Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1413 E. 2021/941 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1413 Esas
KARAR NO : 2021/941

DAVA :Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 29/12/2017
KARAR TARİHİ : 14/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile davalı—— Sözleşmesi’nin imzalandığı, -Sözleşmeler kapsamında davalının kullanımına tahsis edilen — açılan –olduğu —karşılığında yapmış olduğu satış işlemlerinde, Üye İşyeri Sözleşmesine aykırı işlem yapılmasından ve muhatabın yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklanan kart hamillerinin “iade gerçekleşmedi”, —, — itirazları kapsamında, sözleşme hükümlerince ilgili taraflara ödeme yapıldığı, ödenmiş olan bedellere ilişkin evrak ve dökümanlar , sözleşmeye aykırı olarak muhatap tarafından bankaya ibraz edilmediği ve bedellerin bankaya ödenmediği, -Kullandırılan kredilerden kaynaklanan banka alacağının zamanında ödenmemesi üzerine davalılara—- ihtarname gönderildiği, ihtarname borçlulara tebliğ edilmesine rağmen verilen süre içerisindeki herhangi bir ödeme yapılmadığı, ihtarnameye rağmen yükümlüklerin yerine getirilmesi üzerine davalı / borçlu aleyhine — ödenmesi için icra takibi başlatıldığı, borçlu sadece alacağı sürüncemede bırakmak amacıyla mesnetsiz, isabetsiz ve tutarsız itirazların iptali ve takibin devamı ile davalının ayrıca icra inkâr tazminatına mahkum edilmesi için işbu davanın ikame edilmesinin zorunlu hale geldiği, öne sürülmekte ve fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla borçlu hakkında– dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri, vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep edilmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete bahsedilen ihtarnamenin tebliğ edilmediği, ihtarnameyi tebliğ alan şahısların tebligat almaya yetkili olmadıkları, her ne kadar tebligat usule uygun olarak yapılmış gözükse de, tebligatı alan kişi şirket yetkili olmadığı gibi Tebligat Kanunu kapsamında tebliğ alma hususunda yetkisi de bulunmadığını, müvekkili şirket aleyhine icra takibine başlanmış ise de, takibe konu borca itiraz edildiğini, ödeme emrinde belirtilen tutarlarda mutabık kalınamadığı gibi müvekkilinin davacıya bu tutarda bir borcu bulunmadığını, “İcra takibindeki miktarın fer’ileriyle birlikte tamamına itiraz edilerek kabul edilmediğini, müvekkili şirketin alacaklı tarafa bir borcu bulunmadığını, öne sürülmekte ve davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri, vekalet ücretinin davacıya yüklenmesini talep edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacı ile davalı arasında bankacılık hizmetleri sözleşmesi ve kredi kartları üyelik sözleşmesi ile—- sözleşmesi imzalandığı, davacının — sözleşmesi gereğince alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davaya konu —sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı şirketçe davalı şirket aleyhine takip talebinde —– Hizmetleri Sözleşmesi ve— İhtarnameleri,——-takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık konusunda banka defterleri ve kayıtları üzerinde ve davalı tarafın dava konusu talebi kapsayacak şekilde tüm ticari defterleri ve defterlerin bu uyuşmazlığa ilişkin dayanak kayıtları üzerinde mahkemece seçilen mali müşavir, bankacı bilirkişiden ve ters ibraz işlemlerinde uzman bilirkişiden oluşan heyetten rapor alınmak üzere dosyanın üç kişilik bilirkişi heyetine tevdii ile hazırlanan — raporda özetle;Davacı — Hesap dönemleri— 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 64 — 65 maddeleri ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun—–defterlere ilişkin madde hükümlerine, muhasebe genel tebliğlerine ile muhasebe ilke ve prensiplerine uygun tutuldukları, yevmiye ve kebir defterlerin — esasında tutuldukları, beratlarının kanuni sürelerinde olmak üzere bildirildikleri ile envanter defterlerinin açılış kapanış noter tasdiklerinin yine kanuni sürelerinde olmak üzere yapıldıkları, ticari defterlerinin sahipleri lehine delil olma niteliklerinde oldukları, davalının — defterlerinin, vergi incelemesi nedeniyle vergi– tarafından teslim alındığı, incelemede olduğu; davalı defterlerin incelenmesi için Sayın mahkemenin verdiği yetki belgesiyle vergi müfettişi ile iletişme geçilmek istenmiş ancak ulaşılamadığından davalının defterlerinin incelenemediği, davacı bankanın—– —taraflar arasında imzalandığı, bu sözleşmelere istinaden davalıya —- banka tarafından kullanımına sunulduğu, alacak konusu —– olduğu, bu işlemlerin, davacı vekilinin dava dilekçesinde—– tutarındaki alacağın nedeni olarak gösterildiği ,detayları raporda yazılı tabloda verilen satış işlemleri için dava dosyası içinde sunulan takas hareketleri dökümü ile alacak konusu işlemlerle ilgili kart hamili bankalarının —– davacı bankadan tutarları tahsil ettiklerinin tespit edildiği, davalı işyeri tarafından da dava dosyasında bu işlemlerle ilgili herhangi bir ödeme yaptığını gösteren belge sunulmadığı, davacı banka tarafından —– Üye İşyeri Sözleşmesi, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu ve — yer alan hükümlere uygun hareket edilmesi, alacak hesaplamalarının doğru yapılarak davalıya bildirilmesi, temerrüde ilişkin hükümlerin uygulanması nedeniyle davacı bankaya —-tespit edilemediği, davacı bankanın—– davalı — tutarındaki bakiye için takip talebinde bulunduğu alacağın yerinde olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizin—— kararı ile takipten sonra uygulanması gereken temerrüt faiz oranının dosyaya sunulan bilirkişi raporunda tespit edilemediği görüldüğünden ek rapor alınmasına karar verilmiş dosyaya sunulan ek raporda özetle; Mahkemenin kök raporda ifade edilen görüş ve kanaatleri kabul edilebilir bulması durumunda; davacının, dava tarihi itibariyle davalıdan alacağının —— 143.958,30 TL olarak belirlenmiştir.
Takip tarihinden sonra uygulanması gereken faiz oranının tespit edilmesi için ek rapora alınmasına karar verilmiş olup hazırlanan —-;Dosya kapsamında tespit edilmesi gereken bir önemli hususun da, davacı bankanın davalıdan 139.090,14 TL alacağı olduğunun Mahkemenin de kabulünde olması halinde uygulanacak faiz oranının ne olduğu olup,— tarihli —sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan —-sayılı Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları—Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ —-ile mülgadır) m. 4/ 1 ile “Bankalarca, reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilere uygulanacak faiz oranları —faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirlenir.” İlaveten, aynı Tebliğ m.6/1 ise “Bankalarca serbestçe belirlenen mevduat ve kredi işlemlerinde uygulanacak azami faiz oranları ile katılma hesaplarında uygulanacak kâr ve zarara katılma azami oranları uygulamaya konulmadan önce —–tespit edilecek esaslar çerçevesinde—— bildirilir.” hükmü bulunduğu, buna göre,———- kredilere uygulayacakları faiz oranlarını serbestçe belirleyebilmekte, ancak serbestçe belirleyebilecekleri— usulüne uygun olarak —- bildirmek zorunda oldukları, uygulamada bankalar kredi ve/ veya mevduatlara uygulayacakları azami faiz oranlarında değişikliğe gittiklerinde, bu durumu, ——- bir yazı ile bildirerek bu yükümlülüklerini yerine getirdikleri, davacı — temin edilen ve —- tarihinden itibaren muhtelif kredilere uygulayacağı azami faiz oranlarında değişikliğe gittiği ve yazı ekinde —- kredilerde —- belirlendiği kredi kartları ve kredili mevduat hesapları kullanımları haricinde) bütün kredi türlerinde — kararlaştırılmış olduğunun görüldüğü, taraflar arasında — tarafından kendisine ödenmiş —— bir nedenle karşı bankadan, mali kuruluştan — Hamilinin itirazı nedeni ile Kart Hamilinden tahsil edilememesi veya İşbu Sözleşmeye aykırı davranışı nedeni — iptaline karar verilmesi halinde,—— tarihten,—–iade edeceği tarihe kadar geçen sürede —- ilgili para cinsinden kısa vadeli kredilere uyguladığı en yüksek kredi faiz oranı üzerinden işleyecek faizi, —- ve masrafları ile birlikte Bankaya ödemeyi kabul ve taahhüt eder.” şeklindedir. Bu durumda, davacı bankanın davalıdan alacağı bulunduğunun Mahkemenin de kararında olması halinde, bu alacağa “diğer krediler” kategorisinde yıllık % 44 oranında faiz ile bu faizin %5 i oranında —işletebileceği kanaatine ulaşıldığı, bununla beraber, dosya kapsamında—-.sayılı icra dosyası görülebilmektedir. Bahsi geçen —- tarihli icra dosyasında davacının davalıdan 139.090,14 TL asıl alacağını talep ettiği, takip tarihinden fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek yıllık —- oranında temerrüt faizi ve bu faizin —— ilave edilmesini istediği, borcun— Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi ve kredi Kartları Üyelik Sözleşmesi, hesap Kat İhtarnamesi ve —olarak gösterildiği dolayısıyla takip talebinde davacı bankanın alacağı için % 40 oranında temerrüt faizi talep edebileceği kanaatine varıldığı, sonuç olarak davacı— başlattığı icra takibine konu ettiği — alacağı için, yine takip talebinde belirttiği %40 oranında temerrüt faizini ve bu faizin %5 —- isteyebileceği görüş ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davacı bankanın —— arasında imzalanmış olup bu sözleşmelere istinaden davalıya —-davacı banka tarafından kullanımına sunulmuştur. Alacak konusu olan —-işlemin toplam tutarı hükme ve denetime elverişli olan —- olarak tespit edilmiş olup bu tutar takip dosyasında takip sebebi olarak gösterilmiştir. 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunun ilgili hükümleri uyarınca, kredi kartları aracılığıyla sadece mal ve hizmet alımlarının yapılabileceği, hukuka aykırı işlemden dolayı doğan zararlardan kart hamillerinin sorumlu tutulamayacağı, harcama belgesi düzenlenmeksizin çeşitli — araçları yoluyla veya — vasıtasıyla yoluyla yapılacak satış işlemlerinde doğabilecek anlaşmazlıklarda ispat yükü davalı üye işyerine ait olup 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu ve hem de——-kurallarına göre, siparişi verilen mal ve hizmetin gerçek kart sahibine tesliminden işyeri sorumlu tutulmaktadır. Ayrıca — itirazı halinde, ispat ve belgelendirme yükü ile mali sorumluluk üye işyerlerine devredilmekte olup davalı üye işyeri davaya konu zararı oluşturan kart hamili itirazları ile ilgili herhangi bir savunmada bulunmadığı gibi, kendi yaptığı satış işlemlerinin doğruluğunu ispata yarayan herhangi bir belgede dosyaya sunmamış olduğundan davacı —- nedeniyle davalı — tahsil edilemeyen — tutarındaki bakiye için takip talebinde bulunduğu alacağın varlığı mahkememizce kabul edilerek, hükme ve denetime elverişli olan bilirkişi raporları da hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilerek davalının—- yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin —- alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %40 oranında temerrüd faizi ve %5 —- uygulanmasına, alacak likit olmakla hüküm altına alınan 139.090,14 TL’nin %20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının —— Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 139.090,14 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %40 oranında temerrüd faizi ve %5 —uygulanmasına,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan 139.090,14 TL’nin %20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine,
4-Karar harcı 9.501,25 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.679,87 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.821,38TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.679,87TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan31,40TL ilk masraf, 381,40TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.412,80 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—-göre belirlenen —vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.