Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/329 E. 2019/367 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/329 Esas
KARAR NO : 2019/367
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/03/2017
KARAR TARİHİ: 09/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ticari ilişki çerçevesinde müvekkili şirket davalıya muhtelif ürünler satıp teslim ettiğini, cari hesap ilişkisi içerisinde davalı tarafın yaptığı ödemeler düşüldükten sonra kalan 15.812,17 TL alacağın tahsili için 15/05/2014 tarihinde Bursa 13.İcra Müdürlüğü’nün ——– esas sayılı icra dosyasında takip başlatıldığını, borçlu şirket bu takipte yetkiye ve borca itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalı borçlu takip tarihi itibariyle temerrüde düştüğünü, ———- tarihleri arasındaki cari hesap ekstrelerinde davalı şirketin müvekkili şirkete 15.812,17 TL borcu olduğunu, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapıldığında müvekkili şirketin davalıdan alacağının bulunduğunun anlaşılacağını, davalı borçlu olduğu halde borcunu ödemediğini, davanın kabulünü, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 15.812,17 TL alacağının temerrüt tarihi olan 15/05/2014 tarihi itibariyle işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili firma hazır yemek sektöründe faal olduğunu, davacı firmadan ürün temin ettiğini, toptan alınan gıda maddeleri için sektör gereği iadesi gereken veya fiyat farkı doğuran mallar fiyat farkı faturası ile iade edilmiş cari hesap bu şekilde tutulduğunu, ticari ilişkilerinin devam ettiğini, davacıya borcunun bulunmadığını, davacı yanın başlattığı icra takibi sonsarı cari hesap borçlarının 2.000,00 TL olduğunu, bu meblağın ferileriyle birlikte 2.400,00 TL olarak dosyaya yatırıldığını, kalan 13.415,17 TL’lik kısma ise itiraz edildiğini, takibin durma kararı sonrasında davacı yanla yapılan görüşmelerde davacı hatalı işlemini kabul ettiğini, sul olarak konuyu kapattıklarını belirttiğini, buna karşılık 3 sene sonra tekrar alacak talebinde bulunması haksız ve kötüniyetli bir yaklaşım olduğunu, davacı yana borcumuzun bulunmaması nedeniyle haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile yargılama harç ve giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Bursa 13. İcra Müdürlüğünün ———- esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağına dayalı 15.815,17 TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Davacı tarafın defterlerinin incelenmesi amacıyla alınan talimat bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defterlerine göre davalıdan 15/05/2014 tarihi itibariyle 15.812,17 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Davalı tarafın defterlerinin incelenmesi amacıyla mali müşavir ——— tarafından düzenlenen raporda özetle; davalı defterlerine göre davacıya borcunun bulunmadığı, taraflar arasında 15.812,17 TL mutabakatsızlık bulunduğu, 15.812,17 TL mutabakatsızlığa sebebiyet veren kayıtların; davalı şirket kayıtlarında ver alan, ancak davacı şirket kayıtlarında yer almadığı tespit edilen (10.800,00 + 1.506,39 + 609,36 + 896,40 + 2.000,00 =)15.812,15 TL olan 5(Beş) adet kayıttan kaynaklandığı, bu kayıtlardan 22.05.2014 tarihli. “———. Ödeme” açıklamalı 2.000.00 TL tutarlı ödeme kaydının davacı vekilince dosyaya sunulan replik dilekçesinde kabul edildiği, dolayısıyla taraflar arasındaki mutabakatsızlığın tarafların kabulünde olan 2.000,00 TL’ nin dışında kalan ve toplam tutarı 13.812,15 TL olan diğer 4 adet iade faturasından kaynaklandığı, mutbakatsızlık/ihtilaf konusu işbu iade faturalarının dosyada örnekleri yer almadığından, işbu iade faturalarının neye istinaden düzenlendikleri, davacı şirkete tebliğ edilip, edilmedikleri, fatura kapsamında yer alan iade şartlarının oluşup, oluşmadığı hususlarının tespit edilemediği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın cari hesaba dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davacı tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak davalı tarafından düzenlenen iade faturalarının ve 2.000,00 TL’lik ödemenin davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı, ancak 22.05.2014 tarihli. “———. Ödeme” açıklamalı 2.000.00 TL tutarlı ödeme kaydının davacı vekilince dosyaya sunulan replik dilekçesinde kabul edildiği, dolayısıyla taraflar arasındaki mutabakatsızlığın tarafların kabulünde olan 2.000,00 TL’ nin dışında kalan ve toplam tutarı 13.812,15 TL olan diğer 4 adet iade faturasından kaynaklandığı, davalı vekili 05/02/2019 tarihli beyan dilekçesinde; iade faturalarının davacı tarafından teslim alındığını, davacı vekilinin sunduğu cevaba cevap dilekçesinde iade faturalarının müvekkili şirket tarafından kabul edilmeyerek aynı şekilde kargo yoluyla davalı şirkete gönderildiği beyanı ile sabit olup, iade faturalarının davacıya ulaştırıldığını ispat ettiklerini, bu aşamada kargodan faturaları alıp iade ettiğini iddia eden davacı yanın bu iade faturalarını iade ettiğini ispat etmesi gerektiğini beyan ettiği, davacı vekilinin ise davalı tarafın iade faturalarının fiyat farkı olarak düzenlendiği, davalı tarafın mal iadesinde bulunduğunu iddia ettiğini ancak bunu ispatlayamadığını beyan ettiği, davalı tarafın düzenlediği iade faturaları incelendiğinde 4 adet iade faturasının açıklama kısmında “fiyat farkına ilişkin düzenlendiği, her ne kadar davalı vekili 07/06/2017 tarihli 2. cevap dilekçesinde davacı şirkete mal iadelerinin bulunmadığını, davacının düzenlediği fatura ile gönderdiği mal arasında tartı, kalite, nitelik v.b nedenlerle oluşan farklılıkların tespiti üzerine düzenlenen fiyat farkı faturaları olduğunu, ürün sarfiyatının çok hızlı olduğu hazır yemek sektöründe bu şekilde teammül bulunduğunu ileri sürmüşse de söz konusu faturaların nasıl, ne şekilde düzenlendiğine ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı, hangi ürünlerde ne kadar gramaj farkı olduğu veya hangi ürünlerde ve ne kadarında nitelik kalite farkı olduğu hususunun belli olmadığı, bunlara dair hiçbir delil sunulmadığı, kaldı ki fiyat farkı faturalarının faturalardan çok sonra düzenlendiği, davalı tarafın iade faturaları davacı şirkete tebliğ edilse de davalı taraf iade faturalarını içeriğine ilişkin iddiasını ispatlayamadığından iade faturalarına itibar edilmeyerek davacının bakiye 13.812,15 TL alacağı kaldığı, davalı taraf icra takibinden sonra davadan önce 2.000,00 TL ödeme yapmasına rağmen davacı tarafın bu bedelde dahil olarak açması nedeniyle 2.000,00 TL yönünden ise davacının hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile, davalının Bursa 13. İcra Müdürlüğünün ——— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 13.812,15 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 10,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, bakiye 2.000,00 TL yönünden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, bakiye talebin reddine, alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 13.812,15 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının Bursa 13. İcra Müdürlüğünün ——— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 13.812,15 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 10,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, bakiye 2.000,00 TL yönünden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 13.812,15 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 943,51 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 270,04 TL harçtan mahsubu ile bakiye 673,47 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvurma ve 270,04 TL peşin harç olmak üzere toplam 301,44 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 275,60 TL tebligat ve müzekkere gideri, 400,00 TL talimat bilirkişi raporu, 600,00 TL mahkememizce alınan bilirkişi raporu olmak üzere toplam 1.275,60 TL’nin kabul-red oranları gözetilerek 1.114,26 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/04/2019