Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/615 E. 2019/1000 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/615 Esas
KARAR NO: 2019/1000
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 30/05/2017
KARAR TARİHİ: 10/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının alacaklarından dolayı davalı/takip borçlusu aleyhine İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğü ———.sayılı dosyası üzerinden icra takibi yapıldığını, yapılan icra takibine konu faturalar ve sevk irsaliyelerinin usulüne uygun olduğunu, Davalı/takip borçlusu haksız yere icra takibine itiraz etmişir. İtirazın iptali ile ve İİK md 67/2 gereğince davalıdan %20 az olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekiline dava dilekçesi ——- tarihinde dava dilekçesi tebliğ olunmuş olup, davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün —– sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine muhtelif fatura alacağına dayalı——- TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Her iki tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılmasına karar verilmiş, davalı tarafa ihtarlı davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen belirlenen inceleme gününde davalının ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği belirlenmiştir.
Davalının —– yılı nisan mayıs haziran temmuz ağustos eylül ekim kasım aylarına ilişkin BA/BS formları getirtilmiş, davalının mayıs ve haziran aylarında düzenlenmiş ve aylık toplamı KDV hariç ——TL nin üzerinde olan bütün faturaları davacı kayıtlarıyla birebir uyumlu şekilde bildirdiği, aylık toplam tutarları KDV hariç ——- TL altında kalan ve BA formu beyanına tabi olmayan faturaları ise bildirmediği görülmüştür.
Serbest Muhasebeci Mali müşavir—- tarafından hazırlanan —— tarihli EK raporda özetle; davacı şirketin —– TL asıl alacak üzerinden itirazın iptali istemi ile davalı şirket aleyhine ikame ettiği bu itirazın iptali davasında, davacı şirketin — talebinin —-kısmına konu faturaların davalı şirket ticari kayıtlarına bağlı BA formu beyanlarında yer aldığı, davacının bildirilen bu faturaların karşılığı olan —TL’nin davalı şirketten talep edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, alacak talep bakiyesi ——- yönünden ise, takdirin yüce mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
Yine davacı tarafın talebi ile sevk irsaliyelerinde teslim alan olarak isimleri bulunan kişilerin davalı çalışanı olup olmadığının tespiti amacıyla ——- müzekkere yazıldığı, gelen yazı cevabının incelenmesinde davalının ——– isminde çalışanlarının olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre; Davacı, mahkememizde açtığı itirazın iptali davasında, takibe dayanak faturalar karşılığı davalıya satıp teslim ettiği mal bedellerinin ödenmediğini ileri sürerek takipte talep ettiği alacak yönünden davalının itirazının iptalini ve takibin devamı ile davalının %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiş, davalı borcu olmadığını ileri sürmüştür. Yapılan ihtara rağmen davalı ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış, davacı kendi ticari defter kayıtlarına göre takip konusu faturalardan ötürü davalıdan —– TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalıya ait fatura bildirimlerinin yer aldığı BA formlarının incelenmesinden KDV hariç aylık toplamı —— üzerinde olan mayıs ve haziran aylarına ilişkin 14 adet—-tarihli, —– irsaliye nolu — TL isimsiz, – — tarihli, — irsaliye nolu —– TL isimsiz, —-& —– tarihli, —- irsaliye nolu—— TL isimsiz,- & —– tarihli, —– irsaliye nolu —- TL isimsiz,- & —- tarihli, —– irsaliye nolu —- TL isimsiz, – & ——– tarihli, — irsaliye nolu —- TL isimsiz- & — tarihli, — irsaliye nolu —- TL isimsiz, – — tarihli, —irsaliye nolu —- TL isimsiz, ——- tarihli, — irsaliye nolu — TL isimsiz, —— tarihli, — irsaliye nolu—- TL isimsiz,- —- tarihli, — irsaliye nolu — TL isimsiz, —-tarihli, — irsaliye nolu — TL isimsiz, — tarihli, – irsaliye nolu- TL isimsiz, — tarihli, – irsaliye nolu —TL isimsiz, – faturanın davalı tarafça vergi dairesine bildiriminin yapıldığı,davalı şirketin mayıs ve haziran/2016 aylarına ilişkin işbu ba form beyanlarının davacı şirket ticari defter kayıtlarıyla hem belge adedi yönünden, hem de alım/satım tutarı yönünden uyum içinde olduğu, mayıs ve haziran/2016 ayında davacı şirketçe davalı şirkete yapılan mal satışları sonucunda düzenlenen faturaların yasal bir itiraza konu edilmeden ve benimsenerek ticari defterlere kaydedilmiş oldukları, KDV hariç aylık toplamı -TL nin altında kalan aylara ilişkin 10 adet(- tarihli, – irsaliye nolu – TL-,- tarihli, – irsaliye nolu-TL — – tarihli, – irsaliye nolu – TL isimsiz, – – tarihli, – irsaliye nolu – TL isimsiz, – tarihli, – irsaliye nolu – TL — – tarihli, – irsaliye nolu – TL isimsiz, – – tarihli, -irsaliye nolu -TL-, — tarihli, – irsaliye nolu -TL — tarihli, -irsaliye nolu -TL – &– tarihli, – irsaliye nolu -TL -) faturanın ise bildirilmediği görülmüş, irsaliyeler üzerinde imzası bulunan kişilerin davalı çalışanı olduğu-kayıtları ile tespit edilmiş, defter incelemesine ilişkin mahkememiz ara kararında verilen kesin sürede defterlerin sunulmaması halinde sunmayan tarafın defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılacağının ihtar edildiği, davalı taraf ticari defterlerini sunmayarak bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen defterlerini ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğu kabul edilebileceğinden dolayısıyla davalının malı teslim aldığı mahkememizce sabit sayılmıştır. ———-Yapılan yargılama ve toplanan tüm deliller itibariyle davacının takip dayanağı faturalardan ötürü davalıdan alacaklı olduğu, takip konusu fatura içeriklerinin davalıya teslim edilmiş olmasına rağmen ödeme hususunun ispatlanamadığı, kaldı ki davalının böyle bir iddiasının da olmadığı anlaşılmakla davacı lehine saptanan — asıl alacak üzerinden davanın kabulüne, davalının İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğünün —– E. sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazının —- üzerinden iptali ile takibin bu tutar üzerinden devamına, asıl alacağı takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine, davalının itirazında haksız ve alacağın likit oluşu gözönünde bulundurularak hükmedilen tutarın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğünün — E. Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin ——-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %10,5 oranında ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan 26.712,66 TL alacağın %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.824,74 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 322,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 1502,11 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 322,63 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 825,00 TL ilk masraf, 240TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 700,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 940,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.205,52 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/10/2019