Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/396 E. 2020/584 K. 03.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/396 Esas
KARAR NO : 2020/584
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/04/2017
KARAR TARİHİ : 03/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;——- dosyasıyla ödenmeyen kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için davalı/borçlu —- tarihinde icra takibi başlatıldığını, borçlunun ise — tarihli dilekçesi ile bu icra takibi açısından borca ve tüm ferilerine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalı/borçlunun kaçak elektrik kullandığının 2 defa tespit edildiğini ve hakkında —– tarihlerinde kurum görevlilerince kaçak elektrik tespit tutanakları düzenlendiğini, bu tutanağa istinaden müvekkil şirket tarafından davalı adına faturalandırma yapıldığını ve Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 28. Maddesi uyarınca takibe konu borcun tahakkuk ettirildiğini, borçlunun tutanağa dayanarak düzenlenen fatura bedelini ödemediğini, davalı borçlunun —- tarihli itiraz dilekçesinde böyle bir borcu bulunmadığı iddiasıyla takip konusu borca, faize ve ferlerine itirazda bulunduğunu, —– sayılı dosyası ile yapılan takibe yönelik davalı/ borçlunun haksız ve yersiz itirazının iptali ile asıl alacağa uygulanacak % 16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme faizi tutarına işleyecek %18 KDV ile birlikte takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, mahkeme masrafları ve vekâlet ücretinin davalıdan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı cevap dilekçesinde özetle; —- sayılı dosyasına — tarihinde itiraz ettiklerini,—– soruşturma ve —–tarihinde bildirdiği üzere kaçak elektrik tüketmediklerini, tüketilen elektrik borcuna itiraz etmediklerini, sadece kaçak birim fiyatı üzerinden hesaplanan tüketimlerinin normal birim fiyatlar üzerinden hesaplanarak taraflarına fatura edilmesi gerektiğini,—- avukatlarının açıklamalar kısmındaki asılsız suçlamalarının hiçbirini kabul etmediklerini, ——— çalışanlarının hatalı uygulamasından dolayı kendilerine haber verilmeden elektrik sözleşmesinin tek taraflı iptal edildiğini ve bu tarihten sonraki kullanımları taraflarına ödemeleri için bir fatura düzenlemediklerini dolayısıyla elektrik idaresinin yanlış uygulamalarından ötürü faiz olmaksızın tüketim bedelinin normal tarifeden taraflarına fatura edilmesi ve borcun ödenerek olayın kapanmasını istediklerini, sayaçlarından geçen elektrik miktarının normal işyeri tüketim bedeli üzerinden hesaplanarak taraflarına fatura edilmesini, yargılama harç ve masraflarının davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Davanın, kaçak kullanım bedeline ilişkin alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu anlaşıldı.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davaya konu —- sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine takip talebinde ”….söz.hesabına ait kaçak bedelidir”sebebine dayandırılarak — asıl alacak,- gecikme faizi, —-olmak üzere toplam —- alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Kaçak elektrik tespit tutanağı, davacı şirketten celbedilen belgeler dosyamız arasındadır.
Elektrik Mühendisi bilirkişi — tarafından hazırlanan raporda özetle; davalının, ticarethanesinde — sayılı tesisata bağlı davacı kuruluşa kaydı bulunan —– elektriği kesilmiş olan sayaç üzerinden —- olmaksızın elektrik enerjisi kullandığı ——– tarihli tutanaklar ile tespit edildiği, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 26. Maddesinde, perakende satış sözleşmesi olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketilmesi, kaçak elektrik tüketimi olarak kabul edildiğinden, dava konusu olay kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 29. Maddesinde; Perakende Satış Sözleşmesi olmaksızın elektrik enerjisi tüketilmesinde kaçak kullanım süresinin; Doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla kaçak elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespit tarihi arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemeyeceği, doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu süre 90 gün olarak alınacağı, — sayılı tesisata bağlı — seri nolu sayacın enerjisinin—- tarihinde kesilerek —nolu mühürleme tutanağı tutulduğu, kaçak elektrik eneıjisi kullanılmaya başlandığı tarih — tespit tarihi—— arasındaki süre kaçak kullanım süresi olduğu, dava konusu olayda —- seri numaralı elektrik sayacının sayaç mührünü açarak elektrik kullanmış olduğunun tespit edildiği ve tüketim bedeli hesabını sayacın kaydettiği değerlere itibar ederek hesapladığı, sayacın —- kaçak tespit tarihindeki endeksi —- edildiği, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 29. Maddesinde “kaçak elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespit tarihi arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez” hükmünün yer aldığı, davalı-tarihinden itibaren kaçak elektrik kullanmaya başladığından sayaç ——- kaçak kullanılan elektrik enerjisi tüketim kaydettiği, davalının kaçak olarak kullandığı elektrik enerji bedelinin —-olduğu, yine — tespit tarihi—- arasındaki sürenin de kaçak kullanım süresi olduğu, dava konusu olayda —- numaralı elektrik sayacının sayaç mührünü açarak elektrik kullanmış olduğunun tespit edildiği ve tüketim bedeli hesabını sayacın kaydettiği değerlere itibar ederek hesapladığı, sayacın — kaçak tespit tarihindeki endeksi —- olarak tespit edildiği, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 29. Maddesinde “kaçak elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespit tarihi arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez” hükmünün yer aldığı, davalı — tarihinden itibaren kaçak elektrik kullanmaya başladığından sayaç ——kaçak kullanılan elektrik enerjisi tüketim kaydettiği, davalının kaçak olarak kullandığı elektrik enerji bedelinin — olduğu, davalının iki fatura toplamı —— kaçak elektrik fatura bedelinden sorumlu olduğu, davacı kurumun asıl alacak üzerinden gecikme faizi ile faizin —-talep edebileceği tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, davalının işyerinde kaçak elektrik kullanması nedeniyle düzenlenen iki adet faturanın ödenmediğinden bahisle başlatılan icra takibine yönelik yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, davacı şirket tarafından, davalının —- olmaksızın elektrik enerjisi kullandığının —- tarihli tutanaklar ile tespit edildiği, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 26.maddesine göre, sözleşme yapmadan elektrik enerjisi tüketilmesi, kaçak elektrik olarak kabul edildiğinden dava konusu olay kaçak elektrik tüketimidir. Hükme ve denetime tabi olan bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere davalı, davacı şirketle sözleşme yapmadan elektrik kullandığı için davacı şirket fatura çıkartamamıştır. Dolayısıyla davalı bedelini ödemeden elektrik enerjisini tüketmiştir. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 29. Maddesinde “kaçak elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespit tarihi arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez” hükmünün yer aldığı, davalı —- tarihinden itibaren kaçak elektrik kullanmaya başladığından sayacın —— arasında ise —- kaydettiği, her ne kadar Yönetmelik gereğince en fazla 360 günlük kaçak elektrik tüketimi dikkate alınacağı belirtilmiş ise de davalının 275 gün kaçak kullanımı olduğu tespit edildiğinden kaçak kullanılan elektrik enerjisi bedelinin belirtilen tarihler dikkate alınarak hesaplandığı, bilirkişi tarafından raporda yapılan hesaplamanın denetlenebilir ve gerekçeli olması nedeniyle hükme esas alındığı, ancak EPTY nin 29/2 ” …3) Kaçak tüketimi ile kaçağa ilişkin normal tüketim hesabında esas alınacak sürelerin toplamı, 12 ayı geçemez. Yapılacak hesaplamada tüketimin yapıldığı kabul edilen dönemlerdeki birim fiyatlar dikkate alınır ve gecikme zammı alınmaz.” hükmü uyarınca bilirkişinin kaçak kullanım faturasına ek gecikme faizi ve bu faiz üzerinden hesaplanacak —- talep edebileceği yönündeki görüşü dikkate alınmamış olup, yapılan hesaplamaya göre icra takip tarihi itibariyle davacının—- asıl alacağı olduğu ve takibe yönelik itirazın bu miktar üzerinden iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,80 oranında ve 6183 sayılı Kanun gereği değişen oranlarda faiz (gecikme zammı) ve iş bu gecikme faizi tutarına % 18 oranında — işletilmesine, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve mahkememizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının —– Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin — asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 oranında ve değişen oranlar üzerinden gecikme faizi ve gecikme faizinin %18 i oranında KDV işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 387,91 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 75,91 TL harcın mahsubu ile bakiye 312,00 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvuru, 75,91 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 107,31 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 147,85 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 747,85 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 675,75 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2020