Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/57 E. 2020/428 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/57
KARAR NO : 2020/428
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/01/2017
KARAR TARİHİ: 22/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——- plakalı araç ile ——- plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, kazanın oluşumunda —- plakalı araç sürücüsü ———– kusurlu olduğunu, kazaya sebebiyet veren aracın davalı ———- sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza nedeniyle oluşan maddi zararın karşılanması için ——- tarihinde davalı şirkete başvuru yapıldığını, ancak bir sonuç alınamadığını ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ——- daimi maluliyet tazminatının ve geçici iş göremezlik tazminatının davalı şirkete başvuru tarihi olan —— tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın yaptığı başvuru neticesinde hasar dosyası açıldığını ancak davacının maluliyet oranı tespit edilemediğinden başvurunun sonuçlandırılamadığını, başvuruda gerekli ve yeterli evrakların temin edilmemiş olması nedeniyle KTK 97.maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, geçici iş görmezlik giderine ilişkin taleplerin tedavi gideri kapsamında olup tedavi giderlerinin trafik sigortası genel şartları gereği teminat dışı olduğunu bu nedenle müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının sigortalının kusurunu ve zararı ispatla yükümlü olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini, kaza nedeniyle davacıya ödenen gelir ve tazminatların mahsubunu talep ettiklerini, hasar görenin birden fazla olması halinde KTK 96 maddesi uyarınca teminatın paylaştırılması gerekeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından kaynaklanan daimi ve geçici iş göremezlik tazminatı taleplerine ilişkindir. Davacı —— tarihinde —plakalı araç sürücüsü ——— direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde ———–kullanımındaki — plaka sayılı araca çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında ağır şekilde yaralandığını, ——–plaka sayılı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu,———- plaka sayılı aracın trafik poliçesinin davalı tarafça yapıldığını, davalı tarafa ——–tarihinde yaptıkları başvurunun sonuçsuz kaldığını, davalının oluşan zarardan sorumluluğu bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ——–daimi sakatlık tazminatı ve geçici iş görmezlik tazminatının davalıya başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf davacının yaptığı başvuru neticesinde hasar dosyası açıldığını ancak davacının maluliyet oranı tespit edilemediğinden başvurunun sonuçlandırılamadığını, başvuruda gerekli ve yeterli evrakların temin edilmemiş olması nedeniyle KTK 97.maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, geçici iş görmezlik giderine ilişkin taleplerin tedavi gideri kapsamında olup tedavi giderlerinin trafik sigortası genel şartları gereği teminat dışı olduğunu bu nedenle sorumlulukları bulunmadığını, davacının sigortalının kusurunu ve zararı ispatla yükümlü olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini, kaza nedeniyle davacıya ödenen gelir ve tazminatların mahsubunu talep ettiklerini, hasar görenin birden fazla olması halinde KTK 96 maddesi uyarınca teminatın paylaştırılması gerekeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ———–günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktalarının tespiti ile taraf delilleri toplanıp bilirkişiden rapor alınmak suretiyle sonucu gidilmiştir.
Davalı tarafça kaza sonrası davacının başvurusu üzerine hasar dosyası açıldığını, tazminat hesabı için maluliyet raporu talep edildiğini, davacının bu belgeyi sunmadan dava açtığını, başvurunun yeterli ve gerekli evrak bulunmaması nedeniyle sonuçlandırılamadığını, davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini savunmuştur. Davacının ——— tarihli trafik kazası nedeniyle davalı ———- tarihli dilekçe ve ekleriyle başvurduğu uyuşmazlık konusu değildir. Davalı taraf başvuru evrakları arasında maluliyet raporunun sunulmaması nedeniyle başvurunun sonuçlandırılamadığını ileri sürmüştür. Ancak kesin ve sürekli maluliyet oranına ilişkin sağlık kurulu raporu davacı tarafça kısa sürede temin edilebilecek bir belge olmayıp bu durumda davalı … şirketinin talebi davacının haklarını sürümcemede bırakabilecek nitelikte olduğundan, başvurunun sonuçsuz kaldığının kabulü ile KTK 97 maddesindeki dava şartının gerçekleştiği mahkememizce kabul edilmiştir. —-
Kazaya karışan ——— plakalı aracın trafik kaydı getirtilmiş, aracın —– başlangıç tarihli olup ——— tarihine kadar geçerli ———poliçesi ile davalı —– sigortalandığı davaya konu kazanın poliçe süresi içinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Kaza tarihi itibariyle ———- alınarak yargılama sürdürülmüş, davacının meydana gelen trafik kazası nedeniyle maluliyet durumunun tespiti bakımından kaza sonrası oluşturulan tüm hastane kayıtları da getirtilerek davacı———— sevk edilmiş, davacının tüm vücut engellilik oranının %1 oranında olduğu, iyileşme süresinin de olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiş, alınan rapor mahkememizce yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Trafik kazası nedeniyle ——— sayılı dosyasında soruşturmanın sürdüğü gelen soruşturma dosyası içeriğinden görülmüş, ayrıca davacıya kaza nedeniyle ——-tarafından herhangi bir gelir bağlanmadığı da tespit edilmiştir. Davacı hakkında yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasında davacının çalışmadığı, ev hanımı olduğu belirlenmiştir. Davacı vekili ———– tarihli dilekçesinde müvekkilinin tarım işçisi olduğunu, tazminat hesabının asgari ücret baz alınarak yapılmasını istediklerini beyan etmiştir.
Dosya kusur durumu ve tazminat hesabının yapılması için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, alınan raporda kusur tespitine yönelik olarak bilirkişinin ——– plakalı araç sürücüsünün %100 oranında tam kusurlu olduğunu açıkladığı anlaşılmıştır. Kaza tespit tutanağı, hazırlık dosyası ve toplanan delillerle uyumlu olarak belirtilen kusur oranı mahkememizce de kabul edilmiştir. Alınan —- tarihli tazminat hesabı raporu —- yılı asgari ücreti esas alınarak düzenlendiğinden hesap bilirkişisinden ek rapor alınması yoluna gidilmiş, ek raporda davacının ———- sürekli iş göremezlik tazminatı talep edebileceği bilirkişi tarafından açıklanmıştır. Yapılan hesaplama mahkememizce denetlenmiş ve rapor hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili —— tarihli talep arttırım dilekçesi ile dava dilekçesinde—-.olarak talep ettikleri sürekli iş göremezlik tazminatını ——— davalıdan temerrüd tarihinden itibaren tahsilini talep ettiklerini, geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir. Davacı vekili ———tarihli duruşmada da geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinden feragat ettiklerine dair imzalı beyanda bulunmuştur.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan gerek maluliyet gerekse kusur ve tazminat hesabına ilişkin raporlarla ——- tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının maluliyet oluşacak şekilde yaralandığı, kazaya karışan ———— poliçesinin davalı tarafça düzenlendiği ve kazanın poliçe teminatı içinde kaldığı, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu davalının bu yüzden sigortalısının kusuru oranında meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, davacı tarafça mahkememizde açılan davada geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talep edilmiş ise de davacının yargılama sürerken geçici iş göremezlik tazminatı talebinden feragat ettiklerini bildirerek hesaplanan sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden HMK 107 maddesi uyarınca talep arttırım dilekçesi sunduğu harcını yatırdığı, davacının kaza sonrası davalı — yaptığı başvurunun ——– tarihi oluşu gözetildiğinde davalının temerrüdünün —— itibariyle oluştuğu anlaşılmış bu tarihten itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin arttırılan haliyle kabulüne, davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin olarak açtığı davanın feragat nedeniyle reddine, karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin olarak feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin arttırılan haliyle KABULÜNE, —- temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
3-Karar harcı 244,01 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40 TL ile tamamlama harcı olarak yatırılan 40,00 TL.harcın mahsubu ile bakiye 172,61 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 71,40 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk masraf, 390,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.926,50 TL yargılama giderinin takdiren tamamının davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/09/2020