Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/240 E. 2018/981 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/240 Esas
KARAR NO : 2018/981
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/02/2017
KARAR TARİHİ : 27/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının yasa uyarınca kurulmuş olan insan kaynakları firması olup bankalara, finans kuramlarına ve diğer şirketlere yardımcı personel temin etmekte olduğunu, bu tip personelin yarım veya tam zamanlı olarak şirketlerde istihdam edilerek temizlik hizmetlerini ve çay-yemek servisi gibi diğer işleri yapmakta olduklarını, davalının, müvekkili şirketin bu şekilde hizmet verdiği şirketlerden biri olduğunu, borçlu-davalı firmaya verilen hizmetlere karşılık çeşitli tarihlerde fatura kesilmiş olduğunu, 25.07.2016 tarihinden 60.040,23 TL devren gelen alacağın bakiyesi 26.09.2016 itibariyle 7.423,07 TL olduğunu, bir anlatımla o tarihe kadar müvekkili şirket tarafından borçlu firmaya 60.040,23 TL’lik hizmet verilmiş ve bu hizmetlerin karşılığı fatura edildiğini, ekstrede yer alan kalemler incelendiğinde 3 kalem fatura kesildiği, bu kesilen faturaların 2016 yılı 7. aydan 9. aya kadar tarihlendiği, borçlu firmanın daha önce banka kanalıyla borçlarına karşılık ödemelerde bulunduğu anlaşılmakta olduğunu, davalı firmanın yetkilileri ile muhtelif tarihlerde e-mail yoluyla haberleşilerek borcun defalarca teyit edildiğini, karşı taraf defalarca borcun ödenmesi konusunda telefonla ve e-mail vasıtasıyla uyarılmışsa da borç ödenmeyince yukarıda numarası yer alan icra takibi yapıldığını, müvekkili şirketin kadrosunda görülse de davalıya hizmet veren çalışanların ücretlerinin ve sarf olunan temizlik malzemelerinin ve sunulan sair hizmetlerin karşılığı olan fatura bedelleri davalı tarafından ödenmekten imtina edildiğini, iki şirket arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığını, daha önce sunulan hizmetlerin bedellerine karşılık kesilen faturaları ödeyen davalı daha sonra ödemeden imtina ettiğini, defter ve kayıtları da incelendiğinde karşı tarafın bu hizmeti uzun zamandan beri aldığı, bu hizmete karşılık kesilen daha önceki faturaları itirazsız ödediği, icra takibine konu alacağın dayanağı faturaları ise keyfi biçimde ödemediğinin anlaşılacağını” beyan ederek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davalının % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan iş bu davada öncelikle davalı firmanın faaliyet adresinin —————- Olup yetkili mahkeme —— mahkemeleri olduğunu,—— Anadolu Adliyesi Mahkemelerinin yetkisine açıkça itiraz ettiklerini, taraflarınca yapılan itiraz da belirtildiği üzere müvekkilin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, yargılama sonunda toplanacak deliller ve bilirkişi raporu ile müvekkil firmanın davacıya herhangi bir borcunun olmadığı sabit olacağını, müvekkil borçlu olmadığından dolayı davacı tarafından istenilen %20 icra tazminatının da reddinin gerektiğini, davacı tarafın haksız ve hukuka aykırı davasının reddini, davacı tarafından yapılan haksız takip sebebi ile %20’den aşağı olmamak üzere davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Mahkememizce alınan serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişi raporunda özetle;Davacı tarafça sunulan yasal defter ve diğer vesaikler üzerinde yapılan incelemeler neticesinde; davacının 25.296,09 TL’lik faturalarına karşın davalının 17.673,02 TL’lik ödemesinin olduğu, davalının takibe konu edilen 3 adet faturanın ödemesini yapmamış olduğu, davacı yasal defter kayıtlarına göre; davalı tarafın 11.10.2016 takip tarihi itibari ile 7.423,08 TL borçlu olduğunun belirlendiği, davacı tarafça tanzim edilen faturalar ve davalı ödemelerinin davacı tarafın sahibi lehine delil niteliği bulunan yasal defterlerinde aynen kayıtlı bulunduğu, davalı tarafın bağlı olduğu ———— Vergi Dairesine 2 No.lu kdv beyannamelerinde davacının Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarına ait tanzim ettiği hizmet faturalarının ——Seri no.lu tebliğe göre ayrı ayrı bildirimlerinin vergi dairesine yapılmış olduğu, bu itibarla davalının fatura ve içeriklerinden haberdar olduğunun kabulünün gerektiği, davacı ile davalı arasında mail yazışmalarının olduğu, davalı tarafça içerikleri kabul edilen hizmet faturaları için ——— doğrultusunda 8 günlük yasal süre içerisinde itirazda bulunulduğunu ispatlayan mahiyette herhangi bir vesaikin dosyada yer almadığı, bu itibarla süresi içinde itiraz edilmeyen faturaların kapsamı ve parasal değeri bakımından davalıyı bağlayacağı, ————— davalı tarafın söz konusu hizmet alımları ile ilgili iade ve/veya bedelleri ödediğini ispatlayıcı mahiyette herhangi bir belge ibraz etmediği, davalı tarafça vergi dairesine verilen – No.lu kdv beyannamesinde davacının tanzim ettiği faturaların beyanlarının yapıldığı dikkate alındığında, davacının ——— uyarınca semene hak kazanmış bulunduğu 11.10.2016 takip tarihi itibari ile asıl alacak miktarının 7.423,08 TL olduğu tespit edilmiştir.
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİKnın 67 maddesine dayalı itirazın iptali istemidir.
Anadolu 15.icra Müdürlüğü’nün ———-E. Sayılı takip dosyası celp olunmuş alacaklı vekili tarafından borçlu şirket aleyhine toplam ——TL için ilamsız takip yaptığı, ödeme emrinin borçlu davalıya 14/10/2016 tarihinde tebliğ olduğu, davalı vekilinin 20/10/2016 tarihinde süresinde muhabere suretiyle borcun tümüne itiraz ettiği, takibin durduğu ve bu davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizde açılan itirazın iptali davasında HMK 116.maddesi uyarınca davalının mahkememizin yetkisine itiraz ederek ———— mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürdüğü, davalının icra dosyasında yaptığı itirazında yetki itirazında bulunmadığı görülmüş, bir miktar para alacağının tahsili için alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahı icra dairelerinde de takip yapılabileceğinden davalının ————- Anadolu İcra Dairelerinin ve mahkemelerinin yetkisine yönelik itirazının reddine karar verildiği, mahkememiz yetkili görülmekle yapılan yargılamada; davacının delilleri toplanmış, takibe konu üç adet fatura, muhasebe fişleri, muhasebe evrakları ve davacının dayandığı ticari defterler temin edilmiştir. Dosya bilirkişiye tevdi olunmuş, 06/09/2018 tarihli bilirkişi raporunda, 2016 ve 2017 yılı davacıya ait yevmiye, kebir ve envanter defterleri incelenmiş, defterlerin sahibi lehine delil olma kabiliyetleri tespit edildiği gibi, davacının bakiye alacağının 7.423,08 TL olarak tespit olunduğu anlaşılmıştır.
-Davalı tarafa usulüne uygun defter ibrazı için uyarıda bulunulmuş ise de ibraz etmemiştir.
Dosyadaki tüm delillere göre, tarafların karşılıklı yazılı bir anlaşma olmaksızın 2016 yılından bu yana yoğun ticari içinde oldukları, alacak ve borç kalemlerini cari hesaba göre oluşturdukları, davalı şirketin davacının kestiği faturalara karşı evvelden bu yana ödemeler gerçekleştirdiği bilirkişi raporuyla tespit edilmiştir.
Takibe konu edilen ———– numaralı 2.474,36 bedelli fatura,———– numaralı 2.474,36 bedelli fatura ve ———– numaralı 2.474,36 bedelli faturalar karşılığında davalı şirketin yardımcı personel teminine yönelik hizmetten kaynaklandığı, davalının dosya kapsamında 2 No.lu kdv beyannamelerinde davacıdan aldığı hizmetlerin bildirimlerini davacı defterleri ile uyumlu olarak yaptığı, davalının takibe konu fatura içeriklerinden haberdar olduğunun anlaşıldığı, davalının aldığı hizmetlerin bir kısmını iade ettiği veya kalan kısmını ödediğine dair ispat edici mahiyette belge sunmadığı, davalının borcu olmadığı dışında faturalara itirazı bulunmadığından faturaların içeriğinin kesinleştiği kabul edilmiş, ayrıca davalının inceleme gününde herhangi bir defter ve belge ibraz etmediği gibi herhangi bir mazeret sunmadığı dikkate alındığında 11.10.2016 takip tarihi itibari ile davalı taraftan 7.423,08 TL asıl alacaklı olduğunun ispatlandığı, bilirkişinin hesapladığı gibi asıl alacak 7.423,08 TL üzerinden itirazın iptaline, takibin asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin ve işlemiş faize ilişkin talebinin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sy.K.nun 4489 Sy.K.nun ile değişik 2.Maddesi gereğince yıllık %10,5 oranında ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine, davacının alacak miktarı bakımından fatura alacağını hesaplayabileceğinden, bakiye borcun davalı tarafça bilinebilir olduğundan alacak likit olmakla hüküm altına alınan asıl alacak miktarı olan 7.423,08 TL alacağın %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğünün ——— E. Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile, takibin 7.423,08 TL asıl alacak üzerinden devamına, işlemiş faize ilişkin talebinin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %10,5 oranında ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan asıl alacak miktarı olan 7.423,08 TL alacağın %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 507,07 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 90,49 TL harcın mahsubu ile bakiye 416,58 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvuru, 90,49 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 121,89 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 132,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 700,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 832,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 824,83 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 69,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2018