Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/182 E. 2021/18 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/182 Esas
KARAR NO: 2021/18
ASIL DOSYA
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 13/02/2017
BİRLEŞENDOSYA——-SAYILI
DAVA: İtirazın İptali (Sigorta Poliçesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
BİRLEŞEN —— SAYILI DOSYASI:
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/01/2018
BİRLEŞEN——– SAYILI DOSYASI:
DAVA : İtirazın İptali (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
BİRLEŞEN——- SAYILI DOSYASI:
DAVA:İtirazın İptali (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
KARAR TARİHİ: 19/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat(Rücuen Tazminat) ve İtirazın İptali (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) asıl dosya ve birleşen dosya davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA:
Asıl dosya davacı ——- vekili dava dilekçesinde özetle; —- işyeri—- müvekkili şirkete—– tarihleri arasında sigortalı olduğunu, söz konusu—– olarak düzenlendiğini, müvekkili şirketin payının —- olduğunu, söz konusu —– tarihinde sigortalı/sigorta ettiren muvafakati ile düzenleme yapılarak teminatların revize edildiğini,—– adresindeki davalı—– ait, sigortalı—- aldığı—– ise kiracı olduğu binada —— tarihinde yoğun kar birikmesi sebebiyle çatının çöktüğünü ve sigortalıya ait emtiaların zarar gördüğünü, nihai zararın—— belirlendiğini, müşterek poliçede müvekkili sigorta şirketinin payının — olduğu göz önüne alındığında zarardan sorumlu olunan tutarı — olarak tayin edildiğini, müvekkili şirkete isabet eden tazminat bedelinin—– olarak sigortalı —— ait binanın çatısının yapım, bakım ve onarımındaki eksiklikler ile özen yükümlülüğünün ihlalinin sebebiyet verdiğini, bu sebeple hasarın meydana gelmesinde kusuru bulunan davalı—— maliki olması sebebiyle, diğer davalı——- sigortacısı olması sebebiyle rücu etme zarureti doğduğunu iddia ederek,——– tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faiziyle yargılama giderleri ve vekâlet ücretleri ile birlikte, davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA :
Asıl dosya davalı—– dilekçesinde özet ile; davacının da dahil olduğu —- mevcut olduğu,——- şirketin —– olduğu ve —- konumunda olan davacının dava açma ehliyeti bulunmadığını, dava konusu olayın üzerinden—- yıl geçtiğinden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, sigorta poliçesinde işletmeci —- rücu edilemeyeceği şartı nedeniyle sigortalıları bina malikine ve dolayısıyla müvekkili şirkete rücu edilmeyeceğini, bina maliki—- aralarındaki kira sözleşmesinde kiracı—-deposunda bulunan mallara ilişkin zararlardan sorumluluğu sözleşme ile — devrettiğini, bu nedenle —- tarafından deposundaki kiracıların mallarına ilişkin —– poliçe yaptırıldığını, davacının ödeme yaptığı —— müşterisi/kiracısı olduğunu, müvekkili şirket poliçesinde bu kiracının malları için verilmiş teminat bulunmamakta olduğunu, ——- ait emtiada meydana gelecek zararların teminat altına alındığını, kira sözleşmesinde kiraya ait malzemelere gelecek her türlü zarar ve ziyandan kiracının mesul olacağı gibi kiralayana ve 3. kişilere vereceği her türlü zarardan da kiracının mesul olacağı düzenlemesinin mevcut olduğunu, meydan gelen zararın olağan dışı, beklenmedik doğa olayı nedeniyle meydana geldiğini, sigortalının kusurunun bulunmadığını, dava ile talep edilen tazminat tutarının fahiş ve haksız olduğunu, hasar tespitine yönelik olarak asıl sigortacı—– yaptırmış olduğu ekspertiz raporunda yer alan tutarların hasar/rücu ile doğrudan ilgili olmayıp, talep edilmesinin hakkaniyet ve sigorta hukukuna uygun olmadığını, hasarla/rücuyla ilgili olmayan miktarların ayrıştırılmasının ve reddinin gerektiğini, dava konusu aynı olay nedeniyle, farklı kiracı —- tarafından müvekkil şirket aleyhine tazminat ödemesi talebiyle —— sayılı dosyasıyla yapılan başvuruda müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığına karar verildiğini beyanla davanın reddini talep ve beyan etmiştir.
Asıl dosya davalı —– —– cevap dilekçesinde özet ile: söz konusu yerin —- tarihli kira sözleşmesiyle dava dışı —– kiralandığını, söz konusu dava her ne kadar malik sıfatıyla müvekkiline karşı açılmış olsa da dava dışı——- müvekkili şirketin arasında bu yerin kullanımına dair hiçbir sözleşme olmaması nedeniyle husumetlerinin bulunmadığını, çökme olayının —- tarihinde meydana geldiği, davanın—- tarihinde açılmış olup rücu davaları için—— yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacının dava dilekçesinde müvekkili davalı şirketi bina malikinin sorumluluğu çerçevesinde sorumlu tuttuğunu, TBK’nın 69. maddesine göre bina malikinin sorumluluğuna gidilebilmesi için bir binanın ya da yapının yapımında bozukluk veya bakımında eksiklik olması gerektiğini, ancak davalı şirketin ne yapının yapımında ve de bakımında kusuru olmadığını, meydana gelen hasarın tamamen mücbir sebep nedeniyle meydana geldiğini, hasarın oluştuğu ——- günü yoğun kar yağışı ve fırtınaların, meydana gelen kar yağışı ve doğal afetten müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, ayrıca sigorta şirketinin sigorta ettiği malların konulduğu mahalli incelemesi, yapımında veya bakımında bir eksiklik veya kusur olduğunu tespit ederek sigortalısına bu eksiklikleri bildirmesi gerektiğini, yapımdaki ve bakımdaki eksiklikleri kabul anlamına gelmemek kaydıyla, bir an için böyle bir eksikliği tespit etmeyen, sigortalısına bildirmeyen, eksikliklere rağmen emtiaları sigorta eden alacak iddiasındaki sigorta şirketinin hasara kendi kusuru ile sebep olması sebebiyle hasardan sorumlu olduğunun ayrıca hatırlatmak istediklerini, —- tarihinde meydana gelen hasar sonrasında diğer davalı —– tarafından alınan ekspertiz raporunda çöken çatıyı projesinden malzemesine ve işçiliğine kadar öğretim görevlilerine incelettirdiğini,—— rapor verildiğini ve nihayetinde çatının yapımı ve bakımında hiçbir kusur görülmeyerek rücu edilemez olarak ekspertiz raporunun düzenlendiğini, dolayısıyla müvekkili şirketin TBK. 69 çerçevesinde sorumluluğunu gerektirecek bir kusuru olmadığını, bir an için müvekkili şirketin sorumlu olduğu düşünülse dahi, müvekkili davalı şirkete ait mezkur taşınmazın —- sigortalandığını,—– kadar kapsama alındığını, müvekkili şirket ile dava dışı—- imzalanan sözleşmenin 7.6. maddesinde;——- malzemelere gelecek her türlü zarar ve ziyandan kiracının mesul olacağı gibi Kiralayana ve 3. Kişilere vereceği her türlü zarardan da Kiracı mesul olacaktır…” hükmüne yer verildiğini, müvekkili şirket kiracısının müvekkile yöneltemeyeceği zarar ziyanın huzurdaki dava ile müvekkili şirketin alt kiracısının sigorta şirketince müvekkil şirkete yöneltilmeye çalışıldığını, beyan ile davanın reddini istemiştir.
Asıl dosya ihbar olunan——vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı —–tarihinde——- binasının —— müvekkili tarafından yüklenilmesi adına sözleşme imzalandığını, sözleşme neticesinde müvekkili şirket tarafından anılan işin yapılması için gerekli tüm hazırlıkların tamamlandığını, imalatın gerçekleştiğini ve —- tarihinde iş tesliminin yapıldığını, —tarihinde—- hasar oluştuğuna dair bilgi verildiğinde çatının çöken kısmında iyileştirilmeler yapıldığını,—– tarihinde yaşanan hasar olayında hazırlanan raporda; çatının su tahliye sisteminin yetersiz olduğu, sifonik sistemlerin tıkanması sebebiyle suyu tahliye edemediği, ayrıca çatıda sifonik sistemin tıkanmasına karşın mekanik bir tahliye/taşıma sistem—– olmadığı ve su tahliye sisteminin tıkanması sebebiyle çatının kaldıramayacağı kadar yoğun su birikimi sebebiyle çöküntü meydana geldiğini, bu hususta rapor hazırlandığını, ancak davalı —— çatının hasar görmeyen tarafında müvekkilince raporda belirtilen hususlar konusunda bir iyileştirme yapmadığını, bu nedenle davalının taşınmazında dava konusu çökmenin meydana geldiğini, açıklanan nedenlerle dava konusu hasarın oluşumunda müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davalının iş bu davayı ihbarında herhangi bir hukuku menfaati bulunmadığını, davanın reddini, ihbar olunan olarak müvekkili şirket açısından davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN ——- SAYILI DOSYASINDA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete— tarihleri arasında sigortalı bulunan dava dışı—-davalı —–maliki bulunduğu depoya ait çatının çökmesi sonucunda hasara uğradığını, müşterek sigorta poliçesinde müvekkilinin payının— olduğunu, müvekkilince sigortalıya —– ödeme yapıldığını, davalı——- göre meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, diğer davalı sigorta şirketinin ise davalı bina maliki şirket ile aralarında yapılan—— uyarınca sorumlu olduğunu, davalılara yapılan rücu ihtarlarından sonuç alınamaması nedeniyle——— sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından takibe haksız olarak itiraz edildiğini, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalılar aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı—– vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ile özetle; davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığını,— dava dışı ——– olduğunu, sigortacı olmayıp ——- konumda olan davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını, sigorta poliçesinde depo işletmecisi—— rücu edilemeyeceğinin kararlaştırıldığını, bu nedenle bina malikine de rücu edilemeyeceğini, müvekkili şirketin sigorta poliçesinde kiracının malları için verilen teminat bulunmadığını, kira sözleşmesinde malzemelere gelecek her türlü zarar ve ziyandan kiracının sorumlu olacağının ifade edildiğini, meydana gelen zararın olağan dışı bir zarardan kaynaklandığını, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu, savunarak; davanın reddini talep etmiştir.
Davalı —- tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; söz konusu yerin —- tarihli kira sözleşmesiyle dava dışı—— kiralandığını, söz konusu dava her ne kadar malik sıfatıyla müvekkiline karşı açılmış olsa da dava dışı —- şirketin arasında bu yerin kullanımına dair hiçbir sözleşme olmaması nedeniyle husumetlerinin bulunmadığını, çökme olayının—- tarihinde meydana geldiği, davanın —— tarihinde açılmış olup rücu davaları için—– yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, dava konusu taşınmazın kullanılmasına ilişkin davacı veya sigortalısı ile herhangi bir sözleşmelerinin bulunmadığını, söz konusu yerin ——- tarafından sigortalandığını, husumetin işbu sigorta şirketine yöneltilmesi gerektiğini, talebin zamanaşımına uğradığını, meydana gelen hasarın mücbir sebep nedeniyle meydana geldiğini, kira sözleşmesine göre kiralanan taşınmazda bulunan malzemelerde meydana gelecek zararlardan dava dışı—— firmasının sorumlu olduğunu, hasar ile zarar arasında illiyet bağının bulunmadığını, savunarak; davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN—— KARAR SAYILI DOSYASINDA:
Davacı —-dava dilekçesinde özetle: ——- tarihleri arasında sigortalı olduğunu, söz konusu risklerin müşterek sigorta sözleşmesi olarak düzenlendiğini, müşterek sigortacılar dahilinde müvekkili sigorta şirketi toplam sigorta teminatının —- oranını teminat altına alan müşterek sigortacısı olduğunu, —– adresindeki davalı —- sigortalı—– hizmeti aldığı—- kiracı olduğu binada —– tarihinde yoğun kara birikmesi sebebi ile çatı çökmüş ve sigortalıya ait emtialar zarar gördüğünü, davanın kabulüne, müvekkili şirketin sigortalısına——– ödemesinin, ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücretleri ile birlikte, davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyada dava dilekçesi taraflara tebliğe çıkartılmadan mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, mahkememiz yargılama sırasında teati işlemleri tamamlanması amacıyla dava dilekçesi davalılara tebliğe çıkartılmıştır.
Birleşen dosya açısından davalı ——-vekili cevap dilekçesinde özetle:
dava konusu çökme olan yeri—— işyeri paket sigortası yaptırmıştır. İşyeri ——— şahıslara ait sabit kıymet ve emtialar toplam muhteviyat bedelinin —– kadar teminata dahil edildiğini, teminat dahilinde ki tutarlar davacı sigorta şirketinin zarar ve ziyanını karşılayacak durumda olduğunu, davacının diğer davalıya davayı açması gerektiğini, husumet itirazında bulunduklarını, husumet nedeniyle davanın reddini, TBK. madde 69’a göre bina malikinin sorumluluğuna gidilebilmesi için binanın yada yapının yapımında bozukluk veya bakımında eksiklik olmasının gerektiğini, müvekkili şirketin ne yapının yapımında ne de bakımında bir kusuru olmadığını, meydana gelen hasarın mücbir sebep nedeniyle meydana geldiğini, davalı müvekkile ait taşınmazın yapımına —- yılı sonrasında başlanmış, nihayet iskanı —–tarihinde alındığını, binanın inşaatı sektörün önde gelen uzman firmalarına yaptırıldığını, binanın yapımı ile ilgili müvekkili şirketin herhangi bir kusuru bulunmadığını, dava konusu olayın yaşandığı tarih —– tarihi olduğunu, bu tarihler en yoğun kar yağışı ve fırtınanın yaşandığı tarihler olduğunu, dava konusu depolama alanının olduğu bölge yoğun kar yağışı alan bir bölge olduğunu, doğal afet sayılabilecek bir fırtına ve kar yağışı sonrasında çatıda oluşan hasardan dolayı müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, davacının davasının husumet ve zaman aşımı itirazımız sebebiyle usulden reddini, davacının haksız ve mesnetsiz davasının esastan reddini, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı—— vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ile özetle; davacı tarafın dava açma ehliyetinin bulunmadığını, davacının dahil olduğu bir——– mevcut olduğunu, — mevcut olduğunu, sözleşmede —- dava dışı— olduğunu, sigortacının — olduğunu, davacı —— konumunda olduğunu, poliçede sigortacı sıfatı taşımadığını, bu nedenle sigortacı olmadığını, davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığını, dava konusu olayın üzerinden iki yıl geçtiğini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, sigorta poliçesinde işletmesi —— rücu edilemeyeceği şartı nedeniyle sigortalılarına bina malikine ve müvekkili şirkete rücu edilemeyeceğini, davacının ödeme yaptığı—— depo işletmecisi —— müşterisi/kiracı olduğunu, müvekkili şirket poliçesinde bu kiracının malları için verilmiş bir teminat bulunmadığını, meydana gelen zararın olağan dışı beklenmedik doğa olayı nedeniyle meydana geldiğini, sigortalının kusuru bulunmadığını, dava ile talep edilen tazminat tutarının fahiş ve haksız olduğunu, emsal—– sayılı —– şirketin sorumluluğunun olmadığını, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan —– cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile davalı —- arasında—- tarihinde ——- binasının—— işinin müvekkili tarafından yüklenilmesi adına sözleşme imzalandığını, sözleşme neticesinde müvekkili şirket tarafından anılan işin yapılması için gerekli tüm hazırlıkların tamamlandığını, imalat gerçekleştiğini, ve —- tarihinde iş tesliminin yapıldığını,—- tarihinde—– sisteminde hasar oluştuğuna dair bilgi verildiğinde çatının çöken kısmında iyileştirilmeler yapıldığını, ——- tarihinde yaşanan hasar olayında hazırlanan raporda; çatının su tahliye sisteminin yetersiz olduğu, sifonik sistemlerin tıkanması sebebiyle suyu tahliye edemediği, ayrıca çatıda—— tıkanmasına karşın mekanik bir tahliye/taşıma sistemi ——-olmadığı ve su tahliye sisteminin tıkanması sebebiyle çatının kaldıramayacağı kadar yoğun su birikimi sebebiyle çöküntü meydana geldiğini, bu hususta rapor hazırlandığını, ancak davalı—– çatının hasar görmeyen tarafında müvekkilince raporda belirtilen hususlar konusunda bir iyileştirme yapmadığını, bu nedenle davalının taşınmazında dava konusu çökmenin meydana geldiğini, açıklanan nedenlerle dava konusu hasarın oluşumunda müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davalının iş bu davayı ihbarında herhangi bir hukuku menfaati bulunmadığını, davanın reddini, ihbar olunan olarak müvekkili şirket açısından davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN—— KARAR SAYILI DOSYASINDA :
Davacı —- tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin—– esasına göre —- bulunan, dava dışı—- nolu davalının maliki bulunduğu ———- yeralan depoya ait çatının, binanın yağmur iniş borularındaki yetersizlik ve eriyen kar sularının yetersiz tahliyesi nedeniyle çökmesi sonucu hasara uğradığını, müşterek sigorta poliçesinde müvekkilinin payı—- oranında olduğunu, davaya konu zararın meydana gelmesinde çatısı çöken binanın maliki olan —— ve ya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklarından veya bakımındaki eksikliklerinden doğan zararı gidermekle yükümlüdür” hükmü uyarınca kusursuz sorumlu oluduğu davaya konu zararı tazminle mükellef olduğunu, diğer davalı sigorta şirketi ie—- nolu davalı ile aralarında düzenlenmiş oldukları—– nolu işyeri ——— uyarınca davaya konu zarardan bina maliki ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, davalılar aleyhine——– Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalıların icra takibine haksız şekilde itiraz edilerek takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —— tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili şirket arasında bu yerin kullanılmasına ilişkin sözleşmenin mevcut olmadığını, dava dışı ——– arasında hiçbir ticari, akdi, hukuki yada fili ilişki bulunmadığını, dava dışı şirket hiçbir taahhüdünün ollmadığı gibi dava dışı şirket müvekkili şirketinden hiçbir taleplerinin olmadığını, müvekkili şirketin çökme olan yeri ——– —– yaptırdığını, teminat dahilindeki tutarlar davacının zarar ve ziyanını kaşılayacak durumda olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —-vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın dava açma ehliyetinin olmadığını, dava konusu olayın üzerinden iki yıl geçtiğini, davanın zamaşımı nedeni ile reddi gerektiği, sigorta poliçesinde işletmeci——- rücu edilemeyeceği” şartı nedeni ile sigortalısı bina malikine ve dolayısıyla müvekkil şirkete rücu edilemeyeceğini belirterek davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan —– vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı —- arasında —– binasının—— işinin müvekkili tarafından yüklenilmesi adına sözleşme imzalandığını, sözleşme neticesinde müvekkili şirket tarafından anılan işin yapılması için gerekli tüm hazırlıkların tamamlandığını, imalat gerçekleştiğini, ve — tarihinde iş tesliminin yapıldığını, —- tarihinde ——- hasar oluştuğuna dair bilgi verildiğinde çatının çöken kısmında iyileştirilmeler yapıldığını, ——- tarihinde yaşanan hasar olayında hazırlanan raporda; çatının su tahliye sisteminin yetersiz olduğu, sifonik sistemlerin tıkanması sebebiyle suyu tahliye edemediği, ayrıca çatıda sifonik sistemin tıkanmasına karşın mekanik bir tahliye/taşıma sistemi —— olmadığı ve su tahliye sisteminin tıkanması sebebiyle çatının kaldıramayacağı kadar yoğun su birikimi sebebiyle çöküntü meydana geldiğini, bu hususta rapor hazırlandığını, ancak davalı—— çatının hasar görmeyen tarafında müvekkilince raporda belirtilen hususlar konusunda bir iyileştirme yapmadığını, bu nedenle davalının taşınmazında dava konusu çökmenin meydana geldiğini, açıklanan nedenlerle dava konusu hasarın oluşumunda müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davalının iş bu davayı ihbarında herhangi bir hukuku menfaati bulunmadığını, davanın reddini, ihbar olunan olarak müvekkili şirket açısından davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYA ——- İLE BİRLEŞTİRİLMİŞTİR) DOSYASINDA:
Davacı —- vekilince sunulan dava dilekçesini özetle ; müvekkili şirkete —- müşterek sigorta esasına göre—- arasında sigortalı bulunan dava dışı—- tarihinde —– adresinde yer alan depoya ait çatının, binanın yağmur iniş borularındaki yetersizlik ve eriyen kar sularının yetersiz tahliyesi nedeniyle çöktüğünü, hasara uğradığı, müşterek sigorta poliçesinde müvekkilinin payının — oranında olduğunu, dava dışı sigortalı—- yapılan hasar ihbarı sonucu müşterek sigortacılardan müvekkili nezdinde açılan —– nolu hasar dosyalarında ekspertiz raporu düzenlendiğini, davaya konu hasarın tespiti amacıyla —– sayılı dosyası ile bilirkişi raporu alındığını, sigortalıya muhtelif tarihlerde olmak üzere toplamda —– sigorta tazminatı ödendiği, davalılara yapılan rücu ihtarlarından da herhangi bir sonuç alınamadığı, iş bu nedenle davalılar aleyhine ——- sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların icra takibine haksız şekilde itirazda bulunduklarını, icra takibinin durduğunu, takip dosyasına yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, davalılar aleyhine % 20 icra inkar tazminatına hükmolunmasına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı—– vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın dava açma ehliyetinin bulunmadığını, davacının dahil olduğu bir — mevcut olduğunu,—- mevcut olduğunu, sözleşmede —dava dışı— olduğunu, sigortacının —- olduğunu, davacı—– olduğunu, davacı—– konumunda olduğunu, poliçede sigortacı sıfatı taşımadığını, bu nedenle sigortacı olmadığını, davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığını, dava konusu olayın üzerinden iki yıl geçtiğini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, sigorta poliçesinde işletmesi —–rücu edilemeyeceği şartı nedeniyle sigortalılarına, bina malikine ve müvekkili şirkete rücu edilemeyeceğini, davacının ödeme yaptığı—— müşterisi/kiracı olduğunu, müvekkili şirket poliçesinde bu kiracının malları için verilmiş bir teminat bulunmadığını, meydana gelen zararın olağan dışı beklenmedik doğa olayı nedeniyle meydana geldiğini, sigortalının kusuru bulunmadığını, dava ile talep edilen tazminat tutarının fahiş ve haksız olduğunu, emsal ——- müvekkili şirketin sorumluluğunun olmadığını, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle: dava dışı sigortalısına ait ürünlerin müvekkili şirkete ait——– adresindeki iş yerinde hasara uğradığını, davacı ile müvekkili şirket arasında bu yerin kullanılmasına ilişkin sözleşmenin mevcut olmadığını, müvekkili şirketin söz konusu yeri kiraladığını, davalının sigortalısı dava dışı —— müvekkili şirketi arasında hiçbir ticari, akdi, hukuki yada fiili ilişki bulunmadığını, dava dışı———- hiçbir taahhütlerinin olmadığını, —- şirketlerinde hiçbir taleplerinin olmadığını,—- emtialarının şirketleri deposunda bulunduğuna dair hiçbir bilgilerinin bulunmadığını,—– hiçbir talep hakkı bulunmadığını, sigortalının zarar ziyan talep etme hakkının olmadığını, davacı şirketlerin taleplerinin sigortalısı dava dışı —- ticari, akdi, hukuki yada fiili ilişkisi bulunanlara yada onların sigorta şirketine yöneltmesi gerektiğini, müvekkili şirketin çökme olan yeri——- poliçe numarası ile işyeri paket sigortası yaptırıldığını, teminat dahilindeki tutarlar davacının zarar ve ziyanını kaşılayacak durumda olduğunu belirterek davacının davasının husumet itirazı sebebiyle usulden reddini, davacının haksız ve mesnetsiz davasının esastan reddini, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan —-cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile davalı—– tarihinde—- bulunan arsa üzerine—- depo binasının ——işinin müvekkili tarafından yüklenilmesi adına sözleşme imzalandığını, sözleşme neticesinde müvekkili şirket tarafından anılan işin yapılması için gerekli tüm hazırlıkların tamamlandığını, imalat gerçekleştiğini,—- tarihinde iş tesliminin yapıldığını,—– tarihinde—- sisteminde hasar oluştuğuna dair bilgi verildiğinde çatının çöken kısmında iyileştirilmeler yapıldığını, —– tarihinde yaşanan hasar olayında hazırlanan raporda; çatının su tahliye sisteminin yetersiz olduğu, sifonik sistemlerin tıkanması sebebiyle suyu tahliye edemediği, ayrıca çatıda sifonik sistemin tıkanmasına karşın mekanik bir tahliye/taşıma sistemi ——- olmadığı ve su tahliye sisteminin tıkanması sebebiyle çatının kaldıramayacağı kadar yoğun su birikimi sebebiyle çöküntü meydana geldiğini, bu hususta rapor hazırlandığını, ancak davalı —– çatının hasar görmeyen tarafında müvekkilince raporda belirtilen hususlar konusunda bir iyileştirme yapmadığını, bu nedenle davalının taşınmazında dava konusu çökmenin meydana geldiğini, açıklanan nedenlerle dava konusu hasarın oluşumunda müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davalının iş bu davayı ihbarında herhangi bir hukuku menfaati bulunmadığını, davanın reddini, ihbar olunan olarak müvekkili şirket açısından davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Asıl dava ve birleşen davalar, davalı —- aldığı—- tarihinde yoğun kar birikmesi sonucu çatının çökmesi ve sigortalıya ait eşyaların zarar görmesi sonucu davacı sigorta şirketleri tarafından—- asıl dosya ve birleşen —- dosyası yönünden sigortalıya ödenen hasar bedelinin bina maliki ve onun sigortacısından rücuen tahsili talebine, birleşen—— yönünden rücuen tahsil amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazların iptali talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
Birleşen—— dosyası ile; davacı alacaklı tarafından davalılar aleyhine rücuen tahsil amacıyla ——– alacağın için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalıların süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçelerinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Birleşen—- dosyası ile; davacı alacaklı tarafından davalılar aleyhine rücuen tahsil amacıyla —— alacağın için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalıların süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçelerinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Birleşen—- dosyası ile; davacı alacaklı tarafından davalılar aleyhine rücuen tahsil amacıyla—– alacağın için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalıların süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçelerinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Davalı —- asıl ve birleşen dosyalarda; koasürans sözleşmesi gereğince dava açma ehliyetine yalnızca jeran şirket olan—- sahip olduğunu, davacı sigorta şirketlerinin dava açma ehliyeti olmadığını ileri sürmüştür.
Müşterek Sigorta—— Türk Ticaret Kanunu’nun 1466. Maddesinde; “Bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda, aynı süreler için ve aynı rizikolara karşı sigorta edilmişse, yapılan birden çok sigorta sözleşmesinin hepsi, ancak sigorta olunan menfaatin değerine kadar geçerli sayılır. Bu takdirde sigortacılardan her biri, sigorta bedellerinin toplamına göre, sigorta ettiği bedel oranında sorumlu olur. Sözleşmelere göre sigortacılar müteselsilen sorumlu oldukları takdirde, sigortalı, uğradığı zarardan fazla bir para isteyemeyeceği gibi, sigortacılardan her biri yalnız kendi sözleşmesine göre ödemekle yükümlü olduğu bedele kadar sorumlu olur. Bu hâlde ödemede bulunan sigortacının diğer sigortacılara karşı haiz olduğu rücu hakkı, sigortacıların sigortalıya sözleşme hükümlerine göre ödemek zorunda oldukları bedeller oranındadır.” şeklinde tanımlanmıştır. Yani müşterek sigorta; bir rizikonun muhtelif sigortacılar tarafından paylaşılması olup, her bir sigortacı rizikonun belli bir kısmını temin eder.
—- sigortacının, sigorta ettiği menfaati dilediği şartlarla tekrar bir başka sigorta şirketine sigorta ettirmesidir. TTK 1403. Maddesinin 2. Fıkrasında; “Reasürans, sigortacının, sigorta ettirene karşı borç ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmaz; sigorta ettirene, tekrar sigorta yapana karşı, doğrudan dava açmak ve istemde bulunma haklarını vermez.” denilerek reasüransın; rizikoyu teminat altına alan sigortacı ile mükerrer sigortayı yapan sigortacı arasında bir iç ilişki olduğunu ifade etmektedir. Yani sigorta ettiren ile mükerrer sigortayı yapan sigorta arasında akdi bir ilişki meydana gelmemektedir ki bu, reasüransı koasüranstan ayıran en önemli farktır.
Açıklanan nedenlerle dava konusu sigorta poliçesinde——-bulunmadığından davalı —– ehliyeti itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Hem davalı —- vekili hem de davalı —- vekili asıl ve birleşen dosyalarda; olayın üzerinden — yıl geçtiği iddiasıyla zamanaşımı süresinin dolduğunu iddia etmiştir.
Rücu hakkı, sigorta şirketinin zarar görene ödediği tazminata bağlı olarak sigortacıya tanınan bir haktır. Bu hakkın doğabilmesi için de, sigortacının poliçe kapsamındaki zararı sigortalısına ödemiş olması gerekir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1420. Maddesinde; “Sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482 nci madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her hâlde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. “ şeklindedir.
Dolayısıyla zamanaşımı süresinin olay tarihinden değil muacceliyet tarihinden itibaren— yıl olduğu belirtilmiştir. Bu kapsamda yapılan incelemede;
asıl dosya için;—— tarihinde —— tarihinde açıldığı, ödeme tarihlerinden itibaren — yıllık zamanaşımı süresinin geçmediği,
birleşen—- dosyasında; davacı sigorta şirketi tarafından—- tarihinde açıldığı, ödeme tarihlerinden itibaren — yıllık zamanaşımı süresinin geçmediği,
birleşen—- dosyasında; davacı sigorta şirketi tarafından —- tarihinde açıldığı, ödeme tarihlerinden itibaren—- yıllık zamanaşımı süresinin geçmediği,
birleşen—- sayılı dosyasında; davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ilk ödemenin—– tarihinde, son ödemenin — tarihinde ödeme yapıldığı, davacı tarafça davalılar aleyhine —– tarihinde takip başlatıldığı, dolayısıyla ödeme tarihlerinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi geçmediği,
birleşen—- dosyasında; davacı sigorta şirketi tarafından —- ödeme yapıldığı, davacı tarafça davalılar aleyhine—- tarihinde takip başlatıldığı, davanın — tarihinde açıldığı, dolayısıyla ödeme tarihlerinden itibaren—- yıllık zamanaşımı süresi geçmediği anlaşıldığından;
Asıl ve birleşen dosyalar yönünden zamanaşımı itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İcra dosyaları, hasar dosyaları, sigorta poliçeleri, değişik iş dosyası, komşu iş yerlerine yazılan müzekkere cevapları dosyamız arasındır.
Kiralayan—- arasında düzenlenmiş bulunan—– tarihli “Kira Sözleşmesi” ile;
(Madde: 1) Kiralayanın maliki olduğu; —- sözleşmede yazılı şartlarda 6570 Sayılı Kanun hükümlerine göre kiracı tarafından lojistik amaçlı depo ve ofisi olarak kullanılmak üzere kiralanmasına ilişkin olarak imzalandığı,
Kiralanan yerin; ——olduğu,
(Madde: 6) Kira süresinin —- yıl olduğu, (Madde: 7) İlk– yıllık dönem için kira bedelinin aylık;—— Mecurda kiracıya ait malzemelere gelecek her türlü zarar ve ziyandan kiracının mesul olacağı gibi kiralayana veya 3. kişilere vereceği her türlü zararlardan da kiracının mesul olacağı kararlaştırılmış olup, iş bu sözleşmenin toplam 19 maddeden ibaret olduğu ve taraflar arasında imzalandığı anlaşılmıştır.
—- dosyasına sunulan Bilirkişi —-tarafından düzenlenmiş bulunan —- tarihli bilirkişi raporunda; tespite konu olan ——– oluşan yapıda tespit isteyen tarafın talepleri esas alınarak yapılan incelemelerde; “…Depo alanı çatısının, yağmur sularının çatıda birikmesi ve çatının bu ağırlığı taşıyamaması nedeniyle çöktüğü kanaatine varıldığı, Bu nedenle çatıdaki yağmur suyu tahliyesi iniş borularının yeterli olup olmadığı hususunda yapılan incelemede;— çapı olması gerekirken, yerinde yağmur borusu kesit alanı ——- olarak tespit edildiği, depo alanı çatısının, çatıda biriken yağmur sularını tahliye edecek olan iniş borularının kesitlerinin yetersiz olması nedeniyle, çatıda suların birikmesi ve çatının bu ağırlığı taşıyamaması nedeniyle çöktüğü kanaatine varılmıştır…” şeklinde sonuç görüşü belirtilmiştir.
Davadan önce tarafların talebiyle —- tarafından düzenlenmiş bulunan —– Raporda özet ile; Çatının olası yıkılma sebepleri; çelik—– çatının; kar yoğunluğunun zamana bağlı olarak artması yada çatıya öngörülenin üzerinde kar yağması gibi nedenlerle tasarımından daha fazla kar yüküne maruz kalması, rüzgar, güneş, çevre yapılar ve çatı geometrisi gibi etkenler ile kar yükünün çatının farklı bölgelerinde farklı oranlarda birikmesi, çelik uzay çatının su tahliye sistemi elemanlarının toz, pislik vb. sebeplerle tıkanmış olması veya bu elemanların hızla eriyen kar suyunun çatıdan uzaklaştırılabilecek yeterlilikte olmaması gibi nedenlerle çatının kenar açıklıklarında su birikmesinin kar yükü ile birlikte, çatının tasarım yük değerlerinin üzerinde yüklemeler oluşturması, çelik uzay çatının parapetlerinin olduğu bölgede iç tarafa buzlanma nedeniyle buz barajı adı verilen bir etkinin ortaya çıkması ve bu etki sebebiyle su tahliye sistemi elemanlarının——- eriyen kar suyunun çatıdan yeterince uzaklaştıramaması sonucu çatının kenar açıklıklarında belli bölgelerde su birikmesi ve bu durumun kar yükü ile birlikte, çatının tasarım yük değerlerinin üzerinde yüklemeler oluşturması, oluşan göçme ile birinci dereceden ilgili olmamasına rağmen hesaplar incelendiğinde deprem ile ilgili hesaplara deprem yükü azaltma katsayısı ——- değerinin —– alındığı görülmektedir. Boyutlandırma sırasında bulunan yüklere göre seçilen boru ve bulonlar incelendiğinde bazı bulonların dayanımlarının bağladığı elemanların dayanımından az olduğu görülmüştür. Bu durumda boru elemanlarında plastikleşme oluşmadan bulon elemanlarında gevrek kopma — olacağı, bu nedenle——- katsayısının—– alınması gerektiği açık bir şekilde görülmektedir. Bu olası nedenlerden birinin veya birkaçının birden etkin olmasının uzay çatının bir bölümün yıkılmasında etkili olabileceği görüş ve kanaatine varılmıştır. Ancak bu olası nedenler hakkında daha kesin bir yargıya varabilmek için çatının üzerinde bulunan karın yıkılma anındaki yüksekliği, yoğunluğu ve çatı üzerindeki dağılımı, yıkılma anında çatı üzerinde su birikip birikmediği, birikmesi muhtemel suyun yüksekliği ve kapladığı alanı, kaplama malzemelerinin suya maruz kalıp kalmadığı gibi unsurların bilinmesi gerekmektedir…” yönünde görüş belirtilmiştir.
—- düzenlediği—— günlü Ekspertiz Raporunda; Riziko adresinin;——- tarihinde yoğun kar yağışı sonrası çatı kısmında biriken kar ağırlığı sonucunda çatı çökmesinin meydana geldiği, Meydana gelen çatı çökmesi nedeniyle sigortalı firmaya ait emtianın bir kısmının çatı altında kalması nedeniyle hasara maruz kaldığı, Hasara maruz kalan emtiaların bir kısmının düşme – darbeye bağlı bir kısmının ise açık kalan çatı nedeniyle yağan yağışlar sonucunda ıslanma nedeniyle hasarlı olduğu, Mahallinde yapılan tespit çalışmalarında depoda sigortalı firmaya ait toplam —- ürün olduğu, Yapılan fiili sayımlar sonucunda —– adet ürünün hasarlı olduğu, hadiseye ilişkin itfaiye raporu, bilirkişi raporu, meteoroloji verilerinin incelenmesi ve müteakip seferler yerinde yapılan tespitler doğrultusunda hasarın; — yaşanan yoğun kar yağışına bağlı olarak çatıda biriken karların yağmur giderlerinde donmaya neden olduğu, —– borularında donma sonucunda meydana gelen tıkanma nedeniyle tahliyenin yetersiz kaldığı, Ve çatı kısmındaki kar ve kar sularının yükünün artması nedeniyle çökme meydana geldiğinin kanaatine varıldığı, — bulunan sigortalı firmaya ait ürünlerin tamamının kuru ve güvenli alana çekildiği, Hasara maruz kalan toplam —- farklı bölgelerde inceleme ve sevk amacıyla muhafaza edildiği, Yarı hasarlı ve ambalaj hasarlı olarak belirlenmiş olan ürünlerin yenileme bandında kontrollerinin yapılarak, tekrar satılabilir hale getirildiği, Kontrolleri yapılan ürünlerin belli oranlarda değer kaybı uygulanarak, sigortalı firmanın bayilerine satıldığı, Kullanılmaz ve tamiri mümkün olmayan ürünlerin hurdaya verildiği, Yapılan onarım ve geri kazanım işlemlerinin tamamlanması akabinde sigortalı firma tarafından talep edilen toplam hasar tazminat bedelinin—- olduğu,—- olduğu belirtilmiş olup; ödenebilir tazminat tutarının : ——- olduğu, rücu yorumunda ise; söz konusu poliçede—– rücu edilmeyecektir…” notunun yer aldığı, çöken binanın — firmasına ait olduğu, binanın —– tarafından kiracı sıfatı ile kullanımda olduğu, Sahada — tarafından bilirkişi tespiti yaptırıldığı, rapora göre bina kusurunun hasarın oluşumunda ana etken olduğu, bilirkişi raporunda;—— yapılan tespit ve değerlendirmeler neticesinde konu depo alanı çatısının, çatıda biriken yağmur sularını tahliye edecek olan iniş borularının kesitlerinin yetersiz olması nedeniyle, çatıda suların birikmesi ve çatının bu ağırlığı taşıyamaması nedeniyle çöktüğü…” yönünde görüş belirtilmiştir.
—– tarihli —— Ara Ekspertiz Raporunda yapılan tespit ve incelemeler neticesinde; Çatının arka cephesine paralel iki aks aralığında biriken kar ve su ağırlığı nedeniyle sehim yapan çatının kafes sistem çubuklarının bağlantı noktalarından koptuğu ve bu ağırlığın etkisiyle kimi kolon başlarındaki çatının bağlandığı ankraj plakalarının da koparak çökmenin gerçekleştiği, Hasarın nedeninin, çatıda biriken kar ve buz ağırlığı olarak tespit edildiği, gözle yapılan incelemede kafes sisteminde belirgin bir kusur görülmediği, Çatının çökmesi ile raf / tesisat sistemlerinin ve 3. şahıs malların hasar gördüğü, Binanın zemin kat tabanında biriken suların bodrum kata da sirayet etmesi nedeniyle, bu kattaki —- deposundaki emtianın da hasar gördüğü, —- civarında olduğu, ancak yapının hasar bölgesine en uzak bölgelerinde bile kafes sistemin çubuklarının eğilmiş olduğu, —— öğretim görevlilerinin inceleme yaptığı, bu inceleme raporuna göre; hasarın tasarım yüklerinin aşılmış olması nedeniyle meydana geldiği sonucunun yer aldığı, ancak bu aşkın yükün oluşumunda yapıdan kaynaklı bir kusura atıfta bulunulmadığı, —- ve imalatını yapan —– çatı kaplamasını yapan —— sistemi yapan sifonik sistemler firmasının hasarın çatı üzerindeki aşırı yükleme nedeniyle meydana geldiği yönünde kanaatlerini yazılı olarak bildirdikleri, Hasar tarihi ve öncesinde fırtına ve fırtınaya yakın şiddette—– yönünden esen rüzgar olduğunun meteoroloji raporunda yer aldığı, bu şiddetli rüzgarın hasarın meydana geldiği—– yönünde kar biriktirmiş olmasının muhtemel olduğu, Hasarın nedenin kar / erimiş kar ağırlığı olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen —- sayılı dosyasında alınan bilirkişi heyeti —- tarafından hazırlanan kök raporunda özetle;—- tarihli ekspertiz raporunda hasarlı ürün adedi —— tespit edilmiş olup, hesaplanmış hasar miktarının rapor tarihi itibariyle kadri marufunda olduğu ancak hasarın meydana geliş sebebinin; aşırı kar yağışı, çatıdaki kar yükünün rüzgar, güneş gibi etkenlerle farklı dağılımı, buzlanma nedeniyle buz barajı adı verilen bir etkinin ortaya çıkması ve bu etki sebebiyle su tahliye sistemi elemanlarının—– eriyen kar suyunu çatıdan yeterince uzaklaştıramaması olduğu, çatının tasarımının üzerinde yüklemeler oluşması sebebiyle çatının yıkılmış olduğu, binanın statik, yapısal bir eksikliğinden/hatasından kaynaklı olmadığı, hukuki değerlendirme ve takdir Mahkemeye ait olmak üzere, dava konusu taşınmazın maliki—- nolu davalı—– hasarın binanın statik, yapısal bir eksikliğinden/hatasından kaynaklı olmaması sebebiyle, oluşmuş hasardan sorumlu tutulamayacağı, bu durumda,— no.lu davalı ile aralarında düzenlemiş oldukları—- davaya konu zarardan, — nolu davalı —– de sorumlu tutulamayacağı belirtilmiştir.
—- Karar sayılı dosyasında; davacının —– mahkememiz dava konusu ile aynı olay nedeniyle sigorta şirketi sigortalısına ödediği bedelin rücuen tahsili için itirazın iptalini talep ettiği, dosya kapsamında———–rapor alındığı, raporda; olayda mücbir sebep bulunduğunun belirtildiği, mahkemece yaşanan olayın afet olması nedeniyle bina malikinin sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce taraflarca alınan bilirkişi raporlarının da değerlendirilmesi suretiyle kar nedeniyle çatının çökmesinin mücbir sebep nedeniyle mi yoksa binanın bakımındaki eksiklik nedeniyle mi oluştuğu, davalı—–sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, hasar miktarı ve davalıların hesaplanan zarardan sorumlu olup olmadıklarının belirlenmesi amacıyla inşaat mühendisi, mali müşavir ve sigorta bilirkişisi olmak üzere —— bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Asıl dosya ve bir kısım birleşen dosyalar bilirkişi heyetine tevdi edildikten sonra —- dosyası —- mahkememiz dosyasıyla birleştirildiğinden birleştirilen—- sayılı birleşen dosya da bilirkişi heyetine teslim edilmiştir.
Asıl dosyada Mahkememizce bilirkişiler —– alınan bilirkişi heyet kök raporunda özetle: meydana gelen hasarın teknik nedenleri ile ilgili olarak farklı rapor ve görüşler raporda yazılmak suretiyle incelenmiş olup, yapının —- tarafından düzenlenmiş bulunan —– göre ruhsat, proje ve eklerine uygun şekilde inşa edilmiş olduğu, bina statik hesaplarının yapılması sırasında dikkate alınan yüklerin —– şartnamelere uygun değerler olarak dikkate alındığı, yapılan tahkiklerde; uzay çatıda kontrol edilen yapısal elemanların yerleşim ve ebatlarının statik proje ile genel olarak uyumlu olduğu, çelik —– çatıda aşıklar arasındaki bölgelerde, trapez saçta tasarım yükleri altındaki düşey yer değiştirmelerin —— katı üzerinde yer değiştirmeler olsa dahi, bu durumdan kaynaklanan su birikmelerinden doğacak ilave yüklemeler etkisiyle oluşabilecek gerilme artışlarının genel olarak kabul edilebilir sınırlar içerisinde olduğu, dolayısıyla projesine uygun yapılan çatı imalatının normal yük ve koşullar altında çökme olasılığının bulunmadığı, bu tespitler doğrultusunda; çatıda meydana gelen çökmenin tarafların da kabulünde olduğu üzere aşırı kar yağışına bağlı beklenmeyen ve öngörülemeyen bir hadise olarak ekonomik ve sosyal kayıplara neden olan —– niteliğinde bir gelişme olarak değerlendirilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı, davalı ——, hasarın oluştuğu binanın maliki olduğu, TBK 69.maddesine göre; “Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. hükmüne havidir.” hükmü uyarınca; hasarın sebebi afet niteliğinde bir gelişme olarak açıklandığından, davalı —- maliki olduğu binanın yapımında hasara neden olacak şekilde bozukluk veya bakımında eksiklik tespit edilemediğinden davalı— hasardan sorumlu olmadığı, davalı — şirketinin, davalı—- tanzim ettiği, hasardan sigortalı—görülmediğinden, davalı—- de sorumluluğunun doğmayacağı sonucuna varıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davacılara sigortalı dava dışı —– tarihinde yoğun kar yağışı nedeniyle bina çatısının biriken kar ağırlığı sonucunda çökmesi nedeniyle emtianın bir kısmının çatı altında kalarak ezilmesi, bir kısmının da düşme ve darbeye bağlı olarak hasar görmesi, ayrıca çatının çökmesi nedeniyle de bir kısım malzemenin açıkta kalarak yağan yağışlar sonucunda ıslanmak sureti ile hasar gördüğü, hasarın, yapının çatısında meydana geldiği, asıl ve birleşen dosya davacı sigorta şirketlerinin yaptırdıkları ekspertiz sonrasında sigortalısına ödeme yaptıkları ve sigortalısına halef oldukları, davalı—- zararın meydana geldiği binanın maliki, davalı —- işyeri paket sigorta poliçe sigortacısı olduğu, bu kapsamda olayda bina malikinin sorumluluğu hükümlerinin değerlendirilmesi gerektiği, Türk Borçlar Kanunu’nun 69. Maddesi uyarınca; bina veya yapının bir zarara uğraması durumunda malikinin sorumlu tutulabilmesi için zarar ile yapımdaki bozukluk veya özen eksikliği arasında nedensellik bağının bulunmasının gerektiği, nedensellik bağının da mücbir sebep, zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusuru sonucu kesilmemiş olmasının gerektiği, mahkememizce diğer dosyalarda alınan bilirkişi raporları, —- raporu ve ekspertiz firmaları tarafından düzenlenen raporlar değerlendirilerek düzenlenen raporda; çatıda meydana gelen çökmenin aşırı kar yağışına bağlı beklenmeyen ve öngörülemeyen bir hadise olarak ekonomik ve sosyal kayıplara neden olan ——- bir gelişme olarak değerlendirilmesi gerektiğinin belirtildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporu HMK’nın 281. Maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alındığı, bu kapsamda zararın mücbir sebep sonucu meydana geldiğinin anlaşıldığı, ve bu sebebin davalı bina malikinin kusursuz sorumluluğuna dair nedensellik bağını kestiği ve davalı —— bina maliki olarak zarardan sorumlu tutulamayacağı, davalı bina malikinin olayda bir sorumluluğu bulunmaması nedeniyle sigortacısı olan davalı —– bir sorumluluğu olmadığı anlaşılarak asıl dava ve birleşen davaların reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın REDDİNE,
a-)Alınması gerekli 59,30 TL harcın, dava açılırken peşin olarak yatırılan 1.901,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.842,10 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
b-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-)Davalılar ve ihbar olunan tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d-)Davalılar—- vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’nin 13/4 maddesi uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
2-Birleşen —- sayılı dosyasında açılan davanı REDDİNE,
a-)Alınması gerekli 59,30 TL harcın, dava açılırken peşin olarak yatırılan 2.327,27 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.267,97 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
b-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-)Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d-)Davalılar—– kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerliA.A.Ü.T’nin 13/4 maddesi uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
3-Birleşen ——- sayılı dosyasında açılan davanın REDDİNE,
a-)Alınması gerekli 59,30 TL harcın, dava açılırken peşin olarak yatırılan 342,26 TL harçtan mahsubu ile bakiye 282,96 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
b-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-)Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d-)Davalılar—— kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’nin 13/4 maddesi uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Birleşen—–sayılı dosyasında açılan davanın REDDİNE,
a-)Alınması gerekli 59,30 TL harcın, dava açılırken peşin olarak yatırılan 2.930,74 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.871,44 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
b-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-)Davalılar ve ihbar olunan tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d-)Davalılar —– kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’nin 13/4 maddesi uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Birleşen—— sayılı dosyasında açılan davanın REDDİNE,
a-)Alınması gerekli 59,30 TL harcın, dava açılırken peşin olarak yatırılan 878,03 TL harçtan mahsubu ile bakiye 818,73 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
b-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-)Davalılar ve ihbar olunan tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d-)Davalılar —- kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’nin 13/4 maddesi uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
7-Asıl dosya ve mahkememiz dosyası ile birleşen dosyalar yönünden dosyada gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa talep halinde iadesine,
Dair, asıl dosya ve birleşen— dosyası davacı—-vekilinin, Birleşen dosyalar davacılar—- vekilinin, Asıl dosya ve birleşen dosyalar davalı —— vekilinin yüzüne karşı, asıl dosya ve birleşen dosya davalılar vekillerinin ve ihbar olunan—- Vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/01/2021