tehdit ve baskı altında kalmadan bahsi geçen protokolü imzaladığını, davacı/karşı davalının taahhüdünü yerine getirmek ve sözleşmeye aykırı davranışı sebebiyle taraflar arasında serbest iradeleriyle kararlaştırılmış olan —– cezai şartı ödemekle yükümlü olduğunu,—- tarihli ——protokolü ile davacı/karşı davalının —- tarihinden başlamak üzere —-boyunca her yıl en az —- yapacağının kararlaştırıldığını, feshe kadar geçen süre boyunca sadece —– yaptığını bu kapsamda cezai şart ödemekle yükümlü olduğunu, feshe kadar geçen —-satın alması gereken davacı/karşı davalının —– eksik alım gerçekleştirdiğini, bu kapsamda müvekkili şirketin protokolün —-gereğince ton başına —cezai şart olarak hesaplama yapıldığında —— cezai şart alacağı bulunduğunu, sözleşme ve protokollerin sürelerinden önce feshedilmiş olmasından dolayı müvekkilinin kar kaybına uğradığını, müvekkilinin yıllık belirli tutarda alım yapılması kararlaştırılmış olan bayisinden sebepsiz yere yoksun kaldığını, bu sebeple müvekkili şirketin kar mahrumiyeti alacağı doğduğunu, davacı/karşı davalının—- ise yıllık———- yapmayı taahhüt ettiğini, müvekkilinin davacı/karşı davalıya —— tarihine kadar ürün ikmali yapmayı planladığını ve buradan elde edeceği gelire de karşılık ayırdığını, davacı/karşı davalının fesih tarihi itibariyle,—— karşılığında elde edeceği alacaktan ve ———bakımından da —- karşılığında elde edeceği alacaktan mahrum kaldığını,—— için toplamda —— tutarında kar mahrumiyeti alacağı bulunduğunu, davacı/karşı davalının müvekkiline ait —— haksız yere elinde bulundurup bu sistemden yararlanmaya devam ettiğini, davacı/karşı davalının müvekkili şirkete haksız fesih tarihinden itibaren başlamak üzere sistemin iade edileceği tarihe kadar bilirkişiler tarafından hesaplanacak ecrimisil bedelini ödemekle yükümlü olduğunu, —- tarihli ——-sözleşmesi uyarınca davacı/karşı davalıya —— ödemesi yapıldığını, ——ilişkisinin öngörülen tarihten erken şekilde feshedilmesi nedeniyle —– için ödenmiş olan bu bedelin——– usulüyle hesaplanmak suretiyle müvekkili şirkete iadesi gerektiğini, müvekkilinin yaklaşık —– olabileceği öngörülen ticari —– bedeli bakımından da alacaklı olduğunu, karşı davayı belirsiz alacak olarak açmış olmalarının sebebinin müvekkilinde bulunan ——— nakde çevrilmiş olması ve müvekkilinde bulunan çek ve senetlerin kambiyo senetlerine ilişkin takibe konu edilmesi suretiyle alacağın bir kısmının karşılanmış olması olduğunu, bakiye alacağın ancak bilirkişiler tarafından yapılacak olan hesaplama neticesinde ortaya çıkacağını, satış taahhüdüne bağlı cezai şart alacağının, erken feshe bağlı cezai şart alacağı, kar mahrumiyeti ve ticari —– bedeli alacağına karşılık müvekkilinin davacı/karşı davalının bütün borçlarına karşılık ——olarak vermiş olduğu toplamda —— bedelli ——- paraya çevirdiğini, davacı/karşı davalının müvekkiline vermiş olduğu çek ve senetleri takibe konu ederek tahsilat yaptığını, müvekkilinin davacı/karşı davalıdan olan alacağının belli bir kısmını tahsil etmiş olması nedeniyle bakiye alacağının bilirkişiler tarafından hesaplanacak olan alacak kalemlerinden düşülmesi halinde kesin olarak tespit edilebileceğini, bu sebeple davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edildiğini, davacı/karşı davalının alacaklı değil borçlu olması nedeniyle tüm taleplerinin reddiyle, haksız ve erken fesih sebebiyle müvekkilinin uğradığı zararın giderilmesi ve sözleşme kapsamında doğmuş olan borçların davacı/karşı davalıdan tahsil edilebilmesi amacıyla karşı davanın kabulüne, karşı davaya konu her bir kalem için ayrı ayrı temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, —— müvekkiline iadesine, bilirkişiler tarafından hesaplanacak olan ecrimisil bedelinin müvekkiline ödenmesine, müvekkilinin halihazırda icra takiplerinden ve ———- paraya çevrilmesinden elde ettiği tahsilat arasındaki farkın, şimdilik —— olarak davacı/karşı davalı taraftan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep dava dava etmiştir.
Davacı/karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; davalı/karşı davacının—- yıl boyunca, müvekkiline hakkı olanı vermediğini, elinde ——–, müvekkiline ait çek ve senet bulunmasına rağmen, bir ay boyunca yakıt vermeyerek, müvekkili şirketin mahvına sebep olduğunu, çektikleri ihtara rağmen, yakıt vermeyerek, müvekkilinin sözleşmeyi haklı olarak feshetmesine sebep olduğunu, davalı/karşı davacının cezai şart istemesinin mümkün olmadığını, aksine haklı feshe sebep olduğu için müvekkiline cezai şart ödemesi gerektiğini, buna ilişkin dava haklarını saklı tuttuklarını, sözleşme ile belirlenen cezai şartın karşılıklı olması gerektiğini, sözleşme incelendiğinde bütün cezai şartların, hakim konumdaki, davalı/karşı davacı lehine düzenlendiğini, bayi konumundaki müvekkilinin lehine herhangi bir cezai şart hükmü içermediğinin görüldüğünü, tek taraflı olması nedeniyle cezai şartın geçersiz olduğunu, davalı/karşı davacının kötü niyetinin karşı dava dilekçesinde müvekkilinin yıllık—– —-taahhüdü verdiğini iddia etmesinden de anlaşılacağını, müvekkili ile davalı/karşı davacı arasında yapılan —- tarihli ——-EK PROTOKOLÜ ile söz konusu taahhüdün ——indirildiğini, davalı/karşı davacının ——– bedeli ve kar kaybı istemesinin yerinde olmadığını, sözleşmenin feshine haksız işlemleri sebebi ile davalı/karşı davacının sebebiyet vermesinden dolayı —— ve kar kaybı talebinde bulunamayacağını, müvekkilinin sözleşme süresince satmayı taahhüt ettiğinden çok daha fazla yakıt satışı yaptığını, böylelikle davalı/karşı davacının sözleşme süresince yapmayı planladığı yararı sağladığını, davalı/karşı davacının herhangi bir kar kaybı olmadığını belirterek karşı davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava ve karşı dava taraflar arasında imzalanan —– ve —–sözleşmesinden doğan alacak, ——— iadesi, sözleşmenin haksız olarak feshedildiği iddiasına dayalı cezai şart, kar kaybı, ecrimisil, ——– bedeli taleplerine ilişkindir. Davacı davalı ile aralarında —— imzalanan ——-sözleşmesine göre yıllık ——- fazla ürün alımında ——-uygulanmasının kararlaştırıldığını, ancak davalının —— uygulamadığını bu nedenle —– arasında yaklaşık —— ——ilişkisinin — tarihli ——- hükümleri uyarınca devam ettiğini, üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini, ancak davalının son dönemde ticari olarak ——– sebep olabilecek tutum içine girerek ——- nakde çevirdiğini ve cari hesap ilişkisinde yaklaşık—-tutarında alacaklı olmalarına rağmen bu tutarın nakden yahut ürün karşılığı verilmediğini, davalının ——- tarihinden itibaren ürün vermeyi kestiğini bu nedenle satış yapılamadığını, bu yüzden davalıya —— ihtarnamesinin gönderilerek ——— tazmini nedeniyle alacaklı oldukları tutarın iadesi veya karşılığında —– ürün ikmali yapılması hususunun bildirildiğini, davalıdan bir karşılık alamadıklarını, bu yüzden—— ihtarnamesiyle ——sözleşmelerinin feshedildiğini belirterek halen davalı elinde bulunan —- —– kendilerine iadesi ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla—-sözleşmesi nedeniyle yapılması gereken iskontoların yapılmamış/eksik yapılmış olması sebebiyle —-yılları arasında oluşan yaklaşık — yine fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ————– nakde çevrilmesi nedeniyle şirket alacağı olarak görünün yaklaşık —- davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı yan cevap ve karşı dava dilekçesinde taraflar arasında —- yükümlülüklerine aykırı davranmadığını, —- sonra talepte bulunulmasının hakkın kötüye kullanımı olduğunu, davacının bu süre içinde konuyla ilgili herhangi bir ihtar veya uyarıda bulunmadığını, bu süreçte üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini, davacıya ürün ikmalini sağlayarak her tür iskontonun olması gereken kadar uygulandığını, davacının kendisinden talep edebileceği hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını, ——— haksız olarak nakde çevrildiği iddiasının da gerçeği yansıtmadığını, ——sözleşmesini süresinden önce fesheden ve bu nedenle zarara uğramasına neden olanın davacının kendisi olduğunu, —– ödemesi yapıldığını, bu ödemenin protokol süresi boyunca davacının bayi olacağı düşünülerek verildiğini, erken fesih nedeniyle verdiği hibe bakımından zarara uğradığını, davanın reddi gerektiğini savunmuş, karşı davasında ise karşı davalının sözleşme ve protokollerde öngörülen süreden önce ——-sözleşmesini haksız olarak feshettiğini,—- cezai şart ödemekle yükümlü olduğunu,—–davalının —- yapacağının kararlaştırıldığını, karşı davalının feshe kadar süre içinde sadece —— şart ödemesi gerektiğini, sözleşme ve protokollerin süresinden önce feshi nedeniyle kar kaybına uğradıklarını, kar mahrumiyetinden karşı davalının sorumlu olduğunu, karşı davalının sözleşme ilişkisini sona erdirmiş olmasına rağmen halen ——–sistemini kullandığını, sistemin iadesi yahut faturayla sabit bedellerinin ödenmesi gerektiğini, bu konuda talepte bulunulmasına rağmen iade yapılmadığı gibi ödemede yapılmadığını, sistemi haksız şekilde elinde bulunduran ve yararlanmaya devam eden karşı davalı yönünden haksız fesih tarihinden itibaren sistemin iade edileceği tarihe kadar hesaplanacak ecrimisil bedelinin de karşı davalıdan tahsili gerektiğini, aynı şekilde karşı davalıya yapılan—- bedeli ödemesinin de —- sene için ödenmiş olmasından ötürü bu bedelin —– esasına göre kendilerine iadesi gerektiğini, bu tutarın yaklaşık —— olabileceğini, karşı davalıdan olan satış taahhüdüne bağlı cezai şart, erken feshe bağlı cezai şart, kar mahrumiyeti ve ticari ——– bedeli alacağına karşılık davalının —–olarak verdiği toplam —-tutarlı ———–nakde çevrildiğini,——– takip dosyalarında karşı davalı tarafından verilen çek ve senetlerin takibe konularak tahsilat yapıldığını, karşı davaya konu alacakların bir kısmı tahsil edildiğinden bakiye alacağın bilirkişi tarafından hesaplanması gerektiğini, bu nedenle davayı belirsiz alacak davası olarak açtıklarını belirterek karşı davadaki her bir talebin ayrı ayrı temerrüt tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili sunduğu cevaba cevap ve karşı davaya cevabında verilen ——— tazmin edildiğini, bu nedenle davaya istirdat davası olarak devam edeceklerini bildirmiş, karşı davada ceza şart talep edilemeyeceğini, feshin haklı olduğunu, sözleşmeyle karşılıklı olarak cezai şart belirlenmesi gerektiğini, tek taraflı kararlaştırılan cezai şartın geçersiz olduğunu, yıllık —- taraflar arasında yapılan ——- düşürüldüğünü, karşı davacının diğer taleplerinin de yerinde olmadığını belirterek karşı davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Karşı davacı vekili —– protokolü isimli bir belgenin müvekkilinde bulunmadığını ileri sürmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin —– günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktalarının tespiti ile tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanarak bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Davacı yanın, davasında talep ettiği ilk kalem alacağını dayandırdığı —– ait sözleşmeyi sunması istenmiş, davacı vekili sözleşmesinin kendilerinde olmadığını belirterek karşı taraftan istenmesini beyan etmiştir. Davalı-karşı davacı vekili sunduğu —- tarihli dilekçesinde taraflar arasında imzalanan —– sözleşmede ——–ile ilgili ödeme yapılacağına ilişkin bir düzenleme olmadığını beyan etmiş ve dilekçesi ekinde —– tarihli —– sunmuştur. Bu sözleşmenin sonunda ayrıca ipotek verilmesini içeren ek sözleşmenin bu sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olduğu düzenlenmiştir. Davalı vekilince sunulan sözleşme ekinde ipotek verilmesine ilişkin ek sözleşme olmamakla birlikte dava dilekçesi ekinde davacının sunduğu belgeler arasında ipotek tesisine ilişkin bir belge bulunduğu, imza içermediği ancak bu belgede davacının talebini dayandırdığı ———uygulamasından bahsedildiği görülmüştür. Esasen davalı da cevap dilekçesinde taraflar arasındaki ilişkinin —– kurulup feshe kadar devam ettiğini belirterek bu tarihler arasında tarafların imzaladığı sözleşmeleri sıralamış ve ——- taahhütnameyi de belirtmiştir. Devamında bu süreçte imza altına alınan hükümlerin gereğinin yerine getirildiğini her sözleşme ve protokol ile kararlatırılan ——-ne kadar ise uygulandığını, davacı talebinde haklı dahi olsa aradan —–yıl geçtikten sonra talepte bulunmasının hakkaniyete uygun olmadığını ifade etmiştir.
Karşı davada karşı davacının —- hükmüne dayandırdığı eksik alım nedeniyle cezai şart talebi yönünden davacı karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesinde —verilen taahhüdün —- ek protokolü ile— düşüldüğünü beyan etmiş ve —-sunmuştur. Bu protokolün —-tarihli bayi protokülünün ayrılmaz parçası olduğunun yazılı olduğu ve bayi adayının taahhüdünün ——olduğu ancak bayi adayının——-cezai şart sorumluluğu olduğunun kabul edildiği anlaşılmıştır. Davalı-karşı davacı vekili bu ek protokolün müvekkili kayıtlarında olmadığını beyan etmiş —- tarihli dilekçesinde de —- ek protokolünde müvekkili şirket adına atılan imzalardan bir tanesinin imza tarihi itibariyle —- yetkili —– ait olduğunu, diğer imzanın kime ait olduğunun belirlenemediğini, protokolün imza tarihi itibariyle geçerli imza sirküleri uyarınca —- imza yetkililerinin —-sözleşmesi akdedilmesi durumunda şirketi çift imza ile temsil edebileceklerini, tek imzanın yeterli olmadığını,—–dışında kalan diğer imzanın kime ait olduğu belli olmadığından ve imza sirkülerinde de yer almadığından müvekkili tarafından tanınmayan, onanmayan bir işlem olduğunu bu yüzden — cezai şartın —- hesaplandığını beyan etmiştir. Davacı-karşı davalı vekili tarafından ——– aslı dosyaya sunulamamıştır.
Dava konusu edilen ——– tazmin edildiğine ilişkin tazmin yazıları ve ödeme dekontları getirtilerek dosya içine alınmış, taraf iddia ve savunmaları dosyaya sunulan tüm deliller ve iki tarafın ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde inceleme yapılarak dava ve karşı davadaki talepler yönünden rapor düzenlenmesi için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş alınan —– tarihli ek rapora taraflarca itiraz edilerek yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması talep edildiğinden itirazların değerlendirilmesi yönünden seçilen yeni bilirkişi heyetine dosya tevdi edilmiş ve —– tarihli kök rapor ile—– tarihli ek rapor alınmıştır.
Dosyaya sunulan delillerden taraflar arasında ticari ilişkinin —- kurulduğu ve davacı/karşı davalı tarafından gönderilen ——- uyarınca ———-ve —- feshine kadar da ticari ilişkinin sürdüğü bu süreçte tarafların aralarında gerek —- sabittir. Davalı yanda davacının fesih ihtarına karşı ———– ihtarnamesini düzenleyip davacıya göndermiş ve bu ihtarnamede davacıya ——– nakde çevrilmiş olmasına rağmen cari hesap alacağının tamamının karşılanmadığını, bunun yanı sıra cezai şart ödemekle yükümlü olduğunu, sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini, bu yüzden kar kaybı ve ——- bedeli ödemekle yükümlü olduğunu, bunun için gerekli yasal yollara başvuracaklarını bildirdiği, ancak söz konusu tutarların ödenmesi yönünde bir ihtarının olmadığı anlaşılmıştır.
Atanan son bilirkişi heyeti, her iki tarafın ticari defter ve dayanak kayıtlarını incelemiş ve taraflar arasında varlığı kabul edilen ——- tarihine kadar yürürlükte kalıp uygulandığını, davacının da bu dönemde yıllık kota üzerinden yapılması gereken iskontoların eksik yapılmasından ötürü alacak talebinde bulunduğunu, ——protokolü uyarınca bu dönemde davalının davacıya ——eksik ——–uyguladığını, bu protokol davalının da kabulünde olmakla birlikte davalının, davacının sözleşme süresi içinde eksik ——-uygulandığı yönünde herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin belirlenen fiyatlar üzerinden ürün alımı yaptığını davacının bu fiyatları kabul ile ürün alımı yaparak zımnen kabul etmiş sayılması gerektiğini iddia ettiğini, bu durumda——- yürürlükte olduğu dönemde davacının ihtirazi kayıt ileri sürmeden davalının belirlediği fiyattan alım yapmış olması ve yine sözleşme sona erdiğinde hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin yeni bir sözleşme imzalamış olması karşısında protokol ile düzenlenen ——-uygulaması yönteminden tarafların vazgeçtiğinin kabulü gerektiği dolayısıyla davacının protokol uyarınca artık eksik uygulanan ————-nedeniyle talepte bulunamayacağını belirtmiştir. Bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirilmeler mahkememizce de yerinde görülmüş ve davacının —— uyarınca artık —–uygulanmadığını belirterek talepte bulunamayacağı sonucuna varılmıştır.
Davacı yanın —— adet ——- çevrilmesi nedeniyle cari hesapta davalıdan —-cari hesap alacağı bulunduğu —- ——— iadesine ilişkindir. —– yönünden diğer ———tazmin edildiğinden davasını istirdada dönüştürmüştür. Davalı/karşı davacı ise ———- haklı olarak nakde dönüştürdüğünü karşı davadaki talepleri bakımından ———bedellerinin nakde dönüştürülmesi yanı sıra bir kısım icra dosyalarından da tahsilat yapıldığını bakiye alacağın hesaplanması gerektiğini beyan ettiğinden asıl davadaki—– talepler karşı davadaki talepler ile bir arada değerlendirilmiştir.
Karşı davadaki ilk talep —- ——protokollerinin ve eki —sözleşmelerinin davacı karşı davalı tarafça haksız olarak süresinden önce feshedildiği iddiasına dayalı olarak cezai şart istemidir. Bunun yanı sıra kar mahrumiyeti, eksik ürün alımından ötürü cezai şart, ——— sisteminin iadesi/fatura bedelinin ödenmesi, fesih tarihinden itibaren—- sisteminin kullanılmış olması nedeniyle ecrimisil ve davacıya ödenen ——- bedelinin boşa giden kısmının iadesi de talep edilmektedir.
Taraflar arasında —– sözleşmesi imzalanmış olup —– tarihleri arasında —-süreyle geçerli olacağı kabul edilmiştir. Aynı şekilde —– tarihleri arasında —– süreyle geçerli olduğu düzenlenmiştir. Davacı karşı davalı, gönderdiği —— tarihli fesih ihtarı ile sözleşmeleri feshettiğini bildirmiştir. Bu ihtardan önce davacı davalıya gönderdiği ——tarihinden itibaren beyaz yakın verilmediğini belirterek ihtarın tebliğinden itibaren —- içinde ürünlerin gönderilmesini talep etmiştir. Fesih ihtarında davalının ürün vermemesi gerekçe gösterilmiştir. Davalı yan ise —- teslimatı yapıldığını, —– tarihli ihtardaki iddiaların asılsız olduğunu, bunun yanısıra davacıya yakıt ikmalinin sağlandığı dönemde dahi davacının vadesi gelmiş olmasına rağmen tahsil edilemeyen çekleri bulunduğunu ileri sürmüştür—–bilirkişi heyeti —– tarihli kök raporda bu konudaki değerlendirmelerinde davacının —– vadeli ürün gönderilmesini talep ettiğini, yine ne miktarda ürün istediğini açıklamadığını, taraflar arasında —– vadeli ürün gönderilmesi yönünde bir sözleşme hükmü yahut teamül olduğuna dair davacı tarafça bir delil sunulmadığını, davalının—— tarihinden sonra davacıya ürün ikmali yaptığını beyan etmesi karşısında davacı/karşı davalının sözleşmeyi feshinin haksız olduğunu açıklamıştır. Bu rapora karşı davacı/karşı davalı vekili sunduğu itiraz dilekçesinde somut bir itiraz dile getirmemiş, sözleşmenin feshinin haksız olduğunun kabulü halinde dahi demek suretiyle rapora itirazlarını bildirmiştir. Öte yandan davalının ——- ürün ikmali yapıldığına yönelik ikinci cevap dilekçesindeki beyanlara da davacı/karşı davalı tarafça itiraz edilmemiştir. Aynı heyetten alınan ek rapora karşı beyan dilekçesinde de davacı/karşı davalı vekili bu konuda somut bir itiraz ileri sürmemiş, sözleşmenin erken feshedildiği kabul edilse dahi karşı davadaki taleplerin reddi gerektiğini ifade etmiştir. Bilirkişi heyetinin tespitleri ve taraf vekillerinin beyanları bir arada değerlendirildiğinde davacının sözleşmeyi haksız olarak süresinden önce feshettiği mahkememizce de kabul edilmiştir.
Karşı davadaki ilk talep —– hükümlerine dayalı olarak sözleşmenin süresinden önce haksız olarak feshedilmesi nedeniyle —– cezai şart istemidir. —— sözleşmenin —– cezai şart düzenlenmiş ve ——- herhangi bir şekilde bu protokolü ve/veya bu protokole bağlı olarak akdedilecek —- ———-sözleşmesini feshetmek istemesi halinde davalı/karşı davacıya —– cezai şart ödemeyi kabul ettiği görülmüştür. Davacının —-feshettiği dolayısıyla karşı davacının — cezai şart talebinde bulunabileceği mahkememizce de kabul edilmiştir. Karşı dava dilekçesinde karşı davacı —- cinsinden talepte bulunmuş ve sunduğu ıslah dilekçesi ile de—–erken fesih nedeniyle cezai şart bedelinin tahsilini talep etmiştir. 2.bilirkişi heyeti kök raporunda — cezai şartın —-tarihindeki satış kurunu esas almak suretiyle karşılığını —–olarak hesaplamıştır. Karşı dava tarihi —- olup bu tarihdeki —–. Ancak karşı davacı vekili bilirkişinin daha düşük —— çevirdiği miktarı esas alarak davasını ıslah ettiğinden bu tutara itibar edilmiş, belirlenen cezai şart tutarının davacı/karşı davalının ekonomik olarak mahfına yol açmayacağı da bilirkişi raporuyla saptandığından karşı davadaki bu talebin tamamının kabulü uygun görülmüştür.
Karşı davadaki ikinci talep —- protokolü uyarınca karşı davalının—– yapacağı kabul edilmiş iken karşı davalının feshe kadar geçen sürede sadece —– göre—– —–cezai şart olarak hesaplama yapıldığında — cezai şart alacağı olduğuna dayalıdır. —- tarihli bayilik —- karşı davalı her yıl—– yapacağını, eksik alım halinde ton başına —-ödeyeceğini kabul ve taahhüt etmiştir. 2. bilirkişi heyeti kök raporunda —— yapılmış ise de, kaşı davacının talebinin feshe kadar geçen süre için ——- yapıldığına yönelik olduğu belirtilerek bilirkişi heyetinden tekrar hesaplama yapması istenmiş, ek raporda bilirkişi heyetinin davalı/karşı davacı tarafça sözleşmenin —– sonunda eksik alımdan kaynaklanan cezai şart alacak hakkını davacı/karşı davalıdan talep ettiği ya da bu hakkını saklı tuttuğunu ortaya koyan bir delil sunulmadığından —– için davalı/karşı davacının eksik alımdan ötürü talepte bulunamayacağı ancak —–yılın başlangıcından fesih tarihine kadar olmak üzere cezai şart talep edebileceği kabul edilerek hesaplama yaptığı ve hesaplama yaparken davacı/karşı davalının dayandığı —–sorumluluğunu esas aldığı, —–cezai şart istenebileceğini bildirdiği anlaşılmıştır. Oysa ki —– tarihli ek protokoldeki imzalar davalı/karşı davacının kabulünde olmayıp davacı/karşı davalı tarafça aslı dosyaya sunulamamıştır. O yüzden —- protokol uyarınca hesabın—— yapılması gerektiği buna göre karşı dava da talep edilebilecek cezai şart miktarının da——- yapılmasının uygun olduğu kanaatine varılmış olmakla birlikte davalı/karşı davacı vekili dosyaya sunduğu —— tarihli rapora karşı beyan dilekçesinde raporun hükme esas alınmasını talep ve bilirkişi heyetince belirlenen rakam üzerinden davasını ıslah ettiğinden bilirkişi ek raporundaki hesaplamaya itibar edilmiştir. Yukarıda esas alınan —–ile ilgili olarak yapılan açıklamalar ile saptanan cezai şart tutarına ilişkin olarak davacı/karşı davalının mahvına yol açmayacağına ilişkin açıklamalar bu talep içinde aynen geçerli olup ıslah edilen haliyle —–cezai şart bedelinin davacı/karşı davalıdan tahsili gerektiği sonucuna varılmıştır.
Karşı davadaki —– sözleşmelerinin davacı/karşı davalı tarafından süresinden önce feshedilmesi nedeniyle oluşan kar mahrumiyeti talebine ilişkindir. Davalı/karşı davacı fesih nedeniyle —-edeceği alacaktan mahrum kaldığını, bu durumda ——tutarında kar mahrumiyeti doğduğunu ileri sürmektedir. 2.bilirkişi heyeti kök ve ek raporunda karşı davalının eksik alım nedeniyle cezai şart ödeme yükümü altına girdiğini, cezai şartın amacının davalının kar mahrumiyeti zararının karşılanması olduğunu bu yüzden karşı davacının kar mahrumiyeti talep edemeyeceğini mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise talep edilebilecek miktarın hesaplandığını açıklamışlardır. Dosyaya sunulan —– tarihli —– alacağının kabul edilip bu taahhüt yerine getirilmezse —– maddesinde de karşı davacının karşı davalı tarafça feshe sebebiyet verilmesi halinde maruz kaldığı zararı ve satış kaybından dolayı mahrum kaldığı kar kaybını——- talep edebileceği hususlarının düzenlenip mahrum kaldığı karın hesaplanış biçimi olarak da sözleşme süresi içinde satışı taahhüt edilen ürün miktarından,—— tarafından satın alınan ürünün miktarı düşüldükten sonra bulunacak rakam üzerinden hesaplanacağı kabul edilmiştir. Bu durumda karşı davacının sözleşmenin feshedildiği tarihten itibaren sözleşmenin normalde sona ereceği tarihe kadar olmak kaydıyla kar mahrumiyeti talebinde bulunabileceği sonucuna varılmıştır.
Yine taraflar arasında imzalanan ——– yönde düzenleme bulunduğu, karşı davacının, sözleşmenin haksız olarak bayii tarafından feshedilmesi halinde satış kaybından dolayı mahrum kaldığı karı isteyebileceğinin kabul edildiği görülmüştür. Davacı/karşı davalı sözleşmeleri——- tarihinde feshetmiş olup, her iki sözleşmenin kalan süreleri ile sınırlı olmak kaydıyla karşı davada kar mahrumiyeti talep edebileceği, bilirkişi tarafından hesaplamasının yapıldığı ancak davacının ıslah dilekçesi ile daha az tutarda talepte bulunduğu anlaşılmakla taleple bağlı kalınarak karşı davacının kar mahrumiyeti talebi de yerinde görülmüş, 2.bilirkişi heyetinin aksi yöndeki görüşüne itibar edilmemiştir.
Karşı davadaki 4.talep karşı davalıya teslim edilen——- sisteminin sözleşme sona ermiş olmasına rağmen iade edilmemesi nedeniyle iadesi ve fesih tarihinden iade tarihine kadar olmak üzere ecrimisil hesaplanarak karşı taraftan tahsili istemidir. Karşı davalı vekili — bedelinin ödendiğini ve sonrasında da ——– dosyasından haczedilip muhafaza altına alındığını bildirmiştir. 2.bilirkişi heyeti dosyaya sunulan faturalar itibariyle —— davalıya teslim edildiğini ancak dosyaya sunulan protokol ve sözleşmelerde bayi olan karşı davalıya ariyet olarak teslim edilen tüm malzemeler sayılmış olmasına rağmen bunlar arasında otomasyon sisteminin sayılmadığını, karşı davacının otomasyon sistemine ariyet olarak karşı davalıya teslim ettiğini dolayısıyla iade de ecrimisil talebine hak kazandığını ispat edemediğini açıklamıştır. Bilirkişi heyetinin açıklamaları dosya kapsamında toplanan deliller ile uyumlu olduğundan mahkememizce de kabul edilerek karşı davadaki bu talebin yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Karşı davadaki son talep ise, karşı davacı tarafından diğer tarafa ödenen ———– bedelinden erken fesih nedeniyle kalan kısmın———— esasına göre hesap edilip iadesi talebidir. Karşı davacının karşı davalıya —- hükmü uyarınca sözleşmenin —- devam edeceği inancıyla ödeme yapıldığı ileri sürülmektedir. Karşı davalı tarafça sözleşme —– tarihinde haksız olarak feshedilmiştir. Normal şartlarda sözleşmenin süresi —– tarihinde sona erecektir. Bu durumda karşı davalı tarafça sözleşme süresinden önce haksız olarak feshedildiğinden sözleşmenin feshinden sonra geriye kalan süresi için ödenen kısmın——- usulüne göre yapılacak hesabı ile bulunacak miktarın iadesi gerektiği bilirkişi raporunda açıklanarak iadesi gereken miktarın———olduğu hesaplanmıştır. Bilirkişi raporundaki değerlendirme ve hesaplama mahkememizce de yerinde görülmüş ve hükme esas alınmıştır.
Yine bilirkişi raporunda davalı/karşı davacının — nakde çevrilmesi ve icra dosyaları nedeniyle tahsil ettiği tutarlar toplamının ——olduğu belirlenmiştir. Davalı/karşı davacının karşı davasında sözleşmelerin haksız olarak feshedilmiş olması nedeniyle talep edebileceği alacakları sırasıyla;
—— erken fesih nedeniyle cezai şart—– eksik alım nedeniyle cezai şart—– kar mahrumiyeti —– bedeli olmak üzere toplam —– olarak hesaplanmış karşı davacının yaptığı tahsilatlar talebi uyarınca mahsup edildiğinde bakiye —–alacağının kaldığı bu durumda asıl davada davacının cari hesap alacağı ve ——– istirdadı taleplerinin de yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Karşı davada davacı hükmedilen tutarlara ayrı ayrı temerrüd tarihlerinden itibaren avans faizi yürütülmesini talep etmiş ve davasını HMK 107 maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak açmıştır. Dava öncesinde karşı davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosyaya sunulmuş bir delil yoktur. Karşı davacının diğer tarafa gönderdiği ihtarname içeriğinde karşı davaya konu alacak kalemlerinin ödenmesi yönünde bir ihtar bulunmadığından karşı davalının karşı dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, karşı davanın HMK 107 maddesi uyarınca açılmış olması nedeniyle alacağın tamamı için karşı dava tarihinden itibaren faize hükmedilebileceği kabul edilerek asıl davanın reddine, ve ıslah edilen karşı davanın kabulüne,—- karşı dava tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte karşı davalıdan tahsili ile karşı davacıya ödenmesine, dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-ASIL DAVANIN REDDİNE,
2-ISLAH EDİLEN KARŞI DAVANIN KABULÜNE, —- karşı dava tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte karşı davalıdan tahsili ile karşı davacıya ödenmesine,
3-Asıl davada karar harcı 80,70 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 11.271,15 TL.harçtan mahsubu ile bakiye 11.190,45 TL.harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Asıl davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Asıl davada davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 90.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karşı davada karar harcı 46.188,93 TL.den karşı davacı tarafça yatırılan toplam 11.631,90 TL.harcın mahsubu ile bakiye 34.557,03 TL.harcın karşı davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
7-Karşı davada karşı davacı tarafça peşin olarak yatırılan 11.631,90 TL.harcın karşı davalıdan tahsili ile karşı davacıya ödenmesine,
8-Karşı davada karşı davacı tarafça yapılan 31.40 TL.ilk masraf, 4.500,00 TL.bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.531,40 TL.yargılama giderinin karşı davalı taraftan tahsili ile karşı davacı tarafa ödenmesine,
9-Karşı davada karşı davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.deki esaslara göre belirlenen 92.378,31 TL.vekalet ücretinin karşı davalıdan tahsili ile karşı davacıya ödenmesine,
10-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı ve davalı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı karşı davalı vekili ile davalı karşı davacı vekilinin yüzlerine karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2022