Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/717 E. 2021/820 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/717 Esas
KARAR NO : 2021/820

DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/06/2017
KARAR TARİHİ : 04/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:—— tarihinde çift taraflı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sürücü—– plakalı aracı— üzerinde seyir halinde ——– seyreden araca sağ arkadan çarpması sonucunda kaza meydana geldiğini,—- minibüs içerisinde yolcu olarak bulunan —- yaralanarak kaza sonrası hastaneye kaldırıldığını, kaza tespit tutanağına göre kazanın oluşumunda 2918 Sayılı K.T.K’ya göre—–ise 56/1-c Takip mesafesini korumamaktan kusurlu olduğunun kanaatine varıldığını, müvekkilinin kazada— araçta yolcu olarak bulunduğunu, bu nedenle kusura katılmasının mümkün olmadığını, kazadan sonra müvekkiline ——-tarafından —– olduğunu, davanın kabulü ile tahkikat sonucunda müvekkillerinin zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere —– (sürekli/kalıcı iş gücü kaybı nedeniyle —- geçici iş göremez hale gelmesi ve gelir kaybına uğraması nedeniyle de 100,00 TL) maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının müvekkili şirkete başvurusu üzerine maluliyet tazminatı hesaplanabilmesinin gerekli evrak talep edildiğini, davacı taraf belgeleri ibraz etmeden dava açtığını,— getirilmediğini, davanın usulden reddini talep ettiklerini, davacı tarafın davadan önce yaptığı başvurusu üzerine şirketleri——- hasar dosyası açıldığını, davacı taraf Trafik Sigortası Genel Şartlar uyarınca gereken sakatlık raporunu ve diğer belgeleri ibraz etmediğini, bu nedenle davacının maluliyet tazminatı taraflarınca tespit edilmediğini, müvekkili şirkete yapılan başvuruda yeterli ve gerekli evrakın bulunmaması sebebiyle başvuru neticelendirilemediğini, davacı tarafın, huzurdaki davadan önce müvekkili sigorta şirketine yapmış olduğu başvuruda gerekli ve yeterli evraklar temin edilmediğini, bu sebeple iş bu dava anılan maddeye ve KTK’nIn değiştirilen 97. maddesine aykırılık teşkil ettiğini, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddinin gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik giderlerini taleplerinin Trafik Sigortası Genel Şartları gereği teminat dışı olduğunu, — sorumluluğunda olduğunu, ilgili teminat dolayısıyla —— sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona erdiğini, tedavi giderleri nedeniyle —- bir sorumluluğu kalmadığını, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, geçici iş göremezlik giderleri tedavi gideri kapsamında olup 6111 sayılı yasa uyarınca müvekkil şirketin tedavi giderleri nedeniyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafın tedavi giderleri taleplerinin müvekkil şirket açısından reddi gerektiğini, davacı taraf sigortalılarının kusurunu ve zararını usulen ispat etmesinin gerektiğini,—- oranında sorumlu olduğunu, davacı taraf, sürekli maluliyet halinde zararını ispat etmesinin gerektiğini, davacının maluliyeti ile kaza arasında illiyet bağının tespitini ve maluliyet oranının tespiti mevzuata göre maluliyet raporu tanzime tek yetkili —- sevk edilerek maluliyet raporu alınmasını talep ettiklerini, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğu poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu, kaza tarihinde geçerli poliçe teminatlarının 310.000 TL ile sınırlı olduğunu, davacıların kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerektiğini, teminatın tek, hasar görenlerin birden fazla olması durumunda Karayolları Trafik Kanunu 96.madde gereğince teminatın paylaştırılması gerekli olduğunu, yetki itirazının kabul edilerek dosyanın yetki yönünden reddini, aleyhimize haksız olarak açılan davanın reddini, —- davacıya bağlanan gelirlerin tespitini, maluliyet oranının tespiti — rapor alınmasını, davacının davasının ispatı halinde; müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak, yargılama giderleri—– açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle sürekli ve geçici iş göremezlik talebine ilişkindir.
Mahkememizce davaya konu — sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedavi evrakları, kazaya ilişkin ceza dosyası celbedilmiş;— müzekkere yazılarak davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş; ——-davacının sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış; —– maluliyet raporları alınmış; —— bilirkişisine tevdi edilerek hesap raporu alınmıştır.
—- dosyası incelendiğinde; davacının içinde yolcu olarak bulunduğu ve davalı sigorta şirketine sigortalı ve dava dışı —- plakalı minibüsin önündeki araca duramayarak çarptığı, ceza mahkemesinde alınan raporda; davalıya sigortalı —- plakalı minibüs şöforünün % 100 oranında kusurlu olduğu, karşı araç sürücüsünün kusurlu olmadığının belirtildiği görülmüştür.
—-tarafından hazırlanan maluliyet raporunda özetle: ———- meydana gelen trafik kazası sonucu davac—- 28603 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre; Kalıcı —– niteliğinde olmadığı, —— iyileşme süresinin— uzayabileceği, kişinin bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceğini, bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirilebileceği belirtilmiştir.
Rapora itiraz edilmesi üzerine —- rapor alınmıştır.
— kararı ile düzenlenen maluliyet raporunda özetle: davacı—– geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, —Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
—- kararı ile düzenlenen raporda özetle: 22/08/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle —– hükümleri kapsamında— iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Aktüer Bilirkişi — alınan raporda özetle: Davalı — davacının Geçici İş Göremezlik zararından bu açıdan bir tenzil yapılmadığı, dava dışı —tarafından davacı — süre için toplamda 97,99 TL Geçici İş Göremezlik Ödemesi yapıldığı, yapılan ödemenin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmı davacının hesaplanan geçici iş göremezlik zararından tenzil edildiği, davacı kazazede — hesaplanan geçici iş göremezlik zararının– ödemenin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmının tenzili sonrası bakiye geçici iş göremezlik zararının 6.811,40 TL olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın, 22/08/2016 tarihinde davalı —- ile sigortalı ve dava dışı—– plakalı minibüs ile dava dışı—— sevk ve idaresindeki—-çarpışması sonucu davacının yaralandığı ve geçici ve sürekli iş göremezlik nedeniyle tazminat talebinde bulunduğu, ceza mahkemesinde alınan kusur raporu olayın oluş şekline uygun gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle yeniden kusur raporu alınmasına gerek görülmediği, davalıya —– plakalı araca duramayarak çarpması sonucu %100 oranında kusurlu olduğu, karşı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı,
—— Karar sayılı kararında da belirttiği üzere maluliyetin tespitinde kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre belirlenmesi gerektiği,—-alınmasına yönelik yeniden rapor alınmışsa da — tarihi itibariyle geçerli olan yönetmelik uyarınca maluliyet raporu alınması gerektiği belirtildiği, somut olayda kaza tarihi olan —- Raporları Hakkındaki Yönetmelik esaslarına göre alınmış raporun hükme esas alındığı, bu rapora ve aslında dosyada alınan tüm maluliyet raporlarına göre davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı, geçici işgöremezlik süresinin (3) ay olduğu,
Davacının sürekli maluliyeti bulunmadığından sürekli iş göremezlik talebinin reddi gerektiği,
Her ne kadar davalı taraf geçici iş göremezlik zararının teminat dışı olduğunu ileri sürmüşse—- sayılı kararında da; “2918 sayılı KTK 98. maddesinde —– sorumlu olduğu tedavi giderleri açıkça sayılmış olup bu giderler kapsamında geçici iş göremezlik tazminatının bulunmadığı açıktır. Yeni Genel Şartların A.5.b maddesinde açıklanan sağlık giderleri teminatının —- sorumluluğunda olduğu düzenlenmesi ile aynı yönde değişiklik 2918 sayılı KTK’da yapılmadığından yukarıya aktarılan Anayasa Mahkemesi iptal kararı gereğince yeni Genel Şartların A.5.b maddesi sigorta şirketinin sorumluluğunu —- olduğundan uygulanamayacaktır. Bu nedenle davalı vekilinin geçici iş göremezlik zararının poliçe teminatı kapsamında olmadığına ilişkin —— görülmemiştir.” belirtildiği üzere geçici iş göremezlik zararının teminat kapsamında olduğu, davacının geçici iş göremezlik—– yapılan ödemenin mahsubu ——– hesaplandığı, —- tarafından yapılan hesabın gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı,
Davacı tarafın başlangıçta —– geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 200,00 TL üzerinden dava açtığı, davacı vekilinin 06/08/2021 tarihinde sunduğu talep artırım dilekçesi ile dava—– göremezlik nedeniyle belirtilmiş gibi —– olan—-iş gücü kaybının temerrü tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte talep edildiği, ancak açıklandığı şekilde başlangıçta belirtilen 200,00 TL talebinin tamamının geçici iş göremezlik talebine ilişkin olmadığı, —— sürekli iş göremezlik talebine ilişkin olduğu görüldüğünden geçici iş göremezlik talebinin—– taleple bağlı kalınmak suretiyle kabulünün gerektiği, davacının davalıya sigortalı — olması nedeniyle müterafik kusurunun bulunmadığı bu nedenle indirim yapılmasına gerek görülmediği, davacının davadan önce —— tarihinde tebliğ edildiği, sigorta şirketinin 8 iş günü sonrası 20/06/2017 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşıldığından 6.711,40 TL geçici iş göremezlik zararına bu tarihten itibaren dava dilekçesinde temerrüt faizi talep edilmiş olmakla yasal faiz işletmek gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-6.711,40 TL geçici iş göremezlik zararının temerrüt tarihi olan 20/06/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Sürekli iş göremezlik talebinin reddine,
3-Karar harcı 458,46 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 24,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 55,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 403,06 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 31,40 TL peşin harç ve 24,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 86,80 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 563,19 TL tebligat ve müzekkere masrafı, ——— tarafından düzenlenen —— ücreti olmak —– giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 2.957,87 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —— vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- göre belirlenen reddedilen miktar üzerinden 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı