Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/179 E. 2020/308 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/179
KARAR NO: 2020/308
DAVA : İstirdat (Sermaye Piyasası Kanunundan Doğan)
DAVA TARİHİ: 30/01/2017
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Sermaye Piyasası Kanunundan Doğan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı ———- yılında kurulduğunu, ünvanının— tarihli ———olarak değiştirildiğini, şirketin ——– tarihi itibariyle ortaklık yapısının davalılar —– oranında halka açık kesimden oluştuğunu, davalı ———– başkanı olarak davalı———– ise ————ve ——- olarak görev yaptığını, ————tarihine kadar —– ilişkili şirketi olarak ——– aynı adreste faaliyet gösterdiğini, faaliyet konusunun her tür ———- iplik kullanılarak örme makineleri vasıtasıyla ham kumaş üretmek olduğunu, ———-tarihli hisse devir sözleşmesi uyarınca bu şirketin tüm paylarının ———— devredildiğini, şirketin yönetim kurulunu davalıların oluşturduğunu, ——– tarihli toplantıda alınan karar uyarınca şirketin tek pay sahipli anonim şirket olarak devamına karar verildiğini, ————-olduğunu, —-arasında —– arazisindeki ek bina kullanımından doğan kiracı-mal sahibi ilişkisi yanı sıra satıcı-müşteri ilişkisi de bulunduğunu, bu ilişkinin ——- tarihine kadar devam ettiğini, mevcut durumda ise ————olduğunu, —————— tarihine kadar —– ilişkili şirketi olarak —– adreste faaliyet gösterdiğini, bu şirketin yönetim kurulunu da davalıların oluşturduğunu, söz konusu şirketin ————- tarihinden itibaren tek pay sahipli ———-olarak devamına karar verilerek tek pay sahibinin —— olduğuna karar verildiğini, ——- şekilde —– halka açılmadan kısa bir süre önce devrinin yapıldığını, —— tarihli toplantıda şirket ünvanının ————– başına temsil ve ilzama yetkili kılınarak——- ilan edildiğini, davalı ——– kurucusu yönetim kurulu başkanı ve en büyük ortağı olduğunu, —– öncesinde gerek ———— büyük ortağı ve ———— olduğunu, her iki şirketin hisse devirlerine ilişkin olarak ve devir bedellerinin ödenmesi konusunda davalılar tarafından ——– bilgi ve belge verilmediğini, ödemelerin gerçekleştiğini kanıtlayıcı hiçbir belge sunulmaması karşısında anılan şirket devirlerinin gerçek olmadığı sadece ilişkili taraf olduklarını örtmek adına devirlerin sözde 3.kişilere yapıldığını teyit eder nitelikte olduğunu,——– bu iki şirketle olan ticari ilişkilerinde ——— zararına yol açan parasal ilişkiler bulunduğunun denetim raporuyla tespit edildiğini, davalı ——-ait bir kısım marka ile —– ait tasarımların——– devredildiğini gösteren —– tarihli bir devir sözleşmesi de yapıldığını, bu sözleşme nedeniyle ————alacaklandırıldığını, devredilen markalar ile ilgili ——-sorgulama yapıldığında markaların halen bu şahıs üzerinde olduğunun belirlendiğini, devrin —- gerçekleştirilmemesinin ————-tutarında örtülü kazanç aktarımı vasfında olduğunun göstergesi olduğunu, söz konusu marka devir sözleşmesinin örtülü kazanç haklarını gizlemek için yapılmış gerçek olmayan bir sözleşme olduğunu, ——– ilişkili şirketlere işletilen faizlerin nasıl hesaplandığına dair bilgi istendiğini, yasal mevzuata göre faiz işletimi yapıldığı belirtilmiş olmasına rağmen denetim raporu tarihi itibariyle tahsil edilmeyen, karşılığının olup olmadığı belli olmayan senet tutarları ve başka tutarların alacak bakiyesinden düşülmesi ve faiz tutarlarının da olması gerekenden daha düşük olması nedeniyle muhasebe kayıtlarına yansıtılan faiz tutarlarının bir anlam ifade etmediğini, öte yandan her 3 şirketin banka kayıtları incelendiğinde bu şirketlerin ortak yönetildiğine ve ilişkili olduklarına dair dikkat çekici bağlantıların tespit edildiğini, —uzmanları tarafından ——-tarihli olan marka devir sözleşmesiyle—- tarafından bir kısım markaların ——bedelle —— olduğu görünmesine rağmen devir işleminin gerçekleşmediği ve ———– olarak ——aktarıldığı, — tarafından —- tarihinde —————– tarihinde ——— senet alındığı, senetlerde asıl borçlunun——- olarak gösterildiği ancak şahsın bu tarihlerde ——- bağlantısının bulunmadığı, —– tek ortak ve yöneticisi ——- verdiği ifadeye göre bu şahsın çaycı olduğu, ——- tarihli haciz tutanağı ile haczedilecek malı bulunmadığı kesinleşmiş olmasına rağmen — senetlere ilişkin hiçbir işlem yapmadığı, —————-satıcılar hesabından verilen sipariş avansları hesabına yapılan virmanlar ile gerçekte avans verilmediği ve herhangi bir mal alımı gerçekleşmediği halde ilişkili taraf konumundaki ———-avans verilmiş gibi gösterildiği, bu şekilde — yılı içinde farklı tarihlerde ——- toplam ———örtülü aktarımın gerçekleştirildiği, şirket tarafından yalnızca bakiyeyi düşürmek amacıyla ————–tutarında —- senet alındığı, işlemin gerçekleştiği tarih itibariyle ——tarafından imzalanıp —– verilen senetler ile —– düzenlenip —– verilen senetlerdeki yazı karakterleri itibariyle aynı kişi tarafından düzenlendiği izleniminin oluştuğu, herhangi bir —- işlemine dayanmayan ————- senet verilmesi işleminin ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilkelerine aykırı bir uygulama olduğu, bu kapsamda ilişkili taraf durumunda bulunan —- toplamda———- örtülü aktarım gerçekleştirildiği,—– yapılan temliklerin ——- karşılıksız kaldığının anlaşıldığı, söz konusu temlik işleminin piyasa teammülleri ile ticari hayatın basiret ve dürüstlük kurallarına aykırı olup bu şekilde ——–örtülü kazanç aktarımı yapıldığı, bu çerçevede ———- maddelerine aykırı olarak yapılan ticari uygulamalar ile halka açık ——– kar ve mal varlığının ilişkili tarafı olan faiz hariç olmak ————- lehine ———-azaltıldığı, kazanç aktarımı yapıldığının tespit edildiğini, bu tespitlerin değerlendirilmesi neticesinde kurul karar organının —— tarihli kararıyla ———- C.Başsavcılığına davalılar hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek aktarılan en az ——- dava dilekçesinde belirtilen tarihlerden itibaren işletilecek kanuni faizi ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 109 maddesi uyarınca şimdilik ———- kanuni faizi ile birlikte şirkete iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı —— cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin görev aldığı süre boyunca tedbirli bir yönetici gibi hareket ettiğini, şirketin ticari hayatına ve karlılığına devam edebilmesi için özverili davrandığını, şahsi mal varlığını bile kaybettiğini, müvekkilinin aksi yönde davranış göstermesi halinde şirketin şahsi mal varlığında azalma olması gerektiğini, müvekkilinin şirketteki hisselerinde ve şahsi malvarlığında hiç bir şüpheli hareket olmadığını, tüm mal varlığını şirket için kullandığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle ; kısmi dava açılmasının hukuka aykırı olduğunu, davacının huzurdaki davayı açmakta hiç bir hukuki faydası olmadığını, müvekkilinin hiç bir şekilde şirketi zarara uğratmak kastıyla hareket etmediğini, bütün özen yükümlülüğünü yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile;SPK tarafından 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 94.maddesine dayanan yetki uyarınca açılmış davadır. 6362 sayılı Kanunun 94.maddesi örtülü kazanç aktarımında uygulanacak tedbirler başlığı ile düzenlenmiş olup buna göre Kurul 21.maddede belirtilen işlemlerde bulundukları tespit edilen halka açık ortaklıklar, kollektif yatırım kuruluşları ve bunların bağlı ortaklıkları ile iştiraklerinden denetleme sonuçlarının kurul tarafından belirlenecek usul ve esaslar dahilinde ortaklara duyurulmasını istemeye, kurulca belirlenen tutarın tayin edilen süre içinde iadesi için dava açmaya yetkilidir. Aynı maddeye eklenen 2.fıkrada da Kanunun 92.maddesi 1 ve 3 fıkralarının bu madde hükmü içinde uygulanacağı kabul edilmiş olup, Kanunun 92/3 maddesi Kurul tarafından açılan dava ve takipler ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinde Kurul’un her tür harç ve teminattan muaf olduğunu düzenlemiştir. 6362 sayılı Kanunun 21.maddesinde örtülü kazanç aktarım yasağı düzenlenmiş olup, davacı davalılar hakkında açtığı davada, davalılar tarafından gerçekleştirilen işlemlerde örtülü kazanç aktarımının tüm unsurlarının gerçekleştiğini, dava dışı —————- örtülü kazanç aktarımı yoluyla davalılar tarafından mal varlığının azaltıldığını, bu tutarın şirkete iadesi için verilen süre içinde ödemelerin yapılmadığını iddia etmekte ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ———— davalılardan kanuni faiziyle birlikte tahsilini talep etmektedir. Davacı yan —- tarihli denetleme raporunu, —————— tarihli olup davalılar hakkında ——– gerekli iadenin yapılmaması halinde tutarın tahsili ve takibi için gerekli işlemleri yapmak, dava açmak için yetki verilmesine ilişkin kararı dosyaya sunmuştur.
Bu olayla ilgili — tarafından ayrıca — CBS.ne suç duyurunda bulunulmuş olup —Asliye Ceza Mahkemesinin ——– dosyada davalılar hakkında yargılamanın sürdüğü de anlaşılmıştır.
Davalı ——- zarara uğratmak maksadıyla hareket etmediğini, yöneticiden beklenen tüm özeni gösterdiğini belirtmiş diğer davalı da ———– yaptığı süre boyunca tedbirli bir yönetici gibi davrandığını, şirketin ticari hayatı ve varlığını sürdürmesi için elinden geleni yaptığını ileri sürmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin —– günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktalarının tespiti ile tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, bilirkişiden rapor alınarak sonuca gidilmiştir.
Dava dilekçesinde bahsi geçen ———- nezdindeki sicil dosyaları getirtilerek dosya içine alınmış, taraf iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dışı ————– ticari defter ve dayanak kayıtları da incelenerek rapor düzenlenmek üzere dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Alınan ——— tarihli raporda bilirkişi heyeti, davacı kurum tarafından gösterilen temel dayanağın,————Denetleme Raporu olup, raporun konusunun da ———– hesap, işlem ve faaliyetlerinin ——– mevzuat çerçevesinde denetlenmesi” olduğunu, dava dışı şirketin —- —- tarihinde tescil edildiği anlaşılan —————— karar ile üç yıl süreyle görev yapmak üzere seçildiği anlaşılan yönetim kurulunun, aynı zamanda şirket ortağı olan iki davalı ile birlikte, ortaklığı bulunmayan iki kişi ve bağımsız üye olarak da iki kişi olmak üzere toplam —-oluştuğunun anlaşıldığını, yine ——- tarihinde tescil edildiği anlaşılan —- tarihli — kararına göre, —– yönetim kurulu başkanı, —- başkan vekili olduğunu, ——— dava dosyasına sunulu —- tarihli yazısına göre dava dışı ——– son tescilini ———– tarihinde yaptırdığı, her iki davalının —————– görevlerinin, dava konusu işlemlerin gerçekleştiği tarihlerde ve en son tescilin yaptırıldığı tarih itibarıyla da sürmekte olduğunun anlaşıldığını, davalıların huzurdaki dava tarihi itibarıyla da ortaklık ve yönetici konumlarının sürmekte olduğunu, davacının davalılardan ———— ileri sürdüğü iddianın dava dışı ———-arasında imzalanmış durumda görünen tarihsiz ——– çerçevesinde dava dışı şirketin ——— borçlandığı, fakat denetim süreci ve raporun düzenlendiği tarih itibarıyla sözleşmeye konu markaların davalı tarafından dava dışı şirkete aktarılmamış olduğu tespitine dayandığını, — ekinde bir örneği görülen sözleşmeye konu dört ———— toplam tutarının — olup, Marka değerleme raporunun ise, bir diğer dava dışı şirket olan —- tarafından düzenlenen —– tarihli rapor olduğunun anlaşıldığını, dava dosyasına sunulu belgeler ve yapılan tespitler çerçevesinde öncelikle, dava konusu işlemin gerçekleştiği tarihte —- dava dışı ——- konumunda bulunduğunu, dolayısıyla da dava dışı şirket açısından ——– olduğunun tartışmasız göründüğünü, davalılardan — dava dışı Şirket arasında düzenlenmiş durumda görünen ——— konu olan markaların ——- kapsamında ve — olarak, dava dışı şirket aktifine alındığı ve ötesinde ticari faaliyetlerinde kullanıldığına ilişkin verilere ise, gerek dava dışı şirkete ait ticari defterlerde gerekse dava dosyasına sunulu belgeler arasında rastlanmadığını, nitekim sözleşme konusu markaların dava dışı şirkete devirleri ile ilgili yasal sürecin gerçekleştiği ve dava dışı şirket faaliyetlerinde fiilen kullanıldığına ilişkin olarak davalı tarafça sunulu bir dayanakta bulunmadığını, bu noktada davalı —– nakden yapılan bir ödeme olup olmadığı, söz konusu işlem ile ilgili kayıtların dava dışı şirket ticari defterlerinde nasıl yapılmış olduğu hususlarının irdelenmesinin, dava konusu iddia çerçevesinde anahtar nitelikte olup, sunulu kayıt ve belgeler çerçevesinde, davalı ———– tutarında nakdi bir ödeme yapılmadığının anlaşıldığını, nitekim bu hususun aslında —- içeriğinden de görüldüğünü, ancak, bu tutarın —— tarihli yevmiye maddesi ile —— defteri kebir hesabı altında —- olarak açılmış durumdaki ————yardımcı – —– hesaba kaydedilmek suretiyle, davalının dava dışı şirketten olan alacak bakiyesinin artmış olduğunun tespit edildiğini,——— hesabına kaydedildiği görülen tutar ile ilgili olarak muhasebe kaydında yer alan karşı hesap ise,—– hesap sınıfında —– hesap grubunda yer alan —— defteri kebir hesabı altında açılmış ——————- olduğu görüldüğünü, böylelikle bu muhasebe kaydına dayalı olarak, dava dışı şirketin bir yandan davalı ——– borçlanırken, bir yandan da aynı tutarda olmak üzere —– alacaklı duruma geçtiğini, buna göre; eğer yukarıda tespit edilen kayıtta yer alan hesapların karşılıklı olarak bakiyelerinin sabit kalmış olması halinde, dava dışı şirket yönünden örtülü kazanç aktarımı bulunduğundan söz edilemeyecek olduğunu, fakat ilgili hesaplar üzerinde yaptıkları incelemede öncelikle; davalı ———– kodlu hesabının çok yoğun bir işlem hacmine sahip bulunduğu görülürken, dava konusu işlem öncesinde dava dışı şirkete —– kadar borçlu durumda görünen ————alacağı olarak kaydına dayalı olarak alacaklı duruma geçtiği, daha sonra lehine yapılan para transferleri ve çekler ile ——- tarihinden itibaren tekrar borçlu duruma geçtiğinın anlaşıldığını, davalının dava dışı şirkete bu hesap kapsamındaki borçluluk durumunun —– ayı sonuna kadar sürdüğünü, daha sonra bakiye değişikliklerinin ortaya çıktığı ve daha sonra da tekrar alacaklı konumuna geçtiğinin de anlaşıldığını, —- tarihi itibarıyla davalının dava dışı şirketten bu hesap kapsamında raporlanan alacak bakiyesinin ise, —– düzeyinde olduğunu, buna karşın dava dışı şirketin davalı ———- tutarındaki alacağının izlendiği hesapta ise başkaca bir harekete rastlanmadığını ve hesap bakiyesinin sabit olarak sürdüğünün görüldüğünü, yaptıkları tespit ve analizler bir bütün olarak dikkate alındığında; dava dışı şirket yönünden fiilen herhangi bir ekonomik değer oluşturmadığı tartışmasız görünen dava konusu işlem nedeniyle doğmuş durumdaki ve dava dışı şirket aktifinde de —- hesabında raporlanan —– üzerinden dava tarihine kadar herhangi bir faiz yürütülmediği de anlaşılmakla, ilişkili tarafa örtülü kazanç aktarımı niteliğinde olduğunu; dolayısıyla da bu tutarların davalılardan —— dava dışı şirkete iadesinin talep edilebileceği sonucuna ulaştıklarını belirtmişlerdir.
Bilirkişi heyeti dava dışı —– ilgili tutarlara yönelik de inceleme yapmış ve raporunda, davacının, dava dışı —- dava dışı—-aldığı belirtilen senetler ile hesaplar arası virman olarak görünen işlemler toplamı olan ———– tutarındaki aktarımın, şirketler arasındaki ilişkinin doğasına aykırı olarak yapıldığına yönelik iddiada bulunduğunu, şirket ana sözleşmesinin —– tarihinde tescili ile ve ————— kurulduğu anlaşılan dava dışı şirketin kurucu ortakları arasında her iki davalının da yer aldığını, şirketin ————- tarihinde tescil edildiği anlaşılan ana sözleşme değişikliği ile unvanının ———— tarih itibarıyla üç ortaklı şirketin iki ortağının davalılar olduğu ve her iki davalının — yıl süreyle yönetim kuruluna seçildiklerini, ———- tarihinden itibaren tek pay sahipli—-olarak faaliyetine devam edilmesi” yönündeki ——————tarihinde tescil edildiğini, bu karar çerçevesinde tek pay sahibinin ise dava dışı —- olup, anılan kişinin de dava dışı —– aynı tarihlerde yönetim kurulu üyeleri arasında yer aldığını, —– tarihinde tescil ettirildiği anlaşılan ——yılına ilişkin olağan ———– çalışma esas ve usulleri hakkında iç yönerge”sinin de kabul edildiğini, şirketin —- tarihinde tescil ettirildiği görülen ana sözleşme değişikliği çerçevesinde ise unvanının ———–adresinin de —— nakledildiğini, dava dosyasına sunulu belgeler çerçevesinde dava dışı ————– ayından itibaren haciz işlemleri nedeniyle faaliyetlerinin durduğu ve —— adresinde yer almadığının anlaşıldığını, dava dışı şirketin ———- yıllarına ilişkin kayıt ve belgelerinin dava dosyasında mevcut olmayıp davacı —– bu kayıtlara ulaşılamadığını, özellikle ——— geçtiği anlaşılan tarihten sonraki süreçte ortaklık ve yönetim görevleri itibarıyla yasal verilerin belirsiz olduğunu, aktarılan tespitler bir bütün olarak değerlendirildiğinde ise, ——- kuruluşundan itibaren ortaklık ve yönetim yapısı itibarıyla gözlenen süreç ve özellikle de dava konusu talep tutarları ile ilgili olarak dava dışı —- ticari defter kayıtları da dikkate alınmakla, dava dışı bu şirketin —— konumunda bulunduğu sonucuna ulaşıldığını, davacı Kurum denetim sonuçlarına dayalı olarak ve özetle “ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilkelerine aykırı uygulamalar” ve toplamda —–olduğu ileri sürülen örtülü aktarım iddiasına dayalı tutarların oluşumunun raporda tablo olarak gösterildiğini, bu işlemlerin öncelikle, muhasebenin temel kavramlarından —- temel kavramı ile bağdaştığından söz etmenin mümkün olmadığını, gerek————- hesaplarının seyrinin, taraflar arasındaki faaliyet ilişkisinin hacmi ve niteliği itibarıyla doğasına uygun bulunmadığını, dava dışı —– konumunda iken ilk işlem öncesinde, hesabın doğasına aykırı olarak———- kadar borçlu durumda göründüğünü, bu bakiyenin oluşumu ile ilgili olarak yaptıkları incelemede — ayından itibaren ağırlıklı olarak çeşitli banka dekontlarına dayalı olarak dava dışı ——— hesabına yapılan nakit aktarımları olduğunun anlaşıldığını, öz itibarıyla, taraflar arasındaki faaliyet ilişkisi çerçevesinde —- kaynak aktarımlarının, —tutarındaki senet işlemi ile kapatıldığı ve — tarihinden öncesinde ———başlarına kadar uzandığı anlamına geldiğini, her iki şirket arasında, faaliyet ilişkisinin doğasına aykırı olarak kaynak aktarımı sürecinin — yılının– ayına kadar sürdüğünü ve dava dışı ———— defterikebir hesabının işleyiş doğasına aykırı olarak yükselen bakiyesinin kapatılması için üç ayrı işlem daha yapıldığının net olarak görüldüğünü, özellikle son iki işlemde —— —- hesabından ——- hesabına yapılan ——- tarihleri dikkate alındığında ise, bu —— hareketlerin —— faaliyetlerinin kesintiye uğradığı anlaşılan dönemde yapıldığını, bu tespit ve analizleri yanında dava dışı ——– nezdinde takip suretiyle tahsili olanağı kalmadığı anlaşılan dava konusu tutarların, öz itibarıyla taraflar arasındaki ekonomik sürece aykırı işlemler olarak göründükleri, dolayısıyla da ilişkili taraf konumunda görünen dava dışı ——- örtülü kaynak aktarımı niteliğinde oldukları değerlendirilmekle; toplam —– her iki davalıdan da dava dışı —- iadesinin talep edilebileceği sonucuna ulaşıldığını, dava dışı ——-iadesi talep edilen dava konusu tutarlardan dava dışı ——–tutarlara ilişkin olarak da inceleme yapıldığını bu kapsamda davacı idiasının dava dışı — dava dışı ——- alınan ve verilen senetler yanında temlikler ile kaynak aktarımı yapıldığı ileri sürülen işlemler toplamı olan ———— tutarındaki aktarımın, şirketler arasındaki ilişkinin doğasına aykırı olarak yapıldığına yönelik bulunduğunu, dava dışı — —— tarihinde tescili ile ve ————– unvanıyla kurulduğunu, dava dışı şirketin kurucu ortakları arasında davalıların yer almadığını, şirketin ——- tarihinde tescil edildiği anlaşılan ana sözleşme değişikliği ile unvanının ————- bu tarih itibarıyla —— ortaklı şirketin iki ortağının davalılar olduğu ve her iki davalının — yıl süreyle yönetim kuruluna seçildiklerini,———–tarihinden itibaren tek pay sahipli ————— olarak faaliyetine devam edilmesi” yönündeki ———— tarihinde tescil edildiğini, bu karar çerçevesinde tek pay sahibinin ise dava dışı —— olduğunu, şirketin yine —– tarihinde tescil ettirildiği anlaşılan ana sözleşme değişikliği çerçevesinde ise unvanının ———- olarak değiştiğini, şirketin en son —- tarihinde tescil ettirildiği anlaşılan ——— yeni ortak olan —– ile ilgili hisse devirlerinin onaylanmasına karar verildiğini, dava dosyasına sunulu belgeler çerçevesinde, —- yetkililerince dava dışı —-satış ve devrinin yapıldığı hususlarının beyan edildiğini, dava dışı ——— ilişkin kayıt ve belgelerine de dava dosyasında rastlanmadığını, özellikle — —- statüsüne geçtiği anlaşılan tarihten sonraki süreçte, satış ve devir süreci ve bu bağlamdaki ortaklık ve yönetim görevleri itibariyle yasal verilerin belirsiz olduğunu, bu şirket ile ilgili olarak aktarılan tespitler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, ——– kuruluşundan itibaren ortaklık ve yönetim yapısı itibarıyla gözlenen süreç ve özellikle de dava konusu talep tutarları ile ilgili olarak dava dışı —— ticari defter kayıtları da dikkate alınmakla, dava dışı bu şirketin de ——konumunda bulunduğu sonucuna ulaşıldığını, davacı Kurumun denetim sonuçlarına dayalı olarak ve özetle “emsallerine uygunluk, piyasa teamülleri, ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilgilerine aykırı olarak farklı fiyat uygulayarak kârlarının ve malvarlığının ilişkili tarafa aktarıldığı” ileri sürülen toplam —- oluşumunda yapılan ilk işlemin ——— alınan ——tutarındaki senede ilişkin olduğunu, dayanak ——- tarihli olup, ———bedelli senet verilmesi ve —— dava alacağının temlik olarak yansıtılmasına ilişkin —–tutarlı işlem olduğunu, ilk işlemin muhasebenin temel kavramlarından———- temel kavramına uygun görünmekle birlikte alınan senetlerin kaydedildiği—— herhangi bir tahsilat yapıldığına ilişkin verilere rastlanmadığını, nitekim———tarihi itibarıyla görünen toplam —— tutarındaki bakiyenin de —— olarak zarara aktarıldığını, bu kapsamda tartışılması gerekli görülen hususun ——— tutarındaki senet verme işleminin iadesi talep edilebilecek tutar olup olmadığı hususu olup yapılan incelemede söz konusu tutarın, dava dışı —- alacak bakiyesinin izlendiği —— defterikebir hesabı altında ilgili yardımcı-muavin hesaba borç kaydedilmek suretiyle dava dışı —– borç bakiyesinin yükseldiğinin açıkça görüldüğünü, bu durumda söz konusu tutarın ayrıca talep edilemeyeceğini, bunun yanı sıra —– işlem tutarından da düşülmesi gerektiğinin değerlendirildiğini, üçüncü işlem çerçevesinde ise,———— tutarındaki temlik işleminin, dava dışı ——— ekonomik bir değer katmadığını, dava dışı — borç bakiyesini düşürürken, karşılığı hesap olan —————— hesabı altında açılmış—————– bakiyesinin durağan olarak kaldığını tespit ettiklerini, bu tespit ve analizler yanında, dava dışı ——- nezdinde takip suretiyle tahsili olanağı kalmadığı anlaşılan dava konusu tutarlardan, öz itibarıyla taraflar arasındaki ekonomik sürece aykırı işlemler olarak görünen, dolayısıyla da ilişkili taraf konumunda görünen dava dışı ——- örtülü kaynak aktarımı niteliğinde oldukları değerlendirilen toplam ——— sınırlı bölümünün, her iki davalıdan da dava dışı ——— iadesinin talep edilebileceği sonucuna ulaşıldığını buna göre dava konusu taleplerden ilki çerçevesinde; dava dışı ——– yönünden fiilen herhangi bir ekonomik değer oluşturmadığı tartışmasız görünen ——- dayalı olarak doğmuş durumdaki ve dava dışı şirket aktifinde de —-hesabında raporlanan ———üzerinden dava tarihine kadar herhangi bir faiz yürütülmediği de anlaşılmakla, ilişkili taraf konumundaki davalı ——— örtülü kazanç aktarımı niteliğinde göründüğünü, dolayısıyla da bu tutarın davalı ———- dava dışı şirkete iadesinin talep edilebileceğini, dava konusu taleplerden ikincisi çerçevesinde, dava dışı ——— nezdinde takip suretiyle tahsili olanağı kalmadığı anlaşılan dava konusu tutarların, öz itibarıyla taraflar arasındaki ekonomik sürece aykırı işlemler olarak göründüklerini, dolayısıyla da ilişkili taraf konumunda görünen dava dışı———– örtülü kaynak aktarımı niteliğinde oldukları değerlendirilmekle; toplam ———- davalıdan da dava dışı ——– iadesinin talep edilebileceğini, dava konusu taleplerden en son üçüncüsü çerçevesinde ise; dava dışı ——–tahsili olanağı kalmadığı anlaşılan tutarlardan, öz itibarıyla taraflar arasındaki ekonomik sürece aykırı işlemler olarak görünen, dolayısıyla da ilişkili taraf konumunda görünen dava dışı —- örtülü kaynak aktarımı niteliğinde oldukları değerlendirilen —— sınırlı bölümünün, her iki davalıdan da dava dışı —— iadesinin talep edilebileceğini, davacı tarafça iadesi talep edilebilecek toplam tutarın———- olarak bulunduğunu, tespit edilen tutarın —— dışında kalan bölümünün her iki davalıdan,—— bölümünün ise salt davalı ———- üzere, raporumuz içerisinde tespit edilen tarihlerden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte talep edilebileceğini belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporuna taraf vekillerince itiraz üzerine alınan ——-tarihli ek raporda bilirkişi heyeti, davacı—- vekilinin itirazlarının ise öz itibarıyla ——– alınmış durumda görünen ve kayıtlarda ———— tutarındaki senetler ile ——— verilmiş durumda görünen ve kayıtlarda ———- tarihinde verilmiş durumda görünen senetlerin tamamen farklı senetler olduğuna yönelik olduğunu, ——- kayıtlarına göre rapor ekinde aktarılan ——— hesabının içeriğine göre, ————ciro edilmiş durumda görünen ———-tutarındaki senet/senetlerin hangi kişi ya da kurumdan alınmış olan ——- olduğu açık görünmediği gibi, davacı vekilinin dilekçeleri ve eki belgelerde bu senet/senetlerin dökümünün görünmediğini, nitekim davacı —– itiraz dilekçesinde de ———- içerisinden verildiği belirtilen senetlerin arasında, ————– dışında farklı müşteri ve şirketlerden alınmış alacak senetlerinin olduğu, söz konusu senetlerin bu ——— verilmiş olduğunun ileri sürüldüğünü, buna karşın, ilgili kayıtta bu senetlerin neler olduğunun açıkça görünmesi halinde, —- varlıkları içerisinden ————–tutarında varlık transferinin bulunup bulunmadığının tespit edilebileceğini, diğer yandan her ne kadar ——–tarihinde verilen toplam ———-tutarındaki senetlerin hangi kişi veya kurumlardan alınmış senetlerden oluştuğu ilgili, kayıt içeriğinde açıkça anlaşılamamakla birlikte, davacı tarafça dayanak olarak gösterilen ———- tarafından yapılan ——— ilişkin bağımsız denetim raporunun eki olduğu görülen Alacak Senetleri fiili envanteri dikkate alındığında —-davacı vekilinin dilekçelerinde belirtildiği gibi ————— senet verme işleminin ———– tarihinde alınmış durumda görünen toplam —— tutarındaki senetler ile bir bağlantısının bulunmadığı sonucuna ulaşıldığını, anılan ———— tarihinde– aktifinde raporlanan toplam — tutarındaki — adet senet mevcudu içerisinde, ——– alınmış durumdaki ve toplam tutarı ———– tutarındaki senetlerin de yer aldığının anlaşıldığını, bu açıklamalar çerçevesinde toplam ———– senetler karşılığının, herhangi bir düşüm yapılmadan davalılardan tazmini gerektiği sonucuna ulaşılmakla birlikte, davacı Kurum vekilinin itirazları arasında yer alan ve özetle ——— hesabının ilgili —- hesapta raporlanan ——- öncesi işlemlerin ve bakiyenin nasıl oluştuğunun incelenmediğini ortaya koyduğu” yönündeki eleştirilerinin kabulünün ise olanaklı bulunmadığını, ——- tarihi öncesindeki işlemlere dikkat edildiğinde, kaydi olarak raporlanan bakiye tutarın salt ——- ile sınırlı bulunduğunu,—- verilen dava konusu senetlerden ——tutarındaki senetlerin kaynağının tartışılmaya muhtaç olduğunu, davacı tarafın itiraz dilekçesinde iddialarına dayanak olarak gösterilen —— yılına ilişkin ———- ekine göre,——- itibarıyla raporlanan ve fiilen var olduklarının denetim sonunda tespit edildiği anlaşılan —— tutarındaki senetler ve bu senetlerin borçluları itibarıyla miktar ve toplam tutarlarının raporda tablo olarak gösterildiğini, dava konusu senetlerden toplam tutarı —- olan senetlerin, —— itibarıyla mevcut olduğu anlaşılan diğer senetlerden daha önce şirket aktifine girmiş durumda göründüğünü, rapor ekinde yer verilen ———– hesap dökümüne göre ise, toplam tutarı — olan senetlerin şirket kayıtlarına girdiği —– tarihinden önceki dönemde yüksek tutarlı senet hareketinin ise sadece ilişkili taraf konumundaki——– tarihinde verilmiş durumda görünen — senet/senetler olduğunu, ———-yılına ilişkin ticari defter kayıtları üzerinde inceleme olanağı bulunmadığı için net bir değerlendirme yapılamamakla birlikte, kaydi tutarların akışı dikkate alındığında, anılan hesabın ——- yılından devreden — tutarındaki bakiyesinin tamamına yakın bölümünün, — tarihinde —- verilen toplam —— senetler olduğu sonucuna ulaşıldığını, nitekim dava konusu taleplere dayanak oluşturan ——- tarihli Denetleme Raporu—- sayfasında yer alan ve rapora aynen aktarılan tespit ve değerlendirmelerin, kendilerince ulaşılan sonucu teyit eder içerikte bulunduğunu, denetleme raporunda ———– nolu ——– yılında bilinmeyen bir tarihte——–alınmış olan — tutarında senedin — tarihinde — hesaptan çıkarılarak ——— hesabına kaydedildiği belirlenmiştir. ———- tarihinde ise senet iadesi açıklamasıyla —— senet tutarı —— hesaptan düşülmüştür.
——– tarihli ——- denetim çalışma kâğıtlarından ——- olan alacağa faiz işletildiği anlaşılmıştır. Şirket’in — tarihi itibariyle ——- alacağı için işletilen faiz tutarı—-
Sonuç olarak; —- tarihli mali tablolarda yer alan —— alaeak senedinin gerçek bir alacaktan kaynaklanmadığı, bilançonun iyi görünmesini sağlamak için anılan şahıstan alındığı düşünülmektedir. Nitekim herhangi bir ödeme söz konusu olmaksızın senetler iade edilmiş olup, —– —– —- ——— borçlu olmasını açıklayacak herhangi bir işlem bulunmamaktadır.” değerlendirmesinin yer aldığını, davacı kurum vekilince kök rapora itirazları nedeniyle yapılan inceleme çerçevesinde; ilişkili taraf konumunda görünen dava dışı —— örtülü kaynak aktarımı niteliğinde oldukları değerlendirilen toplam tutarın —- ile olarak revize edildiğini, kök raporda mahsup edilen ——– tutarın mahsup edilmemesi gerektiği ancak kök raporda olduğu gibi bu tutarın toplam işlem tutarına ayrıca eklenmemesi gerektiği sonucuna ulaşıldığını, davacı tarafça iadesi talep edilebilecek toplam tutarın ———– olduğunu, tespit edilen tutarın —— dışında kalan bölümünün her iki davalıdan da —- bölümünün ise salt davalı —– olmak üzere, rapor içerisinde tespit edilen tarihlerden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte talep edilebileceğini açıklamış, davalı taraf itirazları yönünden ek raporda bir değişiklik yapmamıştır.
Davacı vekili kısmi dava açtıklarını, alınan ek bilirkişi raporunun iddialarını genel olarak teyid ve tespit ettiğini, ek bilirkişi raporu ile —— davalı ———örtülü kazanç gerçekleştirildiğinin tespit edildiğini, ancak ———yapılan örtülü kazanç tutarının kendi tespitleri olan ———olarak belirlendiğini, oysa —– verilen alacak senetlerinin de örtülü olarak aktarılan kazanç tutarına eklenmesi ve hesaplamanın buna göre yapılması gerektiğini belirterek toplam ——-tutarındaki iadenin davalılara verilen süre içinde yapılmamış olması nedeniyle anılan tutarların SPK.nun 94 m.uyarınca dava dilekçesinde belirtilen tarihlerden itibaren işletilecek kanuni faiziyle birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik HMK.nun 109.maddesi uyarınca ——- kanuni faiziyle birlikte şirkete iadesine karar verilmesini istemiş, sunduğu —tarihli dilekçesi ile talebini fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla açılan davada —– tarihinden itibaren yürütülecek kanuni faizi ile birlikte ———- karar tarihi olan——— tarihinden itibaren yürütülecek kanuni faizi ile birlikte her iki davalıdan müteselsilen alınarak şirkete iadesi şeklinde açıklamıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi kök ve ek raporlarıyla, dava dışı —- yönünden fiilen herhangi bir ekonomik değer oluşturmadığı anlaşılan —— dayalı olarak doğmuş durumdaki ve dava dışı şirket aktifinde — hesabında raporlanan —— üzerinden dava tarihine kadar herhangi bir faiz yürütülmediği de anlaşılmakla, ilişkili taraf konumundaki davalı —- kazanç aktarımı niteliğinde olduğu, dolayısıyla da bu tutarın davalı —- dava dışı şirkete iadesinin talep edilebileceği, dava dışı ——–nezdinde takip suretiyle tahsili olanağı kalmadığı anlaşılan dava konusu tutarların, öz itibarıyla taraflar arasındaki ekonomik sürece aykırı işlemler olarak göründükleri, dolayısıyla da ilişkili taraf konumunda görünen dava dışı ——– örtülü kaynak aktarımı niteliğinde oldukları değerlendirilmekle; toplam —— her iki davalıdan da dava dışı —— iadesinin talep edilebileceği, dava dışı ——- ilgili tutarlara ilişkin olarak davacı idiasının dava dışı —- dava dışı —- alınan ve verilen senetler yanında temlikler ile kaynak aktarımı yapıldığı ileri sürülen işlemler toplamı olan——- aktarımın, şirketler arasındaki ilişkinin doğasına aykırı olarak yapıldığına yönelik bulunduğu, —- kuruluşundan itibaren ortaklık ve yönetim yapısı itibarıyla gözlenen süreç ve özellikle de dava konusu talep tutarları ile ilgili olarak dava dışı ——-ticari defter kayıtları da dikkate alındığında, dava dışı bu şirketin de “ilişkili taraf’ konumunda bulunduğu, davacı Kurumun denetim sonuçlarına dayalı olarak ve özetle “emsallerine uygunluk, piyasa teamülleri, ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilgilerine aykırı olarak farklı fiyat uygulayarak kârlarını ve malvarlığının ilişkili tarafa aktarıldığı” ileri sürülen toplam ——- oluşumunda yapılan ilk işlemin —— tarihli olup ———-tutarındaki senede ilişkin olduğunu, dayanak —— tarihli olup, ———bedelli senet verilmesi ve —-işleminde —— tarihli dava alacağının temlik olarak yansıtılmasına ilişkin —–tutarlı işlem olduğunu ileri sürdüğü, bilirkişi kök ve ek raporunda —- tutarındaki senet verme işleminin iadesi talep edilebilecek tutar olup olmadığı hususunun tartışıldığı söz konusu tutarın, dava dışı —– alacak bakiyesinin izlendiği ————- hesabı altında ilgili yardımcı-muavin hesaba borç kaydedilmek suretiyle dava dışı ——- borç bakiyesinin yükseldiğinin açıkça görüldüğünün, bu durumda söz konusu tutarın ayrıca talep edilemeyeceğinin belirtildiği , bu kısma davacı tarafça itiraz edilmekle birlikte rapor gerekçeli ve denetime elverişli olduğundan davacının bu senet bedellerine yönelik talebinin yerinde olmadığı, — ilişkin olarak yapılan işlemlerden ilki olan ————- tutarlı senetler yönünden muhasebenin temel kavramlarından —– temel kavramına uygun görünmekle birlikte alınan senetlerin kaydedildiği ———– hesabında herhangi bir tahsilat yapıldığına ilişkin verilere rastlanmadığını, nitekim —– tarihi itibarıyla görünen toplam ——–tutarındaki bakiyenin de ——– olarak zarara aktarıldığı dolayısıyla —————tutarında her iki davalıdan dava dışı——– iadesinin talep edilebileceği, üçüncü işlem çerçevesinde —– tutarındaki temlik işleminin, dava dışı —- ekonomik bir değer katmadığı, dava dışı—- borç bakiyesini düşürürken, karşılığı hesap olan——- defterikebir hesabı altında açılmış ————bakiyesinin durağan olarak kaldığı, dava dışı ——– takip suretiyle tahsili olanağı kalmadığı anlaşılan dava konusu tutarlardan, öz itibarıyla taraflar arasındaki ekonomik sürece aykırı işlemler olarak görünen, dolayısıyla da ilişkili taraf konumunda görünen dava dışı —- örtülü kaynak aktarımı niteliğinde oldukları , her iki davalıdan da dava dışı —– iadesinin talep edilebileceği bu haliyle iadesi talep edilebilecek toplam tutarın —- tekabül ettiği bu tutarın ———– kalan kısmının her iki davalıdan talep edilebileceği ancak davanın kısmi olarak açıldığı, davacının kısmi dava değeri olarak bildirdiği rakamın ne kadarlık kısmını hangi davalıdan istediğini ——— tarihli dilekçesinde belirttiği görülmekle davacının bu talebiyle bağlı kalınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kısmi davanın konusu olan ———— tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı — tahsili ile dava dışı ———– iadesine,
——— ——- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ——– müşterek ve müteselsilen tahsili ile dava dışı ———— iadesine,
2-Karar harcı 16.473,00 TL ‘nin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 550,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 7.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 8.050,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 25.330,55 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davalı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/07/2020