Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/199 E. 2019/928 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2017/199
KARAR NO : 2019/928

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/02/2017
KARAR TARİHİ : 24/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ——— iken bankaya iade edilmek üzere kargo şirketine teslim edilen toplam 69 adet çekin kargo şirketi çalışanının çantası çalınmak sureti ile 21/10/2016 tarihinde kaybolduğunu, gerek kargo şirketi gerekse de müvekkili tarafından savcılığa şikayette bulunulduğunu, çalınan çeklerin doldurulup imzalanması ihtimali nedeniyle tüm bankalar ve faktoring şirketlerinin bilgilendirildiğini, bankaya ibraz edilen 2 adet çek ile ilgili olarak İstanbul —–. ATM’nin —– esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını ve tedbir kararı alındığını, dava konusu çekin davalılardan biri tarafından takibe konulabileceğini, çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek ———– ait 15/02/2017 tarihli, —-bedelli, —- nolu(eski ————-) çekin icra takibine konu edilmesinin engellenmesi amacı ile takdiren teminatsız tedbir vaazına, varsa açılan takiplerin durdurulmasına, çekten dolayı davalılara karşı borçlarının bulunmadığına, davalıların çek bedelinin %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalılara dava dilekçesi tebliğ olmuş, cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davalılardan … vekili ibraz ettiği 05/12/2017 tarihli dilekçesiyle davaya konu edilen çekteki cironun davacıya ait olmadığına ilişkin iddiayı kabul ettiklerini ancak kötü niyet tazminatı talebini kabul etmediklerini, dava konusu çekin müvekkiline ciro yoluyla geçtiğini, bu yüzden çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığını, müvekkilinin 312/2 maddesine göre yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiğini, belirterek kabul beyanları uyarınca davanın kabulüne, davacının kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesini belirtmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile İİK 72.maddesinde düzenlenen menfi tespit davasıdır. Davacı ———– nolu şubeye ait —– tarih 9.000,00 TL bedelli çekin ve başka çeklerin çalındığını, çekteki imzanın kendilerine ait olmadığını belirterek bu çekten ötürü davalılara borçlu olmadığının tespiti ile davalıların çek bedelinin %20’sinden az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiş, davalılar cevap dilekçesi sunmamışlar, yalnızca davalılardan … vekili ibraz ettiği 05/12/2017 tarihli dilekçesi ile davaya konu çekteki cironun davacıya ait olmadığı iddiasını kabul ettiklerini ancak müvekkilinin imzanın davacıya ait olmadığını bilebilecek durumda olmadığını, bu yüzden müvekkili aleyhine yargılama giderine ve tazminata hükmedilmemesi gerektiğini, davayı kabul ettiklerini bildirmiştir. Davalı vekilinin vekaletnamesinde davayı kabul yetkisinin olduğu görülmüştür.
Davaya konu çek incelenmiş davacı tarafından davalılardan … lehine keşide edildiği aynı zamanda ilk ciranta durumunda olduğu, diğer davalıların da ciranta olarka imzalarının bulunduğu, çekin son hamilinin … olup davacı ve diğer davalılar hakkında İstanbul ————. İcra Müdürlüğü 2017/7422 sayılı takip dosyası ile icra takibine giriştiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 24/09/2019 günlü duruşmada davalılardan … dışındakiler yönünden açtıkları davayı takip etmeyeceklerini, çek aslının …’de olup onun tarafından takibe konu edildiğini, …’in açılan davayı kabul beyanı göz önünde bulundurularak bu davalı yönünden davanın kabulüne karar verilmesini istediklerini, yargılama gideri, vekalet ücreti ve tazminat taleplerinin olmadığını beyan ve imzalamıştır.
Davacı vekilinin bu beyanı karşısında … dışında kalan diğer davalılar yönünden açılan dava dosyadan tefrik edilerek davanın davalı … yönünden kabul beyanı uyarınca kabulüne, dava konusu ————— no.lu şubeye ait 15/02/2017 tarih 9.000,00 TL.bedelli —— no.lu çekten ötürü davacının davalı …’e borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafça yargılama gideri, vekalet ücreti talep edilmediğinden davacı üzerinde bırakılmasına, davacı tazminat talebinden vazgeçtiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın, davalı tarafın kabulü nedeniyle KABULÜNE, dava konusu ——- no.lu şubeye ait —- tarih —-.bedelli — no.lu çekten ötürü davacının davalı …’e borçlu olmadığının tespitine,
Davacı tarafça tazminat talebinden vazgeçildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2- HK.nun 22.maddesi göz önünde bulundurularak alınması gereken karar harcı 409,86 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 153,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 256,16 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 153,70 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin talebi olmadığından üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça talep edilmediğinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.