Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1152 E. 2019/196 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1152 Esas
KARAR NO : 2019/196
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/10/2017
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalıya sattığı muhtelif ürünleri 7 adet irsaliye fatura karşılığında teslim ettiğini, davalının faturalara itiraz etmediğini, T.T.K 21.madde hükmü gereği fatura içeriklerinin kesinleştiğini, müvekkilinin anlaşma gereği, yükümlülüğünü tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, verilen hizmete ve kesinleşen fatura içeriğine karşın, davalının 9.754,71 TL satım bedelini ödemediğini, bu nedenle Anadolu 20. İcra Müdürlüğü’nün ———- E sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini beyan etmiş, İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğü’nün ———– E sayılı takipte davalının takip öncesi faize yönelik olarak yapılan itirazı dışında borca ve ferilerine yönelik itirazlarının iptaline, takibin devamına ve alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile her türlü yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, fatura alacağından doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında 21/08/2017 tarihinde faturalara dayalı olarak 9.754,71 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, ödeme emrinin 17.10.2017 tarihinde Tebligat K. M. 35e göre borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 13.10.2017 tarihinde yasal süresi içerisinde vermiş olduğu itiraz dilekçesinde; takip alacaklısı şirkete herhangi bir borçları bulunmadığını beyanla, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça sunulan sevk irsaliyelerinin teslim alan kısmında ——–imzası taşıdığı görülmüştür.
Serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; ihtarata rağmen davalı tarafın defterlerini sunmadığı, davacı tarafın defterlerinin usule uygun olduğu, davacının defterlerine göre davacının davalıdan 9.754,71 TL alacaklı olduğu, bakiyenin 7 adet fatura alacağından oluştuğu, faturalara dayanak sevk irsaliyelerinin birbiriyle uyumlu olduğu, davacının 9.754,71 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili, davanın kabulünü talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, fatura alacağına dayalı başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, alacağın 7 adet faturadan oluştuğu, faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak davalı taraf defterlerini sunmadığından bu hususta inceleme yapılamadığı, davalının davaya cevap vermemiş olması nedeniyle davayı inkar etmiş sayıldığı, bu durumda davacı satıcının faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, davacı kendi ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle dava konusu 7 adet fatura nedeniyle 9.754,71 TL alacaklı görünmekte ise de davalının ticari defterlerini sunmadığı, bunun yanında davacı tarafça sunulan sevk irsaliyelerinde teslim alan kısımlarında isim ve imza bulunduğu, söz konusu sevk irsaliyelerinin isticvap davetiyesi ile davalı şirkete tebliğ edilmiş olmasına rağmen duruşmaya gelen olmadığı ve herhangi bir beyanda bulunulmadığı, dolayısıyla cari hesabı oluşturan faturalarla uyumlu sevk irsaliyelerinde teslim alan imzalarının davalı şirket adına mal teslim almaya yetkili çalışanlarına ait olduğunun kabul edilmiş sayıldığı(Emsal: Yüksek Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 08/02/2016 tarihli 2015/11129 E., 2016/1805 K. sayılı kararı), buna göre davacının faturalara konu malları teslim ettiğini ispat etmiş olduğu, buna karşılık davalının ödeme yönünde bir savunmasının bulunmadığı, davanın sübuta erdiği, alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin haklı görüldüğü anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının İstanbul Anadolu 20.İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin—— asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağı takip tarihinden itibaren yıllık %9.75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, alacak likit olmakla, hüküm altına alınan —— % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğü’nün ——– Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin——- TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan ——— TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 666,34 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 166,59 TL harcın mahsubu ile bakiye 499,75 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 166,59 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 124,30 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 655,70 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/02/2019