Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/393 E. 2021/636 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/393 Esas
KARAR NO : 2021/636

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/04/2017
KARAR TARİHİ : 16/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili—-trafik kazası sonucu tedavi gördüğünü, gördüğü tedavi sonunda sakat kaldığını, sürekli —- ihtiyacının doğduğunu, davalı —- sorumluluk sigortası poliçesine göre mesul olduğu tazminat tutarını ödemesi için 13.03.2017 tarihli dilekçemizle — bulunduklarını, davalı taraf sunmuş fakat talebimizin karşılanmayacağını belirtiğini, davalı —- müracaat tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde talebimiz karşılanmadığını, sürücü —— karlı olması sebebiyle aracını kaydırıp hakimiyetini kaybetmesi neticesi aracının sağ yan kasa kısmı ile gidişe göre yolun sağında yolun dış kısmında aracının zincirlerini takmak isteyen sürücü—– sol arka köşe kısmına çarpması neticesinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağına göre; bu kazanın oluşumunda—– —2918 sayılı K.T.K.’nin 84. Maddesinde yer alan diğer sürücü kusurlarından (52/1-b) — aldırılmış olan—–ilişkin bilirkişi raporunda davalı şirketçe sigortalanmış—- plakalı araç sürücüsü ise ağır derecede asli (tamamen) kusurlu, — sürücüsünün ise kusurunun olmadığının belirtildiğini, müvekkili— olarak bulunduğunu, bu nedenle kusura katılması beklenemeyeceğini, meydana gelen trafik kazası sonucunda müvekkilinin — yapıldığını, —-numaralı —-, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla davanın kabulünü, tahkikat sonucunda müvekkilinin zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere asgari 200,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, — açılan dava ise 2918 sayılı yasanın 109. Maddesi uyarınca; 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra davaya konu kazadan 10 yıl sonra (03.04.2017 tarihinde) dava açıldığını, davacının davasının reddinin gerektiğini, bakıcı giderlerinin teminat kapsamı dışında olduğunu, davacının kalıcı sakatlık oranının ve sürekli bakıma muhtaç olup olmadığının doğru olarak belirlenmesi için rapor alınmasını, kusur dağılımının tespiti için dosyanın —-, müvekkili şirketin temerrüdü bulunmadığından ancak ihbar tarihinden itibaren ve yasal faize hükmedilmesinin gerektiğini, dava tarihinden önce herhangi bir başvurusu olmayan davacının dava öncesi işlemiş faizinin müvekkili şirket bakımından reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, 02.02.2007 tarihli kaza nedeniyle davacının yaralanması nedeniyle sürekli bakım ve bakıcı gideri tazminat talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenmiştir.
Davalı vekili zamanşımı defini ileri sürmüş olsa da davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesi süresinde olmadığından, zamanaşımı itirazının süresinde verilen cevap dilekçesi ile ileri sürülmesi gerektiğinden zamanaşımı definin reddine karar vermek gerekmiştir.
Tahkikat aşamasına geçili deliller toplanmıştır.
—- davacının ekonomik sosyal durum araştırma sonucu kayıtları dosyamız arasındadır.
—–özetle: davacı — tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının—- sayılı — hükümlerinden yararlanılarak ve mesleğinin ev hanımlığı olduğu, temizliğe gittiği bildirilmekle birlikte ilgili yönetmelikte meslek grup numarası olarak karşılığı bulunmadığından—- göre %100 (yüzdeyüz) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi — alınan raporda özetle:Yapılan ödemenin yerindeliğinin tespiti açısından ödeme tarihi esas alınarak yapılacak hesaplamada ödemenin yapıldığı tarihte yürürlükte olan —- Genel Şartları ve kazanın 02.02.2007 ‘de yani genel şartların yürürlüğü girdiği 01.06.2015 tarihinden önce gerçekleştiği dikkate alınarak — kullanılarak teknik faiz uygulamadan—-hesaplama yapıldığı,—- tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından— Yöntemine göre hesaplama yapıldığı, — maluliyet raporunda —- ihtiyacı olmadığı belirtilmiş olup— hesaplandığı, Tedavi giderleri yönünden zarar tespiti uzmanlık alanım dışında olduğu, dosyaya sunulan tedavi giderleri evraklarının kaza ile ilgili olup olmadığı,—-tarafından karşılanmayan tedavi giderleri ve yapılan tedavi giderleri harcamalarının yerindeliğinin tespiti açısından alanında uzman doktor bilirkişi tarafından hesaplama yapılmasının uygun olacağı, Ödeme Tarihi esas alınarak; yapılan ödemenin yerindeliğinin takdiri Mahkeme ‘ye ait olmak üzere; davacı —- yapılan ödeme sonucu, toplam zararın ödeme tarihi itibariyle %33,00 oranında karşılandığı, davacının hesaplanan —–zararının 233.100,90 TL olduğu, davalı —-. tarafından yapılan ödeme sonucu, toplam zararın ödeme tarihi itibariyle %2,14 oranında karşılandığı, Rapor/Hesap Tarihi esas alınarak hesaplama sonucu; davacı —- hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının 808.554,12 TL olduğu, Davalı—. tarafından yapılan ödemenin hesap/rapor tarihi itibariyle güncellenerek—- olduğu, bakiye Sürekli İş Göremezlik zararının 2.500,00 TL kısmından kaza tarihi itibariyle belirlenen bakiye —-teminat limiti kapsamında davalı —–hesaplana— olduğu, Davalı —-. tarafından yapılan ödemenin hesap/rapor tarihi itibariyle——– bakiye —— kısmından kaza tarihi itibariyle belirlenen ——– kapsamında davalı— sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekili rapora itiraz dilekçesinde;——- hesaplama yapılması gerektiğini, müvekkili tarafından yapılan ödemenin dikkate alınmadığını, müvekkilinin tüm sorumluluğunu yerine getirdiğini, —- bu nedenle sorumlu olmadıklarını ve ek rapor alınmasını talep ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı vekili rapor doğrultusunda dava değerini artırmış ve tamamlama harcını yatırmıştır.
—–ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun; A. 14.04.2016 tarihli ve 6704 sayılı Kanun’un 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin; 1. Cümlesinde yer alan; a. “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…”—– denilmekle, Karayolları Tarfik Kanunu’nun “Madde 90 – (Değişik:14/4/2016-6704/3 md.) —- kapsamındaki tazminatlar bu Kanun (…)(2) öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun (…)(2) düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır. (2) Anayasa Mahkemesi’nin—, bu maddenin birinci cümlesinde yer alan — bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel — ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.” Şeklinde değiştiği görülmüş olup;
—– Sayılı İlamı İncelendiğinde; “Bu durumda mahkemece, —- ödemeli belirli——- % 1,8 teknik faizle) tazminat hesabının yapılmasına ilişkin olarak KTK’nun 90. maddesinde yapılan değişikliğin— uygulama birliğinin sağlanması yönünde tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde— için içtihat geliştirdiği ancak hesaplamalarda—– yönteminin kullanılması ile — için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi suretiyle tazminatın hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi için yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.” şeklinde olduğu,
———- işletilmesi sırasında, bir kimsenin zarara uğramasına neden olunması durumunda, o aracı işletenin üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli sınırlar içinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması —– denilmektedir.
Yasanın 85/1. maddesine göre de, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, ——— tarafından kesilen — motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
Yasanın 91/1. ve 85/1. maddeleri bir arada ele alındığında,—-poliçede belirlenen limite kadar, işletenin sorumluluğunu üstlendiği sonucuna varılabilmektedir.
Yasanın 85/Son maddesine göre, işleten, araç sürücüsünün veya aracın kullanılmasına—kusuru gibi sorumlu olduğundan, sigortacının sorumluluğunun da gerek zamanaşımı ve gerekse zararın niteliği yönünden işleten gibi değerlendirilmesi gerekmektedir.
Tüm dosya kapsamından, davanın———– nedeniyle aracını kaydırıp hakimiyetini kaybetmesi sonucu yol —- araca sol —- çarpması —- plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanması nedeniyle— ilişkin olup, davacı tarafın söz konusu talebi poliçenin —talep ettiği, ceza dosyası incelendiğinde; sürücü—-meydana gelmesinde % 100 kusurlu olduğunun belirlenmesi sonucu sanık ———– cezalandırıldığı, mahkememizce de söz konusu olayın anlatıldığı şekilde gerçekleşmesi sonucu davalı —– sigortalı araç sürücüsü —– olayda % 100 kusurlu olduğu kanaatine varıldığından yeniden kusur raporu alınmasına gerek görülmediği, davacının diğer araçta yolcu olarak bulunduğu, olayda herhangi bir kusur ya da müterafik kusurunun bulunmadığı, davanın yalnızca—–alınan raporda davacının— olduğunun belirlendiği,
——— incelendiğinde; “Bu halde ———- Poliçesinde ——— teminatından olduğunun kabulü ile davalı sigortacının, sigortalısının kusuru oranında tazminattan sorumlu olduğu da gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu —– bakım giderinin —- kapsamında kaldığının kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.” denilmekle;
——- ilamı incelendiğinde; ” Davacı ..—– yaralanması nedeniyle, ——– raporu gereği davacının %99 oranında tüm vücut fonksiyon kaybı olmasına göre sürekli bakıma muhtaç olduğunun ve bakıcı gideri ödemek zorunda kalacağının kabulü yerinde olmakla birlikte; bakıcı gideri olarak ödenecek—- ücret üzerinden belirlenmesine ilişkin hesaplama doğru değildir. Davacı …——- hesaplamanın, kaza tarihinde yürürlükte olan —– yapılması gerektiği dikkate alınarak bu konuda bilirkişiden ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir.” şeklindeki kararlardan da görüleceği üzere;
KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren—— plakalı aracın davalı ——— numarası ile poliçelendiği, davalı sigorta şirketine sigortalı ———- olan ——- gerçek zarardan sorumlu olduğu,—- miktarlarda davalı sigorta şirketinin sorumluluğuna gidilemeyeceği, bu kapsamda hesaplama yapılması gerektiği, yukarıda bahsedilen ———göre hesaplama yapıldığı, yapılan hesaplamanın gerekçeli ve denetlenebilir olduğu, davacının bilirkişi tarafından hesaplanan bakıcı gideri zararı 1.095.462,75 TL olduğu, davalı tarafından yapılan ödemenin hesap/rapor tarihi itibariyle—- olduğu, ancak davalı sigorta şirketi bakiye teminatının 36.600,00 TL olması nedeniyle davalı—– sorumlu olduğu, davacı vekilinin de davayı———— anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerektiği, davadan önce davacı tarafından sigorta şirketine başvuru yapıldığı, başvurunun tebliğine ilişkin belge olmasa da dava dilekçesinin—- davacı vekiline —- tarihli cevapta;——– gideri zarar talebinin reddine karar verdiklerinin belirtildiği,—— tarihinde temerrüde düşmüş sayılacağı, araç hususi olduğundan alacak miktarına yasal faiz işletmek gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
—— temerrüt tarihi olan —– tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 2.500,15 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 126,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 157,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.342,75 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 31,40 TL peşin harç ve 157,40 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 188,80 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 380,05 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 600,00 TL bilirkişi ücreti masrafı, ——– numarası ile düzenlenen——– olmak üzere toplam 3.070,05 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini—— esaslara göre belirlenen 5.490,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.