Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1372 E. 2022/32 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1372 Esas
KARAR NO: 2022/32
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/12/2017
KARAR TARİHİ: 13/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
—- dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlatılmış olup takibe haksız olarak itiraz edilmiş olduğunu, Davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olup iptaline karar verilmesi gerektiğini,— olduğunu, ——olduğunu, Ancak müvekkilinin yanıltılarak sözleşmeye— olduğunu,—- kesmiş ancak gönderdiği faturalar şirketin adresinden iade gelmiş olduğunu, bunun üzerine müvekkilinin, konu hakkında araştırma yapmış olup yukarıda bahsi geçen şantiyelerde ——yer aldığını öğrendiğini,— müvekkilinin faturaları düzelterek davalı adına düzenlemiş ve davalıya göndermiş olduğunu, Ayrıca bu durumun davalıya —- ihtarnamesiyle bildirilmiş ve fatura borcunun ödenmesi ihtar edilmiş olduğunu, Davalı tarafından verilen ihtarnameye cevapta özetle, —- ortaklıklarının bulunmadığını, hiçbir ticari ilişki içerisinde olmadıklarını, alt şirketleri olmadığı gibi bahsi geçen şirket ile sadece isim benzerliği olduğunu belirterek şirketlerinin——çalıştıklarını, kendilerinin hizmet almadıklarını belirterek müvekkilinin ödeme talebinin reddedilmiş olduğunu, bunun üzerine davalı aleyhine icra takibi başlatılmış ancak işbu icra takibine de haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini, davalı iddialarında tamamen kötüniyetli olup alınan mal veya hizmetin bedeli ödenmediğinde karşılaşılacak takip ve davaları etkisiz kılmak için benzer unvanlara —– istenmiş olduğunu, Ancak sözleşmeden de görüleceği üzere yüklenici firmanın—- yapımı işinde,——- sağlandığını, —- olup davalının işçilerine yemek verildiğini, davalının ihtarnameye cevabında — —– gibi davranmış olup, ancak davalı —geçmişi incelendiğinde bir çok kere unvan ve tür değiştirdiğinin görüleceğini, Davalı —- almadan ve anonim şirket türüne dönüşmeden önce limited şirket olup unvanının ise —olup, Hatta davalının ——— ve şirketin sahibi olduğunu, Bahsetmiş oldukları tüm bu hususların her iki şirketin de aslında aynı şirket olduğunu aralarında ——-açıkça ortaya koymakta olup, Kaldı ki müvekkilinin — —anlaşma yapmış olduğunu, Bu şantiyelerde yapılan işle ve bu şantiyelerde çalışan işçilerle hiçbir alakası olmayan bir firmanın böyle bir işin varlığını bilmesi ve müvekkili ile sözleşme imzalamasının da hayatın——- olacağını, Müvekkilinin uğradığı zararı bildirmek ve anılı firma hakkında yaptırım uygulanmasını sağlamak için—– başvuruda bulunduğunu, bu olayların akabinde de davalının yüklenici —-olduğu sözleşmenin feshedildiğinin müvekkili tarafından haber alındığını, İlgili kurumlardan dava konusu hakkındaki bilgi ve belgelerin de celbini talep ettiklerini, Sonuç olarak müvekkili —- yapımı işinde,—– olarak yer alan davalının işçilerine —— olup davalı borçlunun icra takibine vaki haksız ve kötüniyetli itirazının iptaline karar verilmesini isteme zorunluluğunun hasıl olduğunu iddia ederek, Her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla; Müvekkili davacının alacağının tahsilinin imkânsız hale gelmesi kuvvetle muhtemel olup öncelikle ihtiyati tedbir mahiyetindeki ihtiyari haciz taleplerinin kabulüne, Davanın kabulü ile davalı borçlunun vaki İtirazının İptali ile Takibin Devamına, Davalı borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, Yargılama Giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı tarafın,—— dosyasından müvekkili şirket aleyhine hiçbir ilişkisi olmayan faturalardan dolayı toplan — takip başlatmış olup, Müvekkili şirketin — tarihinde icra takibine itiraz ettiğini, Davacı tarafla hiçbir ticari ilişkisi olmayan müvekkili şirketin icra takibine konu olan faturalarda hukuka avkırı olarak asıl borçlu —- değiştirerek müvekkili şirketin unvanı yazılmış olup, bugüne kadar hiçbir faturanın taraflarına gönderilmemiş gönderilen faturalarında davacı tarafa iade edilmiş olduklarını—- şirketin davacı şirketle hiçbir sözleşmesi olmadığı gibi, hiçbir ticari ilişkisi de bulunmadığını ve davacı şirketten hiçbir hizmet alınmamış olduğunu, davacı şirketin ısrarla talep ettiği bu miktarın haksız ve kötü niyetli olarak talep edildiğini, Davacı tarafın Mahkemeye sunmuş olduğu —- tarihli sözleşme olduğu iddia ettiği belgenin taraflarına ait olmadığı gibi, kimin tarafından hazırlandığı, kimin tarafından imzalandığını da belli olmadığını, söz konusu belge incelendiğinde; —- tarihli belgede bir ön yazı olduğunun anlaşılmakta olduğunu, Arkasında ise tarihi belli olmayan, teklifin süresinin —- tarihine kadar geçerli olduğu, doğacak her türlü anlaşmazlığın çözümü için ———Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirten ve yine tekrarla belirtmek gerekirse kimin tarafından hazırlandığı ve kimin tarafından imzalandığı belli olmayan iki sayfalık bir belge bulunduğunu, İmzaların kesinlikle müvekkili şirketin yetkilisine ait olmadığı gibi hiçbir çalışanına da ait olmadığını, Davacı şirketin, müvekkili şirkete— tarihinde dava dışı —— sözleşme yaptığını, tüm faturaların iade olduğunu, dava dışı şirketin müvekkili şirketin alt şirketi olduğunu iddia ederek haksız olarak taraflarınca alınmayan hizmetlerin bedelini istediğini, Müvekkili şirketin ise—– bulunmadığı gibi şirketleriyle hiçbir ticari ilişki içinde de olmadığını,—- hiçbir alt şirketi olmadığı gibi bahsi geçen şirket ile tek benzerlik isim benzerliğinden ibarettir” diyerek davacı şirketin ihtarına yanıt verdiğini, —- imzalamış olup,—-davacı tarafın sözleşme olduğunu iddia ettiği belgeden çok ama çok farklı olduğunu, Yine müvekkili şirketin, —- olup, bu sözleşmede —- olduğunu, Davacı şirketin —-sayılı dosyasından başlatmış olduğu —– adet faturaya ilişkin icra takibindeki faturalar zaten müvekkili şirketle ilişkili olmadığını, Mahkemenin faturaları incelediğinde borçlu kısımda unvan değişikliği yapıldığının tespit edileceğini, Müvekkili şirketin alacaklı olduğunu iddia eden şirketle herhangi bir sözleşmesi olmadığı gibi, hiçbir hizmet alımı da yapılmamış olduğunu ve bu nedenlerle davanın reddinin gerektiğini, Müvekkili—- tarihinde kurulmuş olup, ———-tarihinde de müvekkili şirketin unvanı tekrar değişmiş ve bugünkü unvanını almış olduğunu, Müvekkili şirketin tek sahibinin —- dilekçe ekinde sunulduğunu, Dava dişi ——-unvanı ile kurulmuş, daha sonra unvan değişikliği ile bugünkü unvanını almış olduğunu, Dava dışı şirketin sahibinin ise —– olup, bu hususları ispat eder—- dilekçe ekine sunulduğunu, Müvekkili şirketin çalıştığı şantiyede işçilerine —— bordrolarına eklenerek verilmekte olup, herhangi bir şirketten yemek servisi alınmamış olduğunu, Davacı şirketin icra takibinde sunduğu faturaların müvekkili şirkete kesilmemiş ancak daha sonra tadil edilerek müvekkili şirketin isminin yazılmış olduğunu, Dava dilekçesinin ekindeki —- müvekkili şirketle ilişkisi olmayan —- oluşan yine müvekkili şirketle ilişkisi olmayan davacının sözleşme olduğunu iddia ettiği belge bulunduğunu, Davacı şirketin borçlu davalı şirketten alamadığı parasını müvekkili şirketten almaya çalışmakta olup, ancak sürecin hiçbir yerinde dahil olmayan müvekkili şirketin sadece isim benzerliğinden dolayı borca ortak olduğunu iddia etmek hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, —— olmayıp, —- olmadığını, Davacının iddia ettiği gibi müvekkili şirketin —-olarak sözleşmesi feshedilmemiş, işin bitmesi nedeniyle artık çalışılmamakta olduğunu, davacının dava dilekçesinde istemiş olduğu ihtiyati Tedbir/ İhtiyati Haciz talebinin reddinin gerektiğini savunarak, Haksız ve mesnetsiz açılan itiraz iptali davasının reddine, dava dilekçesinde haksız olarak talep edilen İhtiyati Tedbir İhtiyati Haciz şartlarının gerçekleşmemesi nedeniyle reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
—-sayılı takip dosyası getirtilerek dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemesinde; davacı tarafça davalı aleyhine takip talebine — borcun sebebi gösterilerek toplam ——- alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davalı şirketin ve dava dışı —çalışanlarını gösterir —– kuruluşundan itibaren ——– celbedilmiştir.
Dava dışı —- defter ve dayanak kayıtlarının —- incelenerek davacının iddialarının değerlendirileceği şekilde rapor hazırlanmak üzere Nöbetçi —-Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış olup usulüne uygun tebliğe rağmen dava dışı —— mahkemesince belirlenen gün ve saatte ticari defterleri ve kayıtlarını ibraz etmemesi sebebiyle talimat mahkememize iade edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının ve tarafların—– yılına ilişkin ticari defter ve dayanak kayıtlarının incelenerek ayrıca sevk irsaliyelerinin her birinin teslim eden kısımlarında isim ve/veya imza olup olmadığı hususunun incelenerek tarafların tüm iddia ve itirazlarının değerlendirileceği şekilde rapor hazırlanmak üzere mahkememizce seçilen mali müşavir ve hesap uzmanından rapor alınmasına karar verilmekle dosyanın tevdi ile bilirkişi heyetince hazırlanan —- tarihli raporda özetle; Davacı Şirket tarafından ibraz edilen ——ticari defterlerinin açılış ve yasa gereği yapılması zorunlu yevmiye defter kapanış onamalarının usul ve yasaya uygun bir biçimde yasal sürelerinde yaptırılmış bulundukları, kayıt nizamı bakımından V.U.K. Md.215-219 md. ile muhasebe sistemi uygulama genel tebliğlerine uygun ve dayanak belgeleriyle uyum içinde oldukları ve de birbirlerini teyit ettikleri görülmüş olduğu, davacı ——- davalı şirketle ticari ilişkisine konu kayıtlarını, tek düzen hesap planının —davacı —- hesaplarında kayıt ve takip ettiği, davacı şirketin ticari defter kayıtları itibarıyla, davalı şirketten — alacaklı durumda bulunduğu, davalı şirketin ticari defterlerinde davacı şirket alacağı olarak kaydı yapılan —- olan — adet faturanın davacı şirketin —oldukları, davacı şirketin ticari defter kayıtları itibarıyla, dava dışı şirketten —- alacaklı durumda bulunduğu, davalı şirketin ticari defterlerinde davacı şirket alacağı olarak kaydı yapılan —— faturanın davacı şirketin — hesabında kayıtlı oldukları,—hesaplarının——- edilmesi halinde, davacı şirketin alacağının — olarak değerlendirilebileceği,davalı şirket tarafından ibraz edilen —- ve envanter defterlerinin açılış onamalarının usul ve yasaya uygun bir biçimde yasal sürelerinde yaptırılmış bulundukları, — defterinin noter kapanış onamasının yaptırılmamış olduğu, davalının ticari defterlerinin, — ifade edildiği üzere, nihai takdiri yüce mahkemeye ait olmak üzere , yevmiye defter kapanış onamasının yaptırılmamış olması nedeniyle, HMK 222 uyarınca sahipleri lehine delil niteliğinin bulunmadığı sonuç ve kanaatlerine varılmadığı, davalı şirketin incelenen ticari defter ve kayıtları ile uyum içinde olduğu tespit olunan muavin hesap ekstresinden görüleceği üzere, davacı şirketle davalı şirket arasında yemek alım/satımına dayalı olarak gerçekleşen bir ticari ilişkinin mevcut olduğu, bu ticari ilişkinin davalı şirketin ticari defterlerinde tek düzen hesap planının—- hesabında kayıt ve takip edildiği, ilgili hesap incelendiğinde, davalı şirketin davacı firmadan — yılında, davacı firmaca ——– aylarında adına düzenlenen— mukabilinde toplam tutarı——- olduğu ve yemek alımına ilişkin bu faturaları davacı firma alacağı olarak ticari defterlerine kaydettiği, — tarihinde tahsilatlar ve ödemeler açıklamasıyla hesap bakiyesi olan ——- şirketin ispatına muhtaç olduğu, dayanağın sunulmaması halinde ise yok hükmünde bir kayıt kabul edilerek bu kayda itibar edilemeyeceği ve sonucunda bu tutar kadar yani — davacı firma alacağının mevcut olacağı sonuç ve kanaatlerine varıldığı, davacı —- takip konusu yapılan —-adedinin davalı —– kayıtlı olduğu, toplam tutarı —-faturanın ise davalı şirket ticari defter kayıtlarında yer almadığı, davalı şirketin —- beyanının tetkiki sonucunda, davalı şirketin davacı firmadan mal alımı olarak ticari defterlerine kaydetmiş olduğunu tespit ettiğimiz —- üzerinden — davacı —- mal alımı olarak beyan edildiği, böylece davacı —takip konusu yapılan—faturadan sadece toplam tutarı—-adedinin davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve ilgili dönem— ise davalı şirket ticari defter kayıtlarında yer almadıkları gibi, ——-beyanlarında da yer almadıkları, davacı firma vekilince dosyaya sunulan ve takip konusu yapılan faturaların dayanağı sevk irsaliyeleri incelendiğinde; raporda listelendiği üzere, davacı firmaca davalı şirkete —- — hakediş faturaları düzenlenmiş olduğu ve faturaların dayandığı günlük sevk irsaliyeleri içeriği —–raporda listelendiği şekilde isim/imza ve/veya imza karşılığı teslimlerinin sağlandığı, davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı bulunan faturaların dayandığı sevk irsaliyelerinde yer alan ve sadece—– karşılığı teslim edildiği görülen ve rapordaki listede — alan faturaların davalı şirket ticari kayıtlarında yer almasına karşın, aynı imzaya sahip sevk irsaliyesi ile içerik teslimleri sağlanmış ——
—-faturaların davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olmadıkları , keza , raporda —- teslim edildiği görülen —- kayıtlarında yer almasına karşın, yine —- teslim edilmesine rağmen davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmadıkları tespit edilen; —– raporda listelenen faturaların takdirinin sayın mahkemeye ait olacağı, — dosyaya celp edilen—– —- davalı şirket çalışanı olarak—– sigortalı olarak çalışan olduğunun tespit edildiği, bu şahıs yanı sıra irsaliyelerde isimleri bulunan —– söz konusu şirket kayıtlarında isimleri bulunduğu, dava ile davacı, davalıya karşı yaptığı icra takibine yapılan itirazın iptalini talep etmiş olup söz konusu icra takibinde davacının davalıdan —-karşılığı alacaklı olduğunu iddia ettiğinin görüldüğü, davacı tarafından sözleşme olarak sunulan belgenin davalı ile değil, dava dışı unvan benzerliği bulunan bir şirket ile yapıldığı ve bir faturaların önce bu dava dışı şirkete kesildikleri, bilahare unvanların düzeltildiği iddia edilmiş, davalı ise böylesi bir hizmet sunmadığını ileri sürmüş olup, davacının iddiaları bakımından davalı —- dava dışı unvan bulunan limited şirket arasında —- ispatlanmaya çalışıldığının anlaşıldığı, buna karşın taraf defterlerine yönelik incelemelerde, davalı defter kayıtlarında davacı tarafından kesilen —- bulunması, davacı ile davalı arasında —– yönelik bir hukuki ilişkinin kurulduğunu açıkladığı, b sebeple dava dışı üçüncü kişi durumundak——- inceleme yapılmasını gerektirmeksizin, davalının davacıdan hizmet aldığını gösterdiğinin kabul edilmesi gerektiğini, sorunun söz konusu faturaların davacı davalı defterlerinde aynı biçimde yer almaması olduğunu, bu sebeple taraf defterlerinin delil niteliği değerlendirilirse, davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğunun tespit edildiği, davalının defterlerinin ise usulüne uygun tutulmadığı, açılış kapanış onayları dışında davalı defterlerinde yer alan fatura bedellerinin toplamının toplu olarak ödendiği kayda geçirilmiş bulunmakla —– sunulmadığı, davacı kayıtları açısından değerlendirildiğinde, davalı tarafından kabul edilerek deftere geçen fatura ve bu faturaya yönelik irsaliye belgeleri dışında yer alan faturaların ve bunun dayanağı irsaliye belgelerinin, davalı çalışanlarının imzalarını içerdiğinin anlaşıldığı, bu kapsamda özellikle şirkette muhasebeci olarak çalıştığı anlaşılan — imzasını içerir irsaliyelerin ilgilinin çalıştığı dönem ile uyumlu olduğu, bunun dışında —- içeren irsaliyelerin de bulunduğu, keza iki faturanın teslimine dair ——- ve bir kısım irsaliyede imzası bulunan —- da davalı şirket çalışanı olduğunun kayıtlara geçmiş bulunduğu, arada sadece imza içeren irsaliyeler bulunmakla birlikte, bunların davalı tarafından kabul edilerek kayda geçen faturalara ilişkin olduğu; kabul gören bu irsaliyelerde bulunan imzalar ile —- benzer olduğu, diğer taraftan irsaliyelerin şantiye tipi işyerine uygun bur biçimde günlük —— gösterdiği, faturaların ise bu irsaliyelerin birkaç gün birikmesinin ardından kesildiğini gösterdiğini, irsaliyelerde günler anlamında bir kopma bulunmadığını, günlük olarak yemek tesliminin yapılması, —– göründüğünü, bir kısım faturanın dava dışı limited şirket muhatap alınarak düzenlenmiş bulunmasına rağmen irsaliyelerin davalı şirket yetkilileri tarafından imzalanmış bulunması, davacı kayıtlarında yer alan şirket farklılığının sehven veya davalı şirketin yönlendirmesi ile meydana geldiğini gösterdiğini, buna karşın görülen hizmet ve sunulan malın davalı ihtiyaçları için kullanılması, alacağın davacı ve davalı arasında doğduğunu gösterdiğini, tüm bu açıklamalar ışığında davacının lehine delil oluşturan ticari defter kayıtlarının aynı zamanda davalı işletmesi ile uygun bir biçimde bağlantı kurulan irsaliyeler ile desteklendiği, bir kısım faturanın da davalı tarafından defterlerine kaydedilmek suretiyle kabul edilmiş bulunduğu gerçeğine bağlı olarak, defter ile ispat edilen alacağın varlığının kabulünün gerektiğini, davalının kendi kayıtlarında bulunan ödeme olgusunun ise bilgi ve belge ile ispat edilemediği, bu durumda davacı defterleri ile ortaya konulan—— varlığının kabul edilmesi gerektiği hususunda görüş belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre;Dava, davacının davalı şirketin metro inşaatında çalışan işçilerine yemek hizmeti verdiğinden bahisle düzenlenen fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
Hükme ve denetime elverişli olan bilirkişi heyeti raporu mahkememizce kabul edilerek hükme esas alınmış olup, davacı defterleri ile ortaya konulan — alacağın varlığı mahkememizce kabul edilerek, davacı vekilince icra takibinde işlemiş faiz talep edilmiş olunsa da muaccel bir borcun borçlusu ihtar ile temerrüde düşecek olup , davacının —–nolu işlemi ile ihtar düzenlense de, bu ihtarnamenin tebliğine dair dosyaya delil sunulmadığından mahkememizce takip öncesi davalı tarafın temerrüde düşürülmediğinin kabulüyle davacının işlemiş faiz talebi reddedilerek davanın kısmen kabulüne davalının — dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin —alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık — oranın ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine, fazla talebin reddine, alacak likit olmakla hüküm altına alınana —- oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE
1-Davalının —- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin — asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık —- ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine, fazla talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınana —- %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 10.626,06 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.062,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.563,73TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvuru, 2.062,33TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 2.093,73 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 262,15TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.000,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.262,15 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 2.060,77TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 18.727,86TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/01/2022