Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1235 E. 2023/301 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1235 Esas
KARAR NO : 2023/301

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2017
KARAR TARİHİ : 11/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacı şirket aleyhinde haksız olarak—-. icra Mü, lürlüğü—–. Sayılı dosyasında “kaçak kullanım bedelinin tahsili icra takibi başlattığını, davalının, başlatmış olduğu bu takibin haksız olduğunu, davacı şirketin icra tehdidi altında takibe konu miktarı 14.12.2016 tarihinde ihtirazi kayıtlı olarak icra dosyasına yatırdığını, davacı şirketin, inşaat halindeki … içindeki dükkana elektrik alabilmek amacıyla 02.05.2016 tarihinde—– başvuru numarasıyla davalı kuruma başvurduğunu, davalının —- gelen elektrik gücünün yetersiz olduğu gerekçesiyle talebi reddettiğini, bunun üzerine davacı şirketin —– gelen elektrik gücünün artırılması için davalıya başvuruda bulunduğunu, davalının bu talep karşısında kayıtsız kaldığını belirterek; fazlaya ilişkin her türlü hak, dava ve talep hakkı saklı tutmak kaydıyla; davalı kurumun kendi yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle ortaya çıkan kusurunu davacı şirkete yüklemeye çalışarak başlattığı icra takibinden önce veya sonra icra takibine ilişkin herhangi bir nedenle davacı şirketin davalı kuruma borcu olmadığının tespitine, icra tehdidi altında ödenen 3.550,00 TL’nin ödeme tarihi olan 14.12.2016 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davacı şirkete iadesine, yargılama ve vekalet ücretinin davalıya hükmedilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının borçlu olmadığını iddia ettiği meblağı icra takibi kesinleşmeden, 7 günlük itiraz süresi içinde ödediğini, bağlantı kontrolü yapılarak usulüne uygun şekilde mühürlenmemiş ve kayıt altına alınmamış sayaçların yasal olmadığını, bu tür sayaçlarla kullanılan elektriğin kaçak tüketim olduğunu, tutanak ile sayaç üzerindeki tespit edilen endekslerle tahakkuk işlemi yapıldığını, davacının davalı şirkete kaydı bulunmayan mühürsüz zati sayaç bağlamak suretiyle elektrik kullandığının tespit edildiğini, davalı şirket görevlilerince kaçak elektrik kullandığından bahisle hakkında 06.09.2016 tarihinde tutanak tutulduğunu, davacının kayıtsız ve rı sayaçla enerji kullanmasının haksız fiil niteliğinde olduğundan davalı şirket tarafından bu tutanağa istinaden davacı adına faturalandırma yapılarak Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 28.Maddi Uyarınca davaya konu borcun tahakkuk ettirildiğini, elektrik kullanımından dolayı fiilen kullanan kişinin haksız ftilden kaynaklanan sorumluluğu bulunduğunu, davacının iddialarının yasal dayanaklarının bulunmadığını belirterek; davanın reddine, yargılama ve vekalet ücretinin davacıya hükmedilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava; elektrik enerjisi tüketim bedeli ve kaçak kullanım bedeline dayalı olarak başlatılan icra takibinde icra tehdidi altında ödenen tutarın istirdatı istemine ilişkindir.Mahkememiz dosyası üzerinden yapılan incelemede; Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.Mahkememiz ara kararı gereği; bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup; bilirkişi heyeti tarafından sunulan 28.09.2021 tarihli bilirkişi raporu ile özetle; davacının, kayıtsız sayaçla elektrik kullandığı 06.09.2016 tarih ve —– sayılı kaçak elektrik tutanağı tespit edilmiştir. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 26. Maddesinde; yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek elektrik enerjisi tüketilmesi kaçak elektrik enerjisi tüketimi sayıldığından dava konusu olay kaçak elektrik tüketimidir. Davacının İcra Takip Tarihi İtibariyle Alacağı: Davalının hesapladığı bedel (icra takip tarihi itibariyle) — 3.079,78TL ; Raporda hesaplanan bedel 507,12TL ; Davalının davacıya iade etmesi gereken bedel 2.572,66TL; Davacı, davalı şirketin fazla hesapladığı kaçak elektrik bedelini ihtirazi kayıtla ödemiştir. Bu nedenle, davacı —- davalı —– fazla ödenen 2.572,66 TL talep edebileceği kanaatine varılmıştır; şeklinde beyan ve mütalaada bulunulmuştur.
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin rapora karşı itirazlarının değerlendirileceği şekilde bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup; 16.02.2023 tarihli ek rapor ile özetle; Davalı şirketin İtirazlarının Karşılanması: Davalı—–kök rapora ilişkin itirazları yukarıda cevaplandırılmış olup, kök rapordaki tespit ve hesaplamaları değiştirmeyi gerektirecek her hangi bir hususun olmadığı kanaatine varılmıştır. Davacı şirketin İtirazlarının Karşılanması: Kök raporda, davacı, davalı şirketin fazla hesapladığı kaçak elektrik bedelini ihtirazi kayıtla ödemiş olduğundan, fazla ödediği 2.572,66 TL talep edebileceği kanaatine varılmıştır. Ancak, itiraz aşamasında faiz talebinde de bulunmuştur. Sayın mahkemenin faiz işletilmesini takdir etmesi durumunda; taraflar tacir olduğundan avans faizi işletilebileceğinden ödeme tarihinden dava tarihine kadar işleyecek faiz 233,18 TL olup, davacı —-davalı ——dava tarihi itibariyle talep edebileceği toplam bedel 2.572,66 TL4233,18 TI 2.805,84 TL olarak belirlenmiştir ; şeklinde beyan ve mütalaada bulunarak ek rapor hazırlandığı görülmüştür.Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının kayıtsız sayaç ile elektrik kullandığının 06.09.306 tarih ve —-sayılı kaçak elektrik tutanağı ile tespit edildiği, Elektrik Piyasası Tüketici Hiz. Yön. 26. Maddesi uyarınca ” yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek elektrik enerjisi tüketilmesi kaçak elektrik enerjisi tüketimi sayıldığından ..” dava konusu olay ve tutanak da değerlendirildiğinde kaçak kullanımın tespit olunduğu, davalı tarafından hesaplanan kaçak kullanım bedelinin 3.079,78 TL olduğu, mahkememizce alınan raporlarda hesaplanan kaçak kullanım bedelinin ( 53 gün yerine 360 gün alınarak icra takibi itibariyle 3.079,78 Tl olduğu anlaşıldığından ) 507,12 TL olduğu ve esasen davalı tarafın davacıya iade etmesi gereken tutarın 2.572,66 TL olduğu , asıl alacak ve ödeme tarihi arasındaki işlemiş faizin 233,18 TL olduğu da dikkate alındığında davacının davalıya ödemiş olduğu 2.805,84 TL’nin davalıdan istirdatına karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve miktar itibari ile de kesin olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-2.572,66- TL asıl alacak ve ödeme tarihi ile dava tarihi arasındaki işlemiş faiz olan 233,18 TL olmak üzere toplam 2.805,84-TL alacağın asıl alacağa dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Karar harcı 191,66 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 60,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 131,03 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvuru, 60,63 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam ‭92,03‬ TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 256,80 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.856,80 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 1.466,87 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 2.805,84 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 744,16 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek ‭277,2‬ TL’sinin davacı taraftan, ‭1.042,8‬ TL’sinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kesin olarak karar verildi.