Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/668 E. 2019/175 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/668 Esas
KARAR NO : 2019/175
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 13/06/2017
KARAR TARİHİ: 12/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçluların icra takibine itirazların süresi içerisinde olmadığını, süre yönünden itirazlarının reddini talep ettiklerini, davalı şirket vekilinin yetki itirazının yerinde olmadığının, müvekkili şirket adresinin icra takibi açılışında ——- olduğundan ve şuanda da —— adresinde bulunduğunu, icra takibi ve iş bu dava yetkili icra müdürlüğünde ve mahkemesinde açıldığını, davalı borçluların esasa yönelik itirazlarının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkile ait —– plaka nolu araç ile davalı …’un sürücüsüsü olduğu —– plaka nolu araç arasında —– tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda ——- plaka nolu araçta oluşan değer kaybının talep edildiğini, olayda — —–plaka nolu araç sürücüsünün kusurlu olduğunu ve müvekkiline ait aracın hasarının trafik sigorta poliçesinden karşılandığını, müvekkili araçta meydana gelen değer kaybı nedeniyle —— değer kaybı talep edildiğini, tramer işlemleri, ekpsertiz işlemleri, parça temini ve tamir süresi kazanç kaybı süresi içerisinde olduğunu ve bu sürelerin toplamının 12 gün olduğunu, bu süre içerisinde aracın kiraya verilemediğini, aracın günlük kira bedelinin 89,00-TL ve 12 günlük kira bedelinin ise 1.068,00-TL olduğunu, davalı borçlunun kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, bütün bu nedenlerle, itirazların süresinde yapılmaması nedeniyle itirazların süre yönünden iptalini, yetki itirazlarının iptalini, takibin devamını, davalıların haksız itirazları nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin merkez adresinin Konya olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, dosyanın yetkili Konya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine karar verilmesini, davacının iddiaları gerçek dışı olduğunu, aracından kaynaklanan herhangi bir gelir kaybı bulunmadığını, değer kaybına ilişkin olarak talebi yersiz ve zaten talep ettiği takdirde sigorta şirketi bu hususta bir zarar varsa gidereceğini, meydana gelen kazada müvekkil şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığının belirtildiği, bütün bu nedenlerle, yetki itirazlarının dikkate alınarak dosyanın yetkili Konya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiği, mahkeme aksi kanaatteyse davanın esastan reddine karar verilmesini, %20 aşağı olmamak üzere—— karar verilmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazlarının dikkate alınarak dosyanın yetkili Konya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiği, mahkeme aksi kanaatteyse davanın esastan reddine karar verilmesini, davacının iddiaları gerçek dışı olduğunu, aracından kaynaklanan herhangi bir gelir kaybı bulunmadığını, değer kaybına ilişkin olarak talebi yersiz ve zaten talep ettiği takdirde sigorta şirketi bu hususta bir zarar varsa gidereceğini, meydana gelen kazada müvekkil şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığının belirtildiği, bütün bu nedenlerle, yetki itirazlarının dikkate alınarak dosyanın yetkili Konya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiği, mahkeme aksi kanaatteyse davanın esastan reddine karar verilmesini, %20 aşağı olmamak üzere İTT karar verilmesi, yargılama giderlerinin davacı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava trafik kazası sonucu araçta oluşan değer kaybı ile aracın kullanılmamasından doğan zararın tazmin edilmesi istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu 17.İcra Müdürlüğünün ———sayılı takip getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalılar aleyhine 12 gün kazanç kaybı karşılığı 1.068,00 TL ve değer kaybı olarak 600,00 TL olmak üzere toplam 1.668,00 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalıların süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin 26/11/2015 günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Davalı ———icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, icra dairesinin yetkili olması itirazın iptali davalarında dava şartı olduğu, davalı ——vekili Konya İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürmüş olsa da HMK’nın 16. Maddesi uyarınca haksız fiillerde zarar görenin yerleşim yerinin bulunduğu icra daireleri de yetkili olduğundan icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın reddine karar verilmiştir. Davalı … da mahkememizin yetkisine itiraz etmiş, aynı gerekçelerle davalı …’un yetki itirazının reddine karar verilmiştir. Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, tarafların bildirdiği deliller toplanmıştır.
Kazaya karışan araçların trafik tescil kayıtları, dava dışı sigorta şirketi tarafından düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası getirtilmiştir.
Olaydaki kusur durumunun ve zarar taleplerinin değerlendirilmesi açısından makine mühendisi bilirkişisinden rapor alınmıştır.
Makine mühendisi raporunda özetle; Davalılardan —–maliki olduğu ——plaka nolu otomobil sürücüsü davalı …’un %100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa ait ——- plaka nolu otomobil sürücüsü ——- kusursuz olduğu, başvuru sahibine ait —- plaka nolu otomobilin kaza nedeniyle uğrayacağı değer kaybının 898,00-TL (275,00-TL + 623,00-TL) olduğu ve davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğundan, davalıların bu bedelin tamamından sorumlu olacakları belirtilmiştir.
Davacı vekili rapora yönelik itiraz dilekçesinde; değer kaybı hesabının kaza tarihinin 01/06/2015 tarihinden önce olması nedeniyle eski Genel Şartlar uyarınca yapılması gerektiğini, değer kaybı hesabını kabul etmediklerini, kira bedeli tespitine bir itirazları olmadığını, ancak bilirkişinin yalnızca tamirde geçen süreyi hesaplayıp aracın eksper raporu ve tramer işlemleri için geçen zamanı dikkate almadığını beyan etmiştir.
Davalı … duruşmada rapora karşı; “bilirkişi raporunu kabul etmiyorum, bilirkişi havanın açık, yol yüzeyinin kuru ve kazanın çift yönlü otoyolda ve kavşağa girerken meydana geldiğini belirtmiştir, ben bu hususları kabul etmiyorum, zira kaza ocak ayında meydana gelmiş olup zaten havanın karlı ve yolun buzlu olması nedeniyle tek yönlü meskun mahalde ve sokaktan caddeye giriş noktasında frene basıp aracın buzda kayması nedeniyle kaza yaptım, dolayısıyla söz konusu yer kavşak değildir, istemeden kazaya sebebiyet verdim, bilirkişi bu hususları dikkate almadan inceleme yapmıştır, bu nedenle raporu kabul etmiyorum,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce davacı vekilinin itiraz dilekçesi ve bu celseki beyanı, yine davalı …’un duruşmadaki beyanlarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi ek raporunda özetle; kusur oranlarının değişmediği, değer kaybının kaza tarihindeki hesaplama yöntemine göre yapılması gerektiği, aracın bu hesap yöntemine göre 1.475,00 TL değer kaybına uğradığı, kusur belirlenmeden de ekspertiz işlemlerinin yapılabileceği, araçta 4 parçanın hasarlandığı, çamurluk hariç diğerlerinin çok hızlı değişebilecek parçalar olduğu, hasarın giderilmesi için 7 iş günü süreye ihtiyaç olduğu, aracın günlük kira bedelinin 89.00 TL olduğu, toplam 623,00 TL kira kaybına uğranılacağı belirtilmiştir.
Davalı ———vekili; kusur oranlarını kabul etmediklerini, zarardan sigorta şirketinin sorumlu olduğunu beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından, 12.01.2012 tarihinde davalı sürücü …’un sevk ve yönetimindeki ————- plaka nolu otomobil ile havanın karlı ve yolun buzlu olması nedeniyle davalı sürücünün frene basması sonucu aracın buzda kayması nedeniyle dava dışı — —- sevk ve idaresindeki—— plakalı araca çarptığı, davacıya ait aracın hasarlandığı, davacının araçta meydana gelen değer kaybı ve aracın 12 gün kullanılamamasından doğan kira kaybı talebiyle mahkememizde dava açtığı, davalılardan —– firmasının —– plaka nolu aracın maliki, davalı …’un ise aracın sürücüsü olduğu, gerek alınan ilk raporda, gerekse itiraz üzerine alınan ek raporda olayın meydana gelmesinde davalı …’un % 100 kusurlu olduğunun belirtildiği, mahkememizce de olayın oluşuna uygun bulunan raporlar uyarınca davalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğu, zira karlı ve buzlu yolda önünde bulunan araca çarpmamak amacıyla frene basmış olsa da buzlu yolsa frene basılması sonucunda aracın kayabileceğini düşünmüş olmasının gerektiği, davalı sürücünün kazaya sebebiyet verdiği, davalıların değer kaybına ilişkin zarardan ve kira kaybından sürücü …’un kusuru oranında sorumlu olacağı, ek raporda değer kaybının kazanın meydana geldiği tarihteki Genel Şartlar uyarınca hesaplandığı ve araçta 1.475,00 TL değer kaybının oluştuğunun belirtildiği, ancak davacı tarafın icra takibindeki değer kaybına yönelik talebi 600,00 TL olduğundan taleple bağlılık ilkesi gereğince değer kaybı olarak 600,00 TL’ye hükmetmek gerektiği, her ne kadar davacı vekili ekspertiz işlemlerinin uzun sürmesi nedeniyle itiraz dilekçesinde belirttiği aşamaların 12 gün sürdüğü ve bu gün üzerinden kira kaybının hesaplanması gerektiğini ileri sürmüş olsa da bilirkişi tarafından aracın tamiri için belirlenen sürenin ve hesaplamanın yöntemine uygun olması nedeniyle mahkememizce gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte kabul edilerek davacı vekilinin yeni bir bilirkişiden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiş ve aracın tamiri için 7 iş günü yeterli olması nedeniyle aracın bu gün üzerinden belirlenen 623,00 TL kira kaybına uğradığı anlaşılmıştır. Sonuç olarak davanın kısmen kabulü ile, davalının İstanbul Anadolu 17.İcra Müdürlüğünün ———– esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile takibin 623,00 TL kira bedeli kaybı, 600,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 1.223,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, bakiye talebin reddine, talep edilen alacağın değerlendirilmesi yargılamayı gerektirdiğinden davacının inkar tazminatının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu 17.İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile takibin 623,00 TL kira bedeli kaybı, 600,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 1.223,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 83,54 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 52,14 TL harcın davalılardan alınarak hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvuru harcı, 31,40 TL peşin harç olmak üzere 62,80 TL harcın davalılardan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 257,50 TL tebligat ve müzekkere gideri 400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 657,50 TL yargılama giderinin kabul-red oranları gözetilerek 482,09 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve kabul edilen miktarı geçmemek üzere 1.223,00 TL vekalet ücretinin davalılardan dan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı ..—– yüzüne karşı, davalı ———vekilinin yokluğunda kararın KESİN OLMAK üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/02/2019