Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1011 E. 2019/406 K. 16.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1011 Esas
KARAR NO : 2019/406

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2017
KARAR TARİHİ : 16/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu şirket ile müvekkili kurum arasında 26.05.2015 tarihli ———— Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme hükümlerine göre müvekkili kurumun davalı şirkete kredi kullandırmayı davalı da kullandığı krediyi sözleşmede taahhüt ettiği üzere ödemeyi kabul ettiğini, davalı tarafından borcun ödenmediğini, kredinin ödenmemesi üzerine şirkete 04.10.2016 tarihinde ihtar çekildiğini ve borçlu şirkete 07.10.2016 tarihinde hesap kat ihtarının tebliğ edildiğini, 1 aylık süre içerisinde itiraz edilmeyerek İcra ve İflas Kanununun 68/b hükmüne göre kesinleşen hesap kat ihtarı neticesinde tüm alacağın muaccel olmasına rağmen borçlu ve müteselsil kefil tarafından ödeme yapılmadığını, bunun üzerine davalı asıl borçlu hakkında menkul rehninin paraya çevrilmesi yolu ile İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün 2017/8398 esas sayılı dosyası ile yasal takibe geçildiğini, davalı borçlu şirket tarafından borca itiraz edilmiş olmasının haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin davalıdan alacağının likit olduğunu bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, İstanbul Anadolu ——– İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptalini, takibin 28.447,64 TL olan asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %24,72 temerrüt faizi ve bunun %5 BSMV’si icra vekalet ücreti ve icra masrafları ile birlikte tahsili yönünden devamını, asıl alacağın % 20 ‘sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı tarafa dava dilekçesinin tebliğ edildiği, cevap dilekçesi sunmamış olduğu anlaşıldı.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, ticari kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan krediye ilişkin alacağın tahsili amacıyla taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava konusu 23/02/2016 tarihli 77.275,00 TL’lik 2 adet ticari amaçlı taşıt kredi ve rehin sözleşmeleri incelendiğinde, asıl borçlusunun davalı şirket olduğu, toplam 154.550,00 TL kredi kullandırıldığı, toplam borcun 123.355,00 TL olduğu görülmüştür.
İstanbul Anadolu ———–. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; davacının davalı hakkında 28.447,64 TL asıl alacak, 299,27 TL işlemiş faiz, 14,96 TL BSMV olmak üzere toplam 28.761,87 TL alacağın tahsili talebiyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi tarafından hazırlanan 05/03/2018 tarihli raporda özetle; kredi hesabının 28/09/2016 tarih itibariyle kat edildiği, kat tarihi itibariyle tüm faizler dahil toplam alacağın 4.952,56 TL olarak belirtildiği, davalının 14/10/2017 tarihinde temerrüte düştüğü, sözleşmede temerrüt faiz oranının yıllık % 24,72 oranında kararlaştırılmış olduğu, bu oranının sözleşme ve yasalara uygun olduğu, takibin 29/03/2017 tarihinde başlatıldığı, temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında davalı tarafından ödemelerin yapıldığı, bu ödemelerin hesaplamada dikkate alındığı, takip tarihi itibariyle davacının 27.839,52 TL asıl alacak, 2.943,94 TL işlemiş faiz, 147,20 TL BSMV olmak üzere toplam 30.930,66 TL alacağının bulunduğu, takip talebinde ise 28.761,87 TL talep edildiği, davalı tarafından takipten sonra davadan önce toplamda 8.100,00 TL ödeme yapıldığı, takip tarihi ve ödeme tarihi arasındaki zaman dilimi için faiz ve faizden kaynaklı BSMV hesaplandığında, geriye 8.095,39 TL kaldığı; hesaplanan bu tutarın, davacının takip tarihi itibariyle mevcut alacağından mahsup edilmesi gerektiği; asıl borçlunun takip tarihi itibariyle mevcut olan alacağından (28.761,87 TL’den) 8.095,39 TL mahsup edildiğinde geriye 20.666,48 TL kaldığı; asıl borçlunun son ödeme tarihine olan 31/03/2017 tarihi itibariyle 20.666,48 TL borçlu olduğu, belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş rapora karşı beyanda bulunan olmamıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; taraflar arasında 26/05/2015 tarihli ticari kredi sözleşmesi imzalandığı, davalının asıl borçlu olduğu, sözleşmeye göre; davacının satın aldığı araç için söz konusu kredinin kullandırıldığı, davalı tarafından ilk 13 taksitin gecikmelerle ödendiği, sonraki taksitlerin ödenmediği, bu nedenle davacı tarafından Beşiktaş ————- Noterliği’nin 04.10.2016 tarih ve —- yevmiye numarası ile davalı borçluya ve dava dışı kefil——-sözleşmede yer alan adreslerine ihtarname keşide edilerek, kredi hesabının 28.09.2016 tarihi itibariyle kat edildiği ve belirtilen tarih itibariyle gecikmiş olan 26.07.2016, 26.08.2016, 26.09.2016 tarihli taksitler ile KKDF, BSMV ve her türlü yasal kesintilerden oluşan 4.952,56 TL tutarın sözleşme hükümleri uyarınca 7 (yedi) gün içinde ödenmesi, ödeme yapılamayacak olması halinde aracın 7 (yedi) gün içinde teslim edilmesi, aksi takdirde toplam 34.881,31 TL’lık alacağın muaccel hale geleceği, alacağın tahsili için yasal yollara başvurulacağı, belirtilen borç tutarına, ihtarname tarihi ile ödeme yapılacak tarih arasında geçecek her gün için sözleşmede belirtilen % 24,72 gecikme faiz oranı üzerinden gecikme faizi tahakkuk ettirileceğinin ihtar edildiği, ihtarname tebliğ mazbatalarına göre davalı asıl borçlunun sözleşmedeki adresine 07.10.2016 tarihinde gidildiği ancak tebligat yapılamadığı, dava dışı kefile ise 10.10.2016 tarihinde tebligat evraklarının tebliğ edildiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 15. maddesi ve İİK’nın 68/b maddesi hükmü uyarınca, davalı asıl borçluya 07.10.2016 tarihinde geçerli bir tebligatın yapılmış olduğu, ihtarnamede verilen 7 günlük sürenin bitimini izleyen 14.10.2017 tarihinde, davalı borçlu şirketin temerrüde düşürülmüş sayıldığı, bilirkişi raporunda davalının öncelikle takip tarihi itibariyle borcunun toplamda 30.930,66 TL olarak hesaplandığı ancak takip talebinde 28.761,87 TL talep edildiğinden taleple bağlı kalması gerektiği, davalı şirket tarafından, takipten sonra davadan önce toplam 8.100,00 TL ödeme yapılması nedeniyle bu ödemelerin bilirkişi raporunda dikkate alındığı, sonuç olarak davacının 20.666,48 TL alacağının kaldığı, bilirkişi raporunun denetlenebilir ve gerekçeli olması nedeniyle hükme esas alındığı, davalının takibe itirazının kısmen iptali ile takibin 20.666,48 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa son ödeme tarihi olan 31/03/2017 tarihinden itibaren yıllık % 24,72 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV yürütülmesine, alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 20.666,48 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, icra takibinden sonra ve itirazın iptali davası açılmadan önce borçlu tarafından ödeme yapılması halinde, yapılan bu ödeme düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden dava açılması gerektiğinden dolayısıyla takipten sonra, ancak dava açılmadan önce yapılmış olan ödeme yönünden dava açılmasında davacı tarafın hukuki yararı bulunmadığından bakiye talep yönünden talebin hukuki yarar yokluğundan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Emsal; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, ——- E.,——.sayılı kararı, Y. 19. HD, T. ———— ——- Esas, ——— Karar sayılı kararı)
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu —–İcra Müdürlüğünün 2017/8398 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 20.666,48 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa son ödeme tarihi olan 31/03/2017 tarihinden itibaren yıllık % 24,72 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV yürütülmesine, bakiye talebin hukuki yarar yokluğundan reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 20.666,48 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.411,73 harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 347,38 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.064,38 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 347,38 TL peşin harç olmak üzere toplam 378,78 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 138,00 TL tebligat ve müzekkere 500,00 TL bilirkişi raporu olmak üzere toplam 638,00 TL ‘den kabul-ret oranları gözetilerek 458,43 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —————– deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.