Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/149 E. 2021/141 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/149 Esas
KARAR NO : 2021/141
DAVA: İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2017
KARAR TARİHİ : 02/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket davalıya düzenli olarak kimyasal ürün nevi malzemeleri sattığını, malzemelerin davalı tarafça kendisine bedelinin ödenmediğini, müvekkilinin yaptığı satışların bedeli olarak anlaşmaya ve edere uygun bir şekilde davalıya —– nolu —- miktarlı,—- tarihli fatura —-miktarlı, —–tarihli —– nolu —– miktarlı,—-tarihli fatura —– miktarlı, —– tarihli—- nolu —- miktarlı, — tarihli fatura—– miktarlı, —- tarihli —— nolu—– tarihli —- miktarlı fatura,—- tarihli —- nolu — miktarlı,—– tarihli fatura—- miktarlı, —- nolu —- miktarlı, —-tarihli fatura —- miktarlı, —- tarihli —- nolu —- miktarlı, —— tarihli fatura —- miktarlı, —- tarihli —- nolu— miktarlı—— tarihli fatura —- miktarlı, —– tarihli —- nolu — miktarlı — tarihli fatura ——– miktarlı faturaları keşide ettiğini, müvekkili şirketin fatura bedelleri ödenmediği için haklı olarak alacağının tahsili için ———— sayılı dosyasıyla davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı taraf icra takibine karşı haksız olarak itiraz ettiğini, takibin durdurulduğunu, davalı taraf süresinde ve kötüniyetli olarak anılan takibe itiraz ettiğini, takip durduğunu, haksız itirazının iptali ile kötüniyetli olması sebebiyle icra inkar tazminatına da mahkum edilmesini, davalının ——— dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile icranın ———- asıl alacak ve fer’ileri üzerinden devamını, davalının yaptığı itirazın haksız ve kötüniyetli olduğunu, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, tutarın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Dava dilekçesin davalı şirkete tebliğ edilmiş, davalı şirket tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
——- takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine —-adet faturaya dayalı———asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davalı şirketin ———bulunduğundan davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi ve davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarının belirlenmesi açısından mali müşavir bilirkişiden rapor alınması için ——– talimat yazılmıştır.
———- numarası ile alınan bilirkişi raporunda özetle; davalı şirketin defterlerini ibraz etmediği, davacı tarafın defterlerinin incelendiği, ——- içerisinde taraflar arasında ticari alışverişin bulunduğu, davacı firma tarafından davalı firma adına tanzim edilen toplam —— bedelli faturalara karşılık davalı firma tarafından çek ile ——- davacı firmaya ödeme yapıldığına dair kaydın bulunduğu,—– sonu itibari ile davacı firmanın davalı firmadan ——alacaklı olduğuna dair kaydın mevcut olduğu, davacı firma tarafından icra takip talebinde davalı firmadan —– asıl alacak talep edildiği, taleple sınırlı kalınacağından davalı firmadan icra takip tarihi itibari ile ——– alacaklı olabileceği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davacı tarafın, davalı firmaya düzenli olarak kimyasal ürün nevi malzemelerin fatura karşılığı satıldığını ancak hiçbirisinin bedelinin taraflarına ödenmediğini beyan ettiği, davalı tarafın davaya cevap vermediği, davacının faturalara konu malları davacıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, esasen davalı şirket ticari defterlerinin incelenmesi için——– yazıldığı, talimat mahkemesi tarafından davalı şirkete çıkarılan muhtıranın iade olduğu, davalı tarafın inceleme gününde talimat mahkemesine defterlerini ibraz etmediği, ancak tebligat iade olduğundan davalı şirketin inceleme gün ve saatinden haberdar olmaması nedeniyle ilgili mahkemeye davalı şirkete çıkarılan tebligat iade olduğu takdirde sicil adresine Tebligat Kanunu 35. Maddesine göre tebligat yapılması suretiyle işlem yapılmak üzere yeniden talimat yazıldığı, davalı şirkete HMK 222. Maddesi ihtaratı yapılmasına rağmen defterlerini ibraz etmediği, davacı şirketin talimat mahkemesince alınan raporda defterlerinin incelendiği anlaşılmıştır.
Ticari davalarda yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir. Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır.Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki ——— kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır.———-
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; talimat mahkemesince taraflara ticari defterlerini sunmaları için inceleme gün ve saati belirlenmiş olup belirlenen günde davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ile talep edilen asıl alacağın varlığı kanıtlanmıştır. Davalı defterlerini sunmayarak davacının ticari defter kayıtlarının HMK 222. maddeye göre lehine delil oluşturup oluşturmadığının tam olarak incelenebilmesine engel olduğundan sunulmayan ticari defterlerinde de davacının alacaklı olduğuna dair kayıtların mevcut olduğu halde sunulmadığı ve bunun sonucunda da davacının incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğu mahkememizce kabul edilmiş, davacı takip talebinde faturaları tek tek gösterip bu faturaların bedellerini talep ettiğinden davanın kabulü ile —— üzerinden takibe yönelik itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Takip talebinde yasal faiz istenmiş olduğundan takip tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine hükmedilmiş olup alacak faturaya dayanmakla likit olduğu kabul edilerek davacı lehine hüküm altına alınan alacağın yüzde yirmisi oranında icra inkar tazminataına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının——–sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin ——– asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 12.334,39 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 842,56 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 148,98 TL harcın mahsubu ile bakiye 693,58 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvurma harcı ve 148,98 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 180,38 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 335,98 TL tebligat ve müzekkere gideri, 350,00 TL talimat bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 685,98 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2021