Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/146 E. 2020/162 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/146 Esas
KARAR NO : 2020/162

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 06/02/2017
KARAR TARİHİ : 20/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin ——- İstanbul adresindeki işyerinde kurulu olan —- olduğu halde kesik olan elektriği açıp kullandığının müvekkili kuruluş elemanları tarafından tanzim edilen 26.01.2016 tarihli tutanak ile tespit edildiğini, düzenlenen bu tutanağa — son ödeme tarihli 68.680,70 TL kaçak kullanım bedeli tahakkuk ettirildiğini, rızaen tahsil edilemeyen alacağın tahsili için İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün — sayılı dosyası üzerinden —geçmiş dönem gecikme faizi ve 369,23 TL KDV ilavesiyle birlikte toplam 71.101,21 TL üzerinden takipte bulunduklarını, davalının söz konusu takibe haksız itirazı sebebiyle takibin durduğundan bahisle davalının takibe itirazının iptaline, 6183 sayılı yasa gereği asıl alacağa uygulanacak %16,8 gecikme zammı ve gecikme zammına işleyecek %18 KDV ile birlikte takibin devamına, davalının %20 oranından az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapıldığı, davaya cevap verilmediği anlaşıldı.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Davanın, — alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu anlaşıldı.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davaya konu İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün — —. sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine takip talebinde ”….söz.hesabına ait enerji tüketim bedeli ve kaçak bedelidir”sebebine dayandırılarak 68.680,70 TL asıl alacak, 2.051,28 TL gecikme faizi, 369,23 TL KDV olmak üzere toplam 71.101,21 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Kaçak elektrik tespit tutanağı, davacı şirketten celbedilen belgeler dosyamız arasındadır.
Elektrik Mühendisi bilirkişi —–tarafından hazırlanan raporda özetle; davalının, ———adresinde bulunan ticarethanesinde —– sayılı tesisata bağlı davacı kuruluşa kaydı bulunan —- — mühürsüz sayaç üzerinden ——–, perakende satış sözleşmesi olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketilmesi, kaçak elektrik tüketimi olarak kabul edildiğinden, dava konusu olay kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 29. Maddesinde; Perakende Satış Sözleşmesi olmaksızın elektrik enerjisi tüketilmesinde kaçak kullanım süresinin; Doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla kaçak elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespit tarihi arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemeyeceği, doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu süre —- kesilerek — mühürle mühürlendiği, kaçak elektrik eneıjisi kullanılmaya başlandığı tarih (——– gün kaçak kullanım süresi olduğu, dava konusu olayda ———- sayacının sayaç mührünü açarak elektrik kullanmış olduğunun tespit edildiği ve tüketim bedeli hesabını sayacın kaydettiği değerlere itibar ederek hesapladığı, sayacın 21.01.2016 kaçak tespit tarihindeki endeksi — Yönetmeliği’nin 29. Maddesinde “kaçak elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespit tarihi arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez” hükmünün yer aldığı, davalı 20.11.2015 tarihinden itibaren kaçak elektrik kullanmaya başladığından sayaç —– kullanılan elektrik enerjisi tüketim kaydettiği, davalının kaçak olarak kullandığı elektrik enerji bedelinin 68.680,70 TL olup, asıl alacağı 68.680,70 TL faturanın son ödeme tarihi 29.02.2016, icra takip tarihi 03.05.2016, gecikme 64 gün olduğundan; gecikme zammı, 68.680,70 x 64gün x 0,168/360gün= 2.051,28 TL gecikme zammının KDV’si 2.051,28 TL X 0,18= 369,23 TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
Davacı tarafın abone dosyasına ilişkin belgeleri eksik dosyaya sunmuş olması dolayısıyla ek rapor alınmış, ek raporda deliller değerlendirilerek davalının sorumlu olduğu tutar hesaplanmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, davalının işyerinde kaçak elektrik kullanması nedeniyle düzenlenen faturanın ödenmediğinden bahisle başlatılan icra takibine yönelik yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, davacı şirket tarafından, davalının—- — sözleşme yapmadan elektrik enerjisi tüketilmesi, kaçak elektrik olarak kabul edildiğinden dava konusu olay kaçak elektrik tüketimidir. Hükme ve denetime tabi olan bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere davalı, davacı şirketle sözleşme yapmadan kullandığı için davacı şirket fatura çıkartamamıştır. Dolayısıyla davalı bedelini ödemeden elektrik enerjisini tüketmiştir.— elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespit tarihi arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez” hükmünün yer aldığı, davalı 20.11.2015 tarihinden itibaren kaçak elektrik kullanmaya başladığından sayacın —— her ne kadar Yönetmelik gereğince en fazla 360 günlük kaçak elektrik tüketimi dikkate alınacağı belirtilmiş ise de davalının 60 günlük kaçak kullanımı olduğu tespit edildiğinden kaçak kullanılan elektrik enerjisi bedelinin belirtilen tarihler dikkate alınarak hesaplandığı, bilirkişi tarafından kök ve ek raporda yapılan hesaplamanın denetlenebilir ve gerekçeli olması nedeniyle hükme esas alındığı, ancak —- kaçağa ilişkin normal tüketim hesabında esas alınacak sürelerin toplamı, 12 ayı geçemez. Yapılacak hesaplamada tüketimin yapıldığı kabul edilen dönemlerdeki birim fiyatlar dikkate alınır ve gecikme zammı alınmaz.” hükmü uyarınca bilirkişinin kaçak kullanım faturasına ek hesapladığı gecikme faizi ve bu faiz üzerinden hesaplanan KDV miktarı dikkate alınmamış olup, yapılan hesaplamaya göre icra takip tarihi itibariyle davacının 68.680,70 TL asıl alacağı olduğu ve takibe yönelik itirazın bu miktar üzerinden iptalinin gerektiği, taraflar arasında abonelik sözleşmesi olmadığından ve kaçak kullanım haksız eylem teşkil ettiğinden uygulanması gereken faizin % 9 yasal faiz olduğu, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve mahkememizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün — Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin 68.680,70 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden yasal faiz işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 4.691,58 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 858,92 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.832,66 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvuru, 858,92 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 890,32 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 146,80 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 746,80 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 721,38 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —esaslara göre belirlenen 9.728,49 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren reddedilen kısım yönünden kesin, kabul edilen kısım yönünden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.