Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/759 E. 2021/492 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/759 Esas
KARAR NO: 2021/492
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 11/07/2017
KARAR TARİHİ: 29/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müteveffa —- ait olan davalı ———- plakalı traktörü müteveffanın oğlu kullanmakta iken —–devrilmesi sonucu vefat ettiğini, davalı sigorta şirketine destekten yoksun kalma tazminatı için başvuru yapıldığında davalı sigortalının talep konusu kazada kendi aracında vefat etmesi nedeniyle ortaya çıkan bir zarara ilişkin olarak, destek olduğu yakınlarına karşı işletenin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı gerekçesiyle taleplerini reddettiğini, davalı sigorta şirketinin bu red kararının tamamen kötü niyete dayandığını, davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacıların her biri için — olmak üzere toplam —— maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren en yüksek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —- plakalı aracın davalı şirket tarafından ——- sigortalandığını, davalı şirketin davacılara karşı sorumluluğu bulunmadığını, davacı yanın murisinin, kaza yapan aracın işleteni olduğunu,——- bendi uyarınca, işleten tarafından ileri sürülecek tazminat talepleri teminat dışı bırakıldığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, davalı şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte sigortalı araç sürücüsünün kusurunun tespiti halinde ortaya çıkan zarardan kaynaklanan tazminatın hesaplanması için dosyanın aktüer siciline kayıtlı aktüerya uzmanına gönderilmesini, açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın,———sürücü kendi kusuruyla vefat eden yolcu konumunda bulunan destekten dolayı tazminat talep edemeyeceğinden davanın esastan reddini ve ——– gereğince işleten tarafından ileri sürülecek tazminat talepleri teminat dışı olacağından davanın reddini, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespitiyle uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilmiş, davacıların ekonomik sosyal durum araştırmalarının yapıldığı,——- kendilerine kaza nedeniyle gelir bağlanıp bağlanmadığı, bağlandı ise rücuya tabi olup olmadığının sorulduğu, aracın trafik tescil kaydının istendiği, davalı şirketten hasar dosyasının celp edildiği, hasar dosyasının incelenmesinde; davacılara bir kısım ödeme yapıldığı görülmüştür.
Murise ait mirasçılık belgesinde; davacıların murisin mirasçıları olduğu görülmüştür. Davacılar murisine ait aracın trafik sigorta poliçesinin kaza tarihini de kapsar şekilde davalı sigorta şirketi tarafından düzenlendiği görülmüştür.
Davacı davasını ıslah ederek talebini——çıkarmıştır.
Mahkememizce trafik bilirkişisinden alınan kusur raporunda; —– plakalı — yolcu konumunda olan müteveffa —- % 62,50 oranında asli kusurlu olduğu, davacı sürücü ——% 37,50 oranında tali kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Tarafların kusur raporuna itirazları, mahkememizce alınan kusur raporu ile kaza tespit tutanağı arasında çelişki olması—– rapor alınması talebinde bulunulması üzerine kusur oranlarının tespiti için —— rapor alınmıştır.
——- tarihli bilirkişi raporunda özetle; kazanın meydana gelmesinde —- plakalı traktörde yolcu konumunda olan müteveffa —– % 40 oranında, davacı sürücü ——%40 oranında kusurlu olduğu ve —– ayakçığın kırılmasının %20 oranında etken olduğu belirtilmiştir.
Aktüer bilirkişi ek raporunda özetle; davacı eş—–uyarınca hesaplanan zararının ——- olduğu, diğer davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunamayacağı belirtilmiştir.
——-maddesinde belirtilen bir motorlu aracın işletilmesinin bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur.
—— sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir.
——tarihinde yürürlüğe girmiştir. ———- yürürlükten kaldırılmıştır. —maddesine göre, —– tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
———- gereği,——-teminat tutarları ile tarife ve talimatları —- bağlı bulunduğu —- Kanundan aldığı yetki ile —- belirler. —- maddesinin birinci cümlesinde; “Sigorta sözleşmelerinin ana muhtevası, —– onaylanan ve sigorta şirketlerince aynı şekilde uygulanacak olan genel şartlara uygun olarak düzenlenir.” ifadesi mevcut olup bu doğrultuda, yapılacak sözleşmeler —şartlara uygun olmak zorundadır. —–, sözleşmede taraf olmayan —— tarafından, Kanundan alınmış olan yetkiye dayalı olarak belirlenir. —- veren bir kuruluş olmadığı gibi hizmeti alan taraf ile bir sözleşme ilişkisi içinde bulunmamaktadır.
——- tarihinde yürürlüğe giren —– uygulanmasının, ——- kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği” ilkesine aykırı olduğunu söylemek mümkün değildir. Bu ilkenin uygulanabilmesi için her iki tarafın özgür iradesi ile poliçe düzenlendikten sonra zarar görenin aleyhine tazminatın kaldırılması yada azaltılmasını gerektirecek değişikliklerin yapılması durumunda geçerli olacaktır. Oysa —– tarihinde yürürlüğe giren ——yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibarı ile ——–kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Sigortacı, işletenin sorumluluğunu poliçe ve genel şartlar kapsamında üstlendiğine göre, sonradan bir değişiklikten bahsetmek mümkün olmayacaktır. Kaldı ki, —— —- sigortacı, sigorta sözleşmesine ilişkin tüm bilgileri, sigortalının haklarını, sigortalını —– olarak dikkat etmesi gereken hükümleri, gelişmelere bağlı bildirim yükümlülüklerinden oluşan aydınlatma yükümlülüğünü sigortalıya karşı yerine getirmese dahi sigortalı, sözleşmenin yapılmasına—–gün içinde itiraz etmemiş ise sözleşme poliçede yazılı şartlar ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan genel şartlar kapsamında yapılmış olur.
— tarihinde yürürlüğe giren —– —- araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen —— yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise, ——poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, —— göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde——- belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. —-kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının—– çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir. Kapsama giren teminat türlerinin tanımlandığı ——– dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” şeklinde ifade edilmiştir. ——“İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve (d) bendinde “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” —– teminatı dışında kalan hallerden sayılmıştır.
Somut olayda, desteğin işleteni ve kaza anında yolcu konumunda olduğu araçla — tarihinde %40 kusuru ile gerçekleşen tek taraflı kazada ölmesi nedeni ile desteğin eşi ve çocuklarının desteğin aracının——- destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur.
Davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçenin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri ——– olup, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamı ise —- tarihinde, yani poliçenin teminat başlangıç tarihi olan —- tarihinden önce yürürlüğe giren —- belirlenecektir.
——- bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla oluşan destek zararları, destekten yoksun kalma —– teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için, motorlu aracın işletilmesi sırasında ölen kişinin mutlaka üçüncü bir kişi olması gerekir. Eldeki davada ise, desteğin üçüncü kişi olarak kabulü mümkün değildir.
Yine ——, destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle, %40 kusuru ile kendi ölümüne neden olan desteğin kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında bulunmamaktadır. Poliçenin teminat başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan ——- sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme bulunmamasına göre, davacıların davalı sigorta şirketinden destek tazminatı talep etme hakkı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. —-
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
1-Karar harcı 59,30 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 848,83 TL harçtan mahsubu ile bakiye 789,53 TL’nin karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
2-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. m 13/4 e göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacılar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacılar vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/06/2021