Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/715 E. 2020/395 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/715 Esas
KARAR NO : 2020/395
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 28/06/2017
KARAR TARİHİ 15/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihli kazada davalı —nezdinde sigortalı bulunan —- sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı motosikletin tek taraflı trafik kazası yaptığı, kazada, —- yolcu konumunda bulunan müvekkili ———- olarak iş göremez hale geldiğini, dava konusu trafik kazasının gerçekleşmesinde————— Karayolları Trafik Kanunu’nunda yer alan kurallara riayet etmeyerek kusurlu olduğunu, müvekkilinin geçirmiş olduğu trafik kazası sonucunda, köprücük kemiğinde kırık meydana geldiğini, müvekkilinin hayatı boyunca geçirmiş olduğu kazanın izlerini taşıyacağını ve eskisi gibi çalışamayacağını, ciddi bir kazanç mahrumiyeti söz konusu olduğunu, belirli bir süre iş gücü kaybına uğradığından geçici iş göremezlik tazminatı ödenmesi gerektiğini, ayrıca yargılama sırasında alınacak maluliyet raporu ile kalıcı iş göremezlik tazminatının hesaplanarak müvekkiline ödenmesi gerektiğini beyan ederek, yargılama sonucunda müvekkili için geçici ve sürekli işgöremezlik maddi tazminat değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik asgari —- geçici iş göremezlik ve —- işgöremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranları ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;haksız fiillerden doğan tazminat alacaklarının, fiil tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde ileri sürülmesi gerektiğini, davacı tarafın davayı işbu 2 yıllık süre içerisinde ikame etmediğinden, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, işbu davanın hasarın meydana geldiği yerde, haksız fiilden zarar gören davacının yerleşim yerinde veya müvekkili şirketin merkezinin bulunduğu —- mahkemelerden birinde açılması gerektiğini, davacının HMK’da yetkili olarak belirtilen mahkemelerin hiçbirinde davasını ikame etmediğini, bu nedenle yetki yönünden davanın reddi gerektiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen — tarihli kazaya karıştığı belirtilen, — plakalı aracın, müvekkili şirkete —- tarihleri arasında geçerli olmak üzere ——— sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı ———- olduğunu, müvekkili sigortacı şirketin, üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabildiğini, müvekkili şirketinin sorumluluğu sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, davacının kendi ihmalkar davranışı ve kusuru sonucu motosikletten düştüğünü, ortada bir trafik kazası ve sigortalı araç sürücüsünün kusurunun mevcut olmadığını,—————– geçici iş görmezlik ve tazminatının poliçe teminatı kapsamında olmadığının açıkça belirtildiğini beyan etmiş, davanın yetkisiz mahkemede açılmış olması sebebiyle reddine, davanın zamanaşımı sebebiyle reddine, geçici iş görmezliğe ilişkin talebin reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından doğan geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı taleplerine ilişkindir. Davacı anne oğlu —- velayeten açtığı davada —–meydana gelen trafik kazası sonucu —-ağır şekilde yaralandığını, olayın meydana gelmesinde yolcu durumundaki —-kusur yüklenemeyeceğini,—- plakalı ———–davalı tarafça düzenlendiğini belirterek tespit edilecek tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı taraf ise olayın meydana gelmesinde dava dışı sigortalının kusurlu olmadığını, geçici iş göremezlik tazminatının sigorta teminatı dışında kaldığını, davanın zamanaşımı süresinde açılmadığını, mahkemenin bu davayı görmekte yetkisiz olduğunu savunmuştur.
Mahkememizin ön inceleme duruşmasında tarafların sulh olma imkanının bulunmadığı anlaşılmakla uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilip deliller toplandıktan sonra————– raporu ve kusur ve tazminat bilirkişisinden de kendi uzmanlık alanlarında rapor alınmakla sonucu gidilmiştir.
Davalı —– kaza nedeniyle düzenlenmiş hasar dosyası istenmiş, davadan önce başvuru yapılması üzerine —– hasar dosyası açılmış, evrakların eksik olması dolayısıyla ödeme yapılmadığı belirtilmiştir. Gönderilen —— düzenleme tarihli olduğu, —- tarihinde meydana gelen trafik kazasının poliçe geçerlilik süresi içinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak —- tarafından takipsizlik kararı verilmiş olduğu anlaşılmıştır. Yine ———gelen cevapta da herhangi bir geçici işgöremezlik tazminatı ödemesi yapılmadığı bildirilmiştir. Trafik kazası nedeniyle davacıya uygulanan tedaviye ilişkin tüm hastane kayıtları da dosya içine alınmıştır.
———— alınan ——— tarihli maluliyet raporunda kişide meydana gelen lezyonların tüm vücut fonksiyonlarında kayıp oluşturmadığını ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren ———-güne kadar uzayabileceği belirlenmiştir.
Kusur bilirkişisi raporda olayın meydana geliş şekli ve tespitlere göre————sürücüsünün kaza mahalli olan meskun mahal yerleşik alan içinde dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederek, kamunun rahat ve huzurunu bozacak veya kişilere zarar verecek şekilde araç trafiğinin seyir emniyetini ihlal ettiği, aracının hızını aracının teknik özelliğini dikkate alarak hava, yol ve trafik durumuna göre ayarlamadan ve koruyucu tertibat —-kullanmadan seyir ederken sevk ve idaresindeki ———- plaka sayılı—- direksiyon hakimiyetini kaybedip devrilmesi neticesi kendisinin ve motosikletinde yolcu—— yere düşerek yaralanmasına neden olduğu trafik kazasında; %100 oranında asli kusurlu olduğunu, davacı —– ise —- plaka sayılı motosiklette yolcu olarak seyir ederken motosikletin yan tarafında bulunan tutunma demirlerinden tutunmadan ve koruma başlığı—- güvenliği ile ilgili tedbirleri almadığı, kazada tali kusurlu olduğunu açıklamıştır. Kusur raporuna davalı tarafça itiraz edilmiş ise de rapor olayın meydana geliş şekliyle uyumlu, gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olduğundan mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Tazminat hesabına ilişkin raporda davacı için — geçici iş göremezlik tazminatı hesaplandığı, hesaplanan tazminattan %20 hatır taşıması %20 müterafik kusur indirimi yapılarak zararının —- olacağı belirtilmiş, sürekli işgöremezlik kaybı olmadığından hesaplama yapılmamıştır. Davacı vekili —– tarihli talep arttırım dilekçesini sunarak —- sürekli işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplam —–maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini talep ettiklerini bildirmiştir. Davalı vekili ise tazminat hesabına itiraz etmiştir. Davalı vekili itirazında davacının rapor tarihindeki yaşının esas alınması gerektiğini, kaza tarihinde 16 yaşında olan davcının gelir getirici bir işte çalışmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin geçici iş göremezlik zararından sorumlu olmadığını olduğunu bildirmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; —- tarihli trafik kazası neticesi yaralanan —- olay nedeniyle sürekli iş göremezliğinin oluşmadığı, olayın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davalı—- şirketince düzenlenen poliçenin davaya konu kazayı teminat altına aldığı, davacı tarafça geçici iş göremezlik tazminatı talebinde bulunulmuş ise de olay tarihinde —– yaşında olan davacının herhangi bir geliri olmadığından ve gelir getirici bir işte çalıştığına dair belge sunmadığından geçici işgöremezlik tazminatı talep etme hakkının bulunmadığı, sürekli iş göremezlik zararının ise oluşmadığından bu yönde de talepte bulunamayacağı anlaşıldığından davanın tümden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
1-Karar harcı 54,40 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 3,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 20,00 TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/09/2020