Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1229 E. 2021/198 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/644 Esas
KARAR NO : 2021/157
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2017
KARAR TARİHİ : 04/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı ——– plaka nolu araç tarafından ——— plaka nolu araca çarpmak suretiyle, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucunda —– plaka nolu araçta meydana gelen değer kaybı alacağının araç sahibi —- tarafından müvekkili ———— edildiğini, bu kaza sonucunda müvekkilinin aracında değer kaybı meydana geldiğini, bağımsız eksper tarafından değer kaybı olarak—- değer kaybı tespit edildiğini, ayrıca——— ekspertiz ücreti ödendiğini, temlik eden aracında oluşan değer kaybı alacağını ekte sunulan temlik belgesi ile müvekkiline temlik ettiğini, bütün bu nedenlerle, kaza sonucu oluşan değer kaybı için —– ve bunun tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak —- olmak üzere toplam —- tutması beklenen alacağın şimdilik ——— ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kabul görülmezse kaza tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar tarafına bırakılmasını talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan —— plaka nolu aracın müvekkili şirket nezdinde trafik sigortalı olduğunu, huzurdaki davanın temlik eden———- ihbar edilmesini talep ettiklerini, temlik sözleşmesinin geçerli olmadığını, dava konusu kaza sonucu davacı yanın ——- hasar bedeli olarak ——— ödeme yaparak sorumluluğunu yerine getirdiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortalının kusuru oranında olduğunu, davacı tarafa ait —– plaka nolu aracın daha önce hasara uğrayıp uğramadığının tespit edilmesi gerektiğini, bütün bu nedenlerle ödemede bulunarak sorumluluğunu yerine getirmesi, talebin teminat dışında kalması ve sigortalı aracın sürücüsünün kusursuz olması nedeniyle davanın reddini, kusur için bilirkişi incelemesi yapılmasını, haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, haksız fiilden kaynaklanan değer kaybı alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
—— tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK nun 4. Maddesinde ticari davalar düzenlenmiştir. Aynı yasanın 5. Maddesindeki 6335 sayılı yasa ile değişik 3. Fıkrada ise, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin göreve ilişkin olduğu, göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK 1. Maddesinde ise mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği, göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirtildikten sonra düzenlemeye paralel olarak, aynı yasanın 114/1-c bendinde mahkemenin görevli olması dava şartları arasında sayılmıştır. HMK 138. Maddesinde ise, mahkemenin öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında karar vereceği belirtilmiştir.
Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmelerin diğeri içinde ticari iş sayılacağı ve tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın bu tür uyuşmazlıklardan doğan hukuk davalarında ticaret mahkemesinin görevli olduğu düzenlemesine yeni yasada yer verilmemiştir. 6102 sayılı yasanın 4. Maddesinde hangi davaların ticari davalar olduğu çelişki yaratmayacak şekilde yasa koyucu tarafından düzenlenmiştir.
Bir taraf için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler diğer taraf içinde TTK nun 19. Maddesi uyarınca ticari iş sayılsa dahi, uyuşmazlık her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmadıkça ve TTK ‘da veya özel yasalarda olup açıkça Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu düzenlenmedikçe ticaret mahkemesi görevli olmayacaktır.
Bu tür uyuşmazlıktan doğan hukuk davaları ise 6100 sayılı HMK nun 4. Maddesi uyarınca değer ve miktarı ne olursa olsun Asliye Hukuk Mahkemesinde görülecektir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, dava konusu uyuşmazlığın 6102 sayılı yasanın 4. Maddesinde düzenlenen ticari davalardan olmadığı, dava konusu uyuşmazlıkta her ne kadar davalı ve temlik alan davacı tacir ise de kaza dolayısıyla değer kaybına uğradığı belirtilen araç ticari olmadığı gibi aracın maliki temlik eden ——–de tacir olmadığı, temlik alan davacının temlik edenin haklarına sahip olduğu değerlendirilerek davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, görev kuralları kamu düzeninden ve dava şartlarından olduğu için taraflar yönünden usuli kazanılmış hak oluşturmayacağından ve davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekeceğinden davanın görevle ilgili dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine dair takdiren aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemeninin ——— Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna,
3-HMK 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ———– Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine belirtilen süre içerisininde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (ihtar edildi),
4-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere karar verildi. 04/03/2021